Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

7

Sûredeki Ayet No: 

202

Ayet No: 

1156

Sayfa No: 

176

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَإِخْوَانُهُمْ يَمُدُّونَهُمْ فِي الْغَيِّ ثُمَّ لَا يُقْصِرُونَ

Çeviriyazı: 

veiḫvânühüm yemüddûnehüm fi-lgayyi ŝümme lâ yuḳṣirûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Şeytanların kardeşlerine gelince, onlar öbürlerini sapıklığa sürüklerler, sonra da yakalarını bırakmazlar.

Diyanet İşleri: 

Şeytanın kardeşleri onları azgınlığa sürüklerler ve bundan hiç geri durmazlar.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Müşriklerin kardeşleri olan Şeytanlar, müşrikleri azgınlığa sürerler, sonra da onları azdırmaktan hiç geri kalmazlar.

Şaban Piriş: 

(Şeytanlar) kardeşlerini sapıklıkta sürekli desteklerler ve bundan hiç geri durmazlar.

Edip Yüksel: 

(Şeytanlar) kardeşlerini ise azgınlığa sürüklerler ve bundan hiç geri durmazlar.

Ali Bulaç: 

(Şeytan'ın) Kardeşleri ise, onları sapıklığa sürüklerler, sonra peşlerini bırakmazlar.

Suat Yıldırım: 

Şeytanların dostlarına gelince, şeytanlar onları azgınlığa sürükler, sonra da yakalarını bırakmazlar.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve kardeşleri onları dalâlete sürükler dururlar. Sonra (o dalâleti) terketmezler.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Yoldaşları ise onları sürekli azgınlığa iterler, sonra da yakalarını bırakmazlar.

Bekir Sadak: 

Sana, ganimetlere dair soru sorarlar, de ki: «Ganimetler Allah´in ve Peygamberindir. Inaniyorsaniz Allah´tan sakinin, aranizdaki munasebetleri duzeltin, Allah´a ve Peygamberine itaat edin.

İbni Kesir: 

Kardeşleri ise onları azgınlığa sürüklerler. Sonra da bırakmazlar.

Adem Uğur: 

(Şeytanların) dostlarına gelince, şeytanlar onları azgınlığa sürüklerler. Sonra da yakalarını bırakmazlar.

İskender Ali Mihr: 

Ve onların (şeytanların) kardeşleri onları cehenneme sürüklerler. Sonra (bundan) vazgeçmezler.

Celal Yıldırım: 

(Şeytan´ın) kardeşleri ise bunları sapıklığa çekip sürüklerler, sonra da bir daha peşlerini bırakmazlar.

Tefhim ul Kuran: 

(Şeytan´ın) Kardeşleri ise, onları sapıklığa sürüklerler, sonra peşlerini bırakmazlar.

Fransızca: 

(Quand aux méchants), leurs partenaires diaboliques les enfoncent dans l'aberration, puis ils ne cessent (de s'enfoncer).

İspanyolca: 

A sus hermanos, en cambio, persisten en mantenerles descarriados.

İtalyanca: 

Ma i loro fratelli li sospingono ancor più nella aberrazione, senza che poi, mai più smettano.

Almanca: 

Doch ihre Brüder lassen sie (die Satane) in die Irre weit gehen, dann lassen sie von ihnen nicht mehr ab.

Çince: 

恶魔要任随他的兄弟迷误,然后他们不肯罢休。

Hollandaca: 

De broederen der duivels zullen hen slechts verder in dwaling brengen, en later zullen zij zich daarvoor niet behoeden.

Rusça: 

А в своих братьях они (дьяволы) усиливают заблуждение, после чего они не останавливаются.

Somalice: 

Walaalaha Shaydaankuse waxay ku Kaalmeeyan Baadida kamana Daalaan.

Swahilice: 

Na ndugu zao wanawavutia kwenye upotofu, kisha wao hawaachi.

Uygurca: 

شەيتانلار (كۇففار) بۇرادەرلىرىنى بولۇشىچە ئازدۇرىدۇ، ئۇلارنى ئازدۇرۇشتىن بوشىشىپ قالمايدۇ،

Japonca: 

だがかれら(悪魔)の兄弟たちは,もっと深くかれらを誤りに引き込もうとして,決して手を緩めない。

Arapça (Ürdün): 

«وإخوانهم» أي إخوان الشياطين من الكفار «يَمدُّونَهُمْ» أي الشياطين «في الغي ثم» هم «لا يُقْصِرُونَ» يكفون عنه بالتبصر كما تبصَّر المتقون.

Hintçe: 

उन काफिरों के भाई बन्द शैतान उनको (धर पकड़) गुमराही के तरफ घसीटे जाते हैं फिर किसी तरह की कोताही (भी) नहीं करते

Tayca: 

“และพี่น้อง ของพวกมันนั้นจะช่วยเหลือพวกมันในการหลงผิด แล้วพวกเขาก็จะไม่ลดละ

İbranice: 

ואילו אחיהם (של השטנים) עוזרים להם להמשיך בתעייה והם אינם מפסיקים

Hırvatça: 

dok prijatelje šejtanove šejtani podržavaju u zabludi i nikako ne prestaju.

Rumence: 

pe când fraţii lor se adâncesc în rătăcire din care nu se mai întorc.

Transliteration: 

Waikhwanuhum yamuddoonahum fee alghayyi thumma la yuqsiroona

Türkçe: 

Yoldaşları ise onları sürekli azgınlığa iterler, sonra da yakalarını bırakmazlar.

Sahih International: 

But their brothers - the devils increase them in error; then they do not stop short.

İngilizce: 

But their brethren (the evil ones) plunge them deeper into error, and never relax (their efforts).

Azerbaycanca: 

(Kafirlərin qardaşları olan şeytanlar) öz qardaşlarını azğınlığa sürükləyər, sonra da (o kafirlər azğınlığa qurşanıb ondan) əl çəkməzlər (və ya Şeytanların yaxalarından əl çəkməzlər).

Süleyman Ateş: 

Kardeşleri ise onları, azgınlığa çekerler, hiç yakalarını bırakmazlar.

Diyanet Vakfı: 

(Şeytanların) dostlarına gelince, şeytanlar onları azgınlığa sürüklerler. Sonra da yakalarını bırakmazlar.

Erhan Aktaş: 

Şeytânlar, kendilerine kardeş olanları azgınlığa sürüklerler, sonra da yakalarını bırakmazlar.

Kral Fahd: 

(Şeytanların) kardeşlerine gelince, şeytanlar onları azgınlığa sürüklerler. Sonra da yakalarını bırakmazlar.

Hasan Basri Çantay: 

(Şeytanların) kardeşleri (olan kâfirleri) ise bunlar sapıklığa sürerler, sonra da (bir daha yakalarını) bırakmazlar.

Muhammed Esed: 

kendi (inançsız) kardeşleri onları sapıklığa sürüklemek isteseler bile. Sonra (doğru olan neyse, onu yapmaktan) geri kalmazlar.

Gültekin Onan: 

(Şeytanın) Kardeşleri ise onları sapıklığa sürüklerler, sonra peşlerini bırakmazlar.

Ali Fikri Yavuz: 

Kâfirlerin kardeşleri olan Şeytanlar, kâfirleri sapıklığa çekerler. Sonra da yakalarını bırakmazlar.

Portekizce: 

Quanto aos irmãos (malignos) arremessam-nos mais e mais no erro, e dele não se retraem.

İsveççe: 

Icke desto mindre vill deras bröder driva dem långt ut i synd och ger inte upp.

Farsça: 

و برادران بی تقوایان [که شیاطین هستند] همواره آنان را به عمق گمراهی می کشانند؛ سپس [در به گمراهی کشیدنشان] کوتاهی نمی ورزند.

Kürtçe: 

وە برا (شەیتانە) کانیان یارمەتیان دەدەن لەگومڕایی بووندا پاشان کۆتایی ناھێنن و واز ناھێنن (بۆ گومڕا کردنیان)

Özbekçe: 

Ва у(шайтон)ларнинг биродарлари йўлдан оздиришда уларга мадад берадилар, сўнгра бунда тўхтамаслар.

Malayca: 

Sedang saudara (pengikut) Syaitan-syaitan, dibantu oleh Syaitan-syaitan itu dalam melakukan kesesatan, kemudian mereka tidak berhenti-henti (melakukan perbuatan yang sesat lagi menyesatkan itu).

Arnavutça: 

e vëllezërit e tyre (të djallit) i shpien edhe më tej në humbje dhe nuk shmangën nga ajo.

Bulgarca: 

А [сатаните] въвличат в заблуда своите братя, после не престават.

Sırpça: 

док ђавољеве поданике ђаволи подржавају у заблуди и никако не престају.

Çekçe: 

zatímco bratři jejich jim prodlužují jejich přebývání v bloudění a pak nejsou schopni se z něho dostat.

Urduca: 

رہے ان کے (یعنی شیاطین کے) بھائی بند، تو وہ انہیں ان کی کج روی میں کھینچے لیے چلے جاتے ہیں اور انہیں بھٹکانے میں کوئی کسر اٹھا نہیں رکھتے

Tacikçe: 

Ва бародаронашон онҳоро ба гумроҳӣ мекашанд ва аз амали хеш бознамеистанд.

Tatarca: 

Шайтаннар, наданнарны азгынлыкка өндәделәр соңра өндәүләрендә һич кимчелек кылмыйлар.

Endonezyaca: 

Dan teman-teman mereka (orang-orang kafir dan fasik) membantu syaitan-syaitan dalam menyesatkan dan mereka tidak henti-hentinya (menyesatkan).

Amharca: 

ወንድሞቻቸውም ጥመትን ይጨምሩላቸዋል፤ ከዚያም (እነርሱ) አይገቱም፡፡

Tamilce: 

அவர்களுடைய (வழிகெட்ட மனித) சகோதரர்கள் இருக்கிறார்களே, - அவர்களை (ஷைத்தான்கள்) வழிகேட்டில் அதிகப்படுத்துகிறார்கள். பிறகு அவர்கள் (-அந்த மனிதர்கள்) வழிகேட்டில் குறைவு செய்வதில்லை. (வழிகேட்டில் முன்னேறி கொண்டே இருப்பார்கள்.)

Korece: 

그러나 사탄의 무리는 그들로 하여금 과오를 더하게 함에 게을리하지 아니하니

Vietnamca: 

Những anh em của (Shaytan) không ngừng tìm cách lôi kéo họ đi lạc, và chúng sẽ không bỏ ngang (ý đồ đó).