Arapça:
إِنِّي ظَنَنتُ أَنِّي مُلَاقٍ حِسَابِيَهْ
Çeviriyazı:
innî żanentü ennî mülâḳin ḥisâbiyeh.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Çünkü ben hesabıma kavuşacağımı sezmiştim der.
Diyanet İşleri:
Kitabı sağından verilen; "Alın, kitabımı okuyun, doğrusu bir hesaplaşma ile karşılaşacağımı umuyordum" der.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Zaten ben biliyordum ki kıyamet günü kavuşacağım hesabıma.
Şaban Piriş:
Ben zaten bu hesabıma ulaşacağımı biliyordum, der.
Edip Yüksel:
Hesabımla karşılaşacağıma inanıyordum.
Ali Bulaç:
Çünkü ben, gerçekten hesabıma kavuşacağımı sanmış (anlamış)tım.
Suat Yıldırım:
“Zaten ben hesabımla karşılaşacağımı biliyordum!” der.
Ömer Nasuhi Bilmen:
(20-21) «Şüphe yok, ben zannetmiştim ki, ben muhakkak hesabıma uğrayacağım.» İmdi o, hoşnut olduğu bir yaşayıştadır.
Yaşar Nuri Öztürk:
Kendi hesabıma kavuşacağımı sezmiştim zaten.
Bekir Sadak:
69:25
İbni Kesir:
Doğrusu ben, bir hesablaşma ile karşılaşacağımı sanıyordum.
Adem Uğur:
Doğrusu ben, hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum.
İskender Ali Mihr:
Muhakkak ki ben, hesabıma mülâki olacağımı (hesabımla karşılaşacağımı) biliyordum.
Celal Yıldırım:
Çünkü gerçekten ben, hesabımla karşılaşacağımı kesinlikle biliyordum» der.
Tefhim ul Kuran:
«Çünkü ben, gerçekten hesabıma kavuşacağımı sanmış (anlamış)tım.»
Fransızca:
J'étais sûr d'y trouver mon compte".
İspanyolca:
¡Ya contaba con ser juzgado!»
İtalyanca:
Invero sapevo che avrei avuto il mio rendiconto!».
Almanca:
Gewiß, ich wußte, daß ich sicherlich auf meine Abrechnung treffen werde."
Çince:
我确已猜想到我必遇见我的账目。
Hollandaca:
Waarlijk, ik dacht wel, dat ik deze mijne rekenschap zou moeten geven.
Rusça:
Я верил в то, что мне предъявят счет".
Somalice:
Waxaan yaqiinsanaa (Adduunka) inaan la kulmi Xisaabtayda.
Swahilice:
Hakika nalijua ya kuwa nitapokea hisabu yangu.
Uygurca:
نامە - ئەمالى ئوڭ قولىغا بېرىلگەن ئادەم (خۇشاللىقتىن): بۇ مېنىڭ نامە - ئەمالىمنى ئېلىپ ئوقۇپ بېقىڭلار، مەن ھېساباتىمغا مۇلاقات بولىدىغانلىقىمغا مۇقەررەر ئىشەنگەن ئىدىم» دەيدۇ
Japonca:
「いずれわたし(信者)の清算(審判)に合うことが,本当に分っていた。」
Arapça (Ürdün):
«إني ظننت» تيقنت «أني ملاق حسابيه».
Hintçe:
तो मैं तो जानता था कि मुझे मेरा हिसाब (किताब) ज़रूर मिलेगा
Tayca:
ความจริงฉันนึกทีเดียวว่า ฉันจะได้พบบัญชีของฉัน
İbranice:
כי ידעתי שעליי לתת דין-וחשבון
Hırvatça:
ja sam zbilja i mislio da ću račun svoj polagati."
Rumence:
Îmi închipui că îmi voi găsi socoteala!”
Transliteration:
Innee thanantu annee mulaqin hisabiyah
Türkçe:
"Kendi hesabıma kavuşacağımı sezmiştim zaten."
Sahih International:
Indeed, I was certain that I would be meeting my account."
İngilizce:
I did really understand that my Account would (One Day) reach me!
Azerbaycanca:
Mən (dünyada ikən qiyamət günü) öz hesabıma yetişəcəyimə (möhkəm) inanmışdım!”
Süleyman Ateş:
Ben hesabımla karşılaşacağımı sezmiştim zaten.
Diyanet Vakfı:
" Doğrusu ben, hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum."
Erhan Aktaş:
Doğrusu ben, hesabımla karşılaşacağımı biliyordum.
Kral Fahd:
doğrusu ben, hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum," der.
Hasan Basri Çantay:
«Çünkü ben hakıykaten hisâbıma kavuşacağımı (kuvvetle) zannetmişdim».
Muhammed Esed:
Zaten (bir gün) hesabımın önüme konulacağını bilmiştim!"
Gültekin Onan:
"
Ali Fikri Yavuz:
Çünkü ben, hesabıma kavuşacağımı sezmiştim.”
Portekizce:
Sempre soube que prestaria contas!
İsveççe:
Jag visste att jag [en dag] skulle kallas att avlägga räkenskap!"
Farsça:
من یقین داشتم که حساب اعمالم را می بینم [به این سبب همه اعمالم را هماهنگ با احکام خدا انجام دادم و کردار بدم را اصلاح کردم.]
Kürtçe:
بێگومان من خۆم دەمزانی کە تووشی ئەم لێپرسینەوەیە دەبم
Özbekçe:
Албатта, мен ҳисоб-китобимга йўлиқишимга ишонардим, дейдир.
Malayca:
"Sesungguhnya aku telah mengetahui dengan yakin, bahawa aku akan menghadapi hitungan amalku (pada hari yang ditentukan)!"
Arnavutça:
unë kam qenë i bindur se do të paraqes llogari.
Bulgarca:
Предполагах, че ще получа своята равносметка.”
Sırpça:
ја сам заиста и мислио да ћу свој рачун да полажем.“
Çekçe:
Já soudil jsem vždy, že s účtem svým se setkám jednou.'
Urduca:
میں سمجھتا تھا کہ مجھے ضرور اپنا حساب ملنے والا ہے"
Tacikçe:
Ман яқин доштам, ки ҳисоби худро хоҳам дид».
Tatarca:
мин әлбәттә дөньяда белдем бүген хисабка юлкачагымны" – дияр.
Endonezyaca:
Sesungguhnya aku yakin, bahwa sesungguhnya aku akan menemui hisab terhadap diriku.
Amharca:
«እኔ ምርመራየን የምገናኝ መኾኔን አረጋገጥኩ፤» (ተዘጋጀሁም ይላል)፡፡
Tamilce:
“நிச்சயமாக நான் எனது விசாரணையை சந்திப்பேன் என்று நம்பினேன்.”
Korece:
실로 저는 저의 계산이 어느 날 저에게 이르리라는 것을 알았 습니다 라고 하더라
Vietnamca:
“Quả thật, tôi đã nghĩ rằng mình sẽ phải đối mặt với sự thanh toán.”
Ayet Linkleri: