Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

58

Sûredeki Ayet No: 

15

Ayet No: 

5119

Sayfa No: 

544

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

أَعَدَّ اللَّهُ لَهُمْ عَذَابًا شَدِيدًا ۖ إِنَّهُمْ سَاءَ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ

Çeviriyazı: 

e`adde-llâhü lehüm `aẕâben şedîdâ. innehüm sâe mâ kânû ya`melûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Allah onlara çetin bir azab hazırlamıştır. Onlar ne kötü işler yapıyorlar!

Diyanet İşleri: 

Allah, onlara çetin bir azap hazırlamıştır. İşledikleri şey ne kötüdür!

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Allah, onlara çetin bir azap hazırlamıştır; gerçekten de ne kötü işler yapıyorlar.

Şaban Piriş: 

Allah, onlar için şiddetli bir azap hazırlamıştır. Yapmakta oldukları şey ne kötüdür.

Edip Yüksel: 

ALLAH onlar için çetin bir ceza hazırlamıştır. Yaptıkları ne kadar da kötüdür.

Ali Bulaç: 

Allah, onlara şiddetli bir azap hazırlamıştır. Doğrusu onların yaptıkları ne kötüdür.

Suat Yıldırım: 

Allah onlara şiddetli bir ceza hazırladı. Çünkü bunlar çok fena işler yapıyorlar!

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Allah, o kimseler için bir şiddetli azap hazırlamıştır. Şüphe yok ki, onlar ne fena işler yapıyorlar.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Allah, onlar için şiddetli bir azap hazırlamıştır. Ne kötüdür onların yapmakta oldukları!

Bekir Sadak: 

Allah, «And olsun ki Ben ve peygamberlerim ustun gelecegiz» diye yazmistir. Dogrusu Allah kuvvetlidir, gucludur.

İbni Kesir: 

Allah

Adem Uğur: 

Allah onlara çetin bir azap hazırlamıştır. Gerçekten onların yaptıkları şey çok kötüdür!

İskender Ali Mihr: 

Allah, onlara (münafıklara) şiddetli azap hazırladı. Muhakkak ki onların yapmış oldukları şey (çok) kötü.

Celal Yıldırım: 

Allah, onlara çetin bir azâb hazırlamıştır. Doğrusu onların yapageldiği şey ne kötüdür!

Tefhim ul Kuran: 

Allah, onlara şiddetli bir azab hazırlamıştır. Doğrusu onların yapmakta oldukları ne kötüdür.

Fransızca: 

Allah leur a préparé un dur châtiment. Ce qu'ils faisaient alors était très mauvais.

İspanyolca: 

Alá ha preparado para ellos un castigo severo. Lo que han hecho está mal.

İtalyanca: 

Allah ha preparato per loro un severo castigo. E' malvagio quel che hanno commesso:

Almanca: 

ALLAH bereitete ihnen eine qualvolle Peinigung vor. Gewiß, es war schlecht, was sie zu tun pflegten.

Çince: 

真主已为他们准备严厉的刑罚。他们的行为真恶劣。

Hollandaca: 

God heeft eene gestrenge straf voor hen gereed gemaakt; want datgene wat zij doen is slecht.

Rusça: 

Аллах приготовил для них тяжкие мучения. Воистину, скверно то, что они совершают!

Somalice: 

Eebe wuxuu u darbay kuwaas cadaab daran maxaa yeelay wax xun bay falayeen.

Swahilice: 

Mwenyezi Mungu amewaandalia adhabu kali. Kwa hakika waliyo kuwa wakiyatenda ni maovu kabisa.

Uygurca: 

ئۇلارغا اﷲ قاتتىق ئازاب تەييارلىدى، ئۇلارنىڭ قىلمىشلىرى نېمىدېگەن يامان!

Japonca: 

アッラーはかれらのため,厳しい懲罰を備えられる。本当にかれらの行うことは大悪である。

Arapça (Ürdün): 

«أعد الله لهم عذابا شديدا إنهم ساء ما كانوا يعملون» من المعاصي.

Hintçe: 

ख़ुदा ने उनके लिए सख्त अज़ाब तैयार कर रखा है इसमें शक़ नहीं कि ये लोग जो कुछ करते हैं बहुत ही बुरा है

Tayca: 

อัลลอฮทรงเตรียมการลงโทษอย่างสาหัสไว้ให้แก่พวกเขาแล้ว แท้จริงพวกเขานั้น สิ่งที่พวกเขากระทำไปมันชั่วช้าจริง ๆ

İbranice: 

אלוהים הכין להם עונש חמור, כי אכן מרושע הוא המעשה אשר הם עושים

Hırvatça: 

Allah je njima pripremio žestoku patnju, a zaista je ružno ono što rade.

Rumence: 

Dumnezeu le-a pregătit o osândă aprigă, căci rău este ceea ce fac.

Transliteration: 

aAAadda Allahu lahum AAathaban shadeedan innahum saa ma kanoo yaAAmaloona

Türkçe: 

Allah, onlar için şiddetli bir azap hazırlamıştır. Ne kötüdür onların yapmakta oldukları!

Sahih International: 

Allah has prepared for them a severe punishment. Indeed, it was evil that they were doing.

İngilizce: 

Allah has prepared for them a severe Penalty: evil indeed are their deeds.

Azerbaycanca: 

Allah onlar üçün şiddətli bir əzab hazırlamışdır. Onların etdiyi əməllər necə də pisdir!

Süleyman Ateş: 

Allah onlar için çetin bir azab hazırlamıştır. Onlar ne kötü işler yapıyorlar.

Diyanet Vakfı: 

Allah onlara çetin bir azap hazırlamıştır. Gerçekten onların yaptıkları şey çok kötüdür!

Erhan Aktaş: 

Allah, onlara şiddetli bir azâp hazırlamıştır. Onlar, çok kötü şeyler yapıyorlar.

Kral Fahd: 

Allah onlara çetin bir azap hazırlamıştır. Gerçekten onların yaptıkları şey çok kötüdür!

Hasan Basri Çantay: 

Allah onlar için çetin bir azâb hazırladı. Hakıykat onların yapmakda oldukları (işler) ne kötüdür!

Muhammed Esed: 

Allah onlar için (öteki dünyada) şiddetli bir azap hazırlamıştır. Onların yapageldikleri şey gerçekten çok kötüdür:

Gültekin Onan: 

Tanrı, onlara şiddetli bir azab hazırlamıştır. Doğrusu onların yaptıkları ne kötüdür.

Ali Fikri Yavuz: 

Allah o münafıklar için şiddetli bir azab hazırladı. Gerçekten onlar, ne fena işler yapıyorlar!...

Portekizce: 

Deus lhes tem preparado um severo castigo. Quão péssimo é o que fizeram!

İsveççe: 

Gud har ett strängt straff i beredskap för dem; vad de gör är ont.

Farsça: 

خدا برای آنان عذاب سختی آماده کرده است؛ زیرا آنچه را که همواره انجام می دادند، بسیار بد است.

Kürtçe: 

خوا سزای دژواری بۆ ئامادە کردوون بەڕاستی ئەوەی ئەوان دەیانکرد کارێکی ناپەسەند بوو

Özbekçe: 

Аллоҳ улар учун шиддатли азобни тайёрлаган. Уларнинг қилаётган ишлари нақадар ёмон!

Malayca: 

Allah telah menyediakan bagi mereka azab seksa yang berat; sesungguhnya amatlah buruk apa yang mereka telah lakukan.

Arnavutça: 

Perëndia atyre u ka përgatitur denim të rëndë, sepse, me të vërtetë, janë të shëmtuara ato që punojnë:

Bulgarca: 

Аллах е приготвил за тях сурово мъчение. Лошо е онова, което вършат!

Sırpça: 

Аллах је њима припремио жестоку патњу, а заиста је ружно оно што раде.

Çekçe: 

Bůh pro ně připravil trest strašný - a věru jak hnusné je to, co dělají.

Urduca: 

اللہ نے ان کے لیے سخت عذاب مہیا کر رکھا ہے، بڑے ہی برے کرتوت ہیں جو وہ کر رہے ہیں

Tacikçe: 

Худо барояшон азобе сахт омода кардааст. Зеро корҳое. ки мекунанд, нописанд аст!

Tatarca: 

Аллаһ аларга каты ґәзабны хәзерләде, ул монафикъларның эшләре бик яман булды.

Endonezyaca: 

Allah telah menyediakan bagi mereka azab yang sangat keras, sesungguhnya amat buruklah apa yang telah mereka kerjakan.

Amharca: 

አላህ ለእነርሱ ብርቱን ቅጣት አዘጋጀ፡፡ እነርሱ ይሠሩት የነበሩት ሥራ ምንኛ ከፋ!

Tamilce: 

.. அல்லாஹ், அவர்களுக்கு கடுமையான தண்டனையை ஏற்படுத்தி இருக்கிறான். நிச்சயமாக அவர்கள் செய்துகொண்டிருந்தவை (அனைத்தும்) மிகக் கெட்டவையாகும்.

Korece: 

하나님은 그들을 위하여 무 서운 응벌을 준비하셨나니 실로 그들이 행한 모든 것에 저주가 있 으리라

Vietnamca: 

Allah đã chuẩn bị cho chúng một sự trừng phạt khủng khiếp. Thật vậy, chúng là những kẻ thật xấu xa vì những gì mà chúng đã làm.