Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

80

Sûredeki Ayet No: 

29

Ayet No: 

5787

Sayfa No: 

585

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَزَيْتُونًا وَنَخْلًا

Çeviriyazı: 

vezeytûnev venaḫlâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Zeytinlikler, hurmalıklar,

Diyanet İşleri: 

Sonra yeryüzünü iyice yarmakta ve orada taneli ekinler, üzümler, sebzeler, zeytin, hurma ağaçları ve bahçelerde koca koca ağaçlı meyveler ve çayırlar bitirmekteyiz.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve zeytin ve hurma.

Şaban Piriş: 

Zeytinler, hurmalar.

Edip Yüksel: 

Zeytinler, hurmalar,

Ali Bulaç: 

Zeytinler, hurmalar,

Suat Yıldırım: 

Hele, insan, yiyeceklerinin kaynağına bir baksın: Biz yağmuru gökten şırıl şırıl döktük.Sonra nebat bitsin diye, toprağı iyice sürdük, Orada hububatlar, taneler, üzümler ve yoncalar, zeytinler ve hurmalar, ağaçları gür ve sık bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

80:28

Yaşar Nuri Öztürk: 

Zeytinlikler, hurmalıklar,

Bekir Sadak: 

80:34

İbni Kesir: 

Zeytin ve hurma,

Adem Uğur: 

Zeytinlikler, hurmalıklar,

İskender Ali Mihr: 

Ve zeytinler ve hurmalar.

Celal Yıldırım: 

80:27

Tefhim ul Kuran: 

Zeytinler, hurmalar,

Fransızca: 

oliviers et palmiers,

İspanyolca: 

olivos, palmeras,

İtalyanca: 

olive e palmeti,

Almanca: 

und Olivenbäume und Dattelpalmen

Çince: 

与橄榄和海枣,

Hollandaca: 

Den olijfboom en den palmboom.

Rusça: 

маслины и пальмы,

Somalice: 

Iyo Zeytuun iyo Timir.

Swahilice: 

Na mizaituni, na mitende,

Uygurca: 

سىلەرنىڭ ۋە ھايۋانلىرىڭلارنىڭ مەنپەئەتلىنىشى ئۈچۈن، زېمىندا ئاشلىقلارنى، ئۈزۈمنى، ئوتياشلارنى، زەيتۇننى، خورمىنى، دەرەخلىرى قويۇق باغچىلارنى، تۈرلۈك مېۋىلەرنى، ئوت - چۆپلەرنى ئۆستۈردۇق

Japonca: 

オリーブやナツメヤシ,

Arapça (Ürdün): 

«وزيتونا ونخلا».

Hintçe: 

और ज़ैतून और खजूरें

Tayca: 

และมะกอกและอินทผลัม

İbranice: 

ועצי זיתים ועצי דקל

Hırvatça: 

i masline i palme,

Rumence: 

măslini şi curmali,

Transliteration: 

Wazaytoonan wanakhlan

Türkçe: 

Zeytinlikler, hurmalıklar,

Sahih International: 

And olive and palm trees

İngilizce: 

And Olives and Dates,

Azerbaycanca: 

Zeytun və xurma (bağları);

Süleyman Ateş: 

Zeytin, hurma,

Diyanet Vakfı: 

Zeytinlikler, hurmalıklar,

Erhan Aktaş: 

Zeytinler, hurmalar,

Kral Fahd: 

zeytin ve hurma ağaçları,

Hasan Basri Çantay: 

Zeytinlik (ler), hurmalık (lar),

Muhammed Esed: 

zeytin ağaçları ve hurmalıklar,

Gültekin Onan: 

Zeytinler, hurmalar,

Ali Fikri Yavuz: 

Zeytinlikler, hurmalıklar.

Portekizce: 

A oliveira e a tamareira,

İsveççe: 

och olivträd och dadelpalmer

Farsça: 

و زیتون و درخت خرما….

Kürtçe: 

وزەیتون ودار خورما

Özbekçe: 

Ва зайтун ва хурмоларни ҳам.

Malayca: 

Dan Zaitun serta pohon-pohon kurma,

Arnavutça: 

dhe ulliri e palma,

Bulgarca: 

и маслини, и палми,

Sırpça: 

и маслине и палме,

Çekçe: 

olivovníku a datlovým palmám,

Urduca: 

اور زیتون اور کھجوریں

Tacikçe: 

ва зайтуну нахл (дарахти хурмо)

Tatarca: 

дәхи зәйтүн, хөрмә агачларын үстердек.

Endonezyaca: 

zaitun dan kurma,

Amharca: 

የዘይት ወይራንም ዘንባባንም፤

Tamilce: 

ஆலிவ் மரத்தையும், பேரீச்சை மரத்தையும்,

Korece: 

올리브와 종려나무와

Vietnamca: 

Ô liu và chà là.

Ayet Linkleri: 

Rubu tag: 

Hizb tag: