Arapça:
وَالْجِبَالَ أَوْتَادًا
Çeviriyazı:
velcibâle evtâdâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Dağları da birer kazık kılmadık mı?
Diyanet İşleri:
Biz yeryüzünü bir beşik, dağları da onun için birer direk kılmadık mı?
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve dağları, çiviler gibi çaktık.
Şaban Piriş:
Dağları da birer kazık.
Edip Yüksel:
Dağları da birer kazık?
Ali Bulaç:
Dağları da birer kazık?
Suat Yıldırım:
Dağları da arzı tutan birer destek yapmadık mı?
Ömer Nasuhi Bilmen:
78:6
Yaşar Nuri Öztürk:
Dağları birer kazık yapmadık mı?
Bekir Sadak:
Parlak isik veren gunesi varettik
İbni Kesir:
Dağları da birer kazık?
Adem Uğur:
Dağları da birer kazık.
İskender Ali Mihr:
Ve dağları (yeri sabit tutan) kazıklar (yapmadık mı?)
Celal Yıldırım:
Dağlan (yerin bir bakıma dengesini sağlayan) kazıklar yapmadık mı ?
Tefhim ul Kuran:
Dağları da birer kazık?
Fransızca:
et (placé) les montagnes comme des piquets ?
İspanyolca:
y de las montañas estacas?
İtalyanca:
delle montagne pioli?
Almanca:
und die Berge als Pflöcke?!
Çince:
使山峦如木桩吗?
Hollandaca:
En de bergen als staken om haar te bevestigen?
Rusça:
а горы - колышками?
Somalice:
Buurahana Rukummo (ka yeelin).
Swahilice:
Na milima kama vigingi?
Uygurca:
(زېمىننىڭ تەۋرەپ كەتمەسلىكى ئۈچۈن) تاغلارنى قوزۇق قىلمىدۇقمۇ؟
Japonca:
また山々を,杭としたてはないか。
Arapça (Ürdün):
«والجبال أوتادا» تثبت بها الأرض كما تثبت الخيام بالأوتاد، والاستفهام للتقرير.
Hintçe:
और पहाड़ों को (ज़मीन) की मेख़े नहीं बनाया
Tayca:
และมิได้ให้เทือกเขาเป็นหลักตรึงไว้ดอกหรือ ?
İbranice:
והלא הצבנו את ההרים כיתדות
Hırvatça:
i planine kao klinove,
Rumence:
iar munţii ţăruşi?
Transliteration:
Waaljibala awtadan
Türkçe:
Dağları birer kazık yapmadık mı?
Sahih International:
And the mountains as stakes?
İngilizce:
And the mountains as pegs?
Azerbaycanca:
Dağları da dirək?!
Süleyman Ateş:
Dağları birer kazık?
Diyanet Vakfı:
Dağları da birer kazık.
Erhan Aktaş:
Ve dağları da birer kazık?
Kral Fahd:
Dağları da birer kazık.
Hasan Basri Çantay:
78:6
Muhammed Esed:
ve dağları da (onun) sütunları?
Gültekin Onan:
Dağları da birer kazık?
Ali Fikri Yavuz:
Dağları da birer kazık?
Portekizce:
E das montanhas, estacas?
İsveççe:
Och [har Vi inte gjort] bergen som tältpålar?
Farsça:
و کوه ها را میخ هایی [برای استواری آن؟]
Kürtçe:
وە کێوەکانمان نەگێڕاوە بە مێخ ؟!
Özbekçe:
Ва тоғларни қозиқ (қилиб қўймадикми?).
Malayca:
Dan gunung-ganang sebagai pancang pasaknya?
Arnavutça:
E malet shtyll?
Bulgarca:
и планините - подпори?
Sırpça:
и планине као клинове
Çekçe:
a hory jejími podpěrami neučinili?
Urduca:
اور پہاڑوں کو میخوں کی طرح گاڑ دیا
Tacikçe:
Ва кӯҳҳоро мехҳое?
Tatarca:
Дәхи селкенмәсен өчен тауларны җиргә кадак кылмадыммы.
Endonezyaca:
dan gunung-gunung sebagai pasak?,
Amharca:
ጋራዎችንም ችካሎች አላደረግንምን?
Tamilce:
இன்னும், மலைகளை - (பூமி ஆடாமல் இருக்க அதை ஸ்திரப்படுத்தும்) முளைக்கோல்களாக நாம் ஆக்கவில்லையா?
Korece:
산들을 두매 기둥으로 두었고
Vietnamca:
Và những quả núi như những cái trụ (giữ vững mặt đất)?
Ayet Linkleri: