Arapça:
وَفُرُشٍ مَّرْفُوعَةٍ
Çeviriyazı:
vefüruşim merfû`ah.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ve yükseltilmiş döşekler üstündedirler.
Diyanet İşleri:
Onlar dikensiz sedir ağaçları, salkımları sarkmış muz ağaçları, uzamış gölge altında, çağlayarak akan sular kenarlarında; bitip tükenmeyen ve yasak da edilmeyen bol meyveler arasında; yüksek döşekler üzerindedirler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
ve yüksek döşekler.
Şaban Piriş:
Ve yüksek döşekler içindedirler.
Edip Yüksel:
Ve onlar yükseltilmiş mobilyalar üzerindedirler.
Ali Bulaç:
Yükseklere-kurulmuş döşekler (sedirler).
Suat Yıldırım:
Onlara, pek değerli eşler de verdik. Biz o eşleri, yepyeni bir yaratılışla yaratıp, sûret ve sîretlerini son derece güzelleştirdik.
Ömer Nasuhi Bilmen:
(34-35) Ve yükseltilmiş yataklardadırlar. Şüphe yok ki, Biz onları bir yaradılış ile yarattık.
Yaşar Nuri Öztürk:
Yükseğe yerleştirilmiş döşekler içinde.
Bekir Sadak:
56:39
İbni Kesir:
Yükseltilmiş döşekler üstündedirler.
Adem Uğur:
Ve kabartılmış döşekler üstündedirler.
İskender Ali Mihr:
Ve yüksetilmiş döşeklerdedirler (tahtlardadırlar).
Celal Yıldırım:
Yüksek döşekler üstündedirler.
Tefhim ul Kuran:
Yükseklere kurulmuş döşekler(dedirler).
Fransızca:
sur des lits surélevés,
İspanyolca:
en lechos elevados.
İtalyanca:
su letti elevati.
Almanca:
und gehobene Polster.
Çince:
与被升起的床榻。
Hollandaca:
En zij zullen op verheven bedden uitrusten.
Rusça:
Они будут лежать на приподнятых матрацах.
Somalice:
Iyo Gogol la koryeelay.
Swahilice:
Na matandiko yaliyo nyanyuliwa.
Uygurca:
ئۇلار سىدرى دەرەخلىرىدىن، سانجاق - سانجاق بولۇپ كەتكەن مەۋز دەرەخلىرىدىن، ھەمىشە تۇرىدىغان سايىدىن، ئېقىپ تۇرغان سۇدىن، تۈگىمەيدىغان ۋە چەكلەنمەيدىغان مېۋىلەردىن، ئېگىز (يۇمشاق) تۆشەكلەردىن بەھرىمەن بولىدۇ
Japonca:
高く上げられた(位階の)臥所に(着く)。
Arapça (Ürdün):
«وفرش مرفوعة» على السرر.
Hintçe:
और ऊँचे ऊँचे (नरम गद्दो के) फ़र्शों में (मज़े करते) होंगे
Tayca:
และเตียงนอนที่ถูกยกให้สูงขึ้น
İbranice:
והם ינוחו על ספות משכב מורמות
Hırvatça:
i na posteljama uzdignutim.
Rumence:
pe aşternuturi înălţate.
Transliteration:
Wafurushin marfooAAatin
Türkçe:
Yükseğe yerleştirilmiş döşekler içinde.
Sahih International:
And [upon] beds raised high.
İngilizce:
And on Thrones (of Dignity), raised high.
Azerbaycanca:
Və (bir-birinin üstünə yığılmış) hündür döşəklər üstündə (yaxud yüksək əxlaq və qeyri-adi gözəllik sahibi olan qadınlar yanında) olacaqlar!
Süleyman Ateş:
Ve yükseltilmiş döşekler üstündedirler.
Diyanet Vakfı:
Ve kabartılmış döşekler üstündedirler.
Erhan Aktaş:
Kabartılmış(1) döşeklerdedirler.
Kral Fahd:
ve kabartılmış döşekler üstündedirler.
Hasan Basri Çantay:
ve (kadri) yükseltilmiş döşeklerdedirler.
Muhammed Esed:
Ve yüceltilmiş eşler(i onlarla olacak):
Gültekin Onan:
Yükseklere kurulmuş döşekler (sedirler).
Ali Fikri Yavuz:
Kıymetleri yüksek döşeklerdedirler...
Portekizce:
E estarão sobre leitos elevados.
İsveççe:
Och deras hustrur [skall vara hos dem], upp-höjda [till en ny värdighet].
Farsça:
و همسرانی بلند مرتبه،
Kürtçe:
ھەروەھا ڕاخەری بەرز وبڵندی تێدایە
Özbekçe:
Баланд-баланд кўрпачалардадир.
Malayca:
Dan tempat-tempat tidur yang tertinggi keadaannya.
Arnavutça:
dhe në shtrojet e ngritura (bashkëshorte virtytesh të larta).
Bulgarca:
и въздигнати постели.
Sırpça:
и на уздигнутим постељама.
Çekçe:
na kobercích zdvižených.
Urduca:
اور اونچی نشست گاہوں میں ہوں گے
Tacikçe:
Ва фаршҳои баланд
Tatarca:
Вә кабартылган йомшак түшәкләрдә булырлар.
Endonezyaca:
dan kasur-kasur yang tebal lagi empuk.
Amharca:
ከፍ በተደረጉ ምንጣፎችም (ሴቶችም መካከል)፡፡
Tamilce:
உயர்வான விரிப்புகளிலும் வலது பக்கம் உடையவர்கள் இருப்பார்கள்.
Korece:
높은 곳에 옥좌가 있노라
Vietnamca:
Có những chiếc giường cao.
Ayet Linkleri: