Arapça:
يَا مَعْشَرَ الْجِنِّ وَالْإِنسِ إِنِ اسْتَطَعْتُمْ أَن تَنفُذُوا مِنْ أَقْطَارِ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ فَانفُذُوا ۚ لَا تَنفُذُونَ إِلَّا بِسُلْطَانٍ
Çeviriyazı:
yâ ma`şera-lcinni vel'insi ini-steṭa`tüm en tenfüẕû min aḳṭâri-ssemâvâti vel'arḍi fenfüẕû. lâ tenfüẕûne illâ bisülṭân.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çevresinden geçmeye gücünüz yeterse geçin gidin. Allah'ın verdiği bir güç olmadan geçemezsiniz.
Diyanet İşleri:
Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çevresini aşıp geçmeye gücünüz yetiyorsa geçin! Ama Allah'ın verdiği bir güç olmaksızın geçemezsiniz ki!
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ey cin ve insan topluluğu, ölümden kurtulmak için, göklerin ve yer yüzünün bucaklarından geçip kaçmaya gücünüz yeterse geçin, kaçın; fakat geçemezsiniz bir kudret olmadıkça.
Şaban Piriş:
Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çerçevesinden çıkıp gitmeye gücünüz yetiyorsa geçin. Ancak büyük bir güçle çıkıp gidebilirsiniz (Bu da ne mümkün).
Edip Yüksel:
Ey insanlar ve cinler topluluğu, göklerin ve yerin sınırlarını aşmaya gücünüz yetiyorsa, aşıp geçin. Bir yetkiye sahip olmadan geçemezsiniz.
Ali Bulaç:
Ey cin ve ins toplulukları, eğer göklerin ve yerin bucaklarından aşıp-geçmeye güç yetirebilirseniz, hemen aşın; ancak 'üstün bir güç (sultan)' olmaksızın aşamazsınız.
Suat Yıldırım:
Ey cin ve ins topluluğu! Yapabilirseniz haydi göklerin ve yerin hududundan geçin bakalım!Ama geçemezsiniz, ancak üstün bir güç, kuvvetli bir delil ve ilimle geçebilirsiniz.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ey cin ve ins cemaatı! Eğer göklerin ve yerin çevrelerinden çıkıp gitmeğe gücünüz yeterse hemen çıkıp gidiniz. Halbuki, bir kuvvet olmadıkça siz çıkıp gidemezsiniz.
Yaşar Nuri Öztürk:
Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin bucaklarından/köşelerinden geçip gitmeye gücünüz yeterse, hadi geçin gidin. Bilgi ve güç dışında bir şeyle geçip gidemezsiniz!
Bekir Sadak:
O gun ne insana ve ne cine sucu sorulur.
İbni Kesir:
Ey cinnler ve insanlar topluluğu
Adem Uğur:
Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çerçevesinden çıkıp gitmeye gücünüz yetiyorsa geçin. Ancak büyük bir güçle çıkıp gidebilirsiniz.
İskender Ali Mihr:
Ey insan ve cin topluluğu! Semaların ve arzın kuturlarından (çaplarından) nüfuz etmeye (çıkıp gitmeye) eğer gücünüz yetiyorsa, haydi nüfuz edin (geçip, çıkın)! Bir sultan (bir güç) olmaksızın nüfuz edemezsiniz (geçip çıkamazsınız).
Celal Yıldırım:
Ey cin ve insan topluluğu! Göklerin ve yerin sınırlarını aşıp geçmeye güç getirebilirseniz, haydi geçin.. Ama geçemezsiniz, ancak bir sultan (açık belge, kesin delil, hesap, kuvvet ve üstünlük) ile geçebilirsiniz.
Tefhim ul Kuran:
Ey cin ve ins toplulukları, eğer göklerin ve yerin bucaklarından aşıp geçmeye güç yetirebilirseniz, hemen aşıp geçin
Fransızca:
ô peuple de djinns et d'hommes ! si vous pouvez sortir du domaine des cieux et de la terre, alors faites-le. Mais vous ne pourrez en sortir qu'à l'aide d'un pouvoir [illimité].
İspanyolca:
¡Compañía de genios y de hombres! ¡Atravesad, si podéis, las regiones celestiales y terrestres! Pero no podréis atravesarlas sin ayuda de una autoridad...
İtalyanca:
O consesso dei dèmoni e degli uomini, se potrete varcare i limiti dei cieli e della terra, fatelo. Non fuggirete senza un'autorità
Almanca:
Ihr Gruppe von Dschinn und Menschen! Wenn ihr die Gegenden der Himmel und der Erde durchdringen könnt, so durchdringt! Ihr durchdringt nur mit Macht.
Çince:
精灵和人类的群众啊!如果你们能通过天地的境界,你们就通过吧!你们必须凭据一种权柄,才能通过。
Hollandaca:
O gij, vereeniging van geniussen en menschen! indien gij in staat zijt, de grenzen van den hemel en de aarde te overschrijden, doe het; maar gij zult het niet, dan door eene volstrekte macht doen.
Rusça:
О сонмище джиннов и людей! Если вы можете проникнуть за пределы небес и земли, то проникните. Но вы не проникните, не обладая властью (или ясным доводом)!
Somalice:
Jinni iyo Insiyow haddaad kartaan inaad ka baxdaan Samada Hajooyinkooda iyo Dhulka ka baxa, kamana bixikartaan xujo la'aan.
Swahilice:
Enyi makundi ya majini na watu! Mkiweza kupenya kwenye mbingu na ardhi, basi penyeni! Hamtapenya ila kwa kupewa madaraka.
Uygurca:
ئى جىنلار ۋە ئىنسانلار جامائەسى! ئەگەر سىلەر (اﷲ نىڭ قازاسىدىن قېچىپ) ئاسمانلارنىڭ ۋە زېمىننىڭ چېگرىلىرىدىن ئۆتۈپ كېتەلىسەڭلار، ئۆتۈپ كېتىڭلار، سىلەر پەقەت قۇۋۋەت بىلەن ئۆتۈپ كېتەلەيسىلەر (لېكىن سىلەرگە مۇنداق قۇۋۋەت قەيەردىن كەلسۇن)
Japonca:
ジンと人間の衆よ,もしあなたがたが,天地の領域から遠くに越えられるなら,越えてみなさい。権能がなくては,越えることは出来ない。
Arapça (Ürdün):
«يا معشر الجن والإنس إن استطعتم أن تنفذوا» تخرجوا «من أقطار» نواحي «السماوات والأرض فانفذوا» أمر تعجيز «لا تنفذون إلا بسلطان» بقوة ولا قوة لكم على ذلك.
Hintçe:
ऐ गिरोह जिन व इन्स अगर तुममें क़ुदरत है कि आसमानों और ज़मीन के किनारों से (होकर कहीं) निकल (कर मौत या अज़ाब से भाग) सको तो निकल जाओ (मगर) तुम तो बग़ैर क़ूवत और ग़लबे के निकल ही नहीं सकते (हालॉ कि तुममें न क़ूवत है और न ही ग़लबा)
Tayca:
โอ้ชุมนุมแห่งญินและมนุษย์ทั้งหลาย เอ๋ย! หากพวกเจ้ามีความสามารถที่จะผ่านไปให้พ้นขอบฟ้าทั้งหลายและแผ่นดินนี้ได้ ก็จงผ่านไปให้พ้นเถิด แต่ว่าพวกเจ้าไม่สามารถที่จะผ่านไปให้พ้นได้เว้นแต่ด้วยพลัง (พระบัญชาและพระประสงค์ของอัลลอฮ.)
İbranice:
הוי חבורת השדים ובני האנוש! אם תוכלו לצאת מתחומי השמים והארץ, צאו. אך לא תצאו בלי רשות (מן אלוהים)
Hırvatça:
O družine džina i ljudi, ako možete kroz slojeve nebesa i Zemlje prodrijeti, prodrite! Moći ćete prodrijeti jedino uz veliku moć!
Rumence:
O, adunări de ginni şi de oameni! De puteţi străpunge tăriile cerurilor şi ale pământului, străpungeţi-le! Nu le veţi putea însă străpunge decât dacă veţi avea împuternicire.
Transliteration:
Ya maAAshara aljinni waalinsi ini istataAAtum an tanfuthoo min aqtari alssamawati waalardi faonfuthoo la tanfuthoona illa bisultanin
Türkçe:
Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin bucaklarından/köşelerinden geçip gitmeye gücünüz yeterse, hadi geçin gidin. Bilgi ve güç dışında bir şeyle geçip gidemezsiniz!
Sahih International:
O company of jinn and mankind, if you are able to pass beyond the regions of the heavens and the earth, then pass. You will not pass except by authority [from Allah].
İngilizce:
O ye assembly of Jinns and men! If it be ye can pass beyond the zones of the heavens and the earth, pass ye! not without authority shall ye be able to pass!
Azerbaycanca:
Ey cin və insan tayfası! Əgər göylərin və yerin ətrafından (çevrəsindən) kənara çıxa bilərsinizsə, çıxın. Siz (oradan) ancaq (qüdrət və) qüvvətlə (Allahın sizə bəxş etdiyi elmin qüdrətilə) çıxa bilərsiniz! (Yaxud siz oradan qüdrət və qüvvət vasitəsilə çıxa bilərsiniz ki, bu da sizdə yoxdur!)
Süleyman Ateş:
Ey cinler ve insanlar topluluğu, göklerin ve yerin bucaklarından geçip gitmeğe gücünüz yeterse geçin gidin. Ancak kudretle geçebilirsiniz.
Diyanet Vakfı:
Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çerçevesinden çıkıp gitmeye gücünüz yetiyorsa geçin. Ancak büyük bir güçle çıkıp gidebilirsiniz.
Erhan Aktaş:
Ey cin ve ins toplulukları!(1) Eğer göklerin ve yerin ötesine geçmeye güç yettirebilirseniz,(2) haydi geçin. Ancak aşma yetkisi verilmeden geçemezsiniz.
Kral Fahd:
Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çerçevesinden çıkıp gitmeye gücünüz yetiyorsa geçin. Ancak büyük bir güçle çıkıp gidebilirsiniz.
Hasan Basri Çantay:
Ey cin ve insan cemâat (ler) i, göklerin ve yerin bucaklarından geç (ib de ilâhî kazaadan selâmete er) miye gücünüz, yetiyorsa —ki (Allahın bahşedeceği) bir kudretle olmadıkça asla geçemezsiniz— haydi geçin (kurtulun)!
Muhammed Esed:
Siz ey görünmez varlıklar(ın) ve insanlar(ın şerlileriy)le bir arada yaşayanlar! Eğer göklerin ve yerin ötelerine geçebileceğinizi (düşünüyorsanız), haydi geçin! (Ama) onların ötesine geçemezsiniz, (Allah´tan) bir yardım olmazsa!
Gültekin Onan:
Ey cin ve ins toplulukları, eğer göklerin ve yerin bucaklarından aşıp geçmeye güç yetirebilirseniz, hemen aşın
Ali Fikri Yavuz:
Ey cinler ve insanlar topluluğu? Gücünüz yeterse, göklerin ve yerin etrafından çıkıp gidin, (kaçarak ölümden kurtulun). Çıkıp kurtulamazsınız
Portekizce:
Ó assembléia de gênios e humanos, se sois capazes de atravessar os limites dos céus e da terra, fazei-o! Porém, nãopodereis fazê-lo, sem autoridade.
İsveççe:
Om ni, osynliga väsen och människor, [tror att ni] kan fly bort genom himlarnas och jordens yttersta gränstrakter [undan Gud], fly! Men ni kan inte fly annat än med en fullmakt [från Honom]!
Farsça:
ای گروه جن و انس! اگر می توانید از کرانه ها و نواحی آسمان ها و زمین بیرون روید، پس بیرون روید؛ نمی توانید بیرون روید مگر با نوعی توانایی و قدرت.
Kürtçe:
ئەی کۆمەڵی جنۆکە وئادەمی ئەگەر توانیتان دەرچن لەبەشەکانی ئاسمانەکان وزەوی ئەوە بڕۆن دەرچن، ناشتوانن مەگەر بەدەسەڵاتێك نەبێت
Özbekçe:
Эй жин ва инс жамоалари, агар сиз осмонлару ер чегараларидан чиқиб кетишга қодир бўлсаларингиз, чиқаверинглар. Фақат Султон ила чиқа олурсиз, холос.
Malayca:
Wahai sekalian jin dan manusia! Kalau kamu dapat menembus keluar dari kawasan- kawasan langit dan bumi (untuk melarikan diri dari kekuasaan dan balasan Kami), maka cubalah kamu menembus keluar. Kamu tidak akan menembus keluar melainkan dengan satu kekuasaan (yang mengatasi kekuasaan Kami; masakan dapat)!
Arnavutça:
O grpe të xhindëve dhe njerëzve, nëse mund të dilni prej kufijve të qiejve dhe të Tokës, dilni, por do të mund të dilni vetëm me fuqi të madhe (e këtë nuk e keni, andaj nuk mund të ikni)!
Bulgarca:
О, множество от джинове и хора, ако можете да проникнете зад пределите на небесата и на земята, проникнете! Не ще проникнете освен с власт [от Нас].
Sırpça:
О дружине духова и људи, ако можете да продрете кроз слојеве небеса и Земље, продрите! Нећете продрети осим једино уз велику моћ!
Çekçe:
Ó shromáždění lidí a džinů! Jste-li schopni uniknout za nebes a země končiny, pak tam pronikněte! Však podaří se vám to jen s Naší plnou mocí.
Urduca:
اے گروہ جن و انس، گر تم زمین اور آسمانوں کی سرحدوں سے نکل کر بھاگ سکتے ہو تو بھاگ دیکھو نہیں بھاگ سکتے اِس کے لیے بڑا زور چاہیے
Tacikçe:
Эй гурӯҳи ҷинниёну одамиён, агар метавонед, ки аз канораҳои осмонҳову замин берун равед, берун равед! Вале берун натавонед рафт, магар бо доштани қудрате.
Tatarca:
Ий кеше вә җен таифәсез! Әгәр көчегез җитсә, җир вә күкләр читеннән үтеп китәргә, ягъни космос бушлыгына чыгарга, үтегез! Юк үтә алмассыз, мәгәр күп көч вә күп белем, күп мал белән үтәрсез.
Endonezyaca:
Hai jama'ah jin dan manusia, jika kamu sanggup menembus (melintasi) penjuru langit dan bumi, maka lintasilah, kamu tidak dapat menembusnya kecuali dengan kekuatan.
Amharca:
የጋኔንና የሰው ጭፍሮች ሆይ! ከሰማያትና ከምድር ቀበሌዎች መውጣትን ብትችሉ ውጡ፡፡ በስልጣን እንጅ አትወጡም፡፡ (ግን ስልጣን የላችሁም)
Tamilce:
ஜின் இன்னும் மனித சமூகத்தவர்களே! (அல்லாஹ்வின் தண்டனைகளில் இருந்து தப்பிக்க) வானங்கள், இன்னும் பூமியின் ஓரங்களில் நீங்கள் விரண்டு ஓட உங்களால் முடிந்தால் ஓடுங்கள்! (அல்லாஹ்வின்) அதிகாரத்தை கொண்டே தவிர நீங்கள் ஓட முடியாது.
Korece:
영마와 인간의 무리여 너희 가 하늘과 대지의 영역을 벗어날 수 있다면 벗어나 보라 권능이 주 어지지 아니하고는 벗어나지 못하리라
Vietnamca:
Này hỡi tập thể loài Jinn và tập thể loài người! Nếu các ngươi có khả năng vượt qua được phạm vi của các tầng trời và trái đất thì các ngươi hãy vượt qua! Tuy nhiên, các ngươi sẽ không thể vượt qua được ngoại trừ có thẩm quyền (từ nơi Allah).
Ayet Linkleri: