Arapça:
مَّنَّاعٍ لِّلْخَيْرِ مُعْتَدٍ أَثِيمٍ
Çeviriyazı:
mennâ`il lilḫayri mü`tedin eŝîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Hayra engel olan, saldırgan, günahkâr,
Diyanet İşleri:
Diliyle iğneleyen, kovuculuk eden, iyiliği daima önleyen, aşırı giden, suç işleyen, çok yemin eden alçak zorbaya, bütün bunlar dışında bir de soysuzlukla damgalanmış kimseye, mal ve oğulları vardır diye aldırış etmeyesin.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Hayrı tamamıyla meneden haddini aşmış suçluya.
Şaban Piriş:
İyiliği engelleyene, mütecaviz ve saldırgan günahkâra.
Edip Yüksel:
İyiliğe ve yardıma engel olan, saldırgan, günahkar.
Ali Bulaç:
Hayrı engelleyip sürdüren, saldırgan, olabildiğince günahkar,
Suat Yıldırım:
Sakın uyma: Servet ve hanedan sahibi diye, o bol bol yemin eden, değersiz adama! O gammaz, söz gezdiren, hayrın önünü kesene, o saldırgana, günaha dadanmışa! Şerefsiz, kaba, hem de soysuz olana! Kendisine âyetlerimiz okunduğunda “Bu eski insanların masalları!” diyene, yakında onun burnunu dağlayıp damga basarız. [74,11-26; 6,25; 8,31; 46,17]
Ömer Nasuhi Bilmen:
68:10
Yaşar Nuri Öztürk:
Hayrı engelleyen, sınır tanımaz-saldırgan, günaha batmış,
Bekir Sadak:
68:17
İbni Kesir:
Durmadan hayra engel olana, haddi aşana, çok günahkara.
Adem Uğur:
Hayra engel olan, mütecâviz ve saldırgan günahkar,
İskender Ali Mihr:
Hayrı devamlı engelleyenlere, haddi tecavüz eden günahkârlara (itaat etme).
Celal Yıldırım:
68:10
Tefhim ul Kuran:
Hayrı engelleyip sürdüren, saldırgan, olabildiğince günahkâr,
Fransızca:
grand empêcheur du bien, transgresseur, grand pécheur,
İspanyolca:
a quien impide el bien, al violador de la ley, al pecador,
İtalyanca:
a quel grande nemico del bene, trasgressore, peccatore,
Almanca:
das Gute verhindernd, Aggression begehend, viel verfehlend
Çince:
吝啬的、过份的、犯罪的、
Hollandaca:
Die verbiedt wat goed is; die een overtreder, een snoodaard is.
Rusça:
скупящемуся на добро, преступнику, грешнику,
Somalice:
Khayrka iyo Xoolahana reebta, gardarrow iyo dambiile ah.
Swahilice:
Mwenye kuzuia kheri, dhaalimu, mwingi wa madhambi,
Uygurca:
قەسەمخور، پەس، غەيۋەتخور، سۇخەنچى، بېخىل، ھەددىدىن ئاشقۇچى، گۇناھكار، قوپال، ئۇنىڭ ئۈستىگە ھارامدىن بولغان ئادەم (يەنى ۋەلىد ئىبن مۇغىرە) گە ئىتائەت قىلمىغىن
Japonca:
善事を妨げ,掟に背く罪深い者,
Arapça (Ürdün):
«مناع للخير» بخيل بالمال عن الحقوق «معتد» ظالم «أثيم» آثم.
Hintçe:
हद से बढ़ने वाला गुनेहगार तुन्द मिजाज़
Tayca:
ผู้ขัดขวางการทำความดี ผู้อธรรมทำร้ายบาปหนา
İbranice:
אשר מונע את הטוב, ואשר מעודד חטאים ופשעים
Hırvatça:
koji sprečava dobro, onoga koji skrnavi propisanu granicu, grešnika
Rumence:
nici celui care se pune în calea binelui, călcător de lege şi păcătos,
Transliteration:
MannaAAin lilkhayri muAAtadin atheemin
Türkçe:
Hayrı engelleyen, sınır tanımaz-saldırgan, günaha batmış,
Sahih International:
A preventer of good, transgressing and sinful,
İngilizce:
(Habitually) hindering (all) good, transgressing beyond bounds, deep in sin,
Azerbaycanca:
Xeyrə mane olana, (zülm etməkdə) həddi aşana, günaha batana;
Süleyman Ateş:
Hayra engel olan, saldırgan, günahkar,
Diyanet Vakfı:
Hayra engel olan, mütecaviz ve saldırgan günahkar,
Erhan Aktaş:
Sürekli iyi şeyleri engelleyip haddi aşan günahkârlara,
Kral Fahd:
iyiliği hep engelleyen, mütecâviz, günaha dadanmış,
Hasan Basri Çantay:
68:10
Muhammed Esed:
(yahut) iyiliğe mani olana, (yahut) günahkar zorbaya,
Gültekin Onan:
Hayrı engelleyip sürdüren, saldırgan, alabildiğince günahkar,
Ali Fikri Yavuz:
Hayırdan alıkoyanı, aşırı zalimi, çok günahkârı
Portekizce:
Tacanho, transgressor, pecador,
İsveççe:
som motarbetar det goda, överträder alla förbud [och] syndar [av vana],
Farsça:
به شدت بازدارنده [مردم] از کار خیر و متجاوز و گنهکار است.
Kürtçe:
زۆر ڕێگری کەر لە چاکە، ستەمکاری گوناھکار
Özbekçe:
яхшиликни ман қилувчи, тажавузкор, сергуноҳга.
Malayca:
Yang sering menghalangi amalan-amalan kebajikan, yang melanggar hukum-hukum ugama, lagi yang amat berdosa, -
Arnavutça:
penguesin e të mirav, e kundërvajtësin e mëkatarin e madh;
Bulgarca:
възпира доброто, престъпва, съгрешава,
Sırpça:
који спречава добро, онога који скрнави прописану границу, грешника
Çekçe:
dobrému se na odpor stavějícího, nepřítele hříšného,
Urduca:
بھلائی سے روکتا ہے، ظلم و زیادتی میں حد سے گزر جانے والا ہے، سخت بد اعمال ہے، جفا کار ہے
Tacikçe:
боздоранда аз хайр, аз ҳад гузаранда, гуноҳкор,
Tatarca:
Коръән күрсәткән туры юлдан һәм изге гамәлләрдән кешеләрне тыючы, чиктән үтеп йөрүче күп гөнаһлыга.
Endonezyaca:
yang banyak menghalangi perbuatan baik, yang melampaui batas lagi banyak dosa,
Amharca:
ለበጎ ነገር በጣም ከልካይን፣ ወሰን አላፊን፣ ኃጢአተኛን፤
Tamilce:
நன்மையை அதிகம் தடுப்பவன், எல்லை மீறுபவன், பெரும்பாவி ஒவ்வொருவனுக்கும் கீழ்ப்படியாதீர்!
Korece:
모든 선행을 방해하고 영역 을 넘어 죄악에 깊이 빠진 자들로
Vietnamca:
Kẻ cản trở điều tốt, vượt quá giới hạn và tội lỗi.
Ayet Linkleri: