Arapça:
وَإِنَّكَ لَعَلَىٰ خُلُقٍ عَظِيمٍ
Çeviriyazı:
veinneke le`alâ ḫulüḳin `ażîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Sen elbette yüce bir ahlak üzeresin.
Diyanet İşleri:
Şüphesiz sen büyük bir ahlaka sahipsindir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve şüphe yok ki sen, pek büyük bir ahlaka sahipsin elbette.
Şaban Piriş:
Sen, büyük bir ahlak üzeresin.
Edip Yüksel:
Kuşkusuz sen güçlü bir karaktere sahipsin.
Ali Bulaç:
Ve şüphesiz sen, pek büyük bir ahlak üzerindesin.
Suat Yıldırım:
Ve sen pek yüksek bir ahlâk üzerindesin! [33,21]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve muhakkak ki sen pek büyük bir ahlak üzerindesin.
Yaşar Nuri Öztürk:
Ve gerçekten sen, çok büyük bir ahlak üzerindesin.
Bekir Sadak:
(10-14) Diliyle igneleyen, kovuculuk eden, iyiligi daima onleyen, asiri giden, suc isleyen, cok yemin eden alcak zorbaya, butun bunlar disinda bir de soysuzlukla damgalanmis kimseye, mal ve ogullari vardir diye aldiris etmeyesin.
İbni Kesir:
Muhakkak ki sen
Adem Uğur:
Ve sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin.
İskender Ali Mihr:
Ve muhakkak ki sen, mutlaka çok büyük bir ahlâk üzeresin.
Celal Yıldırım:
Ve sen, elbette büyük yüksek bir ahlâk üzeresin.
Tefhim ul Kuran:
Ve şüphesiz sen, pek büyük bir ahlâk üzerindesin.
Fransızca:
Et tu es certes, d'une moralité imminente.
İspanyolca:
Eres, sí, de eminente carácter.
İtalyanca:
e in verità di un'immensa grandezza è il tuo carattere.
Almanca:
Und gewiß, du verfügst doch über einen vortrefflichen Charakter.
Çince:
你确是具备一种伟大的性格的。
Hollandaca:
Want gij hebt een verheven karakter.
Rusça:
Воистину, твой нрав превосходен.
Somalice:
Waxaana kuu sugnaaday dabeeco (fiican) oo weyn.
Swahilice:
Na hakika wewe una tabia tukufu.
Uygurca:
(ئى مۇھەممەد!) سەن ھەقىقەتەن بۈيۈك ئەخلاققا ئىگىسەن
Japonca:
本当にあなたは,崇高な徳性を備えている。
Arapça (Ürdün):
«وإنك لعلى خلق» دين «عظيم».
Hintçe:
और बेशक तुम्हारे एख़लाक़ बड़े आला दर्जे के हैं
Tayca:
และแท้จริง เจ้านั้นอยู่บนคุณธรรมอันยิ่งใหญ่
İbranice:
ואכן, אתה בעל מוסר נשגב
Hırvatça:
I, zaista, tvoj ahlak je veličanstven
Rumence:
Tu ai o fire prea-înălţată.
Transliteration:
Wainnaka laAAala khuluqin AAatheemin
Türkçe:
Ve gerçekten sen, çok büyük bir ahlak üzerindesin.
Sahih International:
And indeed, you are of a great moral character.
İngilizce:
And thou (standest) on an exalted standard of character.
Azerbaycanca:
Şübhəsiz ki, sən böyük bir əxlaq üzərindəsən!
Süleyman Ateş:
Ve sen, büyük bir ahlak üzerindesin.
Diyanet Vakfı:
Ve sen elbette yüce bir ahlak üzeresin.
Erhan Aktaş:
Sen, kesinlikle büyük bir ahlâk üzerindesin.
Kral Fahd:
Ve sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin.
Hasan Basri Çantay:
Hiç şüphesiz büyük bir ahlaak üzerindesin sen.
Muhammed Esed:
çünkü sen, üstün bir hayat tarzına sahipsin;
Gültekin Onan:
Ve kuşkusuz sen, pek büyük bir ahlak üzerindesin.
Ali Fikri Yavuz:
Gerçekten sen, pek büyük bir ahlâk üzerindesin.
Portekizce:
Porque és de nobilíssimo caráter.
İsveççe:
Ditt liv och ditt handlande är ett lysande [exempel],
Farsça:
و یقیناً تو بر بلندای سجایای اخلاقی عظیمی قرار داری.
Kürtçe:
وە بەڕاستی تۆ لەسەر ڕەوشت وخویەکی ئێجگار بەرز وگەورەیت
Özbekçe:
Ва албатта, сен улкан хулқдасан.
Malayca:
Dan bahawa sesungguhnya engkau mempunyai akhlak yang amat mulia.
Arnavutça:
dhe, me të vërtetë, ti je me virtyte të mëdha
Bulgarca:
Ти наистина имаш велик нрав.
Sırpça:
И, заиста, твој морал је величанствен
Çekçe:
vždyť vskutku povaha tvá je vznešená.
Urduca:
اور بیشک تم اخلاق کے بڑے مرتبے پر ہو
Tacikçe:
ва турост хулқе азим.
Tatarca:
Тәхкыйк син күркәм холыктасың.
Endonezyaca:
Dan sesungguhnya kamu benar-benar berbudi pekerti yang agung.
Amharca:
አንተም በታላቅ ጠባይ ላይ ነህ፡፡
Tamilce:
நிச்சயமாக நீர் மகத்தான நற்குணத்தில் இருக்கிறீர்.
Korece:
실로 그대는 고상한 성품의 소유자로
Vietnamca:
Và quả thật, Ngươi là người có phẩm chất đạo đức vĩ đại.
Ayet Linkleri: