Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

5

Sûredeki Ayet No: 

67

Ayet No: 

736

Sayfa No: 

119

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

۞ يَا أَيُّهَا الرَّسُولُ بَلِّغْ مَا أُنزِلَ إِلَيْكَ مِن رَّبِّكَ ۖ وَإِن لَّمْ تَفْعَلْ فَمَا بَلَّغْتَ رِسَالَتَهُ ۚ وَاللَّهُ يَعْصِمُكَ مِنَ النَّاسِ ۗ إِنَّ اللَّهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْكَافِرِينَ

Çeviriyazı: 

yâ eyyühe-rrasûlü bellig mâ ünzile ileyke mir rabbik. veil lem tef`al femâ bellagte risâleteh. vellâhü ya`ṣimüke mine-nnâs. inne-llâhe lâ yehdi-lḳavme-lkâfirîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Ey şanlı Resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et! Eğer bunu yapmazsan O'nun peygamberlik görevini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan korur. Doğrusu Allah, kâfirler toplumunu doğru yola iletmez.

Diyanet İşleri: 

Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni tebliğ et, eğer bunu yapmazsan O'nun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan korur. Doğrusu Allah kafirlere yol göstermez.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ey Peygamber, bildir, sana Rabbinden indirilen emri ve eğer bu tebliği ifa etmezsen onun elçiliğini yapmamış olursun ve Allah, seni insanlardan korur. Şüphe yok ki Allah, kafir olan kavme, doğru yola gitmek hususunda başarı vermez.

Şaban Piriş: 

Ey Rasûl! Rabbinden sana indirileni tebliğ et! Eğer bunu yapmazsan, Allah'ın dinini tebliğ etmemiş olursun. Allah seni insanlardan korur. Allah, kâfir topluma hidayet etmez.

Edip Yüksel: 

Elçi, Rabbinden sana indirileni duyur. Bunu yapmazsan O'nun elçiliğini duyurmamış olursun. ALLAH seni halktan koruyacak. ALLAH inkarcıları doğru yola iletmez.

Ali Bulaç: 

Ey peygamber, Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer (bu görevini) yapmayacak olursan, O'nun elçiliğini tebliğ etmemiş olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Şüphesiz, Allah, kafir olan bir topluluğu hidayete erdirmez.

Suat Yıldırım: 

Ey Peygamber! Rabbinden sana indirilen buyrukları tebliğ et!Eğer bunu yapmazsan risalet vazifesini yapmamış olursun.Allah seni, zarar vermek isteyenlerin şerlerinden koruyacaktır. Allah kâfirleri hidâyet etmez, emellerine kavuşturmaz. [13,40; 2,272]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ey Peygamber! Sana Rabbinden indirilmiş olanı tebliğ et. Ve eğer yapmaz isen O´nun risâletini tebliğ etmiş olmazsın. Ve Allah Teâlâ seni nâsdan korur. Şüphe yok ki, Allah Teâlâ kâfir olan bir kavme hidâyet etmez.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Ey resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan onun verdiği peygamberlik görevini yerine getirmemiş olursun. Allah seni insanlardan korur. Allah, küfre batmış topluluğa kılavuzluk etmez.

Bekir Sadak: 

Bir fitne kopmayacagini sandilar, korlestiler, sagirlastilar

İbni Kesir: 

Ey Peygamber

Adem Uğur: 

Ey Resûl! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan O´nun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Doğrusu Allah, kâfirler topluluğuna rehberlik etmez.

İskender Ali Mihr: 

Ey Resûl! Rabb´inden sana indirileni tebliğ et (duyur). Eğer bunu yapmazsan, o taktirde O´nun Risaletini (sana gönderdiğini) tebliğ etmemiş (duyurmamış) olursun. Ve Allâh seni insanlardan korur. Muhakkak ki Allâh, kâfirler kavmini hidâyete erdirmez.

Celal Yıldırım: 

Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni teblîğ et

Tefhim ul Kuran: 

Ey Peygamber, Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer (bu görevini) yapmayacak olursan, O´nun elçiliğini tebliğ etmemiş olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Şüphesiz, Allah, kâfir olan bir topluluğu hidayete eriştirmez.

Fransızca: 

ô Messager, transmets ce qui t'a été descendu de la part de ton Seigneur. Si tu ne le faisait pas, alors tu n'aurais pas communiqué Son message. Et Allah te protégera des gens. Certes, Allah ne guide pas les gens mécréants.

İspanyolca: 

¡Enviado! ¡Comunica la Revelación que has recibido de tu Señor, que, si no lo haces, no comunicas Su mensaje! Alá te í, protegerá de los hombres. Alá no dirige al pueblo infiel.

İtalyanca: 

O Messaggero, comunica quello che è sceso su di te da parte del tuo Signore. Ché se non lo facessi non assolveresti alla tua missione. Allah ti proteggerà dalla gente. Invero Allah non guida un popolo di miscredenti.

Almanca: 

Gesandter! Verkünde, was dir von deinem HERRN hinabgesandt wurde! Und solltest du dies nicht tun, dann hast du Seine Botschaft nicht verkündet. Und ALLAH schützt dich vor den Menschen. Gewiß, ALLAH leitet die kufrbetreibende Gemeinschaft nicht recht.

Çince: 

使者啊! 你当传达你的主所降示你的全部经典。如果你不这样做,那末,你就是没有传达他的使命。真主将保佑你免遭众人的杀害。真主必定不引导不信道的民众。

Hollandaca: 

O, profeet! maakt het geheel bekend, wat u door uwen Heer werd nedergezonden; want indien gij het niet doet, vervult gij niet uwen last, en God zal verdedigen tegen de boozen; want God leidt de ongeloovigen niet.

Rusça: 

О Посланник! Возвести то, что ниспослано тебе от своего Господа. Если ты не сделаешь этого, то не донесешь Его послания. Аллах защитит тебя от людей. Воистину, Аллах не наставляет на прямой путь неверующих людей.

Somalice: 

Rasuulow Gaadhsii waxa lagaaga soo Dejiyey Eebahaa (Dadka) Haddaadan Falin Maadan Gaadhsiin Risaaladiisa «Fariintiisa», Eebaana kaa Haalin Dadka, Eebana ma hanuuniyo qoom Gaala ah.

Swahilice: 

Ewe Mtume! Fikisha uliyo teremshiwa kutoka kwa Mola wako Mlezi. Na ikiwa hukufanya hayo basi hukufikisha ujumbe wake. Na Mwenyezi Mungu atakulinda na watu. Hakika Mwenyezi Mungu hawaongoi watu makafiri.

Uygurca: 

ئى پەيغەمبەر! پەرۋەردىگارىڭ تەرىپىدىن ساڭا نازىل قىلىنغان ئەھكاملارغا ھەممىسىنى يەتكۈزگىن، ئەگەر تولۇق يەتكۈزمىسەڭ، اﷲ تاپشۇرغان ۋەزىپىنى ئادا قىلمىغان بولىسەن. اﷲ سېنى كىشىلەرنىڭ زىيانكەشلىكىدىن ساقلايدۇ. اﷲ ھەقىقەتەن كاپىر قەۋمنى ھىدايەت قىلمايدۇ

Japonca: 

使徒よ,主からあなたに下された(凡ての)ものを,宣ベ伝えなさい。あなたがそれをしないなら,かれの啓示を宣べ伝える使命は果せないであろう。アッラーは,(危害をなす)人びとからあなたを守護なされる。アッラーは決して不信心の民を導かれない。

Arapça (Ürdün): 

(يا أيها الرسول بلغ) جميع (ما أنزل إليك من ربك) ولا تكتم شيئا منه خوفا أن تنال بمكروه (وإن لم تفعل) أي لم تبلغ جميع ما أنزل إليك (فما بلغت رسالته) بالإفراد والجمع لأن كتمان بعضها ككتمان كلها (والله يعصمك من الناس) أن يقتلوك وكان صلى الله عليه وسلم يحرس حتى نزلت فقال: "" انصرفوا فقد عصمني الله "" رواه الحاكم (إن الله لا يهدي القوم الكافرين).

Hintçe: 

ऐ रसूल जो हुक्म तुम्हारे परवरदिगार की तरफ़ से तुम पर नाज़िल किया गया है पहुंचा दो और अगर तुमने ऐसा न किया तो (समझ लो कि) तुमने उसका कोई पैग़ाम ही नहीं पहुंचाया और (तुम डरो नहीं) ख़ुदा तुमको लोगों के श्शर से महफ़ूज़ रखेगा ख़ुदा हरगिज़ काफ़िरों की क़ौम को मंज़िले मक़सूद तक नहीं पहुंचाता

Tayca: 

ร่อซูลเอ๋ย ! จงประกาศสิ่งที่ถูกประทานลงมาแก่เจ้าจากพระเจ้าของเข้า และถ้าเจ้ามิได้ปฏิบัติ เจ้าก็มิได้ประกาศสารของพระองค์ และอัลลอฮ์นั้นจะทรงคุ้มกันเจ้าให้พ้นจากมนุษย์ แท้จริงอัลลอฮ์จะไม่ทรงแนะนำพวกที่ปฏิเสธศรัทธา

İbranice: 

הוי, השליח! הודע את אשר הורד אליך מריבונך, ואם לא תעשה כך, לא מילאת את שליחות? אלוהים ישמור אותך מן האנשים. אכן, אלוהים אינו מדריך את האנשים הכופרים

Hırvatça: 

O Poslaniče, kazuj ono što ti se objavljuje od Gospodara tvoga - ako ne učiniš, onda nisi dostavio poslanicu Njegovu - a Allah će te od ljudi štititi. Allah, zaista, neće uputiti na Pravi put narod koji ne vjeruje.

Rumence: 

O, trimisule! Propovăduieşte ceea ce ţi-a fost pogorât ţie de la Domnul tău. Dacă nu faci astfel, tu nu vesteşti solia Sa. Dumnezeu te va ocroti de oameni. Dumnezeu nu călăuzeşte un popor de tăgăduitori.

Transliteration: 

Ya ayyuha alrrasoolu balligh ma onzila ilayka min rabbika wain lam tafAAal fama ballaghta risalatahu waAllahu yaAAsimuka mina alnnasi inna Allaha la yahdee alqawma alkafireena

Türkçe: 

Ey resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan onun verdiği peygamberlik görevini yerine getirmemiş olursun. Allah seni insanlardan korur. Allah, küfre batmış topluluğa kılavuzluk etmez.

Sahih International: 

O Messenger, announce that which has been revealed to you from your Lord, and if you do not, then you have not conveyed His message. And Allah will protect you from the people. Indeed, Allah does not guide the disbelieving people.

İngilizce: 

O Messenger! proclaim the (message) which hath been sent to thee from thy Lord. If thou didst not, thou wouldst not have fulfilled and proclaimed His mission. And Allah will defend thee from men (who mean mischief). For Allah guideth not those who reject Faith.

Azerbaycanca: 

Ya Peyğəmbər! Rəbbin tərəfindən sənə nazil ediləni (Qur’anı) təbliğ et. Əgər (bunu) etməsən, (Allahın) risalətini (sənə həvalə etdiyik elçilik, peyğəmbərlik vəzifəsini) yerinə yetirmiş olmazsan. Allah səni insanlardan qoruyacaq. Həqiqətən, Allah kafir camaatı düz yola yönəltməz!

Süleyman Ateş: 

Ey Elçi, Rabbinden sana indirileni duyur; eğer bunu yapmazsan, O'nun mesajını duyurmamış olursun. Allah seni insanlardan korur. Doğrusu Allah, kafirler toplumunu yola iletmez.

Diyanet Vakfı: 

Ey Resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan O'nun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Doğrusu Allah, kafirler topluluğuna rehberlik etmez.

Erhan Aktaş: 

Ey Resûl! Rabb’inden sana her indirileni tebliğ et. Eğer yapmazsan, O’nun mesajını tebliğ etmemiş sayılırsın. Allah, seni insanlardan koruyor. Kuşkusuz, Allah, Kâfirleri doğru yola iletmez.

Kral Fahd: 

Ey Rasûl! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan O'nun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Doğrusu Allah, şüphesiz kâfir topluluğa hidâyet etmez (doğru yola iletmez).

Hasan Basri Çantay: 

Ey peygamber, Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer yapmazsan (Allahın) elçiliğini tebliğ (ve ifâ) etmiş olmazsın. Allah seni insanlardan koruyacakdır. Şübhesiz ki Allah kâfirler güruhunu muvaffak etmez.

Muhammed Esed: 

Ey Elçi! Rabbinden sana indirilenleri tebliğ et: Sen onu tam yapmadığın sürece Rabbinin mesajını (hiç) yaymamış olursun. (Görevini yaparsan) Allah seni (inanmayan) insanlardan koruyacaktır. Allah, hakikati inkar eden insanları doğru yola iletmez.

Gültekin Onan: 

Ey peygamber, rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer (bu görevini) yapmayacak olursan, O´nun elçiliğini tebliğ etmemiş olursun. Tanrı seni insanlardan koruyacaktır. Kuşkusuz Tanrı kafir bir kavmi hidayete erdirmez.

Ali Fikri Yavuz: 

Ey şanlı Peygamber! Rabbin tarafından sana indirileni tamamen tebliğ et. Eğer tebliği tam yapmazsan, Allah’ın risâletini (elçilik görevini) yerine getirmiş olmazsın. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Şüphe yok ki Allah, kâfirler topluluğuna muvaffakiyet vermiyecektir.

Portekizce: 

Ó Mensageiro, proclama o que te foi revelado por teu Senhor, porque se não o fizeres, não terás cumprido a Sua Missão.Deus te protegerá dos homens, porque Deus não ilumina os incrédulos.

İsveççe: 

FÖRKUNNA, du Sändebud, allt vad din Herre har uppenbarat för dig! Gör du inte det, har du inte förmedlat Hans budskap. Gud skall skydda dig mot människorna; Gud vägleder inte förnekarna av sanningen!

Farsça: 

ای پیامبر! آنچه از سوی پروردگارت [درباره ولایت و رهبری علی بن أبی طالب امیرالمؤمنین (علیه السلام)] بر تو نازل شده ابلاغ کن؛ و اگر انجام ندهی پیام خدا را نرسانده ای. و خدا تو را از [آسیب و گزند] مردم نگه می دارد؛ قطعاً خدا گروه کافران را هدایت نمی کند.

Kürtçe: 

ئەی (پێغەمبەر ﷺ) ڕایگەیەنە (بەخەڵک) ئەوەی ھێنراوەتە خوارەوە بۆت لەلایەن پەروەردگارتەوە, وە ئەگەر وانەکەیت ئەوە ڕاسپێریەکەی خوات ڕانەگەیاندوە و بەجێت نەھێناوە, وە خوا تۆ دەپارێزێت لەخەڵکی (کەبتکوژن) بێگومان خوا ڕێنمونی بێ بڕوایان ناکات

Özbekçe: 

Эй Пайғамбар! Сенга Роббингдан нозил қилинган нарсани етказ. Агар шундай қилмасанг, Унинг элчилигини етказмаган бўласан. Аллоҳ сени одамлардан сақлайдир. Албатта, Аллоҳ кофир қавмларни ҳидоят қилмас.

Malayca: 

Wahai Rasul Allah! Sampaikanlah apa yang telah diturunkan kepadamu dari Tuhanmu; dan jika engkau tidak melakukannya (dengan menyampaikan semuanya), maka bermakna tiadalah engkau menyampaikan perutusanNya; dan Allah jualah akan memeliharamu dari (kejahatan) manusia. Sesungguhnya Allah tidak memberi hidayah petunjuk kepada kaum yang kafir.

Arnavutça: 

O Pejgamber! Trego atë që të është shpallur nga Zoti yt! – Në qoftë se nuk e bën këtë, atëherë nuk e ke kryer profetninë tënde; Perëndia të ruan ty prej njerëzve. Se, Perëndia, me të vërtetë, nuk i udhëzon në rrugë të drejtë njerëzit që nuk besojnë.

Bulgarca: 

О, Пратенико, оповести какво ти бе низпослано от твоя Господ! А не го ли сториш, ти не ще си оповестил Неговото послание. Аллах ще те защити от хората. Аллах не напътва неверниците.

Sırpça: 

О Посланиче, казуј оно што ти се објављује од твога Господара – ако не учиниш, онда ниси доставио Његову посланицу - а Аллах ће од људи да те штити. Аллах, заиста, неће да упути на Прави пут народ који не верује.

Çekçe: 

Posle, předej to, co ti bylo sesláno od Pána tvého! Neučiníš-li tak, pak nesplníš své poslání. Vždyť Bůh tě ochrání před lidmi; Bůh věru nevede správnou cestou lid nevěřící.

Urduca: 

اے پیغمبرؐ! جو کچھ تمہارے رب کی طرف سے تم پر نازل کیا گیا ہے وہ لوگوں تک پہنچا دو اگر تم نے ایسا نہ کیا تو اس کی پیغمبری کا حق ادا نہ کیا اللہ تم کو لوگوں کے شر سے بچانے والا ہے یقین رکھو کہ وہ کافروں کو (تمہارے مقابلہ میں) کامیابی کی راہ ہرگز نہ دکھائے گا

Tacikçe: 

Эй паёмбар, он чиро, ки аз Парвардигорат бар ту нозил шудааст, ба мардум бирасон. Агар чунин накунӣ, амри фиристодаи Ӯро адо накардаӣ. Худо туро аз мардум ҳифз мекунад, ки Худо мардуми кофирро ҳидоят намекунад.

Tatarca: 

Ий Аллаһуның расүле! Раббыңнан иңдерелгән Коръән хөкемнәрен кешеләргә ирештер! Әгәр Коръән хөкемнәрен ирештереп бетерсәң, Аллаһ йөкләгән пәйгамбәрлек бурычын үтәгән булырсың, әмма ирештереп бетермәсәң – пәйгамбәрлек бурычын үтәмәгән булырсың. Аллаһ сине дошман кешеләрнең шәреннән саклар, мөшрикләрдән курыкма, үз эшеңне эшлә! Имансыз кешеләрне Аллаһ, әлбәттә, туры юлга күндермәс.

Endonezyaca: 

Hai Rasul, sampaikanlah apa yang diturunkan kepadamu dari Tuhanmu. Dan jika tidak kamu kerjakan (apa yang diperintahkan itu, berarti) kamu tidak menyampaikan amanat-Nya. Allah memelihara kamu dari (gangguan) manusia. Sesungguhnya Allah tidak memberi petunjuk kepada orang-orang yang kafir.

Amharca: 

አንተ መልክተኛ ሆይ! ከጌታህ ወዳንተ የተወረደውን አድርስ፡፡ ባትሠራም መልክቱን አላደረስክም፡፡ አላህም ከሰዎች ይጠብቅሃል፡፡ አላህ ከሓዲዎችን ሕዝቦች አያቀናምና፡፡

Tamilce: 

தூதரே! உம் இறைவனிடமிருந்து உமக்கு இறக்கப்பட்டதை நீர் எடுத்துரைப்பீராக. நீர் (அவ்வாறு) செய்யவில்லையென்றால் அவனுடைய தூதை நீர் எடுத்துரைக்கவில்லை. மக்களிடமிருந்து அல்லாஹ் உம்மைக் காப்பாற்றுவான். நிச்சயமாக அல்லாஹ் நிராகரிப்பாளர்களான மக்களை நேர்வழி செலுத்த மாட்டான்.

Korece: 

선지자여 주님으로부터 그대에게 계시된 것을 전하라 하니 그렇지 못함은 그분의 메시지를 전 하지 못한것이라 하나님은 무리 로부터 그대를 보호하시나 신앙이없는 백성들은 인도하지 아니 하 시니라

Vietnamca: 

Hỡi Thiên Sứ (Muhammad), Ngươi hãy truyền đạt toàn bộ thông điệp mà Thượng Đế của Ngươi đã ban xuống cho Ngươi. Nếu như Ngươi không làm vậy thì quả thật Ngươi đã không truyền đạt thông điệp của Ngài. Allah sẽ bảo vệ Ngươi khỏi (sự hãm hại của) thiên hạ. Quả thật, Allah không bao giờ hướng dẫn đám người vô đức tin.