Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

48

Sûredeki Ayet No: 

4

Ayet No: 

4587

Sayfa No: 

511

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

هُوَ الَّذِي أَنزَلَ السَّكِينَةَ فِي قُلُوبِ الْمُؤْمِنِينَ لِيَزْدَادُوا إِيمَانًا مَّعَ إِيمَانِهِمْ ۗ وَلِلَّهِ جُنُودُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ ۚ وَكَانَ اللَّهُ عَلِيمًا حَكِيمًا

Çeviriyazı: 

hüve-lleẕî enzele-ssekînete fî ḳulûbi-lmü'minîne liyezdâdû îmânem me`a îmânihim. velillâhi cünûdü-ssemâvâti vel'arḍ. vekâne-llâhü `alîmen ḥakîmâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.

Diyanet İşleri: 

İnananların, imanlarını kat kat artırmaları için, kalblerine güven indiren O'dur. Göklerdeki ve yerdeki ordular Allah'ındır. Allah bilendir, Hakim olandır.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Öyle bir mabuttur ki inançlarına inanç katsın diye inananların gönüllerine, tam bir sükun ve huzur indirmiştir ve Allah'ındır göklerin ve yeryüzünün orduları ve Allah, her şeyi bilir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Şaban Piriş: 

İmanlarına iman katmaları için müminlerin kalplerine huzur indiren O’dur. Göklerin ve yerin orduları Allah’ındır. Allah, Alim'dir, Hakim'dir.

Edip Yüksel: 

O inançlarına inanç katmak için inananların kalbine huzur indirendir. Göklerin ve yerin orduları ALLAH'ındır. ALLAH Bilendir, Bilgedir.

Ali Bulaç: 

Mü'minlerin kalplerine, imanlarına iman katıp-arttırsınlar diye, 'güven duygusu ve huzur' indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır: Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Suat Yıldırım: 

İmandaki yakînlerini iyice artırsınlar diye müminlerin kalplerine sekîne indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah’ındır. Allah her şeyi hakkıyla bilir, tam hüküm ve hikmet sahibidir.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

O, o Hâlık-ı Kerîm´dir ki, mü´minlerin kalblerine sükûneti indirdi. Tâ ki imânları ile beraber imân arttırsınlar. Ve göklerin ve yerin orduları Allah içindir ve Allah alîmdir, hakîmdir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

O odur ki, müminlerin gönüllerine, imanları beraberinde iman geliştirsinler diye, mutluluk ve huzur indirdi. Yalnız Allah'ındır göklerin ve yerin orduları. Alîm'dir Allah, Hakîm'dir.

Bekir Sadak: 

suphesiz sana bas egerek ellerini verenler, Allah´a bas egip el vermis sayilirlar. Allah´in eli onlarin ellerinin ustundedir. Verdigi bu sozden donen, ancak kendi aleyhine donmus olur. Allah´a verdigi sozu yerine getirene, Allah buyuk ecir verecektir.*

İbni Kesir: 

O´dur

Adem Uğur: 

İmanlarını bir kat daha arttırsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O´dur. Göklerin ve yerin orduları Allah´ındır. Allah bilendir, her şeyi hikmetle yapandır.

İskender Ali Mihr: 

Mü´minlerin kalplerine, îmânlarını îmân ile artırsınlar diye sekîneti indiren, O´dur. Göklerin ve yerin orduları Allah´ındır. Ve Allah

Celal Yıldırım: 

İmânlarıyla birlikte kat kat imân artırsınlar diye mü´minlerin kalblerine güven ve sükûnet indirdi. Göklerin ve yerin orduları Allah´ındır. Allah hep bilendir ve hikmet sahibidir.

Tefhim ul Kuran: 

Mü´minlerin kalplerine sükünet indirdi ki imanlarına iman katsınlar. Göklerin ve yerin orduları O´nundur. O Allah her şeyi bilendir. Ve hikmet sahibidir.

Fransızca: 

C'est Lui qui a fait descendre la quiétude dans les coeurs des croyants afin qu'ils ajoutent une foi à leur foi. A Allah appartiennent les armées des cieux et de la terre; et Allah est Omniscient et Sage

İspanyolca: 

Él es Quien ha hecho descender la sakina en los corazones de los creyentes para incrementar su fe. Las legiones de los cielos y de la tierra son de Alá. Alá es omnisciente, sabio.

İtalyanca: 

Egli è Colui che ha fatto scendere la Pace nel cuore dei credenti, affinché possano accrescere la loro fede: [appartengono] ad Allah le armate dei cieli e della terra, Allah è sapiente, saggio.

Almanca: 

ER ist Derjenige, Der Herzensruhe in die Herzen der Mumin hinabsandte, damit sie mehr Iman zu ihrem Iman gewinnen. Und ALLAH gehören die Gehilfen der Himmel und der Erde. Und ALLAH ist immer allwissend, allweise.

Çince: 

他曾将镇静降在信士们的心中,以便他们信念上加信念--天地的军队,只是真主的,真主是全知的,是至睿的

Hollandaca: 

Hij is het die in de harten der ware geloovigen volkomen gerustheid nederzendt, opdat zij in geloof mogen toenemen boven hun vroeger geloof (de heerscharen van hemel en aarde zijn Godes, en God is alwetend en wijs).

Rusça: 

Он - Тот, Кто ниспослал покой в сердца верующих, чтобы их вера увеличилась. Аллаху принадлежит воинство небес и земли. Аллах - Знающий, Мудрый.

Somalice: 

Eebe waa kan ku dajiyay xasilloonida Quluubta mu'miniinta si ay Iimaan ugu siyaadsadaan Iimaankoodii, Eebaana iska leh Samaawaadka iyo dhulka Junuudda ku sugan, Eebana waa wax walba oge falsan.

Swahilice: 

Yeye ndiye aliye teremsha utulivu katika nyoyo za Waumini ili wazidi Imani juu ya Imani yao. Na Mwenyezi Mungu ndiye mwenye majeshi ya mbingu na ardhi. Na Mwenyezi Mungu ni Mwenye ujuzi, Mwenye hikima -

Uygurca: 

مۆمىنلەرنىڭ ئىمانىغا ئىمان قوشۇلۇشى ئۈچۈن، اﷲ ئۇلارنىڭ دىللىرىغا تەمكىنلىكنى چۈشۈردى، ئاسمانلارنىڭ ۋە زېمىننىڭ (پەرىشتىلەردىن، جىنلاردىن، ھايۋانلاردىن ۋە تەبىئەت ھادىسىلىرىدىن بولغان) قوشۇنلىرى اﷲ نىڭدۇر، اﷲ (خەلقنىڭ ئەھۋالىنى) بىلىپ تۇرغۇچىدۇر، ھېكمەت بىلەن ئىش قىلغۇچىدۇر

Japonca: 

かれこそは,信者たちの心に安らぎを与え,かれらの信心の上に信心を加えられる方である。本当に,天と地の諸軍勢はアッラーの有である。アッラーは全知にして英明であられる。

Arapça (Ürdün): 

«هو الذي أنزل السكينة» الطمأنينة «في قلوب المؤمنين ليزدادوا إيمانا مع إيمانهم» بشرائع الدين كلما نزَّل واحدة منها آمنوا بها ومنها الجهاد «ولله جنود السماوات والأرض» فلو أراد نصر دينه بغيركم لفعل «وكان الله عليما» بخلقه «حكيما» في صنعه، أي لم يزل متصفا بذلك.

Hintçe: 

वह (वही) ख़ुदा तो है जिसने मोमिनीन के दिलों में तसल्ली नाज़िल फरमाई ताकि अपने (पहले) ईमान के साथ और ईमान को बढ़ाएँ और सारे आसमान व ज़मीन के लशकर तो ख़ुदा ही के हैं और ख़ुदा बड़ा वाक़िफकार हकीम है

Tayca: 

พระองค์คือผู้ทรงประทานความเงียบสงบลงมาในจิตใจของบรรดาผู้ศรัทธา เพื่อพวกเขาจะได้เพิ่มพูนการศรัทธาให้กับการศรัทธาของพวกเขา และเป็นของอัลลอฮฺคือไพร่พลแห่งชั้นฟ้าทั้งหลายและแผ่นดิน และอัลลอฮฺเป็นผู้ทรงรอบรู้ผู้ทรงปรีชาญาณเสมอ

İbranice: 

הוא אשר השרה שלווה בלבבות המאמינים, למען תגדל אמונתם. לאלוהים צבאות השמים והארץ, ואלוהים הכל יודע והחכם

Hırvatça: 

On je Onaj Koji je smiraj u srca vjernika spustio da bi vjerovanje na vjerovanje svoje povećali, a vojske nebesa i Zemlje su Allahove; Allah je Onaj Koji sve zna i mudar je,

Rumence: 

El a pogorât pacea Sa în inimile credincioşilor ca ei să sporească credinţa cu credinţa lor — Ale lui Dumnezeu sunt oştirile cerurilor şi ale pământului. Dumnezeu este Ştiutor, Înţelept —

Transliteration: 

Huwa allathee anzala alssakeenata fee quloobi almumineena liyazdadoo eemanan maAAa eemanihim walillahi junoodu alssamawati waalardi wakana Allahu AAaleeman hakeeman

Türkçe: 

O odur ki, müminlerin gönüllerine, imanları beraberinde iman geliştirsinler diye, mutluluk ve huzur indirdi. Yalnız Allah'ındır göklerin ve yerin orduları. Alîm'dir Allah, Hakîm'dir.

Sahih International: 

It is He who sent down tranquillity into the hearts of the believers that they would increase in faith along with their [present] faith. And to Allah belong the soldiers of the heavens and the earth, and ever is Allah Knowing and Wise.

İngilizce: 

It is He Who sent down tranquillity into the hearts of the Believers, that they may add faith to their faith;- for to Allah belong the Forces of the heavens and the earth; and Allah is Full of Knowledge and Wisdom;-

Azerbaycanca: 

Mö’minlərin imanı üstünə iman artırmaq üçün onların ürəklərinə (Öz dərgahından) arxayınlıq (rahatlıq və mə’nəvi möhkəmlik) göndərən Odur. Göylərdəki və yerdəki ordular (mələklər, cinlər, insanlar, heyvanlar, ildırım, qasırğa, fırtına, sel, zəlzələ, ayın tutulması, günəşin batması və i. a.) Allahın ixtiyarındadır (Allah istədiyindən onlar vasitəsilə intiqam alar) Allah (hər şeyi) biləndir, hikmət sahibidir!

Süleyman Ateş: 

O, imanlarına iman katsınlar diye mü'minlerin kalblerine huzur indirdi. Göklerin ve yerin askerleri Allah'ındır. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Diyanet Vakfı: 

İmanlarını bir kat daha arttırsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, her şeyi hikmetle yapandır.

Erhan Aktaş: 

Îmânları artsın diye, Îmân Edenler’in kalbine sükûnet indiren O’dur. Göklerin ve yerin güçleri Allah’ındır. Allah, Her Şeyi Bilen’dir, En İyi Hüküm Veren’dir.

Kral Fahd: 

İmanlarına iman katmaları için, müminlerin kalplerine huzuru indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir; hikmet sahibidir.

Hasan Basri Çantay: 

O, mü´minlerin yüreklerine — îmanlarını katmerli bir îman ile artırmaları için— sekîneti (kuvve-i ma´neviyyeyi) indirendir. Göklerin ve yerin orduları Allahındır. Allah her şey´i hakkıyle bilendir, yegâne hukûm ve hikmet saahibidir.

Muhammed Esed: 

Müminlerin kalplerine sükunet bağışlayan O´dur, ki göklerin ve yerin bütün güçlerinin Allah´a ait bulunduğunu ve Allah´ın her şeyi bilen ve gerçek hikmet Sahibi olduğunu görerek, imanlarını daha da sağlamlaştırabilsinler;

Gültekin Onan: 

İnançlıların kalplerine, inançlarına inanç katıp arttırsınlar diye ´güven duygusu ve huzur´ indiren O´dur. Göklerin ve yerin orduları Tanrı´nındır. Tanrı bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Ali Fikri Yavuz: 

Allah odur ki, imanları üstüne, iman artırsınlar diye, müminlerin kalbine manevî huzuru indirdi. Bütün göklerin ve yerin orduları Allah’ındır. Allah Alîm’dir= her şeyi bilir, Hakîm’dir= hikmet sahibidir.

Portekizce: 

Ele foi Quem infundiu o sossego nos corações dos fiéis para acrescentar fé à sua fé. A Deus pertencem os exércitos doscéus e da terra, porque Deus é Prudente, Sapientíssimo.

İsveççe: 

Det är Han som har fyllt de troendes hjärtan med lugn och tillförsikt, så att deras tro skall växa sig allt starkare; - Gud [befaller över] himlarnas och jordens härskaror och Gud är allvetande, vis -

Farsça: 

اوست که آرامش را در دل های مؤمنان نازل کرد، تا ایمانی بر ایمانشان بیفزاید. و سپاهیان آسمان و زمین فقط در سیطره مالکیّت و فرمانروایی خداست؛ و خدا همواره دانا و حکیم است.

Kürtçe: 

ئەو خوا زاتێکە ئارامی دابەزاندووەتە ناو دڵی ئیمانداران تا ئیمانیان زیاد بکات لەگەڵ ئەو ئیمانەی کە ھەیانە، تەنھا ھی خوایە سەربازانی ئاسمانەکان وزەوی وە ھەمیشە خوا زانا وکاردروستە

Özbekçe: 

У иймонларига иймон зиёда бўлиши учун мўминлар қалбига сокинликни нозил этган зотдир. Ва осмонлару ернинг лашкари Аллоҳникидир. Ва Аллоҳ билувчи ва ҳикматли зотдир.

Malayca: 

(Tuhan yang membuka jalan kemenangan itu) Dia lah yang menurunkan semangat tenang tenteram ke dalam hati orang-orang yang beriman (semasa mereka meradang terhadap angkara musuh) supaya mereka bertambah iman dan yakin beserta dengan iman dan keyakinan mereka yang sedia ada; pada hal Allah menguasai tentera langit dan bumi (untuk menolong mereka); dan Allah adalah Maha Mengetahui, lagi Maha Bijaksana.

Arnavutça: 

Ai është që sjell qetësi në zemrat e besimtarëve për t’ua forcuar (edhe më tepër) besimin, krahas besimit që kanë – e, të Perëndisë janë ushtritë e qiejve dhe të Tokës; Perëndia është i Plotëdijshëm dhe i Gjithëdijshëm, -

Bulgarca: 

Той е, Който низпосла спокойствие в сърцата на вярващите, за да подсили тяхната вяра. На Аллах принадлежат войнствата и на небесата, и на земята. Аллах е всезнаещ, премъдър -

Sırpça: 

Он улива смирај у срца верника да би још више повећали своје веровање, а војске небеса и Земље су Аллахове; Аллах све зна и мудар је,

Çekçe: 

On je ten, jenž sesílá sakínu do srdcí věřících, aby přidali další víru k víře své - a Bohu patří vojska nebeská i pozemská a Bůh vševědoucí je i moudrý

Urduca: 

وہی ہے جس نے مومنوں کے دلوں میں سکینت نازل فرمائی تاکہ اپنے ایمان کے ساتھ وہ ایک ایمان اور بڑھا لیں زمین اور آسمانوں کے سب لشکر اللہ کے قبضہ قدرت میں ہیں اور وہ علیم و حکیم ہے

Tacikçe: 

Ӯст, ки бар дилҳои мӯъминон оромиш фиристод, то бар имонашон пайваста бияфзояд. Ва аз они Худост лашкарҳои осмонҳову замин ва Худо донову ҳаким аст!

Tatarca: 

Ул – Аллаһ мөэминнәрнең күңелләренә куәт вә карарны иңдерде, Аллаһудан иңдерелгән иман нуры белән кәсби иманнары куәтләнсен өчен, җирдәге вә күкләрдәге гаскәрләр Аллаһ гаскәредер, Аллаһ һәр эшне белеп мәслихәтче кылучыдыр.

Endonezyaca: 

Dialah yang telah menurunkan ketenangan ke dalam hati orang-orang mukmin supaya keimanan mereka bertambah di samping keimanan mereka (yang telah ada). Dan kepunyaan Allah-lah tentara langit dan bumi dan adalah Allah Maha Mengetahui lagi Maha Bijaksana,

Amharca: 

እርሱ ያ በምእምናን ልቦች ውስጥ ከእምነታቸው ጋር እምነትን ይጨምሩ ዘንድ እርጋታን ያወረደ ነው፡፡ ለአላህም የሰማያትና የምድር ሰራዊቶች አልሉት፡፡ አላህም ዐዋቂ ጥበበኛ ነው፡፡

Tamilce: 

அவன்தான் நம்பிக்கையாளர்களின் உள்ளங்களில் அமைதியை (நிம்மதியை) இறக்கினான், அவர்கள் (முன்னர் இறக்கப்பட்ட சட்டங்களை நம்பிக்கை கொண்டும் செயல்படுத்தியும் வந்த) தங்கள் நம்பிக்கையுடன் (புதிதாக இறக்கப்பட்ட சட்டங்களையும் நம்பிக்கை கொண்டு, செயல்படுத்தி) மேலும் நம்பிக்கை அதிகரிப்பதற்காக (அவன் அவர்கள் மீது நிம்மதியை இறக்கினான்). வானங்கள் இன்னும் பூமியின் இராணுவங்கள் அல்லாஹ்விற்கே உரியன. அல்லாஹ் நன்கறிந்தவனாக, மகா ஞானவானாக இருக்கிறான்.

Korece: 

하나님은 믿는 신도들의 마음속에 평안을 내려 주셨으니 그들 로 하여금 믿음에 믿음을 더하게 하고자 하셨노라 실로 하늘과 대 지의 권세가 하나님께 있나니 하 나님은 권능과 지혜로 충만하심이라

Vietnamca: 

Chính Ngài đã ban xuống sự an bình vào trái tim của những người có đức tin để Ngài gia tăng đức tin cùng với đức tin (hiện tại) của họ; và Allah có các quân binh ở trên trời và (các quân binh) ở dưới đất. Và Allah là Đấng Hằng Biết, Đấng Sáng Suốt.