Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

47

Sûredeki Ayet No: 

29

Ayet No: 

4574

Sayfa No: 

509

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

أَمْ حَسِبَ الَّذِينَ فِي قُلُوبِهِم مَّرَضٌ أَن لَّن يُخْرِجَ اللَّهُ أَضْغَانَهُمْ

Çeviriyazı: 

em ḥasibe-lleẕîne fî ḳulûbihim meraḍun el ley yuḫrice-llâhü aḍgânehüm.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Yoksa kalplerinde hastalık olanlar Allah kendilerinin kinlerini hiç ortaya çıkarmaz mı sandılar?

Diyanet İşleri: 

Yoksa, kalblerinde hastalık olanlar, Allah'ın onların kinlerini dışarı vurmayacağını mı sandılar?

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Yoksa, gönüllerinde hastalık olanlar, Allah, onların kinlerini, hasetlerini hiç meydana çıkarmayacak mı sanmaktadır?

Şaban Piriş: 

Yoksa, kalplerinde hastalık olanlar, Allah’ın onların kinlerini ortaya çıkarmayacağını mı sandılar?

Edip Yüksel: 

Kalplerinde hastalık bulunanlar, ALLAH'ın, onların kinlerini açığa çıkaracağını bilmezler mi?

Ali Bulaç: 

Yoksa kalplerinde hastalık bulunanlar, Allah'ın kinlerini hiç (ortaya) çıkarmayacağını mı sandılar?

Suat Yıldırım: 

Yoksa kalplerinde hastalık (nifak) bulunan münâfıklar Allah'ın, kalplerinde müminlere karşı duydukları kinleri açığa çıkarmayacağını mı zannediyorlar?

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Yoksa kalblerinde hastalık bulunanlar sandılar mı ki, Allah onların kinlerini meydana çıkarmayacaktır?

Yaşar Nuri Öztürk: 

Yoksa o kalplerinde maraz olanlar, Allah kendilerinin şiddetli kinlerini hiçbir zaman ortaya çıkarmayacak mı sandılar?

Bekir Sadak: 

Ey inananlar! Sizler daha ustun oldugunuz halde dusman karsisinda gevsemeyin ki baris istemek zorunda kalmayasiniz

İbni Kesir: 

Yoksa

Adem Uğur: 

Kalplerinde hastalık olanlar, yoksa Allah´ın, kinlerini ortaya çıkarmayacağını mı sandılar?

İskender Ali Mihr: 

Yoksa kalplerinde hastalık olanlar, Allah´ın, onların (gizli) kinlerini asla ortaya çıkarmayacağını mı zannettiler?

Celal Yıldırım: 

Kalblerinde hastalık bulunanlar, Allah´ın, içlerindeki kinlerini dışarı çıkarmıyacağını mı sanırlar?

Tefhim ul Kuran: 

Yoksa kalplerinde hastalık bulunanlar, kendi kinlerini Allah´ın hiç çıkarmayacağını mı sandılar?

Fransızca: 

Ou bien est-ce que ceux qui ont une maladie au cœur escomptent qu'Allah ne saura jamais faire apparaître leur haine ?

İspanyolca: 

¿Es que creen los enfermos de corazón que Alá no va a descubrir su odio?

İtalyanca: 

Oppure coloro che hanno una malattia nel cuore credono che Allah non saprà far trasparire il loro odio?

Almanca: 

Oder dachten diejenigen, in deren Herzen Krankheit ist, daß ALLAH ihren Groll nie hervorbringen wird?!

Çince: 

难道心中有病的人们以为真主不揭穿他们的怨恨么?

Hollandaca: 

Verbeelden zij zich, in wier harten een gebrek huist, dat God hunne boosheid niet aan het licht zal brengen?

Rusça: 

Неужели те, чьи сердца поражены недугом, полагали, что Аллах не выведет наружу их злобу (или зависть)?

Somalice: 

Kuwii Qalbiga ka bukay ma waxay u maleeyeen inaan Eebe soo muujinayn xumaanta (iyo xasadka) Qalbiga kaga jira.

Swahilice: 

Je! Wenye maradhi nyoyoni mwao wanadhani kwamba Mwenyezi Mungu hatazidhihirisha chuki zao?

Uygurca: 

دىللىرىدا كېسەل بارلار (يەنى مۇناپىقلار) اﷲ ئۆزلىرىنىڭ (ئىسلامغا بولغان) دۈشمەنلىكىنى ئاشكارىلىمايدۇ دەپ ئويلامدۇ؟

Japonca: 

それとも心に病を宿す者は,自分たちの(密な)悪意をアッラーが明るみに出されないとでも考えるのか。

Arapça (Ürdün): 

«أم حسب الذين في قلوبهم مرض أن لن يخرج الله أضغانهم» يظهر أحقادهم على النبي صلى الله عليه وسلم والمؤمنين.

Hintçe: 

क्या वह लोग जिनके दिलों में (नेफ़ाक़ का) मर्ज़ है ये ख्याल करते हैं कि ख़ुदा दिल के कीनों को भी न ज़ाहिर करेगा

Tayca: 

บรรดาผู้ที่หัวใจของพวกเขามีโรคคิดหรือว่าอัลลอฮ.จะไม่ทรงนำเอาความอิจฉาริษยาของพวกเขาออกมาให้เป็นที่ประจักษ์

İbranice: 

האם חשבו אלה אשר חולי בלבבותיהם, שאלוהים לא יגלה את שנאתם

Hırvatça: 

Zar oni bolesnih srca misle da Allah zlobe njihove neće na vidjelo iznijeti?

Rumence: 

Ori socot cei care au în inimă boală că Dumnezeu nu va scoate la iveală urile lor?

Transliteration: 

Am hasiba allatheena fee quloobihim maradun an lan yukhrija Allahu adghanahum

Türkçe: 

Yoksa o kalplerinde maraz olanlar, Allah kendilerinin şiddetli kinlerini hiçbir zaman ortaya çıkarmayacak mı sandılar?

Sahih International: 

Or do those in whose hearts is disease think that Allah would never expose their [feelings of] hatred?

İngilizce: 

Or do those in whose hearts is a disease, think that Allah will not bring to light all their rancour?

Azerbaycanca: 

Yoxsa qəlblərində mərəz (şəkk və nifaq mərəzi) olanlar elə güman etdilər ki, Allah onların (ürəklərindəki) kin-küdurətlərini zahirə çıxartmayacaqdır?!

Süleyman Ateş: 

Yoksa kalblerinde hastalık bulunanlar, Allah'ın, kendilerinin kinlerini ortaya çıkarmayacak mı sandılar?

Diyanet Vakfı: 

Kalplerinde hastalık olanlar, yoksa Allah'ın, kinlerini ortaya çıkarmayacağını mı sandılar?

Erhan Aktaş: 

Yoksa kalplerinde hastalık olanlar, Allah’ın, içlerindeki kini ortaya çıkarmayacağını mı sandılar?

Kral Fahd: 

Kalplerinde hastalık olanlar, yoksa Allah'ın, kinlerini ortaya çıkarmayacağını mı sandılar?

Hasan Basri Çantay: 

Yoksa kalblerinde maraz bulunanlar, kinlerini Allahın asla (meydana) çıkarmayacağını mı sandı (lar)?

Muhammed Esed: 

Yoksa, kalplerinde hastalık olanlar zannederler mi ki Allah onların ahlaki zaaflarını açığa çıkarmayacak?

Gültekin Onan: 

Yoksa kalplerinde hastalık bulunanlar, Tanrı´nın kinlerini hiç (ortaya) çıkarmayacağını mı sandılar?

Ali Fikri Yavuz: 

Yoksa o kalblerinde bir maraz (nifak) bulunanlar, kinlerini Allah asla meydana çıkarmaz mı sandılar?

Portekizce: 

Pensam, acaso, aqueles que abrigam a morbidez em seus corações, que Deus não descobrirá os seus rancores?

İsveççe: 

Eller tror de vars hjärtan är angripna av tvivlets sjuka att Gud inte skall låta deras avund och illvilja [mot de troende] dras fram i ljuset?

Farsça: 

بلکه کسانی که در دل هایشان بیماری است، گمان کردند که خدا کینه هایشان را آشکار نخواهد کرد.

Kürtçe: 

ئایا وا دەزانن ئەوانەی کە نەخۆشی (ناپاکی) لە دڵیان دایە کە خوا ھەرگیز ڕق وکینەیان دەرناخات وئاشکرای ناکات

Özbekçe: 

Қалбларида касал борлар, Аллоҳ уларнинг қаттиқ ҳасадларини ошкор қилмайди, деб ҳисоблайдиларми?! (Мунофиқлар ўзларича, мунофиқлик санъатини қоиллатиб қўямиз, бизнинг Исломга, мусулмонларга бўлган душманлигимизни ҳеч ким билмайди, деб ўйлашади.)

Malayca: 

Patutkah orang-orang (munafik) yang ada penyakit (syak, ragu-ragu) dalam hatinya: menyangka bahawa Allah tidak sekali-kali akan mendedahkan perasaan dendam dan hasad dengki mereka (terhadap Nabi Muhammad s.a.w dan umatnya)?

Arnavutça: 

Vallë, a mendojnë ata me zemra të sëmura – se, Perëndia nuk do t’ua qet në shesh urrejtjen e tyre?

Bulgarca: 

Нима онези, в чиито сърца има болест, смятат, че Аллах не ще разкрие злобата им?

Sırpça: 

Зар они болесних срца мисле да Аллах њихове злобе неће да изнесе на видело?

Çekçe: 

Či se domnívají ti, v jichž srdcích je choroba, že Bůh nenávist jejich neodkryje?

Urduca: 

کیا وہ لوگ جن کے دلوں میں بیماری ہے یہ سمجھے بیٹھے ہیں کہ اللہ ان کے دلوں کے کھوٹ ظاہر نہیں کرے گا؟

Tacikçe: 

Оё онон, ки дар дилашон маразест, мепиндоранд, ки Худо кинаеро, ки дар дил пинҳон доранд, ошкор нахоҳад кард?

Tatarca: 

Әйә күңелләрендә Аллаһуга каршылык чире булган монафикълар, аларның монафикълыкларын вә күңелләреңдәге бозык ниятләрен Аллаһу тәгалә пәйгамбәргә һәм мөселманнарга белдермәс дип уйлыйлармы?

Endonezyaca: 

Atau apakah orang-orang yang ada penyakit dalam hatinya mengira bahwa Allah tidak akan menampakkan kedengkian mereka?

Amharca: 

እነዚያ በልቦቻቸው ውስጥ በሽታ ያለባቸው አላህ ቂሞቻቸውን አለማውጣቱን ጠረጠሩን?

Tamilce: 

தங்களது உள்ளங்களில் நோய் உள்ளவர்கள் எண்ணிக் கொண்டார்களா, “அல்லாஹ் அவர்களின் (உள்ளங்களில் உள்ள) குரோதங்களை (நம்பிக்கையாளர்களுக்கு) வெளிப்படுத்தி காண்பிக்க மாட்டான்?” என்று.

Korece: 

아니면 마음이 병든 그들이 하나님께서 그들의 증오들을 밝 히지 아니 하리라 생각하느뇨

Vietnamca: 

Hay những kẻ mang trong lòng chứng bệnh (hoài nghi) nghĩ rằng Allah sẽ không bao giờ phơi bày cảm giác căm thù của chúng ư?