Arapça:
إِنَّا كَاشِفُو الْعَذَابِ قَلِيلًا ۚ إِنَّكُمْ عَائِدُونَ
Çeviriyazı:
innâ kâşifü-l`aẕâbi ḳalîlen inneküm `âidûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Biz o azabı sizden birazcık kaldırırız. Ama siz mutlaka eski halinize dönersiniz.
Diyanet İşleri:
Biz sizden azabı az bir süre için kaldıracağız, siz yine de eski inkarcılığınıza döneceksiniz.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Şüphe yok ki birazcık gidereceğiz azabı, fakat gene şüphe yok ki kafirliğe döneceksiniz.
Şaban Piriş:
Biz, azabı biraz kaldırırız, siz de tekrar dönersiniz.
Edip Yüksel:
Biz azabı birazcık kaldıracağız; ama siz yine döneceksiniz.
Ali Bulaç:
Biz sizden bu azabı biraz açıp-gidereceğiz; (ama yine) dönecek olanlarsınız siz.
Suat Yıldırım:
Azabı üzerinizden biraz kaldıracağız, fakat siz yine eski halinize döneceksiniz. [6,28; 23,75; 10,98; 7,88-89]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Muhakkak Biz, o azabı biraz açıcılarız, sizler ise şüphe yok ki, dönüvericilersiniz.
Yaşar Nuri Öztürk:
Biz azabı biraz kaldırırız; siz eski halinize tekrar dönersiniz.
Bekir Sadak:
«ana inanmazsaniz, basimdan cekilin.»
İbni Kesir:
Biz, az bir süre için azabı kaldıracağız. Ama siz, eski halinize döneceksiniz.
Adem Uğur:
Biz azabı birazcık kaldıracağız, ama siz yine (eski halinize) döneceksiniz.
İskender Ali Mihr:
Muhakkak ki Biz, azabı biraz kaldırsak (bile), şüphesiz ki siz (şirke) dönecek olanlarsınız.
Celal Yıldırım:
Biz, azabı elbette sizden biraz kaldıracağız ama siz (yine de inkâr ve kötülüğe) döneceksiniz.
Tefhim ul Kuran:
Biz sizden bu azabı biraz açıp gidereceğiz
Fransızca:
Nous dissiperons le châtiment pour peu de temps; car vous récidiverez.
İspanyolca:
«Vamos a apartar de vosotros el castigo por algún tiempo. Pero reincidiréis».
İtalyanca:
Se, per un istante, allontanassimo il castigo da voi, certamente sareste recidivi.
Almanca:
Gewiß, WIR werden die Peinigung ein wenig wegnehmen. Gewiß, ihr seid Rückfällige.
Çince:
我必定要暂时解除这种刑罚,你们必定复返于悖逆。
Hollandaca:
Indien wij de plaag eenigermate van u afnemen, zult gij zekerlijk tot uwe ongetrouwheid terugkeeren.
Rusça:
Мы избавим вас от страданий ненадолго, но вы вернетесь к неверию.
Somalice:
Anagu waxaan idiinka faydaynaa cadaabka wax yar idinkuna waxaad ku noqonaysaan xumaanta.
Swahilice:
Hakika sisi tutaiondoa adhabu kidogo, lakini nyinyi kwa yakini mtarejea vile vile!
Uygurca:
بىز ھەقىقەتەن ئازابنى (سىلەردىن) ئازغىنا ۋاقىت كۆتۈرۈۋېتىمىز، (ئاندىن) سىلەر ھەقىقەتەن (ئىلگىرىكى كاپىرلىق ھالىتىڭلارغا) قايتىۋالىسىلەر
Japonca:
われが暫くの間,懲罰を解除すると,あなたがたは必ず(不信心に)戻る。
Arapça (Ürdün):
«إنا كاشفو العذاب» أي الجوع عنكم زمناً «قليلا» فكشف عنهم «إنكم عائدون» إلى كفركم فعادوا إليه.
Hintçe:
(अच्छा ख़ैर) हम थोड़े दिन के लिए अज़ाब को टाल देते हैं मगर हम जानते हैं तुम ज़रूर फिर कुफ्र करोगे
Tayca:
แน่นอนเราจะปลดเปลื้องการลงโทษนั้นให้พ้นไป (จากพวกเจ้า) ชั่วขณะหนึ่ง แล้วพวกเจ้าก็จะกลับไปสู่สภาพเดิม
İbranice:
אך אפילו אם היינו מקלים עליכם את העונש לזמן מה, אתם שוב תחזרו ( לכפירה ולכחש)
Hırvatça:
A kad bismo malo patnju otklonili, vi biste se sigurno u nevjerovanje vratili;
Rumence:
Vom îndepărta osânda puţin, însă voi vă veţi întoarce (la ce aţi fost).
Transliteration:
Inna kashifoo alAAathabi qaleelan innakum AAaidoona
Türkçe:
Biz azabı biraz kaldırırız; siz eski halinize tekrar dönersiniz.
Sahih International:
Indeed, We will remove the torment for a little. Indeed, you [disbelievers] will return [to disbelief].
İngilizce:
We shall indeed remove the Penalty for a while, (but) truly ye will revert (to your ways).
Azerbaycanca:
Biz sizi bu əzabdan azacıq qurtaracağıq, siz isə (yenidən küfrə) qayıdacaqsınız!
Süleyman Ateş:
Biz sizden azabı birazcık kaldırırız ama siz yine (inkarınıza) dönersiniz.
Diyanet Vakfı:
Biz azabı birazcık kaldıracağız, ama siz yine (eski halinize) döneceksiniz.
Erhan Aktaş:
Biz, azâbı biraz kaldırsak, siz kesinlikle dönersiniz!
Kral Fahd:
Biz azabı birazcık kaldıracağız, ama siz yine (eski halinize) döneceksiniz.
Hasan Basri Çantay:
Biz bu (duman) azâbı (nı) biraz açıp kaldıracağız. (Fakat) siz, şübhe yok ki, tekrar dönücülersiniz.
Muhammed Esed:
Biz (yine de) bu azabı kısa bir süre erteleyeceğiz, oysa siz (kendi saplantılarınıza) yeniden döneceksiniz; (ama)
Gültekin Onan:
Biz sizden bu azabı biraz açıp gidereceğiz
Ali Fikri Yavuz:
Biz o (vaadettiğimiz açlıktan ibaret) azabı biraz kaldıracağız. Fakat siz yine (küfre) döneceksiniz.
Portekizce:
Em verdade, ainda que vos atenuássemos transitoriamente o castigo, seguramente reincidiríeis.
İsveççe:
Vi skall skjuta upp straffet en liten tid, men ni kommer att återfalla [i synd].
Farsça:
مدتی اندک عذاب را برطرف می کنیم، ولی باز شما [به همان عقاید بی پایه و اعمال زشت] برمی گردید!
Kürtçe:
بێگومان بۆ ماوەیەکی کەم ئەم بەڵایە لا دەبەین، بێگومان ئێوە دەگەڕێنەوە (بۆ بێ باوەڕی)
Özbekçe:
Албатта, Биз азобни озгина кушойиш қилгувчимиз. Албатта, сизлар қайтгувчисизлар. (Биз сиздан азобни озгина кушойиш қиламиз. Аммо сиз бундан ибрат олмайсиз, яна куфрга қайтасиз.)
Malayca:
Sesungguhnya (kalaulah) kami hapuskan azab itu barang sedikitpun, sudah tentu kamu akan kembali (kufur ingkar).
Arnavutça:
Na, do t’i lirojmë ata nga dënimi pak (kohë), por ju, me siguri, do të ktheheni (në mohim)”.
Bulgarca:
Ние ще отмахнем за малко мъчението, но пак ще се върнете.
Sırpça:
А кад бисмо мало отклонили патњу, ви бисте се сигурно вратили у неверовање;
Çekçe:
Jestliže jen trochu od vás trest tento odvrátíme, vy zcela jistě se do nevěrectví navrátíte,
Urduca:
ہم ذرا عذاب ہٹائے دیتے ہیں، تم لوگ پھر وہی کچھ کرو گے جو پہلے کر رہے تھے
Tacikçe:
Азобро андаке бармедорем ва шумо боз ба дини худ бозмегардед.
Tatarca:
Ий залим кәферләр, Без сездән ґәзабны аз вакытка гына алырбыз, әгәр сездән ґәзабны яки ачлыкны алсак, янә дә кәфер вә бозык эшләрегезгә кайтасыз.
Endonezyaca:
Sesungguhnya (kalau) Kami akan melenyapkan siksaan itu agak sedikit sesungguhnya kamu akan kembali (ingkar).
Amharca:
እኛ ቅጣቱን ለጥቂት ጊዜ ገላጮች ነን፡፡ እናንተ (ወደ ክህደታችሁ) በእርግጥ ተመላሾች ናችሁ፡፡
Tamilce:
நிச்சயமாக நாம் இந்த தண்டனையை கொஞ்சம் நீக்குவோம். (ஆனால்,) நிச்சயமாக நீங்கள் (உங்கள் வழிகேட்டின் பக்கமே) திரும்புவீர்கள்.
Korece:
하나님께서 잠시 응벌을 거 두어 주면 너희는 다시 사악함으 로 돌아갈 것이라
Vietnamca:
Quả thật, TA sẽ lấy sự trừng phạt đi khỏi các ngươi trong một thời gian ngắn; nhưng chắc chắn các ngươi sẽ trở lại (vô đức tin).
Ayet Linkleri: