Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

43

Sûredeki Ayet No: 

55

Ayet No: 

4380

Sayfa No: 

493

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

فَلَمَّا آسَفُونَا انتَقَمْنَا مِنْهُمْ فَأَغْرَقْنَاهُمْ أَجْمَعِينَ

Çeviriyazı: 

felemmâ âsefûne-nteḳamnâ minhüm feagraḳnâhüm ecme`în.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Nihayet bizi gazaplandırdıkları zaman onlardan intikam aldık. Hepsini suda boğduk.

Diyanet İşleri: 

Böylece Bizi öfkelendirince onlardan öç aldık, hepsini suda boğduk.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Bizi gazaba getirdiler mi öç aldık onlardan, derken hepsini de sulara boğduk.

Şaban Piriş: 

Onlar bizi öfkelendirdikleri zaman, onların hepsini suda boğarak onlardan intikam aldık.

Edip Yüksel: 

Bizimle savaşmakta israr edince onlardan öc aldık, hepsini boğduk.

Ali Bulaç: 

Sonunda Bizi öfkelendirince, Biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.

Suat Yıldırım: 

Onlar bizi gazaba dâvet edince, Biz de onların hepsini suda boğarak, onlardan müminlerin intikamını aldık.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Vaktâ ki, Bizi gazaplandırdılar, onlardan intikam aldık. Hemen hepsini de garkettik.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Onlar bizi bu şekilde öfkelendirince, biz de onlardan öc aldık; hepsini suya gömüverdik.

Bekir Sadak: 

O kiyametin kopacagini bildirir

İbni Kesir: 

Bizi öfkelendirince

Adem Uğur: 

Böylece bizi öfkelendirince onlardan intikam aldık, hepsini suda boğduk.

İskender Ali Mihr: 

Bunun üzerine, bizi eseflendirdiler (üzdüler), biz de onlardan intikam aldık. Bu sebeple onların hepsini boğduk.

Celal Yıldırım: 

Ne vakit ki, bizi öfkelendirip gazabımızı çektiler, kendilerinden intikam aldık da böylece hepsini (Kızıldeniz´de) boğduk.

Tefhim ul Kuran: 

Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.

Fransızca: 

Puis lorsqu'ils Nous eurent irrité, Nous Nous vengeâmes d'eux et les noyâmes tous.

İspanyolca: 

Cuando Nos hubieron irritados, Nos vengamos de ellos anegándolos a todos,

İtalyanca: 

Quando poi Ci irritarono, Ci vendicammo di loro e li affogammo tutti.

Almanca: 

Und als sie Unseren Zorn provozierten, übten WIR an ihnen Vergeltung, dann ließen WIR sie allesamt ertrinken.

Çince: 

当他们触犯我的时候,我惩治他们,故使他们统统淹死,

Hollandaca: 

En toen zij onze woede hadden uitgelokt, namen wij wraak op hen

Rusça: 

Когда же они разгневали Нас, Мы отомстили им и потопили их всех.

Somalice: 

Markey nacadha galiyeenna waan ka aarsanay xaggooda, waana maanshaynay dhamaan.

Swahilice: 

Walipo tukasirisha tuliwapatiliza tukawazamisha wote!

Uygurca: 

ئۇلار بىزنى دەرغەزەپ قىلغاندا، ئۇلارنى بىز (ئەڭ قاتتىق جازالار بىلەن) جازالىدۇق، ئۇلارنىڭ ھەممىسىنى (دېڭىزدا) غەرق قىلدۇق

Japonca: 

こうしてかれらはわれを怒らせたので,われはかれらに報復し,凡てを溺れさせ,

Arapça (Ürdün): 

«فلما آسفونا» أغضبونا «انتقمنا منهم فأغرقناهم أجمعين».

Hintçe: 

ग़रज़ जब उन लोगों ने हमको झुझंला दिया तो हमने भी उनसे बदला लिया तो हमने उन सब (के सब) को डुबो दिया

Tayca: 

เมื่อพวกเขาได้ทำให้เรากริ้ว เราได้ตอบแทนพวกเขาอย่างสาสม แล้วเราได้ให้พวกเขาจมน้ำทั้งหมด

İbranice: 

וכאשר הכעיסו אותנו, נקמנו בהם, והטבענו את כולם

Hırvatça: 

A kad izazvaše Naš gnjev, Mi ih kaznismo i sve ih potopismo,

Rumence: 

Când ne-au înfuriat, Noi ne-am răzbunat pe ei înecându-i cu totul.

Transliteration: 

Falamma asafoona intaqamna minhum faaghraqnahum ajmaAAeena

Türkçe: 

Onlar bizi bu şekilde öfkelendirince, biz de onlardan öc aldık; hepsini suya gömüverdik.

Sahih International: 

And when they angered Us, We took retribution from them and drowned them all.

İngilizce: 

When at length they provoked Us, We exacted retribution from them, and We drowned them all.

Azerbaycanca: 

(Fir’on əhli) Bizi qəzəbləndirdikdə onlardan intiqam alıb hamısını (suya) qərq etdik.

Süleyman Ateş: 

Onlar bizi kızdırınca biz de onlardan öc aldık, hepsini boğduk.

Diyanet Vakfı: 

Böylece bizi öfkelendirince onlardan intikam aldık, hepsini suda boğduk.

Erhan Aktaş: 

Böylece Bize asilik yaptılar. Biz de onları cezalandırdık. Topluca suda boğduk.

Kral Fahd: 

Böylece bizi öfkelendirince onlardan intikam aldık, hepsini suda boğduk.

Hasan Basri Çantay: 

Nihayet, onlar bizi gazablandırınca kendilerinden intikam aldık. Derhal onları topdan (suda) boğduk.

Muhammed Esed: 

Ama Bize meydan okumaya devam edince onlara misillemede bulunduk ve hepsini suda boğduk.

Gültekin Onan: 

Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.

Ali Fikri Yavuz: 

Vakta ki, (isyan ederek) bizi gazablandırdılar, biz de kendilerinden intikam aldık

Portekizce: 

Mas, quando nos provocaram, punimo-los e os afogamos a todos.

İsveççe: 

Och när deras trots tänt Vår vrede lät Vi Vår hämnd drabba dem och Vi dränkte dem alla

Farsça: 

چون ما را به خشم آوردند از آنان انتقام گرفتیم، پس همه را غرق کردیم.

Kürtçe: 

جا کاتێك ڕقیان ھەڵساندین تۆڵەمان لێسەندن، ئەمجا ھەموویانمان لەدەریادا خنکاند

Özbekçe: 

Бас, қачонки улар Бизни дарғазаб қилишгач, улардан интиқом олдик–уларнинг барчаларини жамлаб, ғарқ қилдик.

Malayca: 

Setelah mereka menyebabkan kemurkaan Kami (dengan perbuatan derhaka itu), Kami menyeksa mereka, iaitu menenggelamkan mereka semuanya di laut (sehingga binasa).

Arnavutça: 

E kur Na zemruan, Na i dëbuam ata dhe i fundosëm të gjithë,

Bulgarca: 

И когато Ни разгневиха, им отмъстихме и ги издавихме всичките.

Sırpça: 

А кад изазваше Наш гнев, Ми их казнисмо и све их потописмо,

Çekçe: 

A když Nás rozhněvali, pomstili jsme se jim a všechny jsme je utopili

Urduca: 

آخر کار جب انہوں نے ہمیں غضب ناک کر دیا تو ہم نے ان سے انتقام لیا اور ان کو اکٹھا غرق کر دیا

Tacikçe: 

Чун Моро ба хашм оварданд, аз онҳо интиқом гирифтем ва ҳамагонро ғарқ сохтем.

Tatarca: 

Кайчан Безне алар ачуландырдылар, Без алардан үчебезне алдык, барчасын суга батырып һәлак иттек.

Endonezyaca: 

Maka tatkala mereka membuat Kami murka, Kami menghukum mereka lalu kami tenggelamkan mereka semuanya (di laut),

Amharca: 

ባስቆጡንም ጊዜ ከእነርሱ በተበቀለን፡፡ ሁሉንም አሰጠምናቸውም፡፡

Tamilce: 

ஆக, அவர்கள் நம்மை கோபமூட்டவே நாம் அவர்களிடம் பழிவாங்கினோம். ஆகவே, அவர்கள் அனைவரையும் மூழ்கடித்தோம்.

Korece: 

그들이 하나님을 욕되게 하 였을 때 그분은 그들에게 응벌을 내리사 그들 모두를 물에 익사케 하였노라

Vietnamca: 

Vì vậy, khi chúng chọc giận TA, TA đã bắt phạt chúng. TA đã nhấn chìm tất cả bọn chúng (trong biển hồng hải).