Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

43

Sûredeki Ayet No: 

4

Ayet No: 

4329

Sayfa No: 

489

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَإِنَّهُ فِي أُمِّ الْكِتَابِ لَدَيْنَا لَعَلِيٌّ حَكِيمٌ

Çeviriyazı: 

veinnehû fî ümmi-lkitâbi ledeynâ le`aliyyün ḥakîm.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Gerçekten o bizim nezdimizde bulunan ana kitapta mevcut yüce ve hikmet dolu bir kitaptır.

Diyanet İşleri: 

Şüphesiz o, Bizim katımızda Ana Kitap'ta mevcut, yüce ve hikmet dolu bir Kitap'dır.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve şüphe yok ki o, bizim katımızda, kitabın aslındadır, temelindedir, elbette pek yücedir, hüküm ve hikmetle doludur.

Şaban Piriş: 

O, katımızdaki ana kitaptadır/Levh-i Mahfuz'dadır. Yüce ve hikmet sahibidir.

Edip Yüksel: 

O, ana kitapta (korunur), katımızda üstündür, bilgedir.

Ali Bulaç: 

Şüphesiz o, Bizim Katımız'da olan Ana kitaptadır; çok yücedir, hüküm ve hikmet doludur.

Suat Yıldırım: 

O, Bizim nezdimizdeki ana kitapta saklı olup çok yücedir, hikmet doludur. [56,77-80; 80,11-16]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve şüphe yok ki o, nezdimizdeki ana kitapta elbette pek yüksektir, çok hikmetle muttasıftır.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Ve o, bizim katımızdaki ana Kitap'ta çok yüce, çok hikmetlidir.

Bekir Sadak: 

O, size yeri besik kilmis ve orada, dogru gidesiniz diye yollar var etmistir.

İbni Kesir: 

O nezdimizdeki ana kitabdadır. Şanı yücedir, hikmet doludur.

Adem Uğur: 

O, katımızda bulunan Ana Kitap´ta (levh-i mahfuzda) mevcut, yüce ve hikmetle dolu bir kitaptır.

İskender Ali Mihr: 

Ve muhakkak ki O (Kur´ân), katımızda Ümmülkitap´tadır. Gerçekten Âli´dir (yücedir), Hakîm´dir (hüküm ve hikmet sahibidir).

Celal Yıldırım: 

Şüphesiz ki, o bizim katımızda ANA KİTAB´da (yazılı) kadri yücedir ve hikmet doludur.

Tefhim ul Kuran: 

Hiç şüphesiz o, bizim katımızda olan Ana Kitap´tadır

Fransızca: 

Il est auprès de Nous, dans l'écriture-Mère (l'original du ciel), sublime et rempli de sagesse.

İspanyolca: 

Está en la Escritura Matriz que Nosotros tenemos, sublime, sabio.

İtalyanca: 

Esso è presso di Noi, nella Madre del Libro, sublime e colmo di saggezza.

Almanca: 

Und gewiß, er ist in der Mutterschrift bei Uns zweifelsohne hoch, weise.

Çince: 

在我那里的天经原本中,它确是高尚的,确是睿智的。

Hollandaca: 

En het is zekerlijk in het oorspronkelijke boek geschreven, dat door ons bewaard, heerlijk en vol van wijsheid is.

Rusça: 

Воистину, он находится у Нас в Матери Писания (Хранимой скрижали). Он - Возвышенный, Мудрый.

Somalice: 

Wuxuuna ku suganyahay Kitaabka asalkiisa (Looxul maxfuudka) agtiisa, waana sarreeyaa Quraanku falna sanyahay.

Swahilice: 

Na hakika hiyo imo katika Asili ya Maandiko yalioko kwetu, ni tukufu na yenye hikima.

Uygurca: 

ھەقىقەتەن ئۇ لەۋھۇلمەھپۇزدا بىزنىڭ دەرگاھىمىزدا (مۇقىملاشقان) يۇقىرى مەرتىۋىلىك ھېكمەتلىك (كىتاب) دۇر

Japonca: 

それはわが許の母典の中にあり,非常に高く英知に益れている。

Arapça (Ürdün): 

«وإنه» مثبت «في أم الكتاب» أصل الكتب أي اللوح المحفوظ «لدينا» بدل: عندنا «لعلي» على الكتب قبله «حكيم» ذو حكمة بالغة.

Hintçe: 

और बेशक ये (क़ुरान) असली किताब (लौह महफूज़) में (भी जो) मेरे पास है लिखी हुई है (और) यक़ीनन बड़े रूतबे की (और) पुरअज़ हिकमत है

Tayca: 

และแท้จริงอัลกุรอานนั้นอยู่ในแม่บทแห่งคัมภีร์ (อัลลูฮุลมะฮฺฟูซ) ณ ที่เรา คือสูงส่งพรั่งพร้อมด้วยปรัชญา

İbranice: 

ואכן זה רשום אצלנו בספר השמימי, והוא עילאי ומלא חוכמה

Hırvatça: 

a on je u Glavnoj knjizi, u Nas, cijenjen i savršen.

Rumence: 

El este la Noi, măreţ şi înţelept, în Maica Scripturii.

Transliteration: 

Wainnahu fee ommi alkitabi ladayna laAAaliyyun hakeemun

Türkçe: 

Ve o, bizim katımızdaki ana Kitap'ta çok yüce, çok hikmetlidir.

Sahih International: 

And indeed it is, in the Mother of the Book with Us, exalted and full of wisdom.

İngilizce: 

And verily, it is in the Mother of the Book, in Our Presence, high (in dignity), full of wisdom.

Azerbaycanca: 

Şübhəsiz ki, o, dərgahımızdakı əsl kitabda (lövhi-məhfuzda) mövcuddur. O, çox ucadır, çox hikmətlidir (yaxud ayələri baxımından çox möhkəmdir).

Süleyman Ateş: 

O, katımızda bulunan ana Kitaptadır. Yücedir, hikmetlidir.

Diyanet Vakfı: 

O, katımızda bulunan Ana Kitap'ta (levh-i mahfuzda) mevcut, yüce ve hikmetle dolu bir kitaptır.

Erhan Aktaş: 

Kur’an, nezdimizde Ummu’l Kitâp’tadır.(1) Gerçekten yücedir ve hâkimdir.(2)

Kral Fahd: 

O, katımızda bulunan Ana Kitap’ta (levhi mahfuzda) mevcut, yüce ve hikmetle dolu bir kitaptır.

Hasan Basri Çantay: 

Şübhesiz o (Kur´an), nezdimizdeki ana kitabda (sabit), çok yüce çok kıymetli (bir kitab) dır.

Muhammed Esed: 

Ve o, katımızda bulunan bütün vahiylerin kaynağında(n çıkmış)tır; o, gerçekten yücedir, hikmet doludur.

Gültekin Onan: 

Şüphesiz o bizim katımızda olan ana kitaptadır (ümmülkitab)

Ali Fikri Yavuz: 

Gerçekten o, bizim katımızdaki ana kitabda (Levh-i Mahfûz’da) şanı çok yücedir, hikmet doludur.

Portekizce: 

E, em verdade, encontra-se na mãe dos Livros, em Nossa Presença, e é altíssimo, prudente.

İsveççe: 

Den har sitt ursprung hos Oss, all uppenbarelses källa, och den [förmedlar] i högstämda ordalag den djupaste visdom.

Farsça: 

و همانا که آن در امِّ الکتاب [که لوح محفوظ است] نزد ما بلند مرتبه و حکیم است.

Kürtçe: 

بەڕاستی ئەم قورئانە لەتابلۆی پارێزراودایە لای ئێمە (لە لوح المحفوظ دا) کەزۆر بڵندە و پڕە لەدانایی

Özbekçe: 

Албатта, у ҳузуримиздаги она китобдадир, у олийдир, ҳикматлидир. (Уламоларимиз, «она китоб»дан мурод Лавҳул Маҳфуз, деганлар. Демак, Қуръони Карим Аллоҳ таолонинг ҳузуридаги Лавҳул Маҳфузда сақланган. Бу эса, уни Аллоҳ таоло нақадар зўр қадрлаганини кўрсатади.)

Malayca: 

Dan sesungguhnya Al-Quran itu dalam Ibu Suratan di sisi Kami - sangat tinggi (kemuliaannya), lagi amat banyak mengandungi hikmat-hikmat dan kebenaran yang tetap kukuh.

Arnavutça: 

e ai (Kur’ani) është te Ne, në Librin kryesor (Levhi Mahfudh), i lartësuar dhe plotë dijeni.

Bulgarca: 

Той е в Книгата-майка при Нас - възвисен, мъдър.

Sırpça: 

а он је у Главној књизи, код Нас, цењен и савршен.

Çekçe: 

A uložen je u Nás v Knize původní, vznešený a moudrosti plný.

Urduca: 

اور در حقیقت یہ ام الکتاب میں ثبت ہے، ہمارے ہاں بڑی بلند مرتبہ اور حکمت سے لبریز کتاب

Tacikçe: 

Ва он дар уммулкитоб аст дар назди Мо: китобе арҷманду ҳикматомез.

Tatarca: 

Тәхкыйк ул Коръән Ләүхүл Мәхфузъда китаплар анасында сабиттер, сакланадыр Безнең хозурыбызда, ул гаять бөектер һәм гадел хөкем итүчедер.

Endonezyaca: 

Dan sesungguhnya Al Quran itu dalam induk Al Kitab (Lauh Mahfuzh) di sisi Kami, adalah benar-benar tinggi (nilainya) dan amat banyak mengandung hikmah.

Amharca: 

እርሱም በመጽሐፎቹ እናት ውስጥ እኛ ዘንድ በእርግጥ ከፍተኛ ጥበብ የተመላ ነው፡፡

Tamilce: 

நிச்சயமாக நம்மிடம் (இருக்கின்ற அல்லவ்ஹுல் மஹ்ஃபூள் என்ற) தாய் புத்தகத்தில் பதியப்பட்டுள்ள இ(ந்த வேதமான)து மிக உயர்ந்ததும், மகா ஞானமுடையதும் ஆகும்.

Korece: 

실로 그것은 하나님 성서의 모전에 있는 것으로 지혜가 가득 채워진 것이라

Vietnamca: 

Quả thật, (Qur’an này) nguyên nằm trong Tập Kinh Mẹ (Lawhu Al-Mahfuzh) ở nơi TA, rất cao thâm, uyên bác.