Arapça:
لَهُ مَقَالِيدُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ ۖ يَبْسُطُ الرِّزْقَ لِمَن يَشَاءُ وَيَقْدِرُ ۚ إِنَّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ
Çeviriyazı:
lehû meḳâlîdü-ssemâvâti vel'arḍ. yebsüṭu-rrizḳa limey yeşâü veyaḳdir. innehû bikülli şey'in `alîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Göklerin ve yerin kilitleri O'na aittir. O dilediğine rızkı genişletir ve daraltır. Şüphesiz ki O, her şeyi hakkıyla bilir.
Diyanet İşleri:
Göklerin ve yerin kilitleri O'nundur. Dilediğine rızkı yayar ve isterse kısar, bir ölçüye göre verir. Doğrusu O herşeyi bilendir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Onundur göklerin ve yeryüzünün kilitleri, dilediğine bolbol rızık verir, dilediğinin rızkını daraltır; şüphe yok ki o, her şeyi bilir.
Şaban Piriş:
Göklerin ve yerin anahtarları O’nundur. O, dilediğine rızkını bol bol verir ve dilediğine de daraltır. Çünkü O, her şeyi bilendir.
Edip Yüksel:
Göklerin ve yerin tüm kontrolu O'na aittir. Dilediğine rızkı bol verir veya kısar. O her şeyi Bilendir.
Ali Bulaç:
Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. O, dilediğine rızkı genişletip-yayar ve kısar da. Çünkü O, herşeyi bilendir.
Suat Yıldırım:
Göklerin ve yerin hazinelerinin anahtarları O'nun yanındadır.Dilediğinin nasibini bollaştırır, dilediği kimsenin nasibini daraltır. Çünkü O, her şeyi bildiği gibi her duruma en uygun olanı da bilir.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Göklerin ve yerin anahtarları O´nundur. Dilediği kimse için rızkı bolca yapar ve kısar. Şüphe yok ki, her bir şeyi bilicidir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Göklerin ve yerin kilitleri/anahtarları O'nundur. Rızkı, dilediğine açıp bol bol verir. Kısarak, ölçüyle de verir. Gerçek şu ki, O herşeyi en iyi biçimde bilmektedir.
Bekir Sadak:
O´na inanmayanlar, acele olmasini beklerler
İbni Kesir:
Göklerin ve yerin anahtarları O´nundur. Dilediğinin rızkını genişletir, ve kısar. Muhakkak ki O
Adem Uğur:
Göklerin ve yerin anahtarları O´nundur. Dilediğine rızkı bol verir, dilediğinden de kısar. O, her şeyi bilendir.
İskender Ali Mihr:
Göklerin ve yerin anahtarları, O´nundur. Dilediğinin rızkını genişletir ve daraltır. Muhakkak ki O, herşeyi en iyi bilendir.
Celal Yıldırım:
Göklerin ve yerin hazinelerinin anahtarları O´nundur. Rızkı dilediğine genişletip yayar ve kısıp daraltır. Şüphesiz ki O, her şeyi bilir.
Tefhim ul Kuran:
Göklerin ve yerin anahtarları O´nundur. O, dilediğine rızkı genişletip yayar ve kısar da. Çünkü O, her şeyi bilendir.
Fransızca:
Il possède les clefs [des trésors] des cieux et de la terre. Il attribue Ses dons avec largesse, ou les restreint à qui Il veut. Certes, Il est Omniscient.
İspanyolca:
Suyas son las llaves de los cielos y de la tierra. Dispensa el sustento a quien Él quiere: a unos con largueza, a otros con mesura. Es omnisciente.
İtalyanca:
[Appartengono] a Lui le chiavi dei cieli e della terra. Elargisce generosamente a chi vuole e a chi vuole lesina. In verità Egli è onnisciente.
Almanca:
Ihm gehören die Schlüssel der Himmel und der Erde. ER gewährt viel Rizq, wem ER will, und ER gewährt wenig. Gewiß, ER ist über alles allwissend.
Çince:
天地的宝藏,只是他的;他欲使谁的给养宽裕,就使它宽裕;欲使谁的给养窘迫,就使它窘迫;他是全知万物的。
Hollandaca:
Hem behooren de sleutels van hemel en aarde; hij geeft overvloedigen voorraad aan wien hem behaagt, en hij is spaarzaam naar zijn welbehagen: want hij kent alle dingen.
Rusça:
Ему принадлежат ключи небес и земли. Он увеличивает или ограничивает удел, кому пожелает. Он знает обо всякой вещи.
Somalice:
Isagaa iska leh xukunka Samooyinka iyo Dhulka, wuuna u fidiyaa Rizqiga ruuxuu doono, wuxuuna ku cidhiidhyaa Cidduu doono, wax walbana waa ogyahay.
Swahilice:
Yeye ndiye Mwenye funguo za mbingu na ardhi. Humkunjulia riziki amtakaye, na humpimia amtakaye. Hakika Yeye ni Mjuzi wa kila kitu.
Uygurca:
ئاسمانلارنىڭ ۋە زېمىننىڭ (خەزىنىلىرىنىڭ) ئاچقۇچلىرى اﷲ نىڭ ئىلكىدىدۇر، اﷲ خالىغان كىشىنىڭ رىزقىنى (سىناش يۈزىسىدىن) كەڭ قىلىدۇ، خالىغان كىشىنىڭ رىزقىنى (بالاغا مۇپتىلا قىلىپ سىناش يۈزىسىدىن) تار قىلىدۇ، اﷲ ھەقىقەتەن ھەممە نەرسىنى بىلىپ تۇرغۇچىدۇر
Japonca:
天と地の凡ての鍵は,かれに属する。かれは,御心に適う者に,恵みを広げ,またひき締められる。本当にかれは凡てのことを知り尽される。
Arapça (Ürdün):
«له مقاليد السماوات والأرض» أي مفاتيح خزائنهما من المطر والنبات وغيرهما «يبسط الرزق» يوسعه «لمن يشاء» امتحاناً «ويقدر» يضيقه لمن يشاء ابتلاءً «إنه بكل شيء عليم».
Hintçe:
सारे आसमान व ज़मीन की कुन्जियाँ उसके पास हैं जिसके लिए चाहता है रोज़ी को फराख़ कर देता है (जिसके लिए) चाहता है तंग कर देता है बेशक वह हर चीज़ से ख़ूब वाक़िफ़ है
Tayca:
กุญแจ (การควบคุมกิจการ) แห่งชั้นฟ้าทั้งหลายและแผ่นดินเป็นสิทธิ์ของพระองค์ พระองค์ทรงเพิ่มพูนปัจจัยยังชีพแก่ผู้ที่พระองค์ทรงประสงค์และทรงให้คับแคบ
İbranice:
לו מפתחות השמים והארץ, והוא ייתן פרנסה בשפע, ויצמצם, לכל אשר ירצה. והוא יודע הכול בכול דבר
Hırvatça:
U Njega su ključevi nebesa i Zemlje, On daje opskrbu u izobilju kome hoće, a i uskraćuje; On, uistinu, zna sve.
Rumence:
Ale Lui sunt cheile cerurilor şi ale pământului. El înzestrează cu prisosinţă, însă cu măsură, pe cine voieşte. El este Atotştiutor.
Transliteration:
Lahu maqaleedu alssamawati waalardi yabsutu alrrizqa liman yashao wayaqdiru innahu bikulli shayin AAaleemun
Türkçe:
Göklerin ve yerin kilitleri/anahtarları O'nundur. Rızkı, dilediğine açıp bol bol verir. Kısarak, ölçüyle de verir. Gerçek şu ki, O herşeyi en iyi biçimde bilmektedir.
Sahih International:
To Him belong the keys of the heavens and the earth. He extends provision for whom He wills and restricts [it]. Indeed He is, of all things, Knowing.
İngilizce:
To Him belong the keys of the heavens and the earth: He enlarges and restricts. The Sustenance to whom He will: for He knows full well all things.
Azerbaycanca:
Göylərin və yerin açarları (ixtiyarı) Onun əlindədir. O, istədiyinin ruzisini bol, (istədiyininkini də) qıt edər. O, hər şeyi biləndir!
Süleyman Ateş:
Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Dilediğine rızkı açar ve kısar. O, her şeyi bilendir.
Diyanet Vakfı:
Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Dilediğine rızkı bol verir, dilediğinden de kısar. O, her şeyi bilendir.
Erhan Aktaş:
Göklerin ve yeryüzünün kilitleri(1) yalnızca O’nundur. O, dilediği kimse için rızkı genişletir ve takdir eder. O, Her Şeyi En İyi Bilen’dir.
Kral Fahd:
Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Dilediğine rızkı bol verir, dilediğinden de kısar. O, her şeyi hakkıyla bilendir.
Hasan Basri Çantay:
Göklerin ve yerin anahtarları Onundur. Kimi dilerse onun rızkını yayar, (dilediğininkini de) kısar. Çünkü O, her şey´i çok iyi bilendir.
Muhammed Esed:
Göklerin ve yerin anahtarları O´nundur; O, dilediğine bol rızık verir, dilediğine az. Çünkü O her şeyi bilendir.
Gültekin Onan:
Göklerin ve yerin anahtarları O´nundur. O, dilediğine rızkı genişletir / yayar veya kısar / daraltır / kısıtlar. Çünkü O her şeyi bilendir.
Ali Fikri Yavuz:
Göklerin ve yerin (hazine) anahtarları O’nundur. Rızkı dilediğine yayar ve kısar. Çünkü O, her şeyi kemal üzre bilendir.
Portekizce:
Suas são as chaves dos céus e da terra; prodigaliza e restringe a Sua graça a quem Lhe apraz, porque é Onisciente.
İsveççe:
Han har nycklarna till himlarnas och jordens [förrådshus]. Han ger den Han vill riklig och [den Han vill] knappare utkomst. Han har full vetskap om allt.
Farsça:
کلیدهای آسمان ها و زمین فقط در سیطره مالکیّت اوست. رزق و روزی را برای هر کس که بخواهد وسعت می دهد و یا تنگ می گیرد. یقیناً او به همه چیز داناست.
Kürtçe:
ھەر بۆ ئەوە (کلیلەکانی) دەسەڵاتداریی ئاسمانەکان وزەوی، ڕزق و ڕۆزی فراوان دەکات و دەیگرێتەوە لە ھەرکەسێك کە بیەوێت بەڕاستی خوا ئاگادارە بەھەموو شتێك
Özbekçe:
Осмонлару ер (хазиналари) калитлари Уникидир. У хоҳлаган одамига ризқни кенг ёки тор қилур. Зотан у барча нарсани ўта билгувчи зотдир.
Malayca:
Dia lah jua yang menguasai urusan dan perbendaharaan langit dan bumi; Ia memewahkan rezeki bagi sesiapa yang dikehendakiNya (menurut peraturan yang telah ditetapkan), dan Dia juga yang menyempitkannya (menurut peraturan itu); sesungguhnya Ia Maha Mengetahui akan tiap-tiap sesuatu.
Arnavutça:
Tek ai janë çelësat e thesarëve të qiejve dhe të Tokës. Ai i jep furnizim (të gjerë) kujt të dojë, por edhe ia mungon (kujt të dojë). Ai, në të vërtetë, është i Gjithëdijshëm për çdo gjë.
Bulgarca:
Негови са ключовете на небесата и на земята. Той увеличава препитанието за когото пожелае и Той намалява. Той всяко нещо знае.
Sırpça:
Код Њега су кључеви небеса и Земље, Он даје опскрбу у изобиљу коме хоће, а и ускраћује; Он, уистину, зна све.
Çekçe:
On klíče k nebesům i zemi má a On hojně uštědřuje obživu, komu chce, i odměřuje ji, komu chce - On o každé věci je vševědoucí.'
Urduca:
آسمانوں اور زمین کے خزانوں کی کنجیاں اُسی کے پاس ہیں، جسے چاہتا ہے کھلا رزق دیتا ہے اور جسے چاہتا ہے نپا تلا دیتا ہے، اُسے ہر چیز کا علم ہے
Tacikçe:
Калидҳои осмонҳову замин аз они Ӯст. Дар рӯзии ҳар кӣ бихоҳад, кушоиш медиҳад ё танг мегирад ва Ӯ ба ҳар чизе доност!
Tatarca:
Җир вә күкләр хәзинәләренең ачкычлары Аллаһ кулындадыр, теләгән кешесенең ризыгын киң кылыр, вә теләгән кешесенең ризыгын тар кылыр, Ул, әлбәттә, һәрнәрсәне белеп эшләүчедер.
Endonezyaca:
Kepunyaan-Nya-lah perbendaharaan langit dan bumi; Dia melapangkan rezeki bagi siapa yang dikehendaki-Nya dan menyempitkan(nya). Sesungguhnya Dia Maha Mengetahui segala sesuatu.
Amharca:
የሰማያትና የምድር (ድልቦች) መከፈቻዎች የእርሱ ናቸው፡፡ ሲሳይን ለሚሻው ሰው ያሰፋል፤ ያጠባልም፡፡ እርሱ ነገሩን ሁሉ ዐዋቂ ነውና፡፡
Tamilce:
வானங்கள் இன்னும் பூமியி(லுள்ள பொக்கிஷங்களி)ன் சாவிகள் அவனுக்கே உரியன. அவன், தான் நாடியவர்களுக்கு வாழ்வாதாரத்தை விரிவாக்குகிறான்; இன்னும், (தான் நாடியவர்களுக்கு வாழ்வாதாரத்தை) சுருக்குகிறான். நிச்சயமாக அவன் எல்லாவற்றையும் நன்கறிந்தவன் ஆவான்.
Korece:
하늘과 대지의 열쇠들이 그분께 있어 그분이 원하는 자를 위해 일용할 양식을 풍성케도 하시 며 제한도 하시니 실로 그분은 모든 것을 아심으로 충만하심이라
Vietnamca:
Mọi chìa khóa (kho tài nguyên) của các tầng trời và trái đất đều là của Ngài. Ngài muốn nới rộng hoặc thu hẹp bổng lộc cho ai là tùy ý Ngài. Quả thật, Ngài là Đấng Hằng Biết tất cả mọi thứ.
Ayet Linkleri: