Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

4

Sûredeki Ayet No: 

147

Ayet No: 

640

Sayfa No: 

101

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

مَّا يَفْعَلُ اللَّهُ بِعَذَابِكُمْ إِن شَكَرْتُمْ وَآمَنتُمْ ۚ وَكَانَ اللَّهُ شَاكِرًا عَلِيمًا

Çeviriyazı: 

mâ yef`alü-llâhü bi`aẕâbiküm in şekertüm veâmentüm. vekâne-llâhü şâkiran `alîmâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Eğer şükreder ve iman ederseniz Allah size azabı ne yapar? Allah, şükredenlerin mükafatını veren ve her şeyi bilendir.

Diyanet İşleri: 

Şükreder ve inanırsanız, Allah size niçin azabetsin? Allah şükrün karşılığını verir ve bilir.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Allah ne diye azab etsin size şükrederseniz ve inanırsanız ve Allah şükredenlerin mükafatını verir ve onları bilir zaten.

Şaban Piriş: 

Eğer siz, şükreder ve iman ederseniz; Allah size niye ceza versin? Allah şükredendir, her şeyi bilendir.

Edip Yüksel: 

Sizler inanır ve şükrederseniz ALLAH sizi neden cezalandırsın ki? ALLAH Şükredendir, Bilendir.

Ali Bulaç: 

Eğer şükreder ve iman ederseniz, Allah azabınızla ne yapsın? Allah şükrün karşılığını verendir, bilendir.

Suat Yıldırım: 

Siz şükredip iman ettikten sonra Allah ne diye sizi cezalandırsın ki? Allah şükredenlerin mükâfatlarını bol bol verir ve her şeyi hakkıyla bilir.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Eğer şükreder ve imân etmiş olursanız, Allah Teâlâ sizin azabınızla ne yapacaktır? Halbuki, Allah Teâlâ şâkirdir, alîmdir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

İnanır şükrederseniz, Allah size azabı ne yapacak? Allah da teşekkür eder, O her şeyi gereğince bilir.

Bekir Sadak: 

4:150

İbni Kesir: 

Şükredip iman ederseniz

Adem Uğur: 

Eğer siz iman eder ve şükrederseniz, Allah size neden azap etsin! Allah şükre karşılık veren ve her şeyi bilendir.

İskender Ali Mihr: 

Eğer siz şükrederseniz ve âmenû olursanız (yaşarken Allah´a ulaşmayı dilerseniz ve mürşidinize ulaşıp tâbî olursanız, böylece kalbinizin içine îmân yazılıp mü´min olursanız), Allah size azap etmez. Ve Allah Şâkir´dir (şükrün karşılığını verendir), Alîm´dir (en iyi bilendir).

Celal Yıldırım: 

Siz şükredip inanırsanız Allah size neden azâb etsin ? Allah şükredenin ecrini verendir ve (onların şükrünü) bilendir.

Tefhim ul Kuran: 

Eğer şükreder ve iman ederseniz, Allah azabınızla ne yapsın? Allah şükrün karşılığını verendir, bilendir.

Fransızca: 

Pourquoi Allah vous infligerait-il un châtiment si vous êtes reconnaissants et croyants ? Allah est Reconnaissant et Omniscient.

İspanyolca: 

¿Por qué va Alá a castigaros si sois agradecidos y creéis? Alá es agradecido, omnisciente.

İtalyanca: 

Perché mai Allah dovrebbe punirvi, se siete riconoscenti e credenti? Allah è riconoscente e sapiente.

Almanca: 

Was hat ALLAH an eurer Peinigung, wenn ihr euch dankbar erweist und den Iman verinnerlicht habt?! Und ALLAH bleibt immer allbelohnend, allwissend.

Çince: 

如果你们感恩而且信道,真主何必惩罚你们呢?真主是博施的,全知的。

Hollandaca: 

En waarom zou God u eene straf opleggen, indien gij dankbaar zijt en gelooft? want God is genadig en wijs.

Rusça: 

Зачем Аллаху подвергать вас мучениям, если вы будете благодарны и уверуете? Аллах - Признательный, Знающий.

Somalice: 

muxuu ku fali Eebe cadaabkiinna haddaad mahdisaan ood rumeysaan, Eebana waa mahdiye Waana oge.

Swahilice: 

Mwenyezi Mungu hakuadhibuni mkimshukuru na mkamuamini. Na Mwenyezi Mungu ndiye Mwenye kupokea shukrani na ndiye Mwenye kujua.

Uygurca: 

ئەگەر (اﷲ نىڭ نېمەتلىرىگە) شۈكۈر قىلساڭلار ۋە ئىمان ئېيتساڭلار، اﷲ سىلەرگە ئازاب قىلىپ نېمە قىلىدۇ؟ اﷲ شۈكۈر قىلغۇچىنى مۇكاپاتلىغۇچىدۇر، ھەممىنى بىلگۈچىدۇر

Japonca: 

もしあなたがたが感謝して信仰するならば,アッラーはどうしてあなたがたを処罰されようか。アッラーは嘉し深く知っておられる方である。

Arapça (Ürdün): 

«ما يفعل الله بعذابكم إن شكرتم» نعمه «وآمنتم» به والاستفهام بمعنى النفي أي لا يعذبكم «وكان الله شاكرا» لأعمال المؤمنين بالإثابة «عليما» بخلقه.

Hintçe: 

अगर तुमने ख़ुदा का शुक्र किया और उसपर ईमान लाए तो ख़ुदा तुम पर अज़ाब करके क्या करेगा बल्कि ख़ुदा तो (ख़ुद शुक्र करने वालों का) क़दरदॉ और वाक़िफ़कार है

Tayca: 

อัลลอฮฺทำการลงโทษพวกเจ้าทำไมหากพวกเจ้ากตัญญู และศรัทธา และอัลลอฮฺนั้นเป็น ผู้ทรงขอบใจ ทรงรอบรู้

İbranice: 

מדוע שאלוהים יעניש אתכם אם תכירו טובה ותאמינו? אלוהים מכיר טובה ויודע

Hırvatça: 

Zašto bi vas Allah kažnjavao ako budete zahvaljivali i vjerovali!? Allah je zahvalan i Onaj Koji sve zna.

Rumence: 

De ce v-ar osândi Dumnezeu, dacă aţi mulţumi şi dacă aţi crede? Dumnezeu este Mulţumitor, Ştiutor.

Transliteration: 

Ma yafAAalu Allahu biAAathabikum in shakartum waamantum wakana Allahu shakiran AAaleeman

Türkçe: 

İnanır şükrederseniz,Allah size azabı ne yapacak? Allah da teşekkür eder,O her şeyi gereğince bilir.

Sahih International: 

What would Allah do with your punishment if you are grateful and believe? And ever is Allah Appreciative and Knowing.

İngilizce: 

What can Allah gain by your punishment, if ye are grateful and ye believe? Nay, it is Allah that recogniseth (all good), and knoweth all things.

Azerbaycanca: 

Əgər siz şükür etsəniz və iman gətirsəniz, Allah sizə nə üçün əzab versin ki, Allah şükrə qiymət verəndir, (hər şeyi) biləndir!

Süleyman Ateş: 

Siz şükreder. inanırsanız Allah size azabetmeyi ne yapacak? Allah şükrün karşılığını veren, (herşeyi) bilendir.

Diyanet Vakfı: 

Eğer siz iman eder ve şükrederseniz, Allah size neden azap etsin! Allah şükre karşılık veren ve her şeyi bilendir.

Erhan Aktaş: 

Eğer şükreder(1) ve îmân ederseniz, Allah size neden azâp etsin? Allah Şâkir’dir.(2) Her Şeyi Bilen’dir.

Kral Fahd: 

Eğer siz iman eder ve şükrederseniz, Allah size neden azap etsin! Allah, şükredenlerin mükâfatını fazlasıyla veren, her şeyi hakkıyle bilendir.

Hasan Basri Çantay: 

Eğer şükreder, îman ederseniz Allah sizi neye azaba uğratsın? Allah şükredenlerin mükâfatını verici, (onların ne yapdıklarını) hakkıyle bilicidir.

Muhammed Esed: 

Eğer şükredici olur ve imana ererseniz neden Allah (geçmiş günahlarınızdan dolayı) sizi azaba uğratsın? Bilirsiniz ki Allah şükredenlere karşılığını her zaman veren ve her şeyi bilendir.

Gültekin Onan: 

Eğer şükreder ve inanırsanız, Tanrı azabınızla ne yapsın? Tanrı şükrün karşılığını verendir, bilendir.

Ali Fikri Yavuz: 

Eğer siz, Allah’ın nimetlerine şükreder ve iman ederseniz, Allah size neye azab etsin? Allah şükredenlerin mükâfatını verici, yaptıklarını bilicidir.

Portekizce: 

Que interesse terá Deus em castigar-vos, se sois agradecidos e fiéis? Ele é Retribuidor, Sapientíssimo.

İsveççe: 

Varför skulle Gud vilja straffa er [för gamla synder], om ni visar [Honom] tacksamhet och tror [på Honom]? Gud, som har kunskap om allt, erkänner [Sina tjänares] förtjänster.

Farsça: 

اگر شما سپاس گزارِ [نعمت هایِ بی شمارِ حق] باشید و ایمان آورید، خدا را با عذاب شما چه کار؟ خدا همواره پاداش دهنده و داناست.

Kürtçe: 

ئایا خوا چ ئیشێکی ھەیە بە سزادانتان ئەگەر سوپاسی بکەن وە باوەڕی پێ بھێنن وە خوا ھەمیشە سوپاسگوزاری بەندە چاکەکانیەتی و زانایە پێیان

Özbekçe: 

Агар шукр қилсангиз ва иймон келтирсангиз, Аллоҳ сизни азоблаб нима қилади? Аллоҳ шукр қилувчи ва билувчи зотдир. (Аллоҳ таоло ношукр ва кофир бандаларни нима учун азоблайди? Уларни азоблашдан бир фойда топадими? Ёки уларни азоблашдан лаззат оладими? Албатта, Аллоҳ ношукр ва иймонсизларни азоблашдан ҳеч фойда топмайди ва уларни азоблашдан лаззат ҳам олмайди. Бу азобнинг асосий сабаби банданинг шукр қилмагани ва иймон келтирмаганидир. Ношукр ва иймонсиз бу дунёда азобланса, қилган хатоси эвазига, тўғри йўлга қайтсин, деб қилинади. Уни охиратда азоблаш эса, ношукрлиги ва кофирлигининг жазосидир. Аслида,»Аллоҳ шукр қилувчи ва билувчи зотдир». Яъни, шукр қилган бандаларидан рози бўлади ва уларга улуғ ажрларни беради.)

Malayca: 

Apa gunanya Allah menyeksa kamu sekiranya kamu bersyukur (akan nikmatNya) serta kamu beriman (kepadaNya)? Dan (ingatlah) Allah sentiasa Membalas dengan sebaik- baiknya (akan orang-orang yang bersyukur kepadaNya), lagi Maha Mengetahui (akan hal keadaan mereka).

Arnavutça: 

Përse t’ju ndëshkojë Perëndia, - nëse jeni falenderues dhe besimtarë? E, Perëndia, është falenderues (duke dhënë shpërblim) dhe i Gjithëdijshëm.

Bulgarca: 

За какво Аллах да ви измъчва, ако сте признателни и вярващи? Аллах е признателен, всезнаещ.

Sırpça: 

Зашто би вас Аллах кажњавао ако будете захваљивали и веровали!? Аллах је захвалан и Онај Који све зна.

Çekçe: 

Co by dělal Bůh s vaším trestem, budete-li vděční a uvěříte-li? Bůh věru je za vděčnost uznalý a vševědoucí.

Urduca: 

آخر اللہ کو کیا پڑی ہے کہ تمہیں خواہ مخواہ سزا دے اگر تم شکر گزار بندے بنے رہو اور ایمان کی روش پر چلو اللہ بڑا قدر دان ہے اور سب کے حال سے واقف ہے

Tacikçe: 

Чаро Худо шуморо азоб кунад, агар сипосгузор бошед ва имон оваред? Дар ҳоле ки шукрпазир ва доност!

Tatarca: 

Ий мөэминнәр! Әгәр чын ышанып, Коръән белән гамәл кылсагыз һәм нигъмәтләргә шөкер итсәгез, Аллаһ сезнең ґәзабыгыз белән нишләсен? Ягъни ни өчен сезне ґәзаб кылсын? Шиксез, Аллаһ чын мөселманчылыкның хакын җәннәт нигъмәтләре белән түләүче һәм һәрнәрсәне белүче булды.

Endonezyaca: 

Mengapa Allah akan menyiksamu, jika kamu bersyukur dan beriman? Dan Allah adalah Maha Mensyukuri lagi Maha Mengetahui.

Amharca: 

ብታመሰግኑና ብታምኑ አላህ እናንተን በመቅጣት ምን ያደርጋል አላህም ወረታን መላሽ ዐዋቂ ነው፡፡

Tamilce: 

நீங்கள் நன்றி செலுத்தினால், அல்லாஹ்வை நம்பிக்கை கொண்டால், உங்களை தண்டனை செய்து அவன் என்ன பலன் அடையப்போகிறான்? அல்லாஹ் நன்றி அறிபவனாக, நன்கறிந்தவனாக இருக்கிறான்.

Korece: 

너희가 은혜에 감사하고 믿음을 가질 때 하나님께서 너희에 게 벌을 내리심이 없나니 하나님 은 감사와 지혜로 충만하시니라

Vietnamca: 

Allah không trừng phạt các ngươi khi các ngươi biết ơn và có đức tin (nơi Ngài), bởi Allah là Đấng Tri Ân, Đấng Hằng Biết.