Arapça:
مَن كَفَرَ فَعَلَيْهِ كُفْرُهُ ۖ وَمَنْ عَمِلَ صَالِحًا فَلِأَنفُسِهِمْ يَمْهَدُونَ
Çeviriyazı:
men kefera fe`aleyhi küfruh. vemen `amile ṣâliḥan felienfüsihim yemhedûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Her kim inkâr ederse, inkârı kendi aleyhinedir. Kim de salih amel işlerse, onlar kendileri için rahat bir yer hazırlamış olurlar.
Diyanet İşleri:
Kim inkar ederse, inkarı kendi aleyhine olur. Yararlı iş işleyen kimseler, kendileri için rahat bir yer hazırlamış olurlar.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Kim kafir olursa küfrünün suçu, ona aittir ve kim, iyi işlerde bulunursa bu çeşit adamlar da o iyiliği kendileri için hazırlamışlardır.
Şaban Piriş:
Kim küfrederse, kâfirliği kendisinedir. Salih amel işleyenler ise, kendilerine (Cennet'i) hazırlamış olurlar.
Edip Yüksel:
Kim inkar ederse, inkarı kendi aleyhinedir. Kimler de erdemli davranırlarsa kişiliklerini güçlendirmiş ve geliştirmiş olurlar.
Ali Bulaç:
Kim inkar ederse, artık onun inkarı kendi aleyhinedir; kim salih bir amelde bulunursa, artık onlar kendi lehlerine olarak (cennetteki yerlerini) döşeyip hazırlamaktadırlar.
Suat Yıldırım:
Kim inkâr ederse inkârının zararı kendisinedir. Kimler de güzel ve makbul işler yaparlarsa, onlar da kendileri lehine iyi bir hazırlık yapmış olurlar.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Kim kâfir olursa küfrü kendi aleyhinedir ve kim sâlih amelde bulunursa kendi nefisleri için (konaklarını) hazırlamış olurlar.
Yaşar Nuri Öztürk:
Kim küfre saparsa inkârı kendisi aleyhinedir. Barışa ve hayra yönelik bir iş yapanlarsa, kendi benlikleri için yer hazırlarlar.
Bekir Sadak:
Allah´in rahmetinin belirtilerine bir bak, yeryuzunu olumunden sonra nasil diriltiyor? suphesiz oluleri O diriltir. O her seye Kadir´dir.
İbni Kesir:
Kim, küfrederse
Adem Uğur:
Kim inkâr ederse, inkârı kendi aleyhine olur. İyi işler yapanlara gelince, onlar da kendileri için (cennetteki yerlerini) hazırlamış olurlar.
İskender Ali Mihr:
Kim inkâr ederse küfrü (inkârı), kendi aleyhinedir. Ve kim salih amel (nefs tezkiyesi) yaparsa onlar, böylece kendi nefsleri için hazırlık yaparlar.
Celal Yıldırım:
Kim kâfir olursa, küfrü kendi aleyhinedir
Tefhim ul Kuran:
Kim küfre saparsa, artık onun küfrü kendi aleyhinedir
Fransızca:
Celui qui aura mécru subira [les conséquences] de son infidélité. Et quiconque aura oeuvré en bien... C'est pour eux-mêmes qu'ils préparent (leur avenir),
İspanyolca:
quienes no hayan creído sufrirán las consecuencias de su incredulidad, pero quienes hayan obrado bien se habrán preparado un lecho.
İtalyanca:
chi sarà stato miscredente, la sua miscredenza gli si rivolgerà contro. Quanto a chi avrà compiuto il bene, è per se stesso che avrà preparato.
Almanca:
Wer Kufr betrieb, so obliegt ihm sein Kufr. Und wer gottgefällig Gutes tat, diese treffen für sich Vorkehrungen.
Çince:
不信道者,将自受其不信的恶报,行善者只为自己预备安宅,
Hollandaca:
Die een ongeloovige mocht zijn geweest, zal de lasten van zijn ongeloof dragen, en die gedaan zullen hebben, wat recht is, zullen zich rustplaatsen in het paradijs spreiden;
Rusça:
Кто не уверовал, того неверие обратится против него самого. А те, которые совершали праведные деяния, будут готовить для себя места в Раю.
Somalice:
ruuxii Gaalooba isagay (dhibi) Gaalimadiisu, ruuxii camal wanaagsan fala Naftiisa yuu u goglay.
Swahilice:
Anaye kufuru basi ukafiri wake utakuwa juu yake mwenyewe, na anaye tenda mema, basi wanazitengezea nafsi zao.
Uygurca:
كىمكى كاپىر بولسا (دوزاختا ئەبەدىي قېلىپ) كۇفرىنىڭ جازاسىنى ئۆزى تارتىدۇ، كىملەركى ياخشى ئەمەل قىلسا، ئۆزلىرى ئۈچۈن (ئاخىرەتتە) جاي راستلايدۇ
Japonca:
不信心の者は,その不信心のために責めを負う。また正しい行いの者は,自分自身のため(天国に)褥を用意するようなもの。
Arapça (Ürdün):
«من كفر فعليه كفره» وبال كفره وهو النار «ومن عمل صالحاً فلأنفسهم يمهدون» يوطئون منازلهم في الجنة.
Hintçe:
जो काफ़िर बन बैठा उस पर उस के कुफ्र का वबाल है और जिन्होने अच्छे काम किए वह अपने ही आसाइश का सामान कर रहें है
Tayca:
ผู้ใดปฏิเสธศรัทธา การปฏิเสธศรัทธาก็ตกอยู่กับเขา และผู้ใดกระทำความดี พวกเขาก็เตรียมที่พักไว้สำหรับตัวของพวกเขาเอง
İbranice:
אלה אשר כפרו , ייענשו על כפירתם. ואלה שעשו את המעשים הטובים, הכינו לעצמם גמול טוב
Hırvatça:
Oni koji nisu vjerovali - na svoju štetu nisu vjerovali, a oni koji su dobra djela činili - sebi su Džennet pripremili,
Rumence:
cei care au tăgăduit, asupra lor le va cădea tăgada, iar cei care au săvârşit fapte bune îşi vor aşterne lor înşişi.
Transliteration:
Man kafara faAAalayhi kufruhu waman AAamila salihan falianfusihim yamhadoona
Türkçe:
Kim küfre saparsa inkârı kendisi aleyhinedir. Barışa ve hayra yönelik bir iş yapanlarsa, kendi benlikleri için yer hazırlarlar.
Sahih International:
Whoever disbelieves - upon him is [the consequence of] his disbelief. And whoever does righteousness - they are for themselves preparing,
İngilizce:
Those who reject Faith will suffer from that rejection: and those who work righteousness will spread their couch (of repose) for themselves (in heaven):
Azerbaycanca:
Küfr edənin küfrü öz əleyhinə olar (qazandığı günaha görə Cəhənnəmə atılar). Yaxşı iş görənlər isə özləri üçün (Cənnətdə) rahat mənzillər hazırlamış olarlar ki,
Süleyman Ateş:
Kim inkar ederse, inkarı kendi aleyhinedir. İyi bir iş yapanlar da (cennette) kendileri için yer hazırlamaktadırlar.
Diyanet Vakfı:
Kim inkar ederse, inkarı kendi aleyhine olur. İyi işler yapanlara gelince, onlar da kendileri için (cennetteki yerlerini) hazırlamış olurlar.
Erhan Aktaş:
Kim küfrederse, küfrü kendi aleyhinedir. Kim sâlihâtı yaparsa(1), onlar kendileri için iyi bir gelecek hazırlamış olurlar.
Kral Fahd:
Kim inkâr ederse, inkârı kendi aleyhine olur. Salih ameller işleyenlere gelince, onlar da kendileri için (cennetteki yerlerini) hazırlamış olurlar.
Hasan Basri Çantay:
Kim küfrederse küfrü kendi aleyhinedir. Kim de iyi bir amel (ve hareket) de bulunursa (cennetdeki konaklarını) kendileri için hazırlamış olurlar.
Muhammed Esed:
hakikati inkar eden, inkarı(nın sorumluluğu)na katlanacak, doğru ve adil işler yapanlar ise kendileri için iyi bir hazırlık yapmış olacaklar,
Gültekin Onan:
Kim küfrederse, artık onun küfrü kendi aleyhinedir
Ali Fikri Yavuz:
Kim kâfir olursa, küfrü kendi aleyhinedir. Kim de salih amel işlerse, (sevablarını cennetde) kendileri için döşemiş olurlar.
Portekizce:
O incrédulo sofrerá o peso da sua incredulidade; ao contrário, aqueles que tiverem praticado o bem, estenderão leitos(para repouso) para si próprios (no Céu),
İsveççe:
de som förnekade sanningen skall drabbas av [hela tyngden av] sin förnekelse, men de som levde ett rättskaffens liv har jämnat vägen för sig själva -
Farsça:
کسانی که کافر شوند کفرشان به زیان خود آنان است، و آنان که کار شایسته انجام دهند، [بستر امن و آسایشی و اقامت گاه جاویدی] برای خود آماده می کنند،
Kürtçe:
ھەر کەس بێ باوەڕ بووبێت ئەوە (تۆڵەی) بێ باوەڕییەکەی لەسەرە ھەرکەسیش کردەوەی چاکی کردبێت ئەوە شوێن بۆ خۆیان (لە بەھەشتدا) ئامادە دەکەن
Özbekçe:
Ким куфр келтирса, унинг куфри ўз зарарига. Кимлар яхши амаллар қилган бўлса, ўзлари учун замин тайёрларлар.
Malayca:
Sesiapa yang kufur ingkar maka dia lah sahaja yang menanggung bencana kekufurannya itu, dan sesiapa yang beramal soleh (yang membuktikan imannya), maka merekalah orang-orang yang membuat persiapan untuk kesenangan diri mereka masing-masing;
Arnavutça:
ata që nuk kanë besuar, mohimi është në dëm të tyre, e ata që kanë punuar vepra të mira – vetes i kanë përgatitur (të mira),
Bulgarca:
който е неверник, против него е неверието му, а които вършат праведни дела, за себе си готвят,
Sırpça:
Они који нису веровали - на своју штету нису веровали, а они који су чинили добра дела - себи су припремили Рај,
Çekçe:
ten, kdo nevěřil obtížen bude nevírou svou, zatímco ti, kdož zbožné skutky konali, sami pro sebe si připravili ulehčení,
Urduca:
جس نے کفر کیا ہے اس کے کفر کا وبال اسی پر ہے اور جن لوگوں نے نیک عمل کیا ہے وہ اپنے ہی لیے فلاح کا راستہ صاف کر رہے ہیں
Tacikçe:
касоне, ки кофир бошанд, куфрашон ба зиёнашон бошад ва онҳо, ки коре шоиста карда бошанд, барои худ подоше (мукофоти) некӯ омода кардаанд,
Tatarca:
Берәү Аллаһуга карышып кәфер булса, кәферлеге үзенәдер, вә берәү Аллаһуга итагать итеп изге гамәлләр кылса, андый мөэминнәр җәннәттә үзләренә урын хәзерләрләр.
Endonezyaca:
Barangsiapa yang kafir maka dia sendirilah yang menanggung (akibat) kekafirannya itu; dan barangsiapa yang beramal saleh maka untuk diri mereka sendirilah mereka menyiapkan (tempat yang menyenangkan),
Amharca:
የካደ ሰው ክህደቱ (ጠንቁ) በእርሱው ላይ ነው፡፡ መልካምም የሠሩ ለነፍሶቻቸው (ማረፊያዎችን) ያዘጋጃሉ፡፡
Tamilce:
யார் நிராகரிப்பாரோ அவருடைய நிராகரிப்பு அவர் மீதுதான் கேடாக முடியும். இன்னும், எவர்கள் நன்மை செய்வார்களோ அவர்கள் தங்களுக்குத்தான் (சொர்க்கத்தில் சொகுசான) படுக்கைகளை விரித்துக் கொள்கிறார்கள்.
Korece:
믿음을 거역한 자들은 불신 에 대한 책임을 지게 될 것이며 선행을 실천한 신앙인들에게는 그들의 영혼을 위하여 보상이 있으 리라
Vietnamca:
Ai không có đức tin thì sẽ gánh chịu hậu quả cho sự vô đức tin đó của mình; còn ai (có đức tin) và hành thiện là tự chuẩn bị cho mình một chỗ cư ngụ tốt (nơi Thiên Đàng).
Ayet Linkleri: