Arapça:
لَّا يَحِلُّ لَكَ النِّسَاءُ مِن بَعْدُ وَلَا أَن تَبَدَّلَ بِهِنَّ مِنْ أَزْوَاجٍ وَلَوْ أَعْجَبَكَ حُسْنُهُنَّ إِلَّا مَا مَلَكَتْ يَمِينُكَ ۗ وَكَانَ اللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيْءٍ رَّقِيبًا
Çeviriyazı:
lâ yeḥillü leke-nnisâü mim ba`dü velâ en tebeddele bihinne min ezvâciv velev a`cebeke ḥusnühünne illâ mâ meleket yemînük. vekâne-llâhü `alâ külli şey'ir raḳîbâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Bundan başka kadınlar sana helâl olmaz. Bunları başka eşlerle değiştirmek de olmaz. İsterse güzellikleri hoşuna gitsin. Ancak sahip olduğun cariyen başka. Allah her şeye gözcü bulunuyor.
Diyanet İşleri:
Bundan sonra sana hiçbir kadın, cariyelerin bir yana, güzellikleri ne kadar hoşuna giderse gitsin, hiçbirini boşayıp başka bir eşle değiştirmen helal değildir. Allah her şeyi gözetmektedir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Bundan sonra kadın almak ve onlardan birini, değiştirmek, hatta güzellikleri seni hayretlere salsa bile, helal değildir sana, ancak malınla temellük ettiğin cariyeler müstesna ve Allah, her şeyi görür, gözetir.
Şaban Piriş:
Bundan sonra, cariyeler dışında, hoşuna gitse bile bir kadınla evlenmek, onları (bırakıp, yerlerine) başka eşlerle değiştirmek sana helal değildir. Allah, herşeyi görür gözetir.
Edip Yüksel:
Bunların ötesinde kadınlar sana helal değildir, ve eşlerinden her hangi birisini de onlarla değişemezsin. Güzellikleri senin ilgini çekse bile. Ancak elinin altındakiler ile yetin. ALLAH her şeyi gözetleyendir.
Ali Bulaç:
Bundan sonra (başka) kadınlar ve bunları başka eşlerle değiştirmek -güzellikleri senin hoşuna gitse bile- sana helal olmaz; ancak sağ elinin malik olduğu (cariyeler) başka. Allah herşeyi gözetleyip denetleyendir.
Suat Yıldırım:
Bundan böyle artık başka kadınlarla nikâhlanman, bunları başka hanımlarla değiştirmen, kendilerini güzel bulup beğensen bile, sana helâl değildir. Ancak elinin altındaki cariyeler bunun dışındadır. Allah her şeyi gözetlemektedir.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Bundan sonra sana (başka) kadınlar helâl olmaz ve bunları başka zevceler ile değiştirmek de helâl olmaz, velev ki, güzelilkleri pek hoşuna gidecek olsun. Ancak sağ elinin malik olduğu müstesna. Ve Allah her şey üzerine nazir olmuştur.
Yaşar Nuri Öztürk:
Bundan sonra sana artık başka kadınlar helal olmaz. Bunları, başka eşlerle değiştirmek de -onların güzellikleri hoşuna gitse bile - helal olmaz. Elinin sahip olabilecekleri müstesna. Allah her şey üzerinde bir Rakîb'dir, her şeyi gözetlemektedir.
Bekir Sadak:
Inanan erkek ve kadinlari, yapmadiklari bir seyden oturu incitenler, suphesiz iftira etmis ve apacik bir gunah yuklenmis olurlar. *
İbni Kesir:
Bundan sonra artık sana kadınlarla evlenmek ve güzellikleri hoşuna gitse de sağ elinin malik olduklarının dışında hiç birini başka bir eşle değiş tirmek helal değildir. Allah
Adem Uğur:
Bundan sonra artık başka kadınlarla evlenmen, elinin altında bulunan cariyeler hariç, güzellikleri hoşuna gitse bile, bunların yerine başka hanımlar alman sana helâl değildir. Allah her şeyi gözetler.
İskender Ali Mihr:
Bundan sonra sana (başka) kadınlar ve zevcelerinden birini, güzelliği hoşuna gitse bile (başka bir hanımla) değiştirmen helâl değildir. Elinin (altında) sahip oldukların (cariyeler) hariç. Ve Allah, herşeyi murakebe (denetleyen) edendir.
Celal Yıldırım:
(Ey Peygamber!) Bundan böyle kadın almak sana helâl olmaz. Onlardan birini başka eşlerle —güzellikleri senin hoşuna gitse bile— değiştirmen de helâl değildir. Ancak sahip olduğun cariyeler müstesna. Allah her şeyi görüp gözetendir.
Tefhim ul Kuran:
Bundan sonra (başka) kadınlar ve bunları başka eşlerle değiştirmek -güzellikleri senin hoşuna gitse bile- sana helal olmaz. Ancak sağ elinin malik olduğu (cariyeler) başka. Allah, her şeyi gözetleyip denetleyendir.
Fransızca:
Il ne t'est plus permis désormais de prendre [d'autres] femmes. ni de changer d'épouses, même si leur beauté te plaît; - à l'exception des esclaves que tu possèdes. Et Allah observe toute chose.
İspanyolca:
En adelante, no te será lícito tomar otras mujeres, ni cambiar de esposas, aunque te guste su belleza, a excepción de tus esclavas. Alá todo lo observa.
İtalyanca:
D'ora in poi non ti è più permesso di prendere altre mogli e neppure di cambiare quelle che hai con altre, anche se ti affascina la loro bellezza, eccetto le schiave che possiedi. Allah osserva ogni cosa.
Almanca:
Für dich sind die (anderen) Frauen nicht mehr halal danach, auch nicht, daß du an ihrer Stelle andere Gattinnen nimmst, selbst dann nicht, sollte ihre Schönheit dir gefallen außer denjenigen, die dir gehören. Und ALLAH ist immer über alles aufmerksam.
Çince:
以后不准你再娶妇女,也不准你以她们换掉别的妻子,即使你羡慕她们的美貌,除非是你的奴婢。真主是监视万物的。
Hollandaca:
Het zal u niet geoorloofd wezen, daarna andere vrouwen te nemen, noch eene uwer vrouwen tegen andere te ruilen, niettegenstaande hare schoonheid u behage, behalve de slaven welke door uwe rechterhand zullen worden bezeten. En God merkt alle dingen op.
Rusça:
Отныне тебе не дозволено жениться на других женщинах и заменять их другими женами, даже если их красота поразит тебя, но это не относится к невольницам, которыми овладела твоя десница. Аллах наблюдает за всякой вещью.
Somalice:
kuuma banaana Nabiyow Haweenka (kale) mar dambe iyo inaad Haween kale ku badasho si kasta ood ula yaabto Quruxdooda waxaad hanato mooyee (oo Gaalo laga helo) Eebana wax walba waa ilaaliye.
Swahilice:
Baada ya hawa hawakuhalalikii wewe wanawake wengine, wala kuwabadilisha kwa wake wengine ingawa uzuri wao ukikupendeza; isipo kuwa yule uliye mmiliki kwa mkono wako wa kulia. Na Mwenyezi Mungu anachungua kila kitu.
Uygurca:
(ئى پەيغەمبەر! ئىلكىڭدىكى ئاياللىرىڭدىن باشقا) يەنە خوتۇن ئالساڭ، ساڭا ھالال بولمايدۇ، باشقا ئاياللارنىڭ جامالى سېنى ئەجەبلەندۈرگەن تەقدىردىمۇ، ئۇلارنى يەڭگۈشلەش (ساڭا ھالال بولمايدۇ). پەقەت سېنىڭ ئىلكىڭدىكى چۆرىلەر بۇنىڭدىن مۇستەسنا، اﷲ ھەممە نەرسىنى كۆزىتىپ تۇرغۇچىدۇر
Japonca:
あなたはこの後,女(を娶ること)もまた妻たちを取り替えることも許されない。仮令その美貌があなたの気をひいても。ただしあなたの右手が所有する者は別である。アッラーは凡てのことを監視なされる。
Arapça (Ürdün):
«لا تحل» بالتاء وبالياء «لك النساء من بعد» التسع اللاتي اخترنك «ولا أن تبدل» بترك إحدى التاءين في الأصل «بهن من أزواج» بأن تطلقهن أو بعضهن وتنكح بدل من طلقت «ولو أعجبك حسنهن إلا ما ملكت يمينك» من الإماء فتحل لك وقد ملك صلى الله عليه وسلم بعدهن مارية وولدت له إبراهيم ومات في حياته «وكان الله على شيءٍ رقيبا» حفيظا.
Hintçe:
(ऐ रसूल) अब उन (नौ) के बाद (और) औरतें तुम्हारे वास्ते हलाल नहीं और न ये जायज़ है कि उनके बदले उनमें से किसी को छोड़कर और बीबियाँ कर लो अगर चे तुमको उनका हुस्न कैसा ही भला (क्यों न) मालूम हो मगर तुम्हारी लौंडियाँ (इस के बाद भी जायज़ हैं) और खुदा तो हर चीज़ का निगरॉ है
Tayca:
ไม่เป็นที่อนุมัติแก่เจ้าที่จะแต่งงานกับหญิงอื่นหลังจากนี้ และเจ้าอย่าได้เปลี่ยนพวกเธอเพื่อภริยาอื่น ๆ ถึงแม้ว่าความสวยงามของพวกเธอจะทำให้เจ้าพอใจก็ตาม นอกจากสิ่งที่มือขวาของเจ้าครอบครอง และอัลลอฮฺนั้นเป็นผู้ทรงเฝ้ามองทุกสิ่งทุกอย่าง
İbranice:
אין נשים אחרות מורשות לך אחרי זה, ולא תוכל להחליף בהן אישה מנשותיך אפילו אם מצאו חן בעיניך, פרט לאלה אשר בבעלותך, כי אלוהים היודע על כל דבר
Hırvatça:
Odsada ti nisu dopuštene druge žene, ni da umjesto njih neku drugu uzmeš, makar te i zadivila ljepota njihova, osim onih koje posjeduješ. A Allah sve nadzire.
Rumence:
Nu îţi este îngăduit să-ţi schimbi soţiile şi nici să-ţi iei alte femei afară de roabele tale, chiar dacă eşti fermecat de frumuseţea unora dintre ele. Dumnezeu asupra tuturor este Veghetor
Transliteration:
La yahillu laka alnnisao min baAAdu wala an tabaddala bihinna min azwajin walaw aAAjabaka husnuhunna illa ma malakat yameenuka wakana Allahu AAala kulli shayin raqeeban
Türkçe:
Bundan sonra sana artık başka kadınlar helal olmaz. Bunları, başka eşlerle değiştirmek de -onların güzellikleri hoşuna gitse bile - helal olmaz. Elinin sahip olabilecekleri müstesna. Allah her şey üzerinde bir Rakîb'dir, her şeyi gözetlemektedir.
Sahih International:
Not lawful to you, [O Muhammad], are [any additional] women after [this], nor [is it] for you to exchange them for [other] wives, even if their beauty were to please you, except what your right hand possesses. And ever is Allah, over all things, an Observer.
İngilizce:
It is not lawful for thee (to marry more) women after this, nor to change them for (other) wives, even though their beauty attract thee, except any thy right hand should possess (as handmaidens): and Allah doth watch over all things.
Azerbaycanca:
Bundan sonra (bu övrətlərindən əlavə) sənə (başqa) qadınlar halal olmaz. Bunları, gözəllikləri xoşuna gəlsə də, başqa qadınlarla dəyişmək olmaz. Sahib olduğunuz cariyələr isə istisnadır. Allah hər şeyə nəzarət edəndir!
Süleyman Ateş:
Bundan sonra artık sana (başka) kadınlar(la evlenmek), güzellikleri çok hoşuna giden kadınlar olsa da, bunları başka eşlerle değiştirmek helal değildir. Yalnız elinin altında bulunan(cariye)ler bunun dışındadır. Allah, her şeyi gözetleyicidir.
Diyanet Vakfı:
Bundan sonra artık başka kadınlarla evlenmen, elinin altında bulunan cariyeler hariç, güzellikleri hoşuna gitse bile, bunların yerine başka hanımlar alman sana helal değildir. Allah her şeyi gözetler.
Erhan Aktaş:
Bundan böyle başka kadınlarla evlenmen, eşlerini boşayıp yerine iyi olması hoşuna gitse bile başka kadın alman sana helâl olmaz.(1) Ancak antlaşma yolu ile(2) hak sahibi olduğun hariç. Allah, her şeyi gözetleyip denetleyendir.
Kral Fahd:
Bundan sonra artık başka kadınlarla evlenmen, elinin altında bulunan câriyeler hariç, güzellikleri hoşuna gitse bile, bunların yerine başka hanımlar alman sana helâl değildir. Allah her şeyi gözetler.
Hasan Basri Çantay:
Bundan sonra kadınlar (ı alman) ve bunları her hangi zevcelerle değişdirmen, güzellikleri hoşuna gitse de, sana halâl olmaz. Sağ elinin mâlik olduğu (cariyeler) müstesna. Allah her şey´e hakkiyle nigehbandır.
Muhammed Esed:
Bundan sonra (başka) hiçbir kadın sana helal değildir -onları(n hiçbirini) başka kadınlarla, güzellikleri seni fazlasıyla cezbetse de, değiştirme(ne izin verilmemiştir)- (halen) sahip oldukların dışında (hiç biri sana helal değildir). Allah her şeyi görüp gözetendir.
Gültekin Onan:
Bundan sonra (başka) kadınlar ve bunları başka eşlerle değiştirmek -güzellikleri senin hoşuna gitse bile- sana helal olmaz
Ali Fikri Yavuz:
(Dünya süsünü terkedib seni seçen ve dokuz kimseden ibaret olan) bu zevcelerden sonra, başka kadınlar sana helâl olmaz. Bunlardan boşayıb da yerlerine başkalarını almak da olmaz
Portekizce:
Alem dessas não te será permitido casares com outras, nem trocá-las por outras mulheres, ainda que suas belezas teencantarem, com exceção das que a tua mão direita possua. E Deus é Observador de tudo.
İsveççe:
Det är hädanefter inte tillåtet för dig att ta [andra] kvinnor till hustrur eller att låta andra ta [dina nuvarande] hustrurs platser, hur intagen du än kan vara av deras skönhet. [Av andra kvinnor får du] inte [närma dig] någon utöver dem som du rättmätigt besitter. Och Gud vakar över allt.
Farsça:
[غیر از زن هایی که گفته شد] از این پس زنان دیگر برای تو حلال نیست، و [نیز] جایز نیست که آنان را به همسرانی دیگر تبدیل کنی گرچه زیبایی آنان تو را خوش آید، مگر کنیزی که مالکش شوی؛ و خدا نگهبان و مراقب همه چیز است.
Kürtçe:
دوای ئەمانە (کە ھاوسەرتن) ھیچ ئافرەتێکت بۆ حەڵاڵ نیە و ناشتوانی بیان گۆڕی بەھاوسەرانی تر ھەرچەندە بە جوانیان سەرسام بیت (ڕێك و پێکیان سەرنجت رابکێشێ) مەگەر وەك کەنیزەك ببیتە خاوەنی وەخوا بەسەر ھەموو شتێکدا چاودێرە
Özbekçe:
Сенга бундан бошқа аёллар ҳалол бўлмас ва уларга бошқа завжаларни алмаштиришинг ҳам бўлмас. Агар ўшаларнинг ҳусни сени ажаблантирса ҳам. Магар қўлингда мулк бўлган (чўри) бўлса мумкин. Аллоҳ ҳар бир нарсани кузатиб тургувчи зотдир.
Malayca:
Tidak halal bagimu berkahwin dengan perempuan-perempuan yang lain sesudah (isteri-isterimu yang ada) itu, dan engkau juga tidak boleh menggantikan mereka dengan isteri-isteri yang baharu sekalipun engkau tertarik hati kepada kecantikan mereka, kecuali hamba-hamba perempuan yang engkau miliki. Dan (ingatlah) Allah sentiasa Mengawasi tiap-tiap sesuatu.
Arnavutça:
Prej tash – nuk të lejohen gratë (që t’i marrësh për bashkëshorte), as të marrësh tjetër grua në vend të tyre, e sikur madje edhe të të magjeps bukuria e tyre, pos skllaveve. E, Perëndia është mbikëqyrës për çdo gjë.
Bulgarca:
И не са ти разрешени отпосле други жени освен тези, нито да ги подменяш със съпруги, дори да те е възхитила тяхната красота, освен владените от десницата ти. Аллах всяко нещо наблюдава.
Sırpça:
Од сада ти нису допуштене друге жене, ни да уместо њих неку другу узмеш, макар те и задивила њихова лепота, осим оних које поседујеш. А Аллах све надзире.
Çekçe:
A není ti dovoleno po tomto, aby sis vzal jiné ženy ani abys je vyměňoval za manželky jiné, i kdyby se ti líbila krása jejich, kromě těch, jichž zmocnila se pravice tvá. A Bůh na věci všechny dozírá.
Urduca:
اس کے بعد تمہارے لیے دوسری عورتیں حلال نہیں ہیں، اور نہ اس کی اجازت ہے کہ ان کی جگہ اور بیویاں لے آؤ خواہ اُن کا حسن تمہیں کتنا ہی پسند ہو، البتہ لونڈیوں کی تمہیں اجازت ہے اللہ ہر چیز پر نگران ہے
Tacikçe:
Баъд аз ин занон ҳеҷ зане бар ту ҳалол нест ва низ зане ба ҷои ояҳо ихтиёр кардан, ҳарчанд туро аз зебоии ӯ хуш ояд, ғайри он чӣ ба ғанимат ба дасти ту афтад. Ва Худо назораткунандаи ҳар чизест!
Tatarca:
Ий Мухәммәд г-м, ошбу тугыз хатыннан соң хатын алмак сиңа хәләл түгел, һәм бер хатыныңны талак итеп аның урынына икенче хатын алмак та хәләл түгелдер, гәрчә ул икенче хатын чибәрлеге белән сине гаҗәбләндерсә дә, мәгәр кулында үз тәрбияңдә булган кәнизәк хатын сиңа хәләлдер. Аллаһ һәрнәрсәне күзәтеп саклаучы булды.
Endonezyaca:
Tidak halal bagimu mengawini perempuan-perempuan sesudah itu dan tidak boleh (pula) mengganti mereka dengan isteri-isteri (yang lain), meskipun kecantikannya menarik hatimu kecuali perempuan-perempuan (hamba sahaya) yang kamu miliki. Dan adalah Allah Maha Mengawasi segala sesuatu.
Amharca:
ከእነዚህ በኋላ እጅህ ከጨበጠቻቸው (ባሮች) በስተቀር ሴቶች ለአንተ አይፈቀዱልህም፡፡ ከሚስቶችም መልካቸው ቢደንቅህም እንኳ በእነርሱ ልታላውጥ (አይፈቀደልህም)፡፡ አላህም በነገሩ ሁሉ ላይ ተጠባባቂ ነው፡፡
Tamilce:
(இந்த அத்தியாயத்தின் ஐம்பதாவது வசனத்தில் கூறப்பட்ட பெண்களுக்கு) பின்னர் (வேறு) பெண்கள் உமக்கு ஆகுமாக மாட்டார்கள். இன்னும், இவர்களுக்கு பதிலாக (வேறு) பெண்களை நீர் மாற்றுவதும் (உமக்கு) ஆகுமானதல்ல, அவர்களின் அழகு உம்மைக் கவர்ந்தாலும் சரியே. உமது வலக்கரம் சொந்தமாக்கிய பெண்களைத் தவிர. (அந்த அடிமைப் பெண்கள் உமக்கு ஆகுமானவர்களே.) அல்லாஹ் எல்லாவற்றையும் கண்காணிப்பவனாக இருக்கிறான்.
Korece:
그 이후는 그대가 그 이상의 여성과 결혼함이 허용되지 아니 하며 미모의 여성이 그대를 유혹 한다 하여도 그녀들을 대체할 수 없으되 그대의 오른손이 소유한 것들은 제외라 실로 하나님은 모 든 것을 지켜보는 분이시라
Vietnamca:
Ngươi không được phép cưới thêm vợ nữa và cũng không được thay đổi (ly dị) họ để cưới những phụ nữ khác làm vợ cho dù sắc đẹp của những phụ nữ đó có làm Ngươi thích thú đi chăng nữa, ngoại trừ nữ tù binh nào nằm trong tay Ngươi. Quả thật, Allah là Đấng Giám Sát mọi thứ.
Ayet Linkleri: