Arapça:
وَتَتَّخِذُونَ مَصَانِعَ لَعَلَّكُمْ تَخْلُدُونَ
Çeviriyazı:
vetetteḫiẕûne meṣâni`a le`alleküm taḫlüdûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz?
Diyanet İşleri:
Kardeşleri Hud, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yüksek yere koca bir bina kurup, boş şeyle mi uğraşırsınız? Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladığınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiğiniz şeyleri size verenden sakının; davarları, oğulları, bahçeleri ve akarsuları size O vermiştir. Doğrusu hakkınızda büyük günün azabından korkuyorum" dedi.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Sağlam yapılar, kaleler yaparsınız da ebedi kalacağını mı umarsınız?
Şaban Piriş:
Ebedi kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı yapıyorsunuz?
Edip Yüksel:
Ebedi kalırsınız diye sağlam yapılar mı edinirsiniz?
Ali Bulaç:
Ölümsüz kılınmak umuduyla sanat yapıları mı ediniyorsunuz?
Suat Yıldırım:
Siz her yol üzerinde, gelip geçenleri şaşırtmak için bir alamet yapıp saçma sapan şeylerle mi uğraşırsınız?O muazzam yapıları dünyada ebedî kalmak gayesiyle mi inşa ediyorsunuz?Başkalarının hukukuna karşı hiç sınır tanımadan hep böyle zorbalık mı yapacaksınız? [89,6-7; 53,50; 41,15; 46,25; 69,7]
Ömer Nasuhi Bilmen:
«Ve birtakım sağlam köşkler de ediniyorsunuz. Sankı daimî kalacaksınız?»
Yaşar Nuri Öztürk:
Sanayi üreten yerler edinerek sonsuzlaşmak ümidine mi düşüyorsunuz?
Bekir Sadak:
26:124
İbni Kesir:
Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz?
Adem Uğur:
Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı ediniyorsunuz?
İskender Ali Mihr:
Ve (bu dünyada) ebedî kalacağınızı umarak, yapıtlar ediniyorsunuz.
Celal Yıldırım:
Devamlı kalacağınızı umarak birtakım (su kanalları, sarnıçlar, kaleler gibi) sanat eserleri sayılacak yapıları mı (kendinize tek iş ve amaç) ediniyorsunuz ?
Tefhim ul Kuran:
«Ölümsüz kılınmak umuduyla sanat yapıları mı ediniyorsunuz?»
Fransızca:
Et édifiez-vous des châteaux comme si vous deviez demeurer éternellement ?
İspanyolca:
y hacéis construcciones esperando, quizá, ser inmortales?
İtalyanca:
E costruirete fortezze come se doveste vivervi in perpetuo?
Almanca:
Und ihr macht künstliche Seen, damit ihr vielleicht ewig lebt.
Çince:
以供游戏。你们设立一些堡垒,好象你们将永居尘世一样。
Hollandaca:
En richt gij prachtige werken op, in de hoop die eeuwig te bezitten?
Rusça:
строить замки (или водохранилища), словно вы будете жить вечно,
Somalice:
Ood Yeelanaysaan Masaanic (Dhismo) inaad Waartaan Darteed.
Swahilice:
Na mnajenga majengo ya fakhari kama kwamba mtaishi milele!
Uygurca:
(گويا سىلەر ئۆلمەيدىغاندەك) دۇنيادا مەڭگۈ قېلىشنى ئۈمىد قىلىپ پۇختا سارايلارنى سالامسىلەر
Japonca:
またあなたがたは(永遠に)住もうとして,堅固な高楼を建てるのですか。
Arapça (Ürdün):
«وتتخذون مصانع» للماء تحت الأرض «لعلكم» كأنكم «تخلدون» فيها لا تموتون.
Hintçe:
और बड़े बड़े महल तामीर करते हो गोया तुम हमेशा (यहीं) रहोगे
Tayca:
และพวกท่านสร้างคฤหาสน์เสมือนกับว่าพวกท่านจะอยู่อย่างตลอดกาลกระนั้นหรือ?
İbranice:
ותבנו מבצרים, המשוררים ומדמים שחייכם נצחיים
Hırvatça:
i podižete utvrde kao da ćete vječno živjeti,
Rumence:
Vă veţi face întărituri ca şi cum aţi veşnici?
Transliteration:
Watattakhithoona masaniAAa laAAallakum takhludoona
Türkçe:
"Sanayi üreten yerler edinerek sonsuzlaşmak ümidine mi düşüyorsunuz?"
Sahih International:
And take for yourselves palaces and fortresses that you might abide eternally?
İngilizce:
And do ye get for yourselves fine buildings in the hope of living therein (for ever)?
Azerbaycanca:
Sanki (dünyada) əbədi qalacaqsınız deyə (yeraltı) su hövzələri (qalalar, yaxud qəsrlər) tikirsiniz!
Süleyman Ateş:
Belki ebedi yaşarsınız diye köşkler (ve müstahkem kaleler) ediniyorsunuz?
Diyanet Vakfı:
Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı ediniyorsunuz?
Erhan Aktaş:
“Hiç ölmeyeceğinizi sanarak sağlam yapılar ediniyorsunuz.”
Kral Fahd:
Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı ediniyorsunuz?
Hasan Basri Çantay:
«Ebedî kalacağınızı umarak yer altında su mahzenleri edinir misiniz»?
Muhammed Esed:
Ve sonsuza kadar yaşayacağınız kuruntusuyla, sapasağlam malikaneler mi edineceksiniz?
Gültekin Onan:
26:125
Ali Fikri Yavuz:
Dünyada ebedî kalacakmışsınız gibi, bir takım saraylar ve havuzlar da ediniyorsunuz?
Portekizce:
E construístes inexpugnáveis fortalezas como que para eternizar-vos?
İsveççe:
och de befästa borgar ni bygger - hoppas ni därigenom nå odödlighet?
Farsça:
و قلعه ها و کاخ های استوار و می لل برمی گیرید، که شاید جاودانه بمانید؟
Kürtçe:
وە چەند کۆشک و قەڵای بەھێز (کارگە) دروست دەکەن بەو ئومێدەی ھەر بمێننەوە ونەمرن
Özbekçe:
Ва худди мангу туражакдек «маснаълар» тутаверасизми?. (Оятдаги «маснаълар» сўзи ҳозирги араб тилида завод-фабрикалар маъносида ишлатилмоқда. Од қавми улкан қасрлар қуриш, тоғларни ўйиб ишлаш ва бошқа фахр учун кўтарадиган биноларида фойдаланадиган асбоб-ускуналарни ишлаб чиқарадиган ишхоналарга эга эди, «масонеълар»дан мурод ўшалар, оятда қурилишларга доир очиқ-ойдин маъно бор.)
Malayca:
"Dan kamu pula bersusah payah mendirikan istana-istana dan benteng-benteng yang kukuh dengan harapan hendak kekal hidup selama-lamanya?
Arnavutça:
dhe ngritni pallate (luksoze), thuas edo të jetoni gjithmonë,
Bulgarca:
И правите дворци, сякаш ще векувате.
Sırpça:
и подижете тврђаве као да ћете вечно да живите,
Çekçe:
a chcete stále zakládat stavby - hodláte snad být nesmrtelní?
Urduca:
اور بڑے بڑے قصر تعمیر کرتے ہو گویا تمہیں ہمیشہ رہنا ہے
Tacikçe:
Ва бад-ин пиндор, ки ҳамеша зиндаед, қасрхое бино мекунед?
Tatarca:
Янә дөньяда мәңге яшәү өмете белән төрле бөек биналар ясыйсызмы?
Endonezyaca:
dan kamu membuat benteng-benteng dengan maksud supaya kamu kekal (di dunia)?
Amharca:
«የውሃ ማጠራቀሚያዎችንና ሕንፃዎችንም ዘላለም መኖርን የምትከጅሉ ኾናችሁ ትሠራላችሁን
Tamilce:
இன்னும், பெரிய கோட்டைகளை(யும் நீர் துறைகளையும்) நீங்கள் ஏற்படுத்துகிறீர்கள், நீங்கள் நிரந்தரமாக (இந்த உலகத்தில்) இருக்கப்போவதைப் போன்று.
Korece:
너희가 영생하고자 궁전 을 세우느뇨
Vietnamca:
“Lẽ nào các người xây cất những lâu đài kiên cố để mong ở trong đó vĩnh viễn?”
Ayet Linkleri: