Arapça:
قَالُوا نَعْبُدُ أَصْنَامًا فَنَظَلُّ لَهَا عَاكِفِينَ
Çeviriyazı:
ḳâlû na`büdü aṣnâmen feneżallü lehâ `âkifîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Birtakım putlara taparız da onlar sayesinde toplanırız dediler.
Diyanet İşleri:
Putlara tapıyoruz, onlara bağlanıp duruyoruz demişlerdi.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Putlara tapıyoruz dediler ve onlara kulluk edip durmadayız.
Şaban Piriş:
Onlar da: Putlara ibadet ediyoruz, onlara devamlı (ibadet ederek) hiç ayrılmayız, dediler.
Edip Yüksel:
"Heykellere tapıyoruz; biz kendimizi onlara adamış bulunuyoruz," dediler.
Ali Bulaç:
Demişlerdi ki: "Putlara tapıyoruz, bunun için sürekli onların önünde bel büküp eğiliyoruz."
Suat Yıldırım:
Onlar da: “Kendi putlarımıza ibadet ediyoruz.” dediler ve ilave ettiler: “Onlara tapmaya da devam edeceğiz!”
Ömer Nasuhi Bilmen:
Dediler ki: «Putlara ibadet ediyoruz. Onlara (ibadete) devam edip duruyoruz.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Dediler: "Birtakım putlara tapıyoruz. Onların önünde toplanıp tapınmaya devam edeceğiz."
Bekir Sadak:
26:75
İbni Kesir:
Onlar da: Putlara tapıyoruz ve onlara bağlanıp duruyoruz, demişlerdi.
Adem Uğur:
Putlara tapıyoruz ve onlara tapmaya devam edeceğiz diye cevap verdiler.
İskender Ali Mihr:
“Biz putlara tapıyoruz. Böylece onlara devamlı ibadet edeceğiz.” dediler.
Celal Yıldırım:
«Putlara tapıyoruz ve hep onlar için toplanıp üzerlerine kapanırcasına tapmaya devam ediyoruz» dediler.
Tefhim ul Kuran:
Demişlerdi ki: «Putlara tapıyoruz, bunun için sürekli onların önünde bel büküp eğiliyoruz.»
Fransızca:
Ils dirent : "Nous adorons des idoles et nous leurs restons attachés".
İspanyolca:
Dijeron: «Servimos a ídolos y continuaremos entregándonos a su culto».
İtalyanca:
Risposero: «Adoriamo gli idoli e resteremo fedeli a loro».
Almanca:
Sie sagten: "Wir dienen unseren Statuen, dann bleiben wir ihnen stets ergeben.
Çince:
他们说:我们崇拜偶像,我们一直是虔诚的。
Hollandaca:
Zij antwoordden: Wij aanbidden afgoden, en wij dienen deze alle dagen met standvastigheid.
Rusça:
Они сказали: "Мы поклоняемся идолам и постоянно предаемся им".
Somalice:
Waxay Dheheen waxaannu Caabudi Sanamyo oonu ahaan kuwo ku Nagaada.
Swahilice:
Wakasema: Tunaabudu masanamu, daima tunayanyenyekea.
Uygurca:
ئۇلار: «بۇتلارغا ئىبادەت قىلىمىز، بۇ ئىبادەتنى داۋالاشتۇرىمىز» دېيىشتى
Japonca:
かれらは言った。「わたしたちは偶像を崇拝し,いつもこれに仕えるのです。」
Arapça (Ürdün):
«قالوا نعبد أصناما» صرحوا بالفعل ليعطفوا عليه «فنظل لها عاكفين» نقيم نهارا على عبادتها زادوه في الجواب افتخارا به.
Hintçe:
कि तुम लोग किसकी इबादत करते हो तो वह बोले हम बुतों की इबादत करते हैं और उन्हीं के मुजाविर बन जाते हैं
Tayca:
พวกเขากล่าวว่า “เราเคารพภักดีรูปปั้นแล้วเราจะคงเป็นผู้ยึดมั่นต่อมันตลอดไป”
İbranice:
אמרו: 'אנו עובדים פסלים ונישאר מסורים להם
Hırvatça:
a oni odgovorili: "Obožavamo kumire i povazdan im se molimo",
Rumence:
Ei spuseră: “Ne închinăm unor idoli, de care rămânem legaţi.”
Transliteration:
Qaloo naAAbudu asnaman fanathallu laha AAakifeena
Türkçe:
Dediler: "Birtakım putlara tapıyoruz. Onların önünde toplanıp tapınmaya devam edeceğiz."
Sahih International:
They said, "We worship idols and remain to them devoted."
İngilizce:
They said: "We worship idols, and we remain constantly in attendance on them."
Azerbaycanca:
Onlar: “Bütlərə ibadət edir və onlara tapınmaqda davam edirik!” – deyə cavab vermişdilər.
Süleyman Ateş:
Putlara tapıyoruz, onların önünde ibadete duruyoruz. dediler.
Diyanet Vakfı:
"Putlara tapıyoruz ve onlara tapmaya devam edeceğiz" diye cevap verdiler.
Erhan Aktaş:
“Putlara kulluk ediyoruz. Kendimizi onlara adamaktan vazgeçmeyeceğiz.” dediler.
Kral Fahd:
«Putlara tapıyoruz ve onlara tapmaya devam edeceğiz» diye cevap verdiler.
Hasan Basri Çantay:
Dediler: «Putlara tapıyoruz. Onun için bütün gün onlara vakf-ı hizmet etmekde sabit ve dâimiz».
Muhammed Esed:
Onlar da: "Putlara kulluk ediyoruz" diye karşılık verdiler, "ve her zaman, kendini onlara adamış kimseler olarak kalacağız!"
Gültekin Onan:
Demişlerdi ki: "
Ali Fikri Yavuz:
Onlar da: “- Bir takım putlara tapıyoruz, bütün gün onlara ibadete devam ediyoruz.” dediler.
Portekizce:
Responderam-lhe: Adoramos os ídolos, aos quais estamos consagrados.
İsveççe:
De svarade: "Vi tillber [våra] gudabilder och vi skall fortsätta att ge dem vår hängivna dyrkan."
Farsça:
گفتند: بت هایی را می پرستیم و همواره ملازم پرستش آنها هستیم.
Kürtçe:
ووتیان بتانێک دەپەرستین ئەمجا بەردەوام بەندایەتیان دەکەین
Özbekçe:
Улар: «Санамларга ибодат қилмоқдамиз. Ва уларга ихлос ила ибодат қилишда бардавом бўлурмиз», дедилар. (Тош ёки бошқа нарсадан юзи инсон юзига ўхшатиб ишланган бутга «санам» дейилади.)
Malayca:
Mereka menjawab: "Kami menyembah berhala-berhala, maka (kerana memuliakannya) kami berkekalan menyembahnya".
Arnavutça:
Ata u përgjegjën: “Adhurojmë idhujt, dhe përherë u jemi të prirur atyre”.
Bulgarca:
рекоха: “Служим на идоли и ще продължим да им се кланяме.”
Sırpça:
Они одговорише: „Обожавамо идоле и по цео дан им се молимо“,
Çekçe:
Odpověděli: 'Modly uctíváme a v oddanosti k nim setrváváme.'
Urduca:
انہوں نے جواب دیا "کچھ بت ہیں جن کی ہم پوجا کرتے ہیں اور انہی کی سیوا میں ہم لگے رہتے ہیں"
Tacikçe:
Гуфтачкд: «Бутонеро мепарастем ва муқими остонашон ҳастем».
Tatarca:
Әйттеләр: "Сынымнарга гыйбадәт кылабыз, һәрвакыт аларга гыйбадәттә булабыз", – дип.
Endonezyaca:
Mereka menjawab: "Kami menyembah berhala-berhala dan kami senantiasa tekun menyembahnya".
Amharca:
«ጣዖታትን እንገዛለን፤ እርሷንም በመገዛት ላይ እንቆያለን» አሉ፡፡
Tamilce:
அவர்கள் கூறினார்கள்: “நாங்கள் சிலைகளை வணங்குகிறோம். அவற்றை வழிபட்டவர்களாகவே நாங்கள் தொடர்ந்து இருப்போம்.”
Korece:
그들이 대답하길 우리는 우 상들을 숭배하며 이에 헌신하니라
Vietnamca:
Họ đáp: “Bọn ta đang thờ các bục tượng, bọn ta rất sùng kính các thần linh này.”
Ayet Linkleri: