Arapça:
وَيَوْمَ تَقُومُ السَّاعَةُ يَوْمَئِذٍ يَتَفَرَّقُونَ
Çeviriyazı:
veyevme teḳûmü-ssâ`atü yevmeiẕiy yeteferraḳûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Kıyamet saatinin gelip çattığı gün varya, o gün (inananlarla inanmayanlar) ayrılırlar.
Diyanet İşleri:
Kıyamet koptuğu gün, işte o gün, darmadağın olurlar.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve kıyametin koptuğu gün yok mu, işte o gün tamamıyla ayrılırlar da.
Şaban Piriş:
Kıyametin kopacağı gün, (müminlerle küfre sapanlar birbirlerinden) ayrılırlar.
Edip Yüksel:
Saatin gerçekleştiği gün gruplara ayrılırlar.
Ali Bulaç:
Kıyamet-saatinin kopacağı gün, (mü'minlerle kafirler birbirlerinden) ayrılırlar.
Suat Yıldırım:
Kıyamet saati gelip çattığında, işte o gün, müminlerle kâfirler birbirlerinden ayrılırlar.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve o gün ki Kıyamet kopar, o gün birbirinden ayrılırlar.
Yaşar Nuri Öztürk:
Saat gelip çattığı gün, o gün, hepsi birbirinden ayrılacaktır.
Bekir Sadak:
Sizi topraktan yaratmasi O´nun varliginin belgelerindendir. Sonra hemen birer insan olup yeryuzune yayilirsiniz.
İbni Kesir:
Kıyametin kopacağı gün
Adem Uğur:
Kıyamet kopacağı gün, işte o gün (müminlerle inkârcılar) birbirlerinden ayrılacaklardır.
İskender Ali Mihr:
Ve o saatin vuku bulduğu (kıyâmetin koptuğu) gün, izin günü onlar fırkalara ayrılırlar.
Celal Yıldırım:
Kıyamet kopacağı gün, evet o gün (putperestlerle putları, mü´minlerle kâfirler, suçlu günahkârlarla suçsuzlar) birbirlerinden (seçilip) ayrılırlar.
Tefhim ul Kuran:
Kıyamet saatinin kopacağı gün, (mü´minlerle kâfirler birbirlerinden) ayrılırlar.
Fransızca:
Le jour où l'Heure arrivera, ce jour-là ils se sépareront [les uns des autres].
İspanyolca:
El día que suene la Hora se dividirán:
İtalyanca:
E il Giorno in cui giungerà l'Ora, in quel Giorno verranno separati.
Almanca:
Und an dem Tag, wenn die Stunde anschlägt, an diesem Tag werden sie auseinandergehen.
Çince:
复活时来临之日,他们将彼此分离。
Hollandaca:
Op den dag waarop het uur zal komen, zullen de ware geloovigen en de ongeloovigen gescheiden zijn.
Rusça:
В тот день, когда наступит Час, они (творения) разделятся.
Somalice:
Maalintay kici Saacadu waa maalin ay kala tagi Dadku.
Swahilice:
Na siku itapo simama Saa, siku hiyo watagawanyika.
Uygurca:
قىيامەت قايىم بولغان كۈندە (مۆمىنلەر بىلەن كاپىرلار) بىر - بىرىدىن ئايرىلىدۇ
Japonca:
(審判の)時が到来するその日には,(凡ての人は)ちりぢりにされるであろう。
Arapça (Ürdün):
«ويوم تقوم الساعة يومئذ» تأكيد «يتفرقون» المؤمنون والكافرون.
Hintçe:
और जिस दिन क़यामत बरपा होगी उस दिन (मोमिनों से) कुफ्फ़ार जुदा हो जाएँगें
Tayca:
และวันที่วาระสุดท้ายจะเกิดขึ้น วันนั้นพวกเขาจะแยกออกจากกัน
İbranice:
וביום אשר תגיע 'השעה,' ביום ההוא ייפרדו
Hırvatça:
Na Dan kada nastupi Čas suda, ljudi će se razdvojiti:
Rumence:
În Ziua când va veni Ceasul, în Ziua aceea ei se vor despărţi unii de alţii.
Transliteration:
Wayawma taqoomu alssaAAatu yawmaithin yatafarraqoona
Türkçe:
Saat gelip çattığı gün, o gün, hepsi birbirinden ayrılacaktır.
Sahih International:
And the Day the Hour appears - that Day they will become separated.
İngilizce:
On the Day that the Hour will be established,- that Day shall (all men) be sorted out.
Azerbaycanca:
Qiyamət qopacağı gün – məhz o gün (mö’minlərlə kafirlər bir-birindən) ayrılacaqlar.
Süleyman Ateş:
O sa'at başladığı gün, o gün (inananlar ve inanmayanlar) ayrılırlar:
Diyanet Vakfı:
Kıyamet kopacağı gün, işte o gün (müminlerle inkarcılar) birbirlerinden ayrılacaklardır.
Erhan Aktaş:
Sâ’at’in gerçekleştiği gün;(1) O Gün(2), onlar(3) birbirinden ayrılırlar.
Kral Fahd:
Kıyamet kopacağı gün, işte o gün (müminlerle inkarcılar) birbirlerinden ayrılacaklardır.
Hasan Basri Çantay:
Kıyametin kopacağı gün, (evet) o gün (mü´minlerle kâfirler) birbirinden ayrılırlar.
Muhammed Esed:
Ve Son Saat gelip çattığında o Gün (herkesin) ne olduğu ortaya çıkacaktır:
Gültekin Onan:
Kıyamet saatinin kopacağı gün, (müminlerle kafirler birbirlerinden) ayrılırlar.
Ali Fikri Yavuz:
Kıyamet kopacağı gün, o gün müminlerle kâfirler birbirinden ayrılırlar (müminler cennete, kâfirler cehenneme)...
Portekizce:
No dia em que chegar a Hora, nesse dia se separarão.
İsveççe:
Och när den Yttersta stunden är inne kommer [människorna] att delas [i två grupper];
Farsça:
و روزی که قیامت برپا شود آن روز [همه] از هم جدا می شوند،
Kürtçe:
ئەو ڕۆژەی کە قیامەت ھەڵدەسێ (خەڵك) لەو ڕۆژەدا جیادەبنەوە لەیەکتر
Özbekçe:
Қиёмат қоим бўлган куни, ўша куни (гуруҳларга) бўлинурлар. (Одамлар қиёмат куни икки гуруҳга ажраладилар.)
Malayca:
Dan semasa berlakunya kiamat, mereka pada hari itu akan berpecah kepada dua kumpulan (setelah selesai perbicaraan).
Arnavutça:
E, atë ditë kur të arrijë çasti i ringjalljes (Dita e Kijametit), atë ditë ata, - do të ndahen:
Bulgarca:
В Деня, когато настане Часът, в този Ден ще се разделят.
Sırpça:
На Дан кад наступи Час оживљења, људи ће се раздвојити,
Çekçe:
A v den, kdy Hodina udeří, lidé rozděleni budou:
Urduca:
جس روز وہ ساعت برپا ہو گی، اس دن (سب انسان) الگ گروہوں میں بٹ جائیں گے
Tacikçe:
Ва чун қиёмат барпо шавад, дар он рӯз аз якдигар чудо шаванд (мӯъминон аз кофирон).
Tatarca:
Кыямәт көнне җәннәткә керәсе мөэминнәр, җәһәннәмгә керәсе кешеләрдән аерылырлар.
Endonezyaca:
Dan pada hari terjadinya kiamat, di hari itu mereka (manusia) bergolong-golongan.
Amharca:
ሰዓቲቱ በምትቆምበት ቀንም በዚያ ቀን ይለያያሉ፡፡
Tamilce:
இன்னும், மறுமை நிகழும் நாளில் - அந்நாளில் அவர்கள் (ஒவ்வொருவரும் தத்தமது அமலுக்குரிய கூலியைப் பெறுவதற்கு) பிரிந்து விடுவார்கள்.
Korece:
심판의 날이 오는 그날 그때그들은 서로 혜어지니라
Vietnamca:
Vào Ngày mà thời khắc Tận Thế được dựng lên, đó là Ngày mà nhân loại sẽ được tách biệt (giữa những người có đức tin và những kẻ vô đức tin).
Ayet Linkleri: