Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

3

Sûredeki Ayet No: 

72

Ayet No: 

365

Sayfa No: 

59

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَقَالَت طَّائِفَةٌ مِّنْ أَهْلِ الْكِتَابِ آمِنُوا بِالَّذِي أُنزِلَ عَلَى الَّذِينَ آمَنُوا وَجْهَ النَّهَارِ وَاكْفُرُوا آخِرَهُ لَعَلَّهُمْ يَرْجِعُونَ

Çeviriyazı: 

veḳâleṭ ṭâifetüm min ehli-lkitâbi âminû billeẕî ünzile `ale-lleẕîne âmenû veche-nnehâri vekfürû âḫirahû le`allehüm yerci`ûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Kitap ehlinden bir grup: "Müminlere indirilene günün başlangıcında inanın, sonunda da inkâr edin, belki onlar da dönerler." dedi.

Diyanet İşleri: 

Kitap ehlinden bir takımı şöyle dedi: "İnananlara indirilene günün başında inanın, sonunda inkar edin ki, belki dönerler ve dininize uyanlardan başkasına inanmayın". De ki: "Doğru yol Allah'ın yoludur". Ve yine başkasına da verildiğine veya Rabbinizin katında Müslümanların karşı delil getirip sizi alt edeceğine inanmayın, derler. De ki: "Doğrusu bol nimet Allah'ın elindedir, onu dilediğine verir. Allah'ın fazlı her şeyi kaplar, O her şeyi bilir".

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Kitap ehlinin bir bölüğü de dedi ki: İman edenlere indirilene gündüzün inanın, akşam üstü inanmayın, kafir olun, belki iman edenler de inançlarından dönerler.

Şaban Piriş: 

Kitap ehlinden bir kısmı: "İman edenlere indirilene günün başında (sabahleyin) inanın, sonunda (akşamleyin) küfredin, belki dönerler" dedi.

Edip Yüksel: 

Kitap halkından bir grup dedi ki: "İnananlara indirilmiş olana gündüzün başında inanın ve sonunda inkar edin. Böylece belki dinlerinden dönerler."

Ali Bulaç: 

Kitap Ehlinden bir bölümü, dedi ki: "İman edenlere inene gündüzün başlangıcında inanın, bitiminde ise inkar edin. Belki onlar da dönerler."

Suat Yıldırım: 

Ehl-i kitaptan bir güruh birbirlerine, şöyle dediler: “Şu Müslümanlara indirilen kitaba günün başlangıcında (zahiren) iman edin, sonunda da inkâr edin, olur ki onlar da şüpheye düşüp dinlerinden dönerler. Ve bir de kendi dininize tâbi olandan başkasına sakın ha güvenmeyin!” Ey Resulüm, de ki: “Doğru yol, Allah'ın yoludur,” Yine onlar kendi aralarında: “Size verilen vahyin, başkalarına da verildiğine veya Rabbinizin huzurunda Müslümanların karşı delil getirip sizi mağlup edeceklerine inanmayın!” derler. De ki: “Lütuf Allah’ın elindedir, dilediğine ihsan eder. Allah vâsi ve alîmdir (lütfu boldur, her şeyi hakkıyla bilir). [57,29]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ehl-i kitaptan bir gürûh dedi ki: «Mü´minlere indirilmiş olana sabahleyin imân ediniz, akşamleyin de onu inkâr eyleyiniz. Olabilir ki dönüverirler.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Ehlikitap'tan bir zümre şöyle dedi: "Şu iman edenlere indirilene günün başlangıcında inanın, günün sonunda karşı çıkın. Belki bu sayede geriye/eskiye dönerler.

Bekir Sadak: 

Hayir, oyle degil

İbni Kesir: 

Ehl-i Kitab´tan bir güruh şöyle dedi: Varın o mü´minlere indirilenlere güpegündüz iman edin. Sonunda da dönüp küfredin. Belki onlar da dönerler.

Adem Uğur: 

Ehl-i kitaptan bir gurup şöyle dedi: &quot

İskender Ali Mihr: 

Kitap ehlinden bir grup (diğerlerine) : “Âmenu olanlara indirilmiş olana, gündüz iman edin, ve (günün) sonunda (akşamleyin) inkar edin. Umulur ki böylece onlar (dinlerinden) dönerler.” dediler.

Celal Yıldırım: 

Kitap Ehlinden bir topluluk, (ayak takımlarına) dediler ki: Şuna (Muhammed´e) inananlara indirilene günün evvelinde inanın, günün sonunda inkâr edin

Tefhim ul Kuran: 

Kitap Ehlinden bir bölümü, dedi ki: «İman edenlerin üzerine inene, gündüzün başlangıcında inanın, bitiminde ise inkâr edin. Belki onlar da dönerler.»

Fransızca: 

Ainsi dit une partie des gens du Livre : "Au début du jour, croyez à ce qui a été révélé aux Musulmans, mais, à la fin du jour, rejetez-le, afin qu'ils retournent (à leur ancienne religion).

İspanyolca: 

Otro grupo de la gente de la Escrituradice: «¡Creed al comenzar el día en lo que se ha revelado a los que creen y dejad de creer al terminar el día! Quizás, así, se conviertan.

İtalyanca: 

Una parte della gente della Scrittura dice così: "All'inizio del giorno credete in quello che è stato fatto scendere su coloro che credono, e alla fine del giorno rinnegatelo. Forse si ricrederanno.

Almanca: 

Und eine Gruppe von den Schriftbesitzern sagte: "Bekundet den Iman an das, was den Mumin hinabgesandt wurde zu Beginn des Tages, und betreibt demgegenüber Kufr am Ende des Tages, vielleicht wenden sie sich ab.

Çince: 

信奉天经的人中有一部分人说:你们可以在早晨表示确信信士们所受的启示,而在晚夕表示不信,(你们这样做),他们或许叛教。

Hollandaca: 

Eenigen van hen, die de schrift bezitten, zeggen: Geloof des ochtends aan het boek, den geloovigen gezonden, en loochen het des avonds weder; opdat zij weder terugkeeren.

Rusça: 

Часть людей Писания говорит: "Уверуйте в то, что ниспослано верующим, в начале дня и перестаньте верить в конце его. Быть может, они обратятся вспять.

Somalice: 

Waxay dhaheen koox ka mid ah Ehelu Kitaabka rumeeya waxa lagu soo dajiyey kuwa (Xaqa) rumeeyey (Quraanka) Maalinta horteeda kana gaalooba maalinta gadaasheeda waxay u dhawyihiin Mu'miniintu inay noqdaane (Gaaloobaan).

Swahilice: 

Na kikundi katika Watu wa Kitabu walisema: Yaaminini yale waliyo teremshiwa wenye kuamini mwanzo wa mchana, na yakataeni mwisho wake; huenda wakarejea.

Uygurca: 

ئەھلى كىتابتىن بىر تۈركۈمى: «مۆمىنلەرگە نازىل قىلىنغان ۋەھيىگە ئەتىگەندە ئىمان ئېيتىڭلار، كەچقۇرۇنلۇقى يېنىۋېلىڭلار، (شۇنداق قىلساڭلار) ئۇلار (ئىماندىن) قايتىشى مۇمكىن. پەقەت سىلەرنىڭ دىنىڭلارغا ئەگەشكەنلەرگىلا ئىشىنىڭلار» دېدى. (ئى مۇھەممەد!) ئېيتقىنكى، «توغرا يول اﷲ نىڭ يولىدۇر». (يەھۇدىيلار بى - بىرىگە ئېيتىدۇ) بىرەرسىگە سىلەرگە بېرىلگەنگە ئوخشاش ۋەھىي بېرىلىشتىن ياكى ئۇلارنىڭ (يەنى مۇسۇلمانلارنىڭ) (قىيامەت كۈنى) پەرۋەردىگارىڭلارنىڭ دەرگاھىدا سىلەر بىلەن مۇنازىرىلىشىشىدىن (يەنى مۇنازىرىلىشىپ سىلەرنى يېڭىپ قويۇشىدىن قورقۇپ) پەقەت دىنىڭلارغا ئەگەشكەن ئادەمگىلا ئىشىنىڭلار (دىنىڭلاردا بولمىغان ھېچ ئادەمنىڭ پەيغەمبەرلىكىنى ئېتىراپ قىلماڭلار. ئەگەر سىلەر مۇھەممەدنىڭ پەيغەمبەرلىكىنى ئىقرار قىلىپ ئۇنىڭ دىنىغا كىرمىسەڭلار، بۇ قىيامەت كۈنى سىلەرگە قارشى پاكىت بولىدۇ). (ئى مۇھەممەد!) ئېيتقىنكى، «پەزل - كەرەم (يەنى پەيغەمبەرلىك) اﷲ نىڭ ئىلكىدىدۇر. اﷲ ئۇنى خالىغان كىشىگە بېرىدۇ». اﷲ (نىڭ پەزلى) كەڭدۇر، (اﷲ) ھەممىنى بىلگۈچىدۇر

Japonca: 

啓典の民の一派は言う。「一日の始めには信者ムスリムたちに下されたものを信じて,(その日の)終りには拒否するがいい。恐らくかれら(ムスリムになった者)は,(イスラームを捨てて,わたしたちの方に)戻って来るであろう。

Arapça (Ürdün): 

«وقالت طائفة من أهل الكتاب» اليهود لبعضهم «آمنوا بالذي أنزل على الذين آمنوا» أي القرآن «وجه النهار» أوله «واكفروا» به «آخره لعلهم» أي المؤمنين «يرجعون» عن دينهم إذ يقولون ما رجع هؤلاء عنه بعد دخولهم فيه وهم أولو علم إلا لعلمهم بطلانه.

Hintçe: 

और अहले किताब से एक गिरोह ने (अपने लोगों से) कहा कि मुसलमानों पर जो किताब नाज़िल हुईहै उसपर सुबह सवेरे ईमान लाओ और आख़िर वक्त ऌन्कार कर दिया करो शायद मुसलमान (इसी तदबीर से अपने दीन से) फिर जाए

Tayca: 

และกลุ่มหนึ่งจากหมู่ผู้ได้รับคัมภีร์กล่าวว่า ท่านทั้งหลายจงศรัทธาต่อสิ่งที่ถูกให้ลงมาแก่บรรดาผู้ที่ศรัทธา ในตอนเริ่มแรกของกลางวัน(เช้า) และจงปฏิเสธศรัทธาในตอนสุท้ายของมัน (เย็น) เพื่อว่าพวกเขาจะได้กลับใจ

İbranice: 

ותאמר קבוצה מאנשי הספר: 'האמינו באשר הושרה על אלה אשר האמינו בתחילת היום וכפרו בו בסוף היום, ואולי ישנו את דעתם

Hırvatça: 

Neki kojima je Knjiga data govore: "Vjerujte u ono što je objavljeno onima koji vjeruju, u početku dana, a porecite to na kraju dana, ne bi li i oni svoju vjeru napustili!?

Rumence: 

La începutul zilei credeţi în ce le-a fost pogorât credincioşilor, iar la sfârşitul ei tăgăduiţi. Poate se vor întoarce!

Transliteration: 

Waqalat taifatun min ahli alkitabi aminoo biallathee onzila AAala allatheena amanoo wajha alnnahari waokfuroo akhirahu laAAallahum yarjiAAoona

Türkçe: 

Ehlikitap'tan bir zümre şöyle dedi: "Şu iman edenlere indirilene günün başlangıcında inanın, günün sonunda karşı çıkın. Belki bu sayede geriye/eskiye dönerler.

Sahih International: 

And a faction of the People of the Scripture say [to each other], "Believe in that which was revealed to the believers at the beginning of the day and reject it at its end that perhaps they will abandon their religion,

İngilizce: 

A section of the People of the Book say: "Believe in the morning what is revealed to the believers, but reject it at the end of the day; perchance they may (themselves) Turn back;

Azerbaycanca: 

Kitab əhlindən (yəhudilərdən) bir dəstə (bir-birinə) dedi: “Mö’minlərə nazil edilənə (Qur’ana) günün əvvəlində (səhər vaxtı) inanın, həmin günün axırında (axşam vaxtı) isə onu inkar edin! Bəlkə, (mö’minlər öz dinlərindən) üz döndərsinlər.

Süleyman Ateş: 

Kitap ehlinden bir grup dedi ki: "İnananlara indirilmiş olana, günün önünde inanın, sonunda inkar edin; belki (size bakarak onlar da) dönerler;"

Diyanet Vakfı: 

Ehl-i kitaptan bir gurup şöyle dedi: "Müminlere indirilmiş olana sabahleyin (görünüşte) inanıp akşamleyin inkar edin. Belki onlar (böylece dinlerinden) dönerler.

Erhan Aktaş: 

Kitâp Ehli’nden bir grup dedi ki: “İmân Edenlere indirilene günün başında inanın, günün sonunda da küfredin. Belki dinlerinden dönerler.”

Kral Fahd: 

Ehli kitaptan bir grup şöyle dedi: «Müminlere indirilmiş olana sabahleyin (görünüşte) inanıp akşamleyin inkâr edin. Belki onlar (böylece dinlerinden) dönerler.

Hasan Basri Çantay: 

Kitablılardan bir güruh (şöyle) dedi: «Kendilerine indirilen (Kur´ân-ı kerîm) e îman edenlere gündüzün evvelinde inanın, âhirinde küfr (-ü inkâr) edin. Olur ki (mü´minler dînlerinden) dönerler»!.

Muhammed Esed: 

Geçmiş vahyin izleyicilerinden bazısı (birbirlerine) şöyle der: "(Muhammed´e) inananlara günün başında vahyedilene inandığınızı söyleyin, daha sonra geleni ise inkar edin ki (inançlarından) belki geri dönerler;

Gültekin Onan: 

Kitap ehlinden bir bölümü dedi ki: &quot

Ali Fikri Yavuz: 

Yahudîlerden bir topluluk diğerlerine şöyle dedi: “- Müminlere indirilen Kur’ân’a, gündüzün evvelinde inanın ve sonunda inkâr edin (ki müminler şüpheye düşer de) olur ki, dinlerinden dönerler.

Portekizce: 

E há uma parte dos adeptos do Livro que diz: Crede, ao amanhecer, no que foi relevado aos fiéis, e negai-o ao anoitecer!Talvez assim renunciem à sua religião.

İsveççe: 

Några av efterföljarna av äldre tiders uppenbarelser säger [till de andra]: "[Förklara er] tro på det som har uppenbarats för de troende vid dagens början och avvisa det övriga; kanske skall de då vända om.

Farsça: 

و گروهی از [عالمانِ] اهل کتاب [به پیروان خود] گفتند: اول روز به آنچه [از آیات قرآن] بر مؤمنان نازل شده [به مکر و حیله] ایمان آورید، و در پایان روز کفر ورزید، شاید [مؤمنان با این ایمان و انکار شما به تردید افتند و] از دینشان بازگردند!!

Kürtçe: 

وە دەستەیەک لەخاوەن نامەکان ووتیان (بە ھەندێکیان) بڕوابێنن بەو قورئانە کە نێرراوەتە خوارەوە بۆ ئەوانەی کە بڕوایان ھێناوە سەرلە بەیانیان (بەفێڵ) وە بێ بڕوا ببنەوە دەمەو ئێوارە بەڵکو ئەوانیش پەشیمان ببنەوە

Özbekçe: 

Аҳли китоблардан бир тоифалари: «Иймон келтирганларга тушган нарсага куннинг аввалида иймон келтиринглар ва куннинг охирида куфр келтиринглар, шоядки қайтсалар.

Malayca: 

Dan berkatalah segolongan dari Ahli Kitab (sesama sendiri): "Berimanlah kamu kepada Al-Quran yang diturunkan kepada orang-orang yang beriman itu: pada sebelah pagi, dan kufurlah (ingkarlah) pada petangnya, supaya mereka (merasa ragu-ragu, lalu) kembali menjadi kafir semula".

Arnavutça: 

Një grup ithtarësh të Librit kanë thënë: “Besonie në mëngjes atë që u ka zbritur muslimanëve (Kur’anin), por në mbrëmje mohonie atë; meqë, ndoshta edhe ata (muslimanët) do të shmangën”.

Bulgarca: 

А една група от хората на Писанието рече: “При начеването на деня вярвайте в низпосланото на вярващите, а в края му се откажете, та дано и те се преобърнат!

Sırpça: 

Неки којима је Књига дата говоре: "Верујте у оно што је објављено онима који верују, у почетку дана, а пореците то на крају дана, не би ли и они своју веру напустили!?

Çekçe: 

Někteří z vlastníků Písma říkají: 'Věřte na počátku dne v to, co bylo sesláno věřícím, a na jeho konci to popřete, snad se oni odvrátí od víry své.

Urduca: 

اہل کتاب میں سے ایک گروہ کہتا ہے کہ اس نبی کے ماننے والوں پر جو کچھ نازل ہوا ہے اس پر صبح ایمان لاؤ اور شام کو اس سے انکار کر دو، شاید اس ترکیب سے یہ لوگ اپنے ایمان سے پھر جائیں

Tacikçe: 

Гурӯҳе аз аҳли китоб гуфтанд; «Дар аввали рӯз ба он чӣ бар мӯъминон нозил шудааст, имон биёваред ва дар охири рӯз инкораш кунед, то шояд аз эътиқоди хеш бозгарданд».

Tatarca: 

Китабий кәферләрдән бер таифә үзләренә әйтте: "Мөэминнәргә иңгән аятьләргә көннең Әүвәлендә ышаныгыз, аннары көннең ахырында инкяр итегез, бәлки диннәреннән кайтырлар", – дип.

Endonezyaca: 

Segolongan (lain) dari Ahli Kitab berkata (kepada sesamanya): "Perlihatkanlah (seolah-olah) kamu beriman kepada apa yang diturunkan kepada orang-orang beriman (sahabat-sahabat Rasul) pada permulaan siang dan ingkarilah ia pada akhirnya, supaya mereka (orang-orang mukmin) kembali (kepada kekafiran).

Amharca: 

ከመጽሐፉ ባለቤቶች የኾኑ ጭፍሮችም አሉ፡- «በነዚያ በአመኑት ላይ በተወረደው (ቁርኣን) በቀኑ መጀመሪያ ላይ እመኑበት፡፡ በመጨረሻውም ካዱት፡፡ እነርሱ ሊመለሱ ይከጀላልና፡፡»

Tamilce: 

இன்னும், வேதக்காரர்களில் ஒரு கூட்டத்தினர் (தங்களில் சிலரை நோக்கிக்) கூறினர்: “நீங்கள் நம்பிக்கையாளர்களுக்கு இறக்கப்பட்டதை பகலின் ஆரம்பத்தில் நம்பிக்கை கொள்ளுங்கள்; அவர்கள் (தங்கள் நம்பிக்கையிலிருந்து) திரும்புவதற்காக அதன் இறுதியில் (அதை) நிராகரித்து விடுங்கள்.”

Korece: 

성서의 일부 백성들이 말했더라 아침에 믿는자들에게 계시 된 것을 믿되 저녁에는 그것을 불신하라 아마도 그들 스스로 돌아 오리라

Vietnamca: 

Một nhóm dân Kinh Sách bảo nhau: “Các người hãy giả vờ tin nơi những gì đã được thiên khải cho nhóm người có đức tin vào buổi sáng rồi đến chiều các người hãy phủ nhận niềm tin đó, hi vọng họ (những người Muslim) sẽ trở lại (tôn giáo đa thần trước đây).”