Arapça:
يَا أَهْلَ الْكِتَابِ لِمَ تَكْفُرُونَ بِآيَاتِ اللَّهِ وَأَنتُمْ تَشْهَدُونَ
Çeviriyazı:
yâ ehle-lkitâbi lime tekfürûne biâyâti-llâhi veentüm teşhedûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ey kitap ehli! (gerçeği) gördüğünüz halde, niçin Allah'ın âyetlerini inkâr ediyorsunuz?
Diyanet İşleri:
Ey Kitap ehli! Sizler göz göre göre Allah'ın ayetlerini niçin inkar ediyorsunuz?
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ey kitap ehli, Allah'ın ayetlerini neden inkar edersiniz, halbuki onları görüp duruyorsunuz da.
Şaban Piriş:
Ey kitap ehli! Göz göre göre niçin Allah’ın ayetlerine küfrediyorsunuz?
Edip Yüksel:
Kitap halkı! Tanık olduğunuz halde neden ALLAH'ın ayetlerini inkar ediyorsunuz?
Ali Bulaç:
Ey Kitap Ehli, siz şahid olup dururken, ne diye Allah'ın ayetlerini inkar ediyorsunuz?
Suat Yıldırım:
Ey Ehl-i kitap! Siz de yanınızdaki kitaplarda doğruluğuna tanık olup dururken, Allah'ın âyetlerini ne diye inkâr ediyorsunuz?
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ey Ehl-i kitap! Ne için Allah´ın âyetlerini inkar ediyorsunuz? Halbuki, siz görüp duyuyorsunuz.
Yaşar Nuri Öztürk:
Ey Ehlikitap! Gerçeğe tanık olup durduğunuz halde, Allah'ın ayetlerini neden inkâr ediyorsunuz/Allah'ın ayetlerine neden nankörlük ediyorsunuz?!
Bekir Sadak:
«ahmetini diledigine tahsis eder, Allah buyuk, bol nimet sahibidir"
İbni Kesir:
Ey Ehl-i Kitab
Adem Uğur:
Ey ehl-i kitap! (Gerçeği) görüp bildiğiniz halde niçin Allah´ın âyetlerini inkâr edersiniz?
İskender Ali Mihr:
Ey Ehli Kitap! Siz şahit olduğunuz halde niçin Allah´ın âyetlerini inkar ediyorsunuz?
Celal Yıldırım:
Ey Kitap Ehli! (İlâhî kitaplardaki yazılı hakikatleri) görüp dururken neden Allah´ın âyetlerini inkâr edersiniz?
Tefhim ul Kuran:
Ey Kitap Ehli, siz şahid olup dururken, ne diye Allah´ın ayetlerini inkâr ediyorsunuz?
Fransızca:
ô gens du Livre, pourquoi ne croyez vous pas aux versets d'Allah (le Coran), cependant que vous êtes témoins ?
İspanyolca:
¡Gente de la Escritura ! ¿Porqué no creéis en los signos de Alá, siendo, como sois, testigos de ellos?
İtalyanca:
O gente della Scrittura, perché smentite i segni di Allah mentre ne siete testimoni?
Almanca:
Ihr Schriftbesitzer! Weshalb betreibt ihr Kufr ALLAHs Ayat gegenüber, während ihr es wißt?!
Çince:
信奉天经的人啊!你们明知真主的迹象是真的,你们为什么不信那些迹象呢?
Hollandaca:
O gij bezitters der schrift! waarom loochent gij Gods teekenen, terwijl gij zelven er getuigen van waart.
Rusça:
О люди Писания! Почему вы не веруете в знамения Аллаха, хотя сами свидетельствуете?
Somalice:
Ehelu Kitaabow maxaad uga Gaaloobaysaan Aayadka Eebe idinkoo marag ah (og xaqnimadeeda).
Swahilice:
Enyi Watu wa Kitabu! Mbona mnazikataa Ishara za Mwenyezi Mungu ilhali nyinyi mnashuhudia?
Uygurca:
ئى ئەھلى كىتاب! اﷲ نىڭ ئايەتلىرىنى (يەنى مۇھەممەد ئەلەيھىسسالامغا نازىل قىلىنغان قۇرئاننىڭ ھەقلىقىنى) بىلىپ تۇرۇپ نېمىشقا ئىنكار قىلىسىلەر؟
Japonca:
啓典の民よ,何故アッラーの印を拒否するのか,あなたがたは(自ら)その証人ではないか。
Arapça (Ürdün):
«يا أهل الكتاب لِمَ تكفرون بآيات الله» القرآن المشتمل على نعت محمد صلى الله عليه وسلم «وأنتم تشهدون» تعلمون أنه الحق.
Hintçe:
और उसको समझते (भी) नहीं ऐ अहले किताब तुम ख़ुदा की आयतों से क्यों इन्कार करते हो, हालॉकि तुम ख़ुद गवाह बन सकते हो
Tayca:
โอ้ผู้ที่ได้รับคัมภีร์ทั้งหลาย ! เพราะเหตุใดพวกเจ้าจึงปฏิเสธบรรดาโองการของอัลลอฮ์ ทั้ง ๆ ที่พวกเจ้าก็เป็นพยานยืนยันอยู่
İbranice:
הוי, אנשי הספר! מדוע תכפרו (תכחישו) באותות אלוהים על אף שאתם מעידים לקיומם (מכירים אותם)
Hırvatça:
O vi kojima je data Knjiga, zašto u Allahove ajete ne vjerujete, a svjedoci ste da su Istina!?
Rumence:
Voi, oameni ai Cărţii! De ce tăgăduiţi semnele lui Dumnezeu ai căror martori sunteţi?
Transliteration:
Ya ahla alkitabi lima takfuroona biayati Allahi waantum tashhadoona
Türkçe:
Ey Ehlikitap! Gerçeğe tanık olup durduğunuz halde, Allah'ın ayetlerini neden inkâr ediyorsunuz/Allah'ın ayetlerine neden nankörlük ediyorsunuz?!
Sahih International:
O People of the Scripture, why do you disbelieve in the verses of Allah while you witness [to their truth]?
İngilizce:
Ye People of the Book! Why reject ye the Signs of Allah, of which ye are (Yourselves) witnesses?
Azerbaycanca:
Ey kitab əhli, Allahın ayələrinə şahid olduğunuz halda nə üçün (onları) inkar edirsiniz?
Süleyman Ateş:
Ey Kitap ehli, (gerçeği) gördüğünüz halde, niçin Allah'ın ayetlerini inkar ediyorsunuz?
Diyanet Vakfı:
Ey ehl-i kitap! (Gerçeği) görüp bildiğiniz halde niçin Allah'ın ayetlerini inkar edersiniz?
Erhan Aktaş:
Ey Kitâp Ehli! Gerçeği bildiğiniz halde, niçin Allah’ın âyetlerini küfrediyorsunuz?
Kral Fahd:
Ey ehli kitap! (Gerçeği) görüp bildiğiniz halde niçin Allah’ın âyetlerini inkâr edersiniz?
Hasan Basri Çantay:
Ey Kitablılar, kendiniz (Tevratda ve İndide) görüb ve bilib dururken Allahın âyetlerini neye inkâr ediyorsunuz?
Muhammed Esed:
Ey geçmiş vahyin izleyicileri! Bizzat kendinizin şahit olduğu Allah´ın mesajlarını neden inkar edersiniz?
Gültekin Onan:
Ey Kitap ehli, siz şahid olup dururken, ne diye Tanrı´nın ayetlerine küfrediyorsunuz?
Ali Fikri Yavuz:
Ey ehli kitap (Hristiyan ve Yahudi’ler!) İncil ve Tevrat’ta Peygamberin vasfını görüp bilirken niçin Kur’ân’ı ve Peygamberi inkâr ediyorsunuz?
Portekizce:
Ó adeptos do Livro, por que negais os versículos de Deus, conhecendo-os?
İsveççe:
Ni, efterföljare av äldre tiders uppenbarelser! Varför avvisar ni Guds budskap fastän ert eget vittnesbörd [bekräftar deras sanning]?
Farsça:
ای اهل کتاب! چرا به آیات خدا [در تورات و انجیل درباره اوصاف پیامبر اسلام] کفر می ورزید در حالی که خودتان گواهی می دهید [که این آیات از سوی خدا نازل شده است؟!]
Kürtçe:
ئەی خاوەن نامەکان بۆ بێ بڕوا دەبن بە ئایەتەکانی خوا لە کاتێکدا کە شایەتی دەدەن (لە سەر ڕاستی ئەوان)
Özbekçe:
Эй аҳли китоблар, нимага ўзингиз гувоҳ бўлиб туриб, Аллоҳнинг оятларига куфр келтирасиз?!
Malayca:
Wahai Ahli Kitab! Mengapa kamu kufurkan (ingkarkan) ayat-ayat keterangan Allah padahal kamu menyaksikan kebenaranNya?
Arnavutça:
O ithtarë të Librit! Përse i mohoni versetet e Perëndisë, e ju jeni dëshmitarë (që ato janë versetet e Perëndisë)?
Bulgarca:
О, хора на Писанието, защо не вярвате в знаменията на Аллах, след като сте свидетели?
Sırpça:
О ви којима је дата Књига, зашто у Аллахове речи и доказе не верујете, а сведоци сте да су Истина!?
Çekçe:
Vlastníci Písma! Proč nevěříte ve znamení Boží, když sami jste jejich svědky?
Urduca:
اے اہل کتاب! کیوں اللہ کی آیات کا انکار کرتے ہو حالانکہ تم خود ان کا مشاہدہ کر رہے ہو؟
Tacikçe:
Эй аҳли китоб, бо он ки худ ба оёти Худо шоҳидӣ медиҳед, чаро инкораш мекунед?
Tatarca:
Ий китабий кәферләр, ни өчен Аллаһуның аятьләрен инкяр итәсез? Үзегез шул аятьләрне ишетеп беләсез, ишеткәнлегегезгә үзегез шаһитсыз.
Endonezyaca:
Hai Ahli Kitab, mengapa kamu mengingkari ayat-ayat Allah, padahal kamu mengetahui (kebenarannya).
Amharca:
የመጽሐፉ ባለቤቶች ሆይ! እናንተ የምታውቁ ስትኾኑ በአላህ አንቀጾች ለምን ትክዳላችሁ
Tamilce:
வேதக்காரர்களே! அல்லாஹ்வின் வசனங்களை ஏன் நிராகரிக்கிறீர்கள்? (நபியின் உண்மைத் தன்மைக்கு) நீங்களே சாட்சியளிக்கிறீர்கள்.
Korece:
성서의 백성들이여 너희들은 왜 하나님의 말씀을 부정하느뇨 너희는 그것이 진리임을 알지 않 느뇨
Vietnamca:
Này hỡi dân Kinh Sách, tại sao các ngươi lại phủ nhận các lời mặc khải của Allah trong khi các ngươi là nhân chứng cho chúng?
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: