Arapça:
وَأَعُوذُ بِكَ رَبِّ أَن يَحْضُرُونِ
Çeviriyazı:
vee`ûẕü bike rabbi ey yaḥḍurûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Onların yanımda bulunmalarından da sana sığınırım.
Diyanet İşleri:
Rabbim! Yanımda bulunmalarından da Sana sığınırım.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve sana sığınırım Rabbim, onların yanımda bulunmalarından.
Şaban Piriş:
Şeytanların yanımda hazır bulunmalarından da sana sığınırım Rabbim!
Edip Yüksel:
Ve de ki, "Rabbim, şeytanların fısıltılarından sana sığınırım."
Ali Bulaç:
Ve onların benim yanımda bulunmalarından da Sana sığınırım Rabbim.
Suat Yıldırım:
Sen de ki: “Ya Rabbî! Şeytanların vesveselerinden, onların yanımda bulunmalarından Sana sığınırım!”
Ömer Nasuhi Bilmen:
«Ve Yarabbi! Sana sığınırım, onların huzuruma gelmelerinden.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Onların, başıma üşüşmelerinden de sana sığınırım Rabbim!
Bekir Sadak:
Ates onlarin yuzlerini yalar, disleri siritip kalir.
İbni Kesir:
Rabbım, onların huzurumda bulunmalarından Sana sığınırım.
Adem Uğur:
Onların yanımda bulunmalarından da sana sığınırım, Rabbim!
İskender Ali Mihr:
Ve Rabbim, (şeytanların) benim yanımda bulunmalarından sana sığınırım.
Celal Yıldırım:
Ve onların yanımda bulunmalarından da sana sığınırım.»
Tefhim ul Kuran:
«Ve onların benim yanımda bulunmalarından da sana sığınırım Rabbim.»
Fransızca:
et je cherche Ta protection, Seigneur, contre leur présence auprès de moi".
İspanyolca:
Me refugio en Ti, Señor, contra su acoso».
İtalyanca:
e mi rifugio in Te, Signore, contro la loro presenza vicino a me».
Almanca:
Und ich suche bei Dir Schutz, HERR! - daß sie anwesend werden."
Çince:
我的主啊!我求你保佑我得免于他们的来临。
Hollandaca:
En ik neem mijne toevlucht tot u, o Heer! om hen te verdrijven; opdat zij niet tegenwoordig met mij zouden zijn.
Rusça:
Я прибегаю к Тебе, Господи, дабы они не приближались ко мне".
Somalice:
Waxaana kaa Magan Gali Eebow inay ii Yimaadaan Shayaadiintu.
Swahilice:
Na najikinga kwako, Mola wangu Mlezi, wasinikaribie.
Uygurca:
پەرۋەردىگارىم! ساڭا سېغىنىپ شەيتانلارنىڭ ماڭا ھەمراھ بولۇشىدىن پاناھ تىلەيمەن»
Japonca:
主よ,かれらがわたしに近付かないよう,あなたの加護を願います。」
Arapça (Ürdün):
«وأعوز بك رب أن يحضرون» في أموري لأنهم إنما يحضرون بسوء.
Hintçe:
और ऐ मेरे परवरदिगार इससे भी तेरी पनाह माँगता हूँ कि शयातीन मेरे पास आएँ
Tayca:
“และข้าพระองค์ขอความคุ้มครองต่อพระองค์ ข้าแต่พระองค์ของข้าพระองค์ ให้พ้นจากการที่พวกมันจะนำความชั่วร้ายมาสู่ข้าพระองค์”
İbranice:
אני חוסה בך ריבוני מפני פגישה אתם
Hırvatça:
i Tebi se, Gospodaru moj, utječem od toga da su uz mene prisutni!"
Rumence:
Domnul meu! Eu caut izbăvire la Tine de apropierea lor de mine.”
Transliteration:
WaaAAoothu bika rabbi an yahdurooni
Türkçe:
"Onların, başıma üşüşmelerinden de sana sığınırım Rabbim!"
Sahih International:
And I seek refuge in You, my Lord, lest they be present with me."
İngilizce:
And I seek refuge with Thee O my Lord! lest they should come near me.
Azerbaycanca:
Onların yanımda olmalarından (işlərimə xələl qatmalarından) Sənə pənah gətirirəm, ey Rəbbim!”
Süleyman Ateş:
Ve onların yanıma uğramalarından sana sığınırım Rabbim.
Diyanet Vakfı:
Onların yanımda bulunmalarından da sana sığınırım, Rabbim!
Erhan Aktaş:
“Rabbim! Benimle yakınlık kurmalarından Sana sığınırım.”
Kral Fahd:
Onların yanımda bulunmalarından da sana sığınırım, Rabbim!»
Hasan Basri Çantay:
«Rabbim, onların huzuurumda bulunmalarından sana sığınırım».
Muhammed Esed:
Rabbim, onların bana yaklaşmalarından da Sana sığınıyorum!"
Gültekin Onan:
"
Ali Fikri Yavuz:
Rabbim, onların huzurumda bulunmalarından sana sığınırım.”
Portekizce:
E em Ti me amparo, ó Senhor meu, para que não se aproximem (de mim).
İsveççe:
och: "Jag ber Dig beskydda mig, Herre, mot alla närmanden från deras sida!"
Farsça:
و پروردگارا! به تو پناه می آورم از اینکه [شیطان ها] نزد من حاضر شوند.
Kürtçe:
وە پەنات پێ دەگرم لەوەی (شەیتانەکان) ئامادەبن لام (سەرم لێ بشێوێنن)
Özbekçe:
Сендан, эй Роббим, уларнинг менга ҳозир бўлишларидан паноҳ сўрайман», деб айт.
Malayca:
"Dan aku berlindung kepadaMu, wahai Tuhanku, supaya Syaitan-syaitan itu tidak menghampiriku".
Arnavutça:
dhe te Ti mbështetem, o Zoti im (për mbrojtje), nga prezenca e tyre (djajve) pranë meje”.
Bulgarca:
И ме пази, Господи мой, да не ме спохождат!”
Sırpça:
и Теби се, Господару мој, обраћам да ме од њиховог присуства заштитиш!”
Çekçe:
a utíkám se k Tobě, Pane můj, před jejich přiblížením!'
Urduca:
بلکہ اے میرے رب، میں تو اس سے بھی تیری پناہ مانگتا ہوں کہ وہ میرے پاس آئیں"
Tacikçe:
Ва ба Ту паноҳ меоварам, эй Парвардигори ман, агар назди ман ҳозир оянд!»
Tatarca:
Ий Раббым, янә эшләремдә вә намазда шайтаннарның миңа якын килүләреннән Сиңа сыенамын вә Синең беләк сакланамын".
Endonezyaca:
Dan aku berlindung (pula) kepada Engkau ya Tuhanku, dari kedatangan mereka kepadaku".
Amharca:
«ባንተም ጌታዬ ሆይ! (በነገሮቼ) ወደእኔ ከመጣዳቸው እጠበቃለሁ፡፡»
Tamilce:
இன்னும், என் இறைவா! அவர்கள் என்னிடம் (என் காரியங்களுக்குள்) வந்து கலந்துவிடுவதை விட்டும் உன்னிடம் பாதுகாவல் தேடுகிறேன்.
Korece:
그들이 제 앞에 나타나지 않도록 당신께 보호를 구하나이다
Vietnamca:
“Lạy Thượng Đế của bề tôi, xin Ngài che chở bề tôi (bằng việc) ngăn chúng không đến gần bề tôi.”
Ayet Linkleri: