Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

27

Sûredeki Ayet No: 

5

Ayet No: 

3164

Sayfa No: 

377

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

أُولَٰئِكَ الَّذِينَ لَهُمْ سُوءُ الْعَذَابِ وَهُمْ فِي الْآخِرَةِ هُمُ الْأَخْسَرُونَ

Çeviriyazı: 

ülâike-lleẕîne lehüm sûü-l`aẕâbi vehüm fi-l'âḫirati hümü-l'aḫserûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

İşte bunlar, kendileri için oldukça ağır bir azab bulunan kimselerdir, ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.

Diyanet İşleri: 

Kötü azap işte bunlaradır. Ahirette en çok kayba uğrayacaklar da bunlardır.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Onlar, o kişilerdir ki onlarındır kötü azap ve onlardır ahirette en fazla ziyan edenlerin ta kendileri.

Şaban Piriş: 

İşte onlar! En kötü azap onlar içindir. Ahirette en büyük hüsrana uğrayacak olanlar, onlardır.

Edip Yüksel: 

Onlar en kötü cezayı haketmişlerdir ve ahirette de en çok kayba uğrayanlardır.

Ali Bulaç: 

İşte onlar; en kötü azap onlarındır ve ahirette de en büyük kayba uğrayanlardır.

Suat Yıldırım: 

Onlara çetin bir azap vardır, âhirette ise en çok ziyana uğrayacak olanlar da onlardır.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Onlar öyle kimselerdir ki, azabın en kötüsü onlar içindir ve onlar ki, ahirette en ziyâde hüsrâna düşenler onlardır.

Yaşar Nuri Öztürk: 

İşte bunlardır kendilerine azabın korkuncu öngörülen. Âhirette hüsrana uğrayacaklar da onlardır.

Bekir Sadak: 

27:10

İbni Kesir: 

Bunlar öyle kimselerdir ki

Adem Uğur: 

İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır

İskender Ali Mihr: 

İşte onlar ki, onlar için azabın kötüsü vardır. Ve onlar ki, onlar ahirette en çok hüsrana uğrayanlardır.

Celal Yıldırım: 

İşte bunlar öyle kimselerdir ki, kendilerine azâbın kötüsü vardır ve bunlar Âhiret´te de ziyana uğrayanların kendileridir.

Tefhim ul Kuran: 

İşte onlar

Fransızca: 

Ce sont eux qui subiront le pire châtiment, tandis qu'ils seront dans l'au-delà les plus grands perdants.

İspanyolca: 

Esos tales son los que sufrirán el castigo peor y los que perderán más en la otra vida.

İtalyanca: 

[Appartiene] a loro il peggiore dei castighi e nell'altra vita saranno i piu grandi perdenti.

Almanca: 

Diese sind diejenigen, für die das Schlimme der Peinigung bestimmt ist, und sie sind im Jenseits die wirklichen Verlierer.

Çince: 

这等人是应受严刑的,他们在后世是最亏折的。

Hollandaca: 

Zij zijn het, welken eene strenge straf in dit leven en in het toekomstige wacht: zij zullen de ongelukkigsten zijn.

Rusça: 

Они - те, которым уготованы злые мучения, а в Последней жизни они понесут наибольший убыток.

Somalice: 

Kuwaasi waa Kuwuu u Sugnaaday Cadaab Xun Aakharaba Iyaga unbaa Khasaaray.

Swahilice: 

Hao ndio watapata adhabu mbaya kabisa, na hao katika Akhera ndio watapata khasara zaidi.

Uygurca: 

ئۇلار (دۇنيادا) قاتتىق ئازابقا دۇچار بولىدۇ. ئاخىرەتتە ئۇلار ئەڭ زىيان تارتقۇچىلاردۇر

Japonca: 

これらは悪い懲罰が科せられる者で,来世においては,かれらこそ最大の失敗者であろう。

Arapça (Ürdün): 

«أولئك الذين لهم سوء العذاب» أشدَّه في الدنيا القتل والأسر «وهم في الآخرة هم الأخسرون» لمصيرهم إلى النار المؤبدة عليهم.

Hintçe: 

तो ये लोग भटकते फिरते हैं- यही वह लोग हैं जिनके लिए (क़यामत में) बड़ा अज़ाब है और यही लोग आख़िरत में सबसे ज्यादा घाटा उठाने वाले हैं

Tayca: 

ชนเหล่านั้น พวกเขาจะได้รับการลงโทษอันชั่วช้า และในวันปรโลกพวกเขาเป็นผู้ขาดทุนยิ่ง

İbranice: 

אלה אשר להם העונש הקשה מכול, והם בעולם הבא אכן הם המפסידים הגדולים

Hırvatça: 

to su oni kojima pripada patnja žestoka, a na ahiretu oni će - baš oni - biti najveći gubitnici,

Rumence: 

Aceştia vor avea osânda cea mai rea şi vor fi pierduţi în Viaţa de Apoi.

Transliteration: 

Olaika allatheena lahum sooo alAAathabi wahum fee alakhirati humu alakhsaroona

Türkçe: 

İşte bunlardır kendilerine azabın korkuncu öngörülen. Âhirette hüsrana uğrayacaklar da onlardır.

Sahih International: 

Those are the ones for whom there will be the worst of punishment, and in the Hereafter they are the greatest losers.

İngilizce: 

Such are they for whom a grievous Penalty is (waiting); and in the Hereafter theirs will be the greatest loss.

Azerbaycanca: 

Onları (dünyada) çox pis əzab gözləyir, (imanı küfrə dəyişdirməklərinə görə) axirətdə ən böyük ziyana uğrayacaq kəslər də onlardır!

Süleyman Ateş: 

Onlar, öyle kimselerdir ki, en kötü azab kendilerinindir. Ve onlar ahirette de en çok ziyana uğrayanlardır.

Diyanet Vakfı: 

İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır; ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.

Erhan Aktaş: 

Onlar için azâbın kötüsü vardır. Onlar, Hesap gününde en çok ziyana uğrayacak kimselerdir.

Kral Fahd: 

İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır, ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.

Hasan Basri Çantay: 

Onlar öyle kimselerdir ki kötü azâb (işte) onlara mahsusdur. Onlar âhiretde de en çok hüsrana uğrayanların ta kendileridir.

Muhammed Esed: 

Azabın en kötüsüne uğrayacak olanlar işte böyleleridir; ahirette en büyük kayba uğrayacak olanlar da böyleleri..!

Gültekin Onan: 

İşte onlar

Ali Fikri Yavuz: 

Bunlar o kimselerdir ki, kendilerine azabın kötüsü vardır

Portekizce: 

Estes são os que sofrerão o pior castigo e, na outra vida, serão os mais desventurados.

İsveççe: 

Ett bittert straff väntar dem och i det eviga livet skall de stå som förlorare.

Farsça: 

اینان کسانی هستند که عذاب سختی برای آنان است و بی تردید آنان در آخرت زیانکارترین [مردم] اند.

Kürtçe: 

ئەوانە کەسانێکن سزای بەدیان بۆ ھەیە وە ئەوانە لەڕۆژی دواییدا زەرەرمەندترین کەسن

Özbekçe: 

Ана ўшаларга ёмон азоб бордир ва улар охиратда энг кўп зиён кўргувчилардир. (Бу дунёда охиратдан умиди йўқлиги учун молу дунё, айшу ишрат, шаҳвату лаззат кетидан тушиб, ўзини ўтга-чўққа уриб, расво бўлади. Охиратда эса, қанақа азобларга дучор бўлишини Аллоҳнинг Ўзи билади.)

Malayca: 

Merekalah orang-orang yang akan beroleh azab seksa yang buruk (di dunia) dan mereka pula pada hari akhirat adalah orang-orang yang palig rugi.

Arnavutça: 

Këta janë ata, që i pret dënimi i rëndë dhe, të cilët – në jetën tjetër do të jenë në humbjen më të madhe.

Bulgarca: 

За тези е лошото мъчение и те в отвъдния живот са най-губещите.

Sırpça: 

то су они којима припада жестока патња, а на Оном свету они ће, заиста, да буду највећи губитници,

Çekçe: 

To jsou ti, jimž dostane se trestu nejhoršího a v životě budoucím ztrátu největší utrpí.

Urduca: 

یہ وہ لوگ ہیں جن کے لیے بُری سزا ہے اور آخرت میں یہی سب سے زیادہ خسارے میں رہنے والے ہیں

Tacikçe: 

Онҳо ҳамон касонанд, ки азоби сахт аз они онҳост ва дар охират зиёнкортаранд.

Tatarca: 

Аларга дөньяда нинди булса да ґәзаб булыр, вә ахирәттә иң нык хәсрәтләнүче кешеләрдән булырлар.

Endonezyaca: 

Mereka itulah orang-orang yang mendapat (di dunia) azab yang buruk dan mereka di akhirat adalah orang-orang yang paling merugi.

Amharca: 

እነርሱ እነዚያ ክፉ ቅጣት ለእነርሱ ያላቸው ናቸው፡፡ እነርሱም በመጨረሻይቱ ዓለም እነርሱ በጣም ከሳሪዎቹ ናቸው፡፡

Tamilce: 

அவர்கள் எத்தகையோர்கள் என்றால் கெட்ட தண்டனை அவர்களுக்கு உண்டு. இன்னும் மறுமையில் அவர்கள்தான் நஷ்டவாளிகள்.

Korece: 

가혹한 징벌이 그들에게 있을 것이며 내세에서는 가장 큰 손실 을 보게 되리라

Vietnamca: 

Những kẻ đó sẽ phải chịu một sự trừng phạt nhục nhã và họ sẽ là đám người thất bại thảm hại ở Đời Sau.