Arapça:
أُولَٰئِكَ الَّذِينَ لَهُمْ سُوءُ الْعَذَابِ وَهُمْ فِي الْآخِرَةِ هُمُ الْأَخْسَرُونَ
Çeviriyazı:
ülâike-lleẕîne lehüm sûü-l`aẕâbi vehüm fi-l'âḫirati hümü-l'aḫserûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
İşte bunlar, kendileri için oldukça ağır bir azab bulunan kimselerdir, ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
Diyanet İşleri:
Kötü azap işte bunlaradır. Ahirette en çok kayba uğrayacaklar da bunlardır.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Onlar, o kişilerdir ki onlarındır kötü azap ve onlardır ahirette en fazla ziyan edenlerin ta kendileri.
Şaban Piriş:
İşte onlar! En kötü azap onlar içindir. Ahirette en büyük hüsrana uğrayacak olanlar, onlardır.
Edip Yüksel:
Onlar en kötü cezayı haketmişlerdir ve ahirette de en çok kayba uğrayanlardır.
Ali Bulaç:
İşte onlar; en kötü azap onlarındır ve ahirette de en büyük kayba uğrayanlardır.
Suat Yıldırım:
Onlara çetin bir azap vardır, âhirette ise en çok ziyana uğrayacak olanlar da onlardır.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Onlar öyle kimselerdir ki, azabın en kötüsü onlar içindir ve onlar ki, ahirette en ziyâde hüsrâna düşenler onlardır.
Yaşar Nuri Öztürk:
İşte bunlardır kendilerine azabın korkuncu öngörülen. Âhirette hüsrana uğrayacaklar da onlardır.
Bekir Sadak:
27:10
İbni Kesir:
Bunlar öyle kimselerdir ki
Adem Uğur:
İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır
İskender Ali Mihr:
İşte onlar ki, onlar için azabın kötüsü vardır. Ve onlar ki, onlar ahirette en çok hüsrana uğrayanlardır.
Celal Yıldırım:
İşte bunlar öyle kimselerdir ki, kendilerine azâbın kötüsü vardır ve bunlar Âhiret´te de ziyana uğrayanların kendileridir.
Tefhim ul Kuran:
İşte onlar
Fransızca:
Ce sont eux qui subiront le pire châtiment, tandis qu'ils seront dans l'au-delà les plus grands perdants.
İspanyolca:
Esos tales son los que sufrirán el castigo peor y los que perderán más en la otra vida.
İtalyanca:
[Appartiene] a loro il peggiore dei castighi e nell'altra vita saranno i piu grandi perdenti.
Almanca:
Diese sind diejenigen, für die das Schlimme der Peinigung bestimmt ist, und sie sind im Jenseits die wirklichen Verlierer.
Çince:
这等人是应受严刑的,他们在后世是最亏折的。
Hollandaca:
Zij zijn het, welken eene strenge straf in dit leven en in het toekomstige wacht: zij zullen de ongelukkigsten zijn.
Rusça:
Они - те, которым уготованы злые мучения, а в Последней жизни они понесут наибольший убыток.
Somalice:
Kuwaasi waa Kuwuu u Sugnaaday Cadaab Xun Aakharaba Iyaga unbaa Khasaaray.
Swahilice:
Hao ndio watapata adhabu mbaya kabisa, na hao katika Akhera ndio watapata khasara zaidi.
Uygurca:
ئۇلار (دۇنيادا) قاتتىق ئازابقا دۇچار بولىدۇ. ئاخىرەتتە ئۇلار ئەڭ زىيان تارتقۇچىلاردۇر
Japonca:
これらは悪い懲罰が科せられる者で,来世においては,かれらこそ最大の失敗者であろう。
Arapça (Ürdün):
«أولئك الذين لهم سوء العذاب» أشدَّه في الدنيا القتل والأسر «وهم في الآخرة هم الأخسرون» لمصيرهم إلى النار المؤبدة عليهم.
Hintçe:
तो ये लोग भटकते फिरते हैं- यही वह लोग हैं जिनके लिए (क़यामत में) बड़ा अज़ाब है और यही लोग आख़िरत में सबसे ज्यादा घाटा उठाने वाले हैं
Tayca:
ชนเหล่านั้น พวกเขาจะได้รับการลงโทษอันชั่วช้า และในวันปรโลกพวกเขาเป็นผู้ขาดทุนยิ่ง
İbranice:
אלה אשר להם העונש הקשה מכול, והם בעולם הבא אכן הם המפסידים הגדולים
Hırvatça:
to su oni kojima pripada patnja žestoka, a na ahiretu oni će - baš oni - biti najveći gubitnici,
Rumence:
Aceştia vor avea osânda cea mai rea şi vor fi pierduţi în Viaţa de Apoi.
Transliteration:
Olaika allatheena lahum sooo alAAathabi wahum fee alakhirati humu alakhsaroona
Türkçe:
İşte bunlardır kendilerine azabın korkuncu öngörülen. Âhirette hüsrana uğrayacaklar da onlardır.
Sahih International:
Those are the ones for whom there will be the worst of punishment, and in the Hereafter they are the greatest losers.
İngilizce:
Such are they for whom a grievous Penalty is (waiting); and in the Hereafter theirs will be the greatest loss.
Azerbaycanca:
Onları (dünyada) çox pis əzab gözləyir, (imanı küfrə dəyişdirməklərinə görə) axirətdə ən böyük ziyana uğrayacaq kəslər də onlardır!
Süleyman Ateş:
Onlar, öyle kimselerdir ki, en kötü azab kendilerinindir. Ve onlar ahirette de en çok ziyana uğrayanlardır.
Diyanet Vakfı:
İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır; ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
Erhan Aktaş:
Onlar için azâbın kötüsü vardır. Onlar, Hesap gününde en çok ziyana uğrayacak kimselerdir.
Kral Fahd:
İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır, ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
Hasan Basri Çantay:
Onlar öyle kimselerdir ki kötü azâb (işte) onlara mahsusdur. Onlar âhiretde de en çok hüsrana uğrayanların ta kendileridir.
Muhammed Esed:
Azabın en kötüsüne uğrayacak olanlar işte böyleleridir; ahirette en büyük kayba uğrayacak olanlar da böyleleri..!
Gültekin Onan:
İşte onlar
Ali Fikri Yavuz:
Bunlar o kimselerdir ki, kendilerine azabın kötüsü vardır
Portekizce:
Estes são os que sofrerão o pior castigo e, na outra vida, serão os mais desventurados.
İsveççe:
Ett bittert straff väntar dem och i det eviga livet skall de stå som förlorare.
Farsça:
اینان کسانی هستند که عذاب سختی برای آنان است و بی تردید آنان در آخرت زیانکارترین [مردم] اند.
Kürtçe:
ئەوانە کەسانێکن سزای بەدیان بۆ ھەیە وە ئەوانە لەڕۆژی دواییدا زەرەرمەندترین کەسن
Özbekçe:
Ана ўшаларга ёмон азоб бордир ва улар охиратда энг кўп зиён кўргувчилардир. (Бу дунёда охиратдан умиди йўқлиги учун молу дунё, айшу ишрат, шаҳвату лаззат кетидан тушиб, ўзини ўтга-чўққа уриб, расво бўлади. Охиратда эса, қанақа азобларга дучор бўлишини Аллоҳнинг Ўзи билади.)
Malayca:
Merekalah orang-orang yang akan beroleh azab seksa yang buruk (di dunia) dan mereka pula pada hari akhirat adalah orang-orang yang palig rugi.
Arnavutça:
Këta janë ata, që i pret dënimi i rëndë dhe, të cilët – në jetën tjetër do të jenë në humbjen më të madhe.
Bulgarca:
За тези е лошото мъчение и те в отвъдния живот са най-губещите.
Sırpça:
то су они којима припада жестока патња, а на Оном свету они ће, заиста, да буду највећи губитници,
Çekçe:
To jsou ti, jimž dostane se trestu nejhoršího a v životě budoucím ztrátu největší utrpí.
Urduca:
یہ وہ لوگ ہیں جن کے لیے بُری سزا ہے اور آخرت میں یہی سب سے زیادہ خسارے میں رہنے والے ہیں
Tacikçe:
Онҳо ҳамон касонанд, ки азоби сахт аз они онҳост ва дар охират зиёнкортаранд.
Tatarca:
Аларга дөньяда нинди булса да ґәзаб булыр, вә ахирәттә иң нык хәсрәтләнүче кешеләрдән булырлар.
Endonezyaca:
Mereka itulah orang-orang yang mendapat (di dunia) azab yang buruk dan mereka di akhirat adalah orang-orang yang paling merugi.
Amharca:
እነርሱ እነዚያ ክፉ ቅጣት ለእነርሱ ያላቸው ናቸው፡፡ እነርሱም በመጨረሻይቱ ዓለም እነርሱ በጣም ከሳሪዎቹ ናቸው፡፡
Tamilce:
அவர்கள் எத்தகையோர்கள் என்றால் கெட்ட தண்டனை அவர்களுக்கு உண்டு. இன்னும் மறுமையில் அவர்கள்தான் நஷ்டவாளிகள்.
Korece:
가혹한 징벌이 그들에게 있을 것이며 내세에서는 가장 큰 손실 을 보게 되리라
Vietnamca:
Những kẻ đó sẽ phải chịu một sự trừng phạt nhục nhã và họ sẽ là đám người thất bại thảm hại ở Đời Sau.
Ayet Linkleri: