Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

25

Sûredeki Ayet No: 

58

Ayet No: 

2913

Sayfa No: 

365

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَتَوَكَّلْ عَلَى الْحَيِّ الَّذِي لَا يَمُوتُ وَسَبِّحْ بِحَمْدِهِ ۚ وَكَفَىٰ بِهِ بِذُنُوبِ عِبَادِهِ خَبِيرًا

Çeviriyazı: 

vetevekkel `ale-lḥayyi-lleẕî lâ yemûtü vesebbiḥ biḥamdih. vekefâ bihî biẕünûbi `ibâdihî ḫabîrâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Sen, ölümsüz ve daima diri olan Allah'a güvenip dayan. O'nu hamd ile tesbih et. Kullarının günahlarından haberdar olarak O yeter.

Diyanet İşleri: 

Ölümsüz, diri olan Allah'a güven, O'nu överek tesbih et. Kullarının günahlarından haberdar olarak kendisi yeter.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve dayan o daimi diriye ki hiç ölmez ve ona hamd ederek şanını tenzih et ve kullarının suçlarından haberdar olması yeter.

Şaban Piriş: 

Öyleyse hiç ölmeyen, daima hay/diri olan (Allah'a) tevekkül et! Onu hamd ile tesbih et! Kullarının günahlarından O’nun haberdar olması yeter!

Edip Yüksel: 

Ölümsüz ve Diri olana güven; O'nu överek yücelt. Kullarının günahlarını, O'nun bilmesi yeter.

Ali Bulaç: 

Sen, asla ölmeyen ve daima diri olan (Allah)a tevekkül et ve O'nu hamd ile tesbih et. Kullarının günahlarından O'nun haberdar olması yeter.

Suat Yıldırım: 

Öyleyse sen ölmeyen, o mutlak hayat sahibi Allah'a dayan ve O’nu hamd ile tesbih et. Onun kendi kullarının günahlarından haberdar olması yeter. [57,3; 73,9; 67,29]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve ölmeyecek olan bir hayat sahibine tevekkül et ve O´na hamd ile beraber tesbihte bulun ve kullarının günahlarına O´nun haberdar olması kifâyet eder.

Yaşar Nuri Öztürk: 

O hiç ölmeyecek diriye, o Hayy olana dayanıp güven, O'nu överek tespih et! Kullarının günahlarından O'nun haberdar olması yeter!

Bekir Sadak: 

Onlar, gecelerini Rableri icin kiyama durarak ve secdeye vararak gecirirler.

İbni Kesir: 

Sen

Adem Uğur: 

Ölümsüz ve daima diri olan Allah´a güvenip dayan. O´nu hamd ile tesbih et. Kullarının günahlarını O´nun bilmesi yeter.

İskender Ali Mihr: 

Ve ölümsüz olup, daima hayy (hayatta) olana (Allah´a) tevekkül et (güven ve O´nu vekil tayin et). Ve O´nu, hamd ile tesbih et. Ve kullarının günahlarından haberdar olması, O´na kâfidir.

Celal Yıldırım: 

O hep diri olup hiç ölmeyecek Rabbine güvenip dayan

Tefhim ul Kuran: 

Sen, asla ölmeyen ve daima diri olan (Allah)a tevekkül et ve O´nu hamd ile tesbih et. Kullarının günahlarından O´nun haberdar olması yeter.

Fransızca: 

Et place ta confiance en Le Vivant qui ne meurt jamais. Et par Sa louange, glorifie-Le. Il suffit comme Parfait Connaisseur des péchés de Ses serviteurs.

İspanyolca: 

Y ¡confía en el Viviente, Que no muere! ¡Celebra Sus alabanzas! El está suficientemente informado de los pecados de Sus siervos.

İtalyanca: 

Confida nel Vivente che mai non muore, lodaLo e glorificaLo. Egli basta a Se stesso nella conoscenza dei peccati dei Suoi servi.

Almanca: 

Und übe Tawakkul Dem Lebendigen, Der nie stirbt, und lobpreise mit Seinem Lob! Und ER genügt über die Verfehlungen Seiner Diener als Allkundiger.

Çince: 

你应当信任永生不灭的主,你应当赞颂他超绝万物。他足以彻知他的罪过。

Hollandaca: 

En stel uw vertrouwen in hem die leeft en niet sterft, en verkondig zijn lof (hij is voldoende bekend met de zonden zijner dienaren).

Rusça: 

Уповай на Живого, Который не умирает, и прославляй Его хвалой. Довольно того, что Он ведает о грехах Своих рабов.

Somalice: 

Talo Saaro Eebaha Nool een Dhimanayn una Tasbiixso adoo Mahdin, Eebaana ku Filaan Dambiga Addomadiisa Ogaanshihiisa.

Swahilice: 

Na mtegemee Aliye Hai, ambaye hafi. Na umtukuze kwa sifa zake. Na yatosha kwake kuwa yeye ni Mwenye khabari za dhambi za waja wake.

Uygurca: 

(ھەممە ئىشىڭدا) ئۆلمەيدىغان مەڭگۈ ھايات اﷲ قا يۆلەنگىن، ئۇنىڭغا ھەمد ئېيتىش بىلەن اﷲ نى پاك دەپ ئېتىقاد قىلغىن، ئۇ بەندىلەرنىڭ گۇناھلىرىنى تولۇق بىلىشتە يېتەرلىكتۇر

Japonca: 

死ぬことのない永生者を信頼して,かれを讃えて唱念しなさい。かれは,しもべたちの凡ての罪を完全に熟知される。

Arapça (Ürdün): 

«وتوكل على الحي الذي لا يموت وسَبِّح» متلبسا «بحمده» أي قل: سبحان الله والحمد لله «وكفى به بذنوب عباده خبيرا» عالما تعلق به بذنوب.

Hintçe: 

और (ऐ रसूल) तुम उस (ख़ुदा) पर भरोसा रखो जो ऐसा ज़िन्दा है कि कभी नहीं मरेगा और उसकी हम्द व सना की तस्बीह पढ़ो और वह अपने बन्दों के गुनाहों की वाक़िफ कारी में काफी है (वह ख़ुद समझ लेगा)

Tayca: 

และเจ้าจงมอบหมายต่อพระผู้ทรงดำรงชีวิตตลอดกาล ไม่ตาย และจงแซ่ซร้องสดุดีด้วยการสรรเสริญพระองค์ และพอเพียงแล้วสำหรับพระองค์ ผู้ทรงรอบรู้ในความผิดทั้งหลายของปวงบ่าวของพระองค์

İbranice: 

ויהי משענך על החי שלא ימות (הנצחי,) ופאר והלל אותו, כי הוא הבקי הטוב ביותר בחטאי עובדיו

Hırvatça: 

Ti se pouzdaj u Živog, koji ne može umrijeti, i veličaj Ga, i hvali! A dovoljno je to što grijehe robova Svojih potpuno zna,

Rumence: 

Încrede-te în Viul, ce nu moare! Preamăreşte-L cu laude! El este îndeajuns de Cunoscător al păcatelor robilor Săi.

Transliteration: 

Watawakkal AAala alhayyi allathee la yamootu wasabbih bihamdihi wakafa bihi bithunoobi AAibadihi khabeeran

Türkçe: 

O hiç ölmeyecek diriye, o Hayy olana dayanıp güven, O'nu överek tespih et! Kullarının günahlarından O'nun haberdar olması yeter!

Sahih International: 

And rely upon the Ever-Living who does not die, and exalt [Allah] with His praise. And sufficient is He to be, with the sins of His servants, Acquainted -

İngilizce: 

And put thy trust in Him Who lives and dies not; and celebrate his praise; and enough is He to be acquainted with the faults of His servants;-

Azerbaycanca: 

(Ya Rəsulum!) Ölməz, həmişə diri olana (Allaha) bel bağla və Onu həmd-səna ilə təqdis et (və ya Onun ne’mətlərinə şükür edərək namaz qıl). (Allahın) Öz bəndələrinin günahlarından xəbərdar olması (onları layiqincə cəzalandırmağa) kifayət edər.

Süleyman Ateş: 

Ve ölmeyen(diriy)e tevekkül et ve O'nu överek tesbih et. Kullarının günahlarını, O'nun bilmesi yeter.

Diyanet Vakfı: 

Ölümsüz ve daima diri olan Allah'a güvenip dayan. O'nu hamd ile tesbih et. Kullarının günahlarını O'nun bilmesi yeter.

Erhan Aktaş: 

Ve sen, Ölümsüz Olan’a güvenip dayan. Ve O’nu övgü ile yücelt. O’nun kullarının suçlarından haberdar olması sana yeter.

Kral Fahd: 

Ölümsüz ve daima diri olan Allah'a güvenip dayan. O'nu hamd ile tesbih et. Kullarının günahlarını O’nun bilmesi yeter.

Hasan Basri Çantay: 

Ölmek şanından olmayan O Baakıy (Tealâ) ya güvenib dayan, Ona hamd ite tesbîh (ve Onu tenzîh) et. Onun kullarının günâhlarından hakkıyle haberdâr olması yeter.

Muhammed Esed: 

Öyleyse, ebediyyen ölmeyecek olan o mutlak diri varlığa güven ve O´nun sınırsız kudret ve yüceliğini övgülerle an, ki kimse kullarının günahlarından O´nun kadar haberdar değildir.

Gültekin Onan: 

&quot

Ali Fikri Yavuz: 

Bir de, daima diri olup, hiç bir zaman ölmiyen Allah’a tevekkül et

Portekizce: 

E encomenda-te ao Vidente, Imortal, e celebra os Seus louvores; e basta Ele como Sabedor dos pecados dos Seusservos.

İsveççe: 

Sätt din lit till Honom som lever och aldrig dör och lovprisa Honom - Han behöver ingen som underrättar Honom om Hans tjänares synder -

Farsça: 

و بر آن زنده ای که هرگز نمی میرد توکل کن، و او را همراه با ستایش تسبیح گوی، و کافی است که او به گناهان بندگانش آگاه باشد.

Kürtçe: 

پشت ببەستە بە (خوای) زیندوو کەزاتێکە ھەرگیز نامرێت، تەسبیحات بکە بەستایشی ئەو بەسە (بۆ تۆ) کەخوا ئاگادارە بەگوناھی بەندەکانی

Özbekçe: 

Ва барҳаёт, ўлмайдиган Зотга таваккал қил ҳамда Уни ҳамду сано ила поклаб ёд эт. Бандаларининг гуноҳларидан ўта хабардор бўлишда Унинг Ўзи кифоядир.

Malayca: 

Dan berserahlah engkau kepada Allah Tuhan Yang Hidup, yang tidak mati; serta bertasbihlah dengan memujiNya; dan cukuplah Ia mengetahui secara mendalam akan dosa-dosa hambaNya;

Arnavutça: 

Mbështetu ti – në të Gjallin (Perëndinë), i cili nuk vdes, dhe lavdëroje (Atë) – duke i bërë falenderime Atij! Ai i di mjaftë mirë mëkatet e robërve të Vet.

Bulgarca: 

И се уповавай на Вечноживия, Който не умира, и Го прославяй с възхвала! Достатъчно е сведущ Той за греховете на Своите раби -

Sırpça: 

Ти се поуздај у Живог, Који не може да умре, и величај Га, и хвали! А довољно је то што грехе Својих слуга у потпуности зна,

Çekçe: 

Spolehni se na Živého, jenž neumírá, a oslavuj chválu Jeho; On dostatečným je znalcem hříchů služebníků Svých.

Urduca: 

اور اے محمدؐ، اُس خدا پر بھروسہ رکھو جو زندہ ہے اور کبھی مرنے والا نہیں اس کی حمد کے ساتھ اس کی تسبیح کرو اپنے بندوں کے گناہوں سے بس اُسی کا باخبر ہونا کافی ہے

Tacikçe: 

Ва бар Он зиндае, ки намемирад, таваккал кун ва ба ситоиши Ӯ тасбеҳ гӯй ва Ӯ худ барои огоҳӣ аз гуноҳони бандагонаш кофист,

Tatarca: 

Аларның малына кызыкма, бәлки һәрвакыт тере һич үлми торган Раббыңа тәвәккәл ит, вә Аны мактап тәсбихләр әйт, бәндәләренең гөнаһларыннан хәбәрдар булырга Аллаһ үзе җитә.

Endonezyaca: 

Dan bertawakkallah kepada Allah yang hidup (kekal) Yang tidak mati, dan bertasbihlah dengan memuji-Nya. Dan cukuplah Dia Maha Mengetahui dosa-dosa hamba-hamba-Nya.

Amharca: 

በዚያም በማይሞተው ሕያው አምላክ ላይ ተመካ፡፡ ከማመስገንም ጋር አጥራው፡፡ በባሮቹ ኀጢኣቶችም ውስጠ ዐዋቂ በእርሱ በቃ፡፡

Tamilce: 

(நபியே!) என்றுமே மரணிக்காமல் உயிரோடிருக்கின்ற (இறை)வன் மீது நம்பிக்கை வைப்பீராக! இன்னும், அவனைப் புகழ்ந்து துதிப்பீராக! தன் அடியார்களின் பாவங்களை ஆழ்ந்தறிவதற்கு அவனே போதுமானவன்!

Korece: 

죽지 아니하시고 영원히 살아계시는 그분만을 의지하며 그분만 을 찬양하라 그분은 그분 종들의 모든 잘못을 아시고 계시노라

Vietnamca: 

Ngươi hãy phó thác cho Đấng Hằng Sống không bao giờ chết và Ngươi hãy tán dương ca tụng Ngài; và chỉ riêng Ngài đủ biết rõ tội lỗi của đám bầy tôi của Ngài.