Arapça:
وَالَّذِينَ سَعَوْا فِي آيَاتِنَا مُعَاجِزِينَ أُولَٰئِكَ أَصْحَابُ الْجَحِيمِ
Çeviriyazı:
velleẕîne se`av fî âyâtinâ mü`âcizîne ülâike aṣḥâbü-lceḥîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Âyetlerimizi tartışarak bozmaya uğraşanlara gelince, işte onlar cehennemliktirler. Böyle de ve temennilere uyma. Çünkü:
Diyanet İşleri:
Ayetlerimizi tartışarak bozmağa uğraşanlar, işte onlar cehennemliklerdir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Delillerimize karşı gelmeye uğraşanlara gelince: Onlar, alevalev yanan cehennemin ehlidir.
Şaban Piriş:
Ayetlerimizi (iptal etmek için) koşuşup, çalışanlara gelince, işte onlar cehennem ehlidir
Edip Yüksel:
Ayetlerimize karşı mücadele edenler ise cehennemin halkı olmayı hakketmişlerdir.
Ali Bulaç:
Ayetlerimiz konusunda acze düşürücü çabalar harcayanlar, alevli ateşin halkıdır.
Suat Yıldırım:
Âyetlerimizi akılları sıra etkisiz bırakmak için çabalayıp duranlar ise, cehennemlik olanların ta kendileridir.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve o kimseler ki, Bizim âyetlerimiz hakkında müacizler olarak koşuşmuşlardır, işte onlar cehennemin sahipleridir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Ayetlerimizi işe yaramaz kılmak için gayret gösterenlere gelince, onlar cehennemin dostlarıdır.
Bekir Sadak:
inkar edenler, ayetlerimizi yalan sayan kimseler, iste onlar icin hakir dusuren azap vardir. *
İbni Kesir:
Ayetlerimizi tartışarak bozmaya uğraşanlar ise
Adem Uğur:
Ayetlerimiz hakkında (onları tesirsiz kılmak için) birbirlerini geri bırakırcasına yarışanlara gelince, işte bunlar, cehennemliklerdir.
İskender Ali Mihr:
Ve âyetlerimiz hakkında onları aciz bırakma gayretinde olanlar, işte onlar, ashabı cehîm (cehennem ehli)dir.
Celal Yıldırım:
(Karşısındakiler!) acze düşürmek için âyetlerimiz hakkında (kötü niyetle) koşup duranlara gelince, işte onlardır Cehennem yaranları!.
Tefhim ul Kuran:
Ayetlerimiz konusunda acze düşürücü çabalar harcayanlar, onlar da alevli ateşin halkıdır.
Fransızca:
tandis que ceux qui s'efforcent à échapper (au châtiment mentionné dans) Nos versets, ceux-là sont les gens de l'Enfer.
İspanyolca:
Pero quienes se empeñen en hacer fracasar Nuestros signos, ésos morarán en el fuego de la gehena.
İtalyanca:
Quelli che [invece] si adoperano contro i Nostri segni, quelli sono i compagni della Fornace.
Almanca:
Doch diejenigen, die gegen Unsere Ayat in Widerspenstigkeit vorgehen, diese sind die Weggenossen der Hölle.
Çince:
以阻挠的态度努力反对我的迹象者,是火狱的居民。
Hollandaca:
Maar zij die trachten onze teekenen krachteloos te maken, zullen bewoners der hel zijn.
Rusça:
Те же, которые старались ослабить Наши знамения, станут обитателями Огня.
Somalice:
kuwa u Socda (Xumaanta) Aayaadkanaga iyo (isku dayi) inay na daaliyaan kuwaasu waa Ehelka Jaxiimo.
Swahilice:
Na wanao jitahidi kuzipinga Aya zetu hao ndio watu wa Motoni.
Uygurca:
بىزنى ئاجىز بىلىپ ئايەتلىرىمىزنى يوققا چىقىرىش ئۈچۈن تىرىشقۇچىلار - ئەنە شۇلار ئەھلى دوزاختۇر
Japonca:
だがわが印を虚しくするように努める者は業火の仲間である。
Arapça (Ürdün):
«والذين سعوْا في آياتنا» القرآن بإبطالها «معجِّزين» من اتبع النبي أي ينسبونهم إلى العجز، ويثبطونهم عن الإيمان أو مقدرين عجزنا عنهم، وفي قراءة معاجزين: مسابقين لنا، أي يظنون أن يفوتونا بإنكارهم البعث والعقاب «أولئك أصحاب الجحيم» النار.
Hintçe:
और जिन लोगों ने हमारी आयतों (के झुठलाने में हमारे) आजिज़ करने के वास्ते कोशिश की यही लोग तो जहन्नुमी हैं
Tayca:
“และบรรดาผุ้ที่เพียรพยายามอย่างผู้ไร้ความสามารถเพื่อลบล้างโองการทั้งหลายของเรานั้น ชนเหล่านั้นคือชาวนรก
İbranice:
ואלה אשר התאמצו בהתנגדות לאותותינו, הם אלה שוכני הגיהינום
Hırvatça:
a oni koji se budu trudili da ajete Naše poreknu, odvraćajući od njih, bit će stanovnici Džehennema.
Rumence:
Cei care trudesc să slăbească semnele Noastre, aceştia vor fi soţii Iadului.
Transliteration:
Waallatheena saAAaw fee ayatina muAAajizeena olaika ashabu aljaheemi
Türkçe:
Ayetlerimizi işe yaramaz kılmak için gayret gösterenlere gelince, onlar cehennemin dostlarıdır.
Sahih International:
But the ones who strove against Our verses, [seeking] to cause failure - those are the companions of Hellfire.
İngilizce:
But those who strive against Our Signs, to frustrate them,- they will be Companions of the Fire.
Azerbaycanca:
Ayələrimizdən (Qur’anı batil etməkdən) ötrü sə’y göstərib (Peyğəmbəri) aciz etmək istəyənlərə (yaxud Peyğəmbəri məğlub etməklə xalqı imandan döndərməyə cəhd edənlərə) gəldikdə isə, məhz onlar cəhənnəmlikdirlər!
Süleyman Ateş:
Ayetlerimizi etkisiz bırakmak için çalışanlara gelince, onlar da cehennemin adamlarıdır.
Diyanet Vakfı:
Ayetlerimiz hakkında (onları tesirsiz kılmak için) birbirlerini geri bırakırcasına yarışanlara gelince, işte bunlar, cehennemliklerdir.
Erhan Aktaş:
Âyetlerimizi geçersiz bırakma yarışında olanlar, işte onlar Cehennem ehlidir.
Kral Fahd:
Âyetlerimiz hakkında (onları tesirsiz kılmak için) birbirlerini geri bırakırcasına yarışanlara gelince, işte bunlar, cehennemliklerdir.
Hasan Basri Çantay:
Âyetlerimiz (in, akıllarınca, red ve ibtaali) hususunda birbirini âciz bırakacak bir halde (fesâd yarışına) koşanlar (a gelince:) onlar da çok alevli ateşin (cehennemin) yaranıdırlar.
Muhammed Esed:
ama mesajlarımıza karşı, onları amaçlarında zaafa uğratma niyetiyle, düşmanca çabalara girişenlere gelince; harlı ateşe girecek olanlar işte böyleleridir.
Gültekin Onan:
Ayetlerimiz konusunda acze düşürücü çabalar harcayanlar, alevli ateşin halkıdır.
Ali Fikri Yavuz:
Ayetlerimiz (Kur’an’ı-mız) hakkında fesad için koşuşanlar ise, işte onlar Cehennemliktirler.
Portekizce:
Por outra, aqueles que se esforçarem em desacreditar os Nossos versículos serão os réprobos.
İsveççe:
men de som motarbetar Våra budskap och vill försvaga deras genomslagskraft har Elden till arvedel.
Farsça:
و کسانی که در [باطل کردن و بی اثر نمودن] آیات ما کوشیده اند، به گمان آنکه ما را عاجز کنند [تا از دسترس قدرت ما بیرون روند] اهل آتشِ افروخته اند.
Kürtçe:
وە ئەوانەی ھەوڵیان داوە بۆ (دژایەتی) ئایەتەکانی ئێمە ناتوانا و دەستەپاچەن ئەوانە ھاوەڵی دۆزەخن
Özbekçe:
Бизнинг оятларимизни ожиз қолдирмоқчи бўлиб, саъйи-ҳаракат қилганлар, ана ўшалар жаҳийм эгаларидир.
Malayca:
Dan (sebaliknya) orang-orang yang berusaha menentang dan membatalkan ayat-ayat keterangan Kami, mereka itulah ahli neraka.
Arnavutça:
e ata që përpiqen t’i mohojnë argumentet Tona, duke supozuar se nuk do të mund t’i dënojmë, janë banorë të xhehennemit.
Bulgarca:
А които се стараят да обезсилят Нашите знамения, тези са обитателите на Ада.
Sırpça:
а они који се буду трудили да доказе Наше порекну, уверени да ће Нам умаћи, биће становници Пакла.
Çekçe:
avšak ti, kdož ukládali o znamení Naše snažíce se je znemožnit, ti budou obyvateli výhně pekelné.
Urduca:
اور جو ہماری آیات کو نیچا دکھانے کی کوشش کریں گے وہ دوزخ کے یار ہیں
Tacikçe:
Ва онон, ки дар радди оёти Мо мекӯшанд ва мехоҳанд Моро очиз кунанд, аҳли ҷаҳаннаманд.
Tatarca:
Мөэминнәр көчсез дип Безнең аятьләребезне ялганга чыгару өчен тырышкан кәферләр – җәһәннәм әһелләредер.
Endonezyaca:
Dan orang-orang yang berusaha dengan maksud menentang ayat-ayat Kami dengan melemahkan (kemauan untuk beriman); mereka itu adalah penghuni-penghuni neraka.
Amharca:
እነዚያም የሚያመልጡ መስሏቸው ተዓምራቶቻችንን በመንቀፍ የተጉ እነሱ የእሳት ጓዶች ናቸው፡፡
Tamilce:
இன்னும், எவர்கள் (நம்மை) மிகைத்துவிட நாடியவர்களாக நமது வசனங்களில் (அவற்றைப் பொய்ப்பிக்க) முயற்சித்தார்களோ அவர்கள் நரகவாசிகள் ஆவார்கள்.
Korece:
그러나 하나님의 계시를 좌 절코자 하는 그들은 불지옥의 동 반자들이 되리라
Vietnamca:
Ngược lại, đối với những ai tìm mọi cách chối bỏ những Lời Mặc Khải của TA thì họ sẽ làm bạn với Hỏa Ngục.
Ayet Linkleri: