Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

22

Sûredeki Ayet No: 

51

Ayet No: 

2646

Sayfa No: 

338

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَالَّذِينَ سَعَوْا فِي آيَاتِنَا مُعَاجِزِينَ أُولَٰئِكَ أَصْحَابُ الْجَحِيمِ

Çeviriyazı: 

velleẕîne se`av fî âyâtinâ mü`âcizîne ülâike aṣḥâbü-lceḥîm.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Âyetlerimizi tartışarak bozmaya uğraşanlara gelince, işte onlar cehennemliktirler. Böyle de ve temennilere uyma. Çünkü:

Diyanet İşleri: 

Ayetlerimizi tartışarak bozmağa uğraşanlar, işte onlar cehennemliklerdir.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Delillerimize karşı gelmeye uğraşanlara gelince: Onlar, alevalev yanan cehennemin ehlidir.

Şaban Piriş: 

Ayetlerimizi (iptal etmek için) koşuşup, çalışanlara gelince, işte onlar cehennem ehlidir

Edip Yüksel: 

Ayetlerimize karşı mücadele edenler ise cehennemin halkı olmayı hakketmişlerdir.

Ali Bulaç: 

Ayetlerimiz konusunda acze düşürücü çabalar harcayanlar, alevli ateşin halkıdır.

Suat Yıldırım: 

Âyetlerimizi akılları sıra etkisiz bırakmak için çabalayıp duranlar ise, cehennemlik olanların ta kendileridir.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve o kimseler ki, Bizim âyetlerimiz hakkında müacizler olarak koşuşmuşlardır, işte onlar cehennemin sahipleridir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Ayetlerimizi işe yaramaz kılmak için gayret gösterenlere gelince, onlar cehennemin dostlarıdır.

Bekir Sadak: 

inkar edenler, ayetlerimizi yalan sayan kimseler, iste onlar icin hakir dusuren azap vardir. *

İbni Kesir: 

Ayetlerimizi tartışarak bozmaya uğraşanlar ise

Adem Uğur: 

Ayetlerimiz hakkında (onları tesirsiz kılmak için) birbirlerini geri bırakırcasına yarışanlara gelince, işte bunlar, cehennemliklerdir.

İskender Ali Mihr: 

Ve âyetlerimiz hakkında onları aciz bırakma gayretinde olanlar, işte onlar, ashabı cehîm (cehennem ehli)dir.

Celal Yıldırım: 

(Karşısındakiler!) acze düşürmek için âyetlerimiz hakkında (kötü niyetle) koşup duranlara gelince, işte onlardır Cehennem yaranları!.

Tefhim ul Kuran: 

Ayetlerimiz konusunda acze düşürücü çabalar harcayanlar, onlar da alevli ateşin halkıdır.

Fransızca: 

tandis que ceux qui s'efforcent à échapper (au châtiment mentionné dans) Nos versets, ceux-là sont les gens de l'Enfer.

İspanyolca: 

Pero quienes se empeñen en hacer fracasar Nuestros signos, ésos morarán en el fuego de la gehena.

İtalyanca: 

Quelli che [invece] si adoperano contro i Nostri segni, quelli sono i compagni della Fornace.

Almanca: 

Doch diejenigen, die gegen Unsere Ayat in Widerspenstigkeit vorgehen, diese sind die Weggenossen der Hölle.

Çince: 

以阻挠的态度努力反对我的迹象者,是火狱的居民。

Hollandaca: 

Maar zij die trachten onze teekenen krachteloos te maken, zullen bewoners der hel zijn.

Rusça: 

Те же, которые старались ослабить Наши знамения, станут обитателями Огня.

Somalice: 

kuwa u Socda (Xumaanta) Aayaadkanaga iyo (isku dayi) inay na daaliyaan kuwaasu waa Ehelka Jaxiimo.

Swahilice: 

Na wanao jitahidi kuzipinga Aya zetu hao ndio watu wa Motoni.

Uygurca: 

بىزنى ئاجىز بىلىپ ئايەتلىرىمىزنى يوققا چىقىرىش ئۈچۈن تىرىشقۇچىلار - ئەنە شۇلار ئەھلى دوزاختۇر

Japonca: 

だがわが印を虚しくするように努める者は業火の仲間である。

Arapça (Ürdün): 

«والذين سعوْا في آياتنا» القرآن بإبطالها «معجِّزين» من اتبع النبي أي ينسبونهم إلى العجز، ويثبطونهم عن الإيمان أو مقدرين عجزنا عنهم، وفي قراءة معاجزين: مسابقين لنا، أي يظنون أن يفوتونا بإنكارهم البعث والعقاب «أولئك أصحاب الجحيم» النار.

Hintçe: 

और जिन लोगों ने हमारी आयतों (के झुठलाने में हमारे) आजिज़ करने के वास्ते कोशिश की यही लोग तो जहन्नुमी हैं

Tayca: 

“และบรรดาผุ้ที่เพียรพยายามอย่างผู้ไร้ความสามารถเพื่อลบล้างโองการทั้งหลายของเรานั้น ชนเหล่านั้นคือชาวนรก

İbranice: 

ואלה אשר התאמצו בהתנגדות לאותותינו, הם אלה שוכני הגיהינום

Hırvatça: 

a oni koji se budu trudili da ajete Naše poreknu, odvraćajući od njih, bit će stanovnici Džehennema.

Rumence: 

Cei care trudesc să slăbească semnele Noastre, aceştia vor fi soţii Iadului.

Transliteration: 

Waallatheena saAAaw fee ayatina muAAajizeena olaika ashabu aljaheemi

Türkçe: 

Ayetlerimizi işe yaramaz kılmak için gayret gösterenlere gelince, onlar cehennemin dostlarıdır.

Sahih International: 

But the ones who strove against Our verses, [seeking] to cause failure - those are the companions of Hellfire.

İngilizce: 

But those who strive against Our Signs, to frustrate them,- they will be Companions of the Fire.

Azerbaycanca: 

Ayələrimizdən (Qur’anı batil etməkdən) ötrü sə’y göstərib (Peyğəmbəri) aciz etmək istəyənlərə (yaxud Peyğəmbəri məğlub etməklə xalqı imandan döndərməyə cəhd edənlərə) gəldikdə isə, məhz onlar cəhənnəmlikdirlər!

Süleyman Ateş: 

Ayetlerimizi etkisiz bırakmak için çalışanlara gelince, onlar da cehennemin adamlarıdır.

Diyanet Vakfı: 

Ayetlerimiz hakkında (onları tesirsiz kılmak için) birbirlerini geri bırakırcasına yarışanlara gelince, işte bunlar, cehennemliklerdir.

Erhan Aktaş: 

Âyetlerimizi geçersiz bırakma yarışında olanlar, işte onlar Cehennem ehlidir.

Kral Fahd: 

Âyetlerimiz hakkında (onları tesirsiz kılmak için) birbirlerini geri bırakırcasına yarışanlara gelince, işte bunlar, cehennemliklerdir.

Hasan Basri Çantay: 

Âyetlerimiz (in, akıllarınca, red ve ibtaali) hususunda birbirini âciz bırakacak bir halde (fesâd yarışına) koşanlar (a gelince:) onlar da çok alevli ateşin (cehennemin) yaranıdırlar.

Muhammed Esed: 

ama mesajlarımıza karşı, onları amaçlarında zaafa uğratma niyetiyle, düşmanca çabalara girişenlere gelince; harlı ateşe girecek olanlar işte böyleleridir.

Gültekin Onan: 

Ayetlerimiz konusunda acze düşürücü çabalar harcayanlar, alevli ateşin halkıdır.

Ali Fikri Yavuz: 

Ayetlerimiz (Kur’an’ı-mız) hakkında fesad için koşuşanlar ise, işte onlar Cehennemliktirler.

Portekizce: 

Por outra, aqueles que se esforçarem em desacreditar os Nossos versículos serão os réprobos.

İsveççe: 

men de som motarbetar Våra budskap och vill försvaga deras genomslagskraft har Elden till arvedel.

Farsça: 

و کسانی که در [باطل کردن و بی اثر نمودن] آیات ما کوشیده اند، به گمان آنکه ما را عاجز کنند [تا از دسترس قدرت ما بیرون روند] اهل آتشِ افروخته اند.

Kürtçe: 

وە ئەوانەی ھەوڵیان داوە بۆ (دژایەتی) ئایەتەکانی ئێمە ناتوانا و دەستەپاچەن ئەوانە ھاوەڵی دۆزەخن

Özbekçe: 

Бизнинг оятларимизни ожиз қолдирмоқчи бўлиб, саъйи-ҳаракат қилганлар, ана ўшалар жаҳийм эгаларидир.

Malayca: 

Dan (sebaliknya) orang-orang yang berusaha menentang dan membatalkan ayat-ayat keterangan Kami, mereka itulah ahli neraka.

Arnavutça: 

e ata që përpiqen t’i mohojnë argumentet Tona, duke supozuar se nuk do të mund t’i dënojmë, janë banorë të xhehennemit.

Bulgarca: 

А които се стараят да обезсилят Нашите знамения, тези са обитателите на Ада.

Sırpça: 

а они који се буду трудили да доказе Наше порекну, уверени да ће Нам умаћи, биће становници Пакла.

Çekçe: 

avšak ti, kdož ukládali o znamení Naše snažíce se je znemožnit, ti budou obyvateli výhně pekelné.

Urduca: 

اور جو ہماری آیات کو نیچا دکھانے کی کوشش کریں گے وہ دوزخ کے یار ہیں

Tacikçe: 

Ва онон, ки дар радди оёти Мо мекӯшанд ва мехоҳанд Моро очиз кунанд, аҳли ҷаҳаннаманд.

Tatarca: 

Мөэминнәр көчсез дип Безнең аятьләребезне ялганга чыгару өчен тырышкан кәферләр – җәһәннәм әһелләредер.

Endonezyaca: 

Dan orang-orang yang berusaha dengan maksud menentang ayat-ayat Kami dengan melemahkan (kemauan untuk beriman); mereka itu adalah penghuni-penghuni neraka.

Amharca: 

እነዚያም የሚያመልጡ መስሏቸው ተዓምራቶቻችንን በመንቀፍ የተጉ እነሱ የእሳት ጓዶች ናቸው፡፡

Tamilce: 

இன்னும், எவர்கள் (நம்மை) மிகைத்துவிட நாடியவர்களாக நமது வசனங்களில் (அவற்றைப் பொய்ப்பிக்க) முயற்சித்தார்களோ அவர்கள் நரகவாசிகள் ஆவார்கள்.

Korece: 

그러나 하나님의 계시를 좌 절코자 하는 그들은 불지옥의 동 반자들이 되리라

Vietnamca: 

Ngược lại, đối với những ai tìm mọi cách chối bỏ những Lời Mặc Khải của TA thì họ sẽ làm bạn với Hỏa Ngục.

Rubu tag: 

Hizb tag: