Arapça:
وَلَقَدْ آتَيْنَاكَ سَبْعًا مِّنَ الْمَثَانِي وَالْقُرْآنَ الْعَظِيمَ
Çeviriyazı:
veleḳad âteynâke seb`am mine-lmeŝânî velḳur'âne-l`ażîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi âyeti (Fatihayı) ve yüce Kur'ân'ı verdik.
Diyanet İşleri:
And olsun ki, sana daima tekrarlanan yedi ayetli Fatiha'yı ve Kuran-ı Azim'i verdik.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Andolsun ki biz sana, tekrarlanan yedi ayeti ve pek büyük olan Kur'an'ı verdik.
Şaban Piriş:
Sana, tekrarlanan yedi ayeti (Fatiha Suresi'ni) ve Kur’an-ı Azim'i verdik.
Edip Yüksel:
Biz sana yedi çifti ve büyük Kuran'ı verdik.
Ali Bulaç:
Andolsun, sana çiftlerden yediyi ve büyük Kur'an'ı verdik.
Suat Yıldırım:
Şu kesin ki biz sana Seb-i mesânî ile şu yüce Kur'ân’ı verdik.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Zâtı akdesime kasem olsun ki, sana tekrarlanan yediyi (Fatiha sûresini) ve büyük Kur´an´ı verdik.
Yaşar Nuri Öztürk:
Yemin olsun ki, biz sana ikişerlerden/ikililerden/iç içe kıvrımlar halindeki çift mânalılardan yedi taneyi ve şu büyük Kur'an'ı verdik.
Bekir Sadak:
15:90
İbni Kesir:
Doğrusu sana
Adem Uğur:
Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi âyeti ve yüce Kur´an´ı verdik.
İskender Ali Mihr:
Ve andolsun ki
Celal Yıldırım:
And olsun ki sana tekrarlanan yedi ikili âyeti ve çok büyük kutsal Kur´ân´ı verdik.
Tefhim ul Kuran:
Andolsun, sana çiftlerden yediyi ve büyük Kur´an´ı verdik.
Fransızca:
Nous t'avons certes donné "les sept versets que l'on répété" , ainsi que le Coran sublime.
İspanyolca:
Te hemos dado siete de las mazani y el sublime Corán.
İtalyanca:
Ti abbiamo dato i sette ripetuti e il Sublime Corano.
Almanca:
Und gewiß, bereits ließen WIR dir sieben von Al-mathani und den gigantischen Quran zuteil werden.
Çince:
我确已赏赐你常常反复诵读的七节经文和伟大的《古兰经》。
Hollandaca:
Wij hebben u reeds zeven verzen gebracht, die dikwijls moesten worden herhaald, en den heerlijken Koran.
Rusça:
Мы даровали тебе семь часто повторяемых сур или аятов и великий Коран.
Somalice:
waxaan ku siinay Todobo soo noqnoqota «faataxada» iyo Quraanka wayn.
Swahilice:
Na tumekupa Aya saba zinazo somwa mara kwa mara, na Qur'ani Tukufu.
Uygurca:
(نامازدا) تەكرارلىنىپ تۇرىدىغان يەتتە ئايەتنى (يەنى سۈرە فاتىھەنى) ۋە ئۇلۇغ قۇرئاننى ھەقىقەتەن ساڭا ئاتا قىلدۇق
Japonca:
われは絶えず繰り返されるべき7つ(の節)と,偉大なクルアーンをあなたに授けた。
Arapça (Ürdün):
«ولقد آتيناك سبعا من المثاني» قال صلى الله عليه وسلم هي الفاتحة رواه الشيخان لأنها تثنى في كل ركعة «والقرآن العظيم».
Hintçe:
(बड़ा दाना व बीना है) और हमने तुमको सबए मसानी (सूरे हम्द) और क़ुरान अज़ीम अता किया है
Tayca:
และโดยแน่นอน เราได้ให้แก่เจ้าเจ็ดอายาตที่ถูกอ่านซ้ำ และอัลกุรอานที่ยิ่งใหญ่
İbranice:
אנחנו נתנו לך (הנביא מוחמד) שבעה מן האותות (משפטים) החוזרים (סורת הפתיחה) ואת הקוראן הנשגב
Hırvatça:
Mi smo ti dali sedam ajeta, koji se ponavljaju a i Kur'an veličanstveni.
Rumence:
Noi ţi-am dăruit şapte versete care se repetă, precum şi Coranul cel Mare.
Transliteration:
Walaqad ataynaka sabAAan mina almathanee waalqurana alAAatheema
Türkçe:
Yemin olsun ki, biz sana ikişerlerden/ikililerden/iç içe kıvrımlar halindeki çift mânalılardan yedi taneyi ve şu büyük Kur'an'ı verdik.
Sahih International:
And We have certainly given you, [O Muhammad], seven of the often repeated [verses] and the great Qur'an.
İngilizce:
And We have bestowed upon thee the Seven Oft-repeated (verses) and the Grand Qur'an.
Azerbaycanca:
(Ya Rəsulum!) Biz sənə (hər namazda oxunub) təkrarlanan yeddi ayəni (Fatihə surəsini) və (böyük) əzamətli Qur’anı verdik.
Süleyman Ateş:
Andolsun sana ikililerden yedi ve bu büyük Kur'an'ı verdik.
Diyanet Vakfı:
Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi ayeti ve yüce Kur'an'ı verdik.
Erhan Aktaş:
Ant olsun ki sana seb’an(1) mine’l- mesânî(2) ve yüce Kur’an’ı verdik.
Kral Fahd:
Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi âyeti ve Yüce Kur'an'ı verdik.
Hasan Basri Çantay:
Andolsun ki biz sana (namazın her rek´atında) tekrarlanan yedi (âyet-i kerîme) yi ve şu büyük Kur´ânı verdik.
Muhammed Esed:
Ve gerçek şu ki, Biz sana sık sık tekrarlanan (ayetlerden oluşan) yedili (bir sure) bahşettik ve (böylece senin önüne) yüce Kur´an´ı (açıp serdik):
Gültekin Onan:
Andolsun, sana çiftlerden yediyi ve büyük Kuran´ı verdik.
Ali Fikri Yavuz:
Andolsun ki, biz, sana, (her namazda) okunup tekrarlanan yedi âyeti (Fâtiha sûresini) ve şu büyük Kur’ân’ı verdik.
Portekizce:
Em verdade, temos-te agraciado com os sete versículos reiterativos, assim como com o magnífico Alcorão.
İsveççe:
VI HAR gett dig sju [verser] att ständigt upprepa och Koranen i all dess majestätiska skönhet.
Farsça:
و به راستی که هفت آیه از مثانی [یعنی سوره حمد] و قرآن بزرگ را به تو عطا کردیم.
Kürtçe:
سوێند بە خوا بەڕاستی حەوت ئایەتی دووبارە کراوەمان پێ بەخشیت (مەبەست لە سورەتی الفاتحة یە کە چەند جارێک لە نویژدا دووبارە دەبێتەوە) ھەروەھا قورئانی گەورەش
Özbekçe:
Ва, батаҳқиқ, сенга етти такрорланувчини ва Улуғ Қуръонни бердик. (Оятдаги «етти такрорланувчи»дан мурод Фотиҳа сурасидир. Чунки бу сураи карима етти оятдан иборат бўлиб, жуда кўп такрорланади. Намознинг ҳар ракатида қайта-қайта ўқилади.)
Malayca:
Dan sesungguhnya Kami telah memberi kepadamu (wahai Muhammad) tujuh ayat yang diulang-ulang bacaannya dan seluruh Al-Quran yang amat besar kemuliaan dan faedahnya.
Arnavutça:
Na të kemi shpallë ty shtatë ajete, që përsëriten dhe Kur’anin e madhërueshëm. –
Bulgarca:
Ние вече ти дадохме седемте повтарящи се знамения и великия Коран.
Sırpça:
Ми смо ти дали седам одломака, који се понављају, а и величанствени Кур'ан.
Çekçe:
A již dali jsme ti sedm opakovaných i Korán vznešený,
Urduca:
ہم نے تم کو سات ایسی آیتیں دے رکھی ہیں جو بار بار دہرائی جانے کے لائق ہیں، اور تمہیں قرآن عظیم عطا کیا ہے
Tacikçe:
Мо сабъаммасонӣ ва Қуръони бузургро ба ту додем.
Tatarca:
Дөреслектә Без сиңа һәр намазда укыла торган җиде аятьле Фатихә сүрәсен вә ґәзәмәтле Коръән Кәримне бирдек.
Endonezyaca:
Dan sesungguhnya Kami telah berikan kepadamu tujuh ayat yang dibaca berulang-ulang dan Al Quran yang agung.
Amharca:
ከሚደጋገሙ የኾኑን ሰባትንና ታላቁንም ቁርኣን (በሙሉ) በእርግጥ ሰጠንህ፡፡
Tamilce:
இன்னும், (நபியே!) மீண்டும் மீண்டும் ஓதப்படும் ஏழு வசனங்களையும், மகத்துவமிக்க குர்ஆனையும் திட்டவட்டமாக உமக்கு நாம் கொடுத்தோம்.
Korece:
하나님은 그대에게 자주 낭 송하는 일곱절과 위대한 꾸란을 주었노라
Vietnamca:
TA thực sự đã ban cho Ngươi bảy câu Kinh lặp đi lặp lại (chương Al-Fatihah) và Qur’an vĩ đại.
Ayet Linkleri: