Arapça:
وَاتْلُ مَا أُوحِيَ إِلَيْكَ مِن كِتَابِ رَبِّكَ ۖ لَا مُبَدِّلَ لِكَلِمَاتِهِ وَلَن تَجِدَ مِن دُونِهِ مُلْتَحَدًا
Çeviriyazı:
vetlü mâ ûḥiye ileyke min kitâbi rabbik. lâ mübeddile likelimâtihî velen tecide min dûnihî mülteḥadâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Rabbinin kitabından sana vahyolunanı oku! Onun sözlerini değiştirecek kimse yoktur. Ve O'ndan başka bir sığınılacak da bulamazsın.
Diyanet İşleri:
Rabbinin Kitap'ından sana vahyolunanı oku; O'nun sözlerini değiştirecek yoktur. O'ndan başka bir sığınılacak da bulamazsın.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Rabbinin kitabından sana vahyedileni oku sözlerini değiştirecek yoktur ve ondan başka sığınacak bir kimseyi de bulamazsın.
Şaban Piriş:
Rabbinin kitabından sana vahyedileni oku! O’nun sözlerini değiştirebilecek yoktur. O’ndan başka bir sığınak da bulamazsın.
Edip Yüksel:
Rabbinin kitabından sana vahyedileni oku. Kelimelerini hiç bir şey değiştirip kaldıramaz ve O'ndan başka bir sığınak da bulamazsın.
Ali Bulaç:
Sana Rabbinin kitabından vahyedileni oku. O'nun sözlerini değiştirici yoktur ve O'nun dışında kesin olarak bir sığınacak (makam) bulamazsın.
Suat Yıldırım:
Sana vahyedilen Rabbinin kitabını oku. O'nun sözlerini değiştirecek güç yoktur ve Ondan başka sığınak bulman da mümkün değildir. [5,67; 33,39]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve Rabbin kitabından sana vahyolunanı oku, O´nun kelimelerini değiştirecek yoktur ve O´ndan başka bir melce de bulamazsın.
Yaşar Nuri Öztürk:
Rabbinin kitabından sana vahyedileni oku. O'nun kelimelerini değiştirecek hiçbir kudret yoktur. O'nun dışında bir sığınak/bir dayanak asla bulamazsın.
Bekir Sadak:
Onlara iki adami misal olarak goster: Birine iki uzum bagi verip, etrafini hurmaliklarla cevirmis ve aralarinda ekinler bitirmistik.
İbni Kesir:
Rabbının kitabından sana vahyolunanı oku. O´nun sözlerini değiştirebilecek yoktur. O´ndan başka bir sığınak da bulamazsın.
Adem Uğur:
Rabbinin Kitabı´ndan sana vahyedileni oku. Onun kelimelerini değiştirebilecek yoktur. O´ndan başka bir sığınak da bulamazsın.
İskender Ali Mihr:
Sana, Rabbinin Kitab´ından, vahyolunanı oku! O´nun kelimesini değiştirecek yoktur. Ve O´ndan (Allah´tan) başka yönelinecek bulamazsın (yönelinecek yoktur).
Celal Yıldırım:
Artık sen Rabbinin kitabında sana vahyolunanı oku. O´nun sözlerini değiştirecek yoktur ve sen O´ndan başka bir dayanak ve sığınak da elbette bulamazsın.
Tefhim ul Kuran:
Sana Rabbinin Kitabından vahyedileni oku. O´nun sözlerini değiştirici yoktur ve O´nun dışında kesin olarak bir sığınacak (makam) bulamazsın.
Fransızca:
Et récite ce qui t'a été révélé du Livre de ton Seigneur. Nul ne peut changer Ses paroles. Et tu ne trouvera, en dehors de Lui, aucun refuge.
İspanyolca:
Recita lo que se te ha revelado de la Escritura de tu Señor. No hay quien pueda cambiar Sus palabras y no encontrarás asilo fuera de Él.
İtalyanca:
Recita quello che ti è stato rivelato del Libro del tuo Signore. Nessuno può cambiare le Sue parole e non troverai, all'infuori di Lui, alcun rifugio.
Almanca:
Und rezitiere das, was dir als Wahy von der Schrift deines HERRN zuteil wurde. Es gibt keinen, der Seine Worte abändert. Und du findest anstelle von Ihm keinen Schutz-Gewährenden.
Çince:
你应当宣读你的主所启示你的经典,他的言辞,决不是任何人所能变更的。你绝不能发现一个隐避所。
Hollandaca:
Lees wat u werd geopenbaard in het boek van uwen Heer, zonder het denkbeeld te hebben, daarin eenige verandering te kunnen brengen; niemand heeft de macht zijne woorden te veranderen, en gij zult niemand vinden tot wien gij uwe toevlucht buiten hem kunt nemen, indien gij daarnaar mocht trachten.
Rusça:
Читай Писание твоего Господа, ниспосланное тебе в откровении. Нет замены Его Словам, и ты не найдешь помимо Него прибежище.
Somalice:
akhri (oo raac) waxa laguu waxyooday oo kitaabka Eebahaa ah, wax baddali kalimooyinkiisana ma jiro, mana helaysid wax ka sokeeya ood magangashid.
Swahilice:
Na soma uliyo funuliwa katika Kitabu cha Mola wako Mlezi. Hapana wa kubadilisha maneno yake. Wala nawe hutapata makimbilio isipo kuwa kwake.
Uygurca:
(ئى مۇھەممەد!) سەن پەرۋەردىگارىڭنىڭ كىتابىدىن ساڭا ۋەھيى قىلىنغاننى ئوقۇغىن، اﷲ نىڭ سۆزلىرىنى ھېچ كىشى ئۆزگەرتەلمەيدۇ، سەن ھەرگىزمۇ اﷲ تىن بۆلەك ئىلتىجاگاھ تاپالمايسەن
Japonca:
あなたに啓示された,主の啓典を読み聞かせなさい。誰もかれの御言葉を変えることは出来ない。またあなたにはかれの外,どんな避難所もないのである。
Arapça (Ürdün):
واتل ما أوحي إليك من كتاب ربك لا مبدل لكلماته ولن تجد من دونه ملتحدا» ملجأ.
Hintçe:
और (ऐ रसूल) जो किताब तुम्हारे परवरदिगार की तरफ से वही के ज़रिए से नाज़िल हुईहै उसको पढ़ा करो उसकी बातों को कोई बदल नहीं सकता और तुम उसके सिवा कहीं कोई हरगिज़ पनाह की जगह (भी) न पाओगे
Tayca:
และจงอ่านสิ่งที่ถูกวะฮีแก่เจ้า จากคัมภีร์ของพระผู้เป็นเจ้าของเจ้า ไม่มีผู้ใดเปลี่ยนแปลงคำกล่าวของพระองค์ และเจ้าจะไม่พบที่พึ่งใด ๆ เลยนอกจากพระองค์
İbranice:
וקרא את אשר הושרה לך מהספר של ריבונך (הקוראן.) דבריו לעולם לא ישתנו, ולא תוכל למצוא מפלט מפניו
Hırvatça:
A ti kazuj iz Knjige Gospodara svoga ono što ti se objavljuje, Njegovim riječima nema preinačitelja, i ti, osim kod Njega, nećeš naći utočišta nikakva.
Rumence:
Recită ceea ce ţi-a fost dezvăluit din Cartea Domnului tău. Nimeni nu-i poate schimba Cuvintele Sale. Şi nu vei afla adăpostire în afara Lui.
Transliteration:
Waotlu ma oohiya ilayka min kitabi rabbika la mubaddila likalimatihi walan tajida min doonihi multahadan
Türkçe:
Rabbinin kitabından sana vahyedileni oku. O'nun kelimelerini değiştirecek hiçbir kudret yoktur. O'nun dışında bir sığınak/bir dayanak asla bulamazsın.
Sahih International:
And recite, [O Muhammad], what has been revealed to you of the Book of your Lord. There is no changer of His words, and never will you find in other than Him a refuge.
İngilizce:
And recite (and teach) what has been revealed to thee of the Book of thy Lord: none can change His Words, and none wilt thou find as a refuge other than Him.
Azerbaycanca:
Rəbbinin kitabından sənə vəhy olunanı oxu. Onun sözlərini heç kəs dəyişdirə bilməz. (Allahdan) başqa heç bir sığınacaq tapa bilməzsən! (Pənah yalnız Allahadır!)
Süleyman Ateş:
Rabbinin Kitabı'ndan sana vahyedileni oku; O'nun sözlerini değiştirecek yoktur. O'ndan başka sığınılacak bir kimse de bulamazsın.
Diyanet Vakfı:
Rabbinin Kitabı'ndan sana vahyedileni oku. Onun kelimelerini değiştirebilecek yoktur. O'ndan başka bir sığınak da bulamazsın.
Erhan Aktaş:
Ve sen, Rabb’inin Kitâp’ından sana vahyedileni oku! O’nun kelimelerini(1) değiştirecek yoktur. O’ndan başka sığınılacak da bulamazsın.
Kral Fahd:
Rabbinin Kitabı'ndan sana vahyedileni oku. Onun kelimelerini değiştirebilecek yoktur. O'ndan başka bir sığınak da bulamazsın.
Hasan Basri Çantay:
Rabbinin kitabından sana vahy olunanları oku. Onun sözlerini değişdirebilecek yokdur ve sen Ondan başka asla bir melce´ de bulamazsın.
Muhammed Esed:
Öyleyse, Rabbinin kitabından sana vahyedileni (insanlara) duyur. O´nun sözlerini değiştirebilecek kimse yoktur; Ve sen de O´ndan başka sığınacak kimse bulamazsın.
Gültekin Onan:
Sana rabbinin Kitabından vahyedileni oku. O´nun sözlerini değiştirici yoktur ve O´nun dışında kesin olarak bir sığınacak (makam) bulamazsın.
Ali Fikri Yavuz:
Rabbinin kitabından sana ne vahy olunduysa onu oku. O’nun sözlerini değiştirebilecek (bir kuvvet) yoktur. Sen de, ondan başka asla bir sığınak bulamazsın.
Portekizce:
Recita, pois, o que te foi revelado do Livro de teu Senhor, cujas palavras são imutáveis; nunca acharás amparo forad'Ele.
İsveççe:
OCH FÖRKUNNA [för dem] det som har uppenbarats för dig av din Herres Skrift! Ingen kan rubba eller tumma på Hans ord, och hos ingen finner du en tillflykt utom hos Honom.
Farsça:
و آنچه از کتاب پروردگارت به تو وحی شده است، بخوان. برای کلماتش تبدیل کننده ای نیست، و هرگز جز او ملجأ و پناهی نخواهی یافت.
Kürtçe:
بخوێنەرەوە ئەوەی کە وەحیت بۆکراوە لە قورئانی پەروەردگارت کەس نیە بتوانێت ووتەکانی ئەو بگۆڕێت ھەرگیز پەنایەکت دەست ناکەوێت بێجگە لە خوا پەنای بۆ بەریت
Özbekçe:
Сенга Роббинг китобидан ваҳий қилинганини тиловат қил. Унинг калималарини алмаштиргувчи йўқ. Ундан ўзга ҳеч қандай паноҳни топа олмассан.
Malayca:
Dan baca serta turutlah apa yang diwahyukan kepadamu dari kitab Tuhanmu; tiada sesiapa yang dapat mengubah kalimah-kalimahNya; dan engkau tidak sekali-kali akan mendapat tempat perlindungan selain daripadaNya.
Arnavutça:
Dhe lexo atë që të është shpallur ty nga Libri (Kur’ani) i Zotit tënd! Askush nuk mund të ndryshojë fjalët e Tij – dhe ti nuk do të gjesh kurrfarë strehimi, përpos tek Ai.
Bulgarca:
И чети [о, Мухаммад] онова, което ти бе разкрито от Книгата на твоя Господ! Никой не ще подмени Неговите Слова и не ще намериш убежище при друг освен при Него.
Sırpça:
А ти казуј из Књиге свога Господара оно што ти се објављује, нико не може да измени Његове речи, и ти осим код Њега, нећеш наћи никакво уточиште.
Çekçe:
Sděluj tedy to, co ti bylo vnuknuto z Knihy Pána tvého; a není nikoho, kdo mohl by změnit slovo Jeho, a nenalezneš kromě Něho útočiště žádného.
Urduca:
اے نبیؐ! تمہارے رب کی کتاب میں سے جو کچھ تم پر وحی کیا گیا ہے اسے (جوں کا توں) سنا دو، کوئی اُس کے فرمودات کو بدل دینے کا مجاز نہیں ہے، (اور اگر تم کسی کی خاطر اس میں رد و بدل کرو گے تو) اُس سے بچ کر بھاگنے کے لیے کوئی جائے پناہ نہ پاؤ گے
Tacikçe:
Аз китоби Парвардигорат ҳар чӣ бар ту ваҳй шудааст, тиловат кун. Сухани Ӯро тағйирдиҳандае нест, Ва ту ғайри Ӯ паноҳгоҳе намеёбӣ.
Tatarca:
Ий Мухәммәд г-м, Раббың сиңа вәхий кылган Коръәнне кешеләргә укы! Коръәндәге Аллаһ сүзләрен, Аның хөкемнәрен үзгәртергә көче җитүче зат юк. Әлбәттә, Коръәннән башка тотынырлык мәхкам нәрсәне тапмассың.
Endonezyaca:
Dan bacakanlah apa yang diwahyukan kepadamu, yaitu kitab Tuhanmu (Al Quran). Tidak ada (seorangpun) yang dapat merubah kalimat-kalimat-Nya. Dan kamu tidak akan dapat menemukan tempat berlindung selain dari pada-Nya.
Amharca:
ከጌታህም መጽሐፍ ወደ አንተ የተወረደውን አንብብ፡፡ ለቃላቶቹ ለዋጭ የላቸውም፡፡ ከእርሱም በቀር መጠጊያን በፍጹም አታገኝም፡፡
Tamilce:
(நபியே! ஒவ்வொரு நாளும்) உம் இறைவனின் வேதத்தில் உமக்கு வஹ்யி அறிவிக்கப்பட்டதை ஓதுவீராக! (அதன்படி செயல்படுவீராக!) அவனுடைய வாக்கியங்களை மாற்றுபவர் அறவே இல்லை. இன்னும், அவனையன்றி அடைக்கலம் பெறுமிடத்தை காணவே மாட்டீர்
Korece:
주님께서 계시한 말씀을 낭 송하라 어느 누구도 그분의 말씀 을 변경할 수 없으며 그분 외에는어떤 안식처도 발견치 못하리라
Vietnamca:
Ngươi (Muhammad) hãy xướng đọc những gì được mặc khải cho Ngươi từ Kinh Sách nơi Thượng Đế của Ngươi. Không ai có thể thay đổi các lời phán của Ngài và Ngươi sẽ không bao giờ tìm thấy được chỗ nương tựa nào khác ngoài Ngài.
Ayet Linkleri: