Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

7

Sûredeki Ayet No: 

103

Ayet No: 

1057

Sayfa No: 

163

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

ثُمَّ بَعَثْنَا مِن بَعْدِهِم مُّوسَىٰ بِآيَاتِنَا إِلَىٰ فِرْعَوْنَ وَمَلَئِهِ فَظَلَمُوا بِهَا ۖ فَانظُرْ كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الْمُفْسِدِينَ

Çeviriyazı: 

ŝümme be`aŝnâ mim ba`dihim mûsâ biâyâtinâ ilâ fir`avne vemeleihî feżalemû bihâ. fenżur keyfe kâne `âḳibetü-lmüfsidîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Sonra onların arkasından Musa'yı mucizelerimizle Firavun'a ve topluluğuna gönderdik. Tuttular o mucizeleri inkâr ettiler. Ettiler de bak, o bozguncuların âkıbetleri nasıl oldu!

Diyanet İşleri: 

Sonra peygamberlerin ardından Musa'yı ayetlerimizle Firavun ve erkanına gönderdik. Ayetlerimize karşı haksızlık ettiler. Bozguncuların sonunun nasıl olduğuna bir bak.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Onlardan sonra da Musa'yı, delillerimizle Firavun'a ve Firavun'un kavminden ileri gelenlere gönderdik, fakat kendilerine zulmetti onlar, bak da gör, bozguncuların sonucu ne olmuştur.

Şaban Piriş: 

Onlardan sonra ayetlerimizle Musa’yı, Firavun’a ve kavmine gönderdik. Ancak onlar zulmettiler. Fesat çıkaranların sonunun nasıl olduğuna bak!

Edip Yüksel: 

Sonra, onların ardından Firavun ve erkanına Musa'yı ayet ve mucizelerimizle gönderdik; fakat ayet ve mucizelerimize karşı haksızlık ettiler. Bozguncuların sonunun nasıl olduğuna dikkat et!

Ali Bulaç: 

Sonra bunların (peygamberlerin) ardından Musa'yı ayetlerimizle Firavun'a ve önde gelen çevresine gönderdik; onlar ona (ayetlerimize) haksızlık ettiler. İşte bozgunculuk çıkaranların nasıl bir sona uğradıklarına bir bak.

Suat Yıldırım: 

Onlardan sonra Mûsâ'yı âyetlerimizle Firavun’a ve onun ileri gelen yetkililerine gönderdik. Onlar âyetlerimize haksızlık ettiler. Ettiler de, bak o müfsitlerin âkıbeti nice oldu! [20,42-79; 27,14] {KM, Çıkış 7 ve 15. bölümler}

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Sonra onları müteakip, Mûsa´yı âyetlerimizle Fir´avun´a ve onun kavminin büyüklerine peygamber gönderdik. O (âyetlere) zulmettiler. Artık bak ki, o müfsidlerin akibeti nasıl oldu?

Yaşar Nuri Öztürk: 

Onların ardından Mûsa'yı, ayetlerimizle Firavun'a ve kodamanlarına gönderdik de ayetlerimiz karşısında zulme saptılar. Bir bak, nasıl olmuştur bozguncuların sonu!

Bekir Sadak: 

7:107

İbni Kesir: 

Sonra onların ardından Musa´yı ayetlerimizle Firavun´a ve erkanına gönderdik. Onlar buna karşı haksızlık ettiler. Bir bak ki

Adem Uğur: 

Sonra onların ardından Musa´yı mucizelerimizle Firavun ve kavmine gönderdik de o mucizeleri inkâr ettiler

İskender Ali Mihr: 

Bir zaman sonra da, onlardan sonra (onların arkasından), firavuna ve onun (kavminin) ileri gelenlerine Musa (A.S)´ı âyetlerimizle, (mucizelerimizle) gönderdik (görevlendirdik). Fakat ona zulmettiler. Bak fesat çıkaranların akibeti nasıl oldu.

Celal Yıldırım: 

Sonra da onların ardından Musa´yı âyetlerimizle Fir´avn´a ve (onun meclisinde yer alan, itibar gören) ileri gelenlerine gönderdik. Âyetlerimize karşı haksızlıkta bulundular ama (sen) fesad çıkarıp (Hakk´a karşı gelenlerin) sonunun nasıl olduğuna bir bak!

Tefhim ul Kuran: 

Sonra bunların (peygamberlerin) ardından Musa´yı ayetlerimizle Firavun´a ve önde gelen çevresine gönderdik. Onlar ona (ayetlerimize) haksızlık ettiler. İşte bozgunculuk çıkaranların nasıl bir sona uğradıklarına bir bak.

Fransızca: 

Puis, après [ces messagers,] Nous avons envoyé Moïse avec Nos miracles vers Pharaon et ses notables. Mais ils se montrèrent injustes envers Nos signes. Considère donc quelle fut la fin des corrupteurs.

İspanyolca: 

Luego, después de ellos, enviamos a Moisés con Nuestros signos a Faraón y a sus dignatarios, pero fueron injustos con ellos. ¡Y mira cómo terminaron los corruptores!

İtalyanca: 

Poi, dopo di loro, inviammo Mosè, con i Nostri segni, a Faraone e ai suoi notabili, ma essi trasgredirono. Guarda dunque ciò che è accaduto ai perversi.

Almanca: 

Dann entsandten WIR nach ihnen Musa mit Unseren Ayat zu Pharao und seinen Entscheidungsträgern, so begingen sie ihnen gegenüber Unrecht. Also siehe, wie das Anschließende von den Verderben-Anrichtenden war.

Çince: 

后来,我派遣穆萨带著我的许多迹象,去见法老和他的众公卿,但他们不肯信那些迹象,你看看作恶者的结局是怎样的!

Hollandaca: 

Daarom zonden wij, na de bovengenoemde apostelen, Mozes met onze teekens tot Pharao en zijne prinsen, die hen onrechtvaardig behandelden; doch ziet hoe het einde der zondaren was.

Rusça: 

После них Мы отправили Мусу (Моисея) с Нашими знамениями к Фараону и его знати, но они поступили с ними несправедливо. Посмотри же, каким был конец злодеев!

Somalice: 

Markaasaan la Bixinay Nabi Muuse Aayaadkanaga Xagga Fircoon iyo Qoomkiisii wayna Dulmiyeen (Diideen) ee day Siday Noqotay Cidhibtii Mufsidiinta.

Swahilice: 

Kisha baada yao tukamtuma Musa na Ishara zetu kwa Firauni na waheshimiwa wake. Nao wakazikataa. Basi tazama ulikuwaje mwisho wa waharibifu.

Uygurca: 

مەزكۇز پەيغەمبەرلەردىن كېيىن، مۇسانى مۆجىزىلىرىمىز بىلەن، (مىسىرنىڭ مۇسا زامانىدىكى پادىشاھى) پىرئەۋنگە ۋە ئۇنىڭ قەۋمىنىڭ چوڭلىرىغا (پەيغەمبەر قىلىپ) ئەۋەتتۇق، ئۇلار بۇ مۆجىزىلەرنى ئىنكار قىلدى، بۇزغۇنچىلىق قىلغۇچىلارنىڭ ئاقىۋىتىنىڭ قانداق بولىدىغانلىقىغا قارىغىن

Japonca: 

それからかれらの後に,われはムーサーを,わが印を携えて,フィルアウンとその長老たちに遣わした,だがかれらはそれを拒否した。それで不義を行う者の最後が,どんなものであるかを見なさい。

Arapça (Ürdün): 

«ثم بعثنا من بعدهم» أي الرسل المذكورين «موسى بآياتنا» التسع «إلى فرعون وملئِهِ» قومه «فظلموا» كفروا «بها فانظر كيف كان عاقبة المفسدين» بالكفر من إهلاكهم.

Hintçe: 

फिर हमने (उन पैग़म्बरान मज़कूरीन के बाद) मूसा को फिरऔन और उसके सरदारों के पास मौजिज़े अता करके (रसूल बनाकर) भेजा तो उन लोगों ने उन मौजिज़ात के साथ (बड़ी बड़ी) शरारतें की पस ज़रा ग़ौर तो करो कि आख़िर फसादियों का अन्जाम क्या हुआ

Tayca: 

“แล้วหลังจากพวกเขา เราได้ส่งมูซาพร้อมด้วยสัญญาณต่าง ๆ ของเราไปยังฟิรอาวน์และบรรดาบุคคลชั้นนำของเขา แต่พวกเขาได้ปฏิเสธศรัทธาต่อสัญญาณเหล่านั้น ดังนั้นเจ้าจงมองดูเถิดว่าบั้นปลายของบรรดาผู้ก่อความเสียหายนั้นเป็นอย่างไร ?

İbranice: 

אחר כך שלחנו את משה עם אותותינו אל פרעה ונכבדיו, הם הכחישו אותם, והתבונן איך היה סופם של המשחיתים

Hırvatça: 

Zatim smo, poslije njih, poslali Musaa sa dokazima Našim faraonu i glavešinama njegovim, ali oni u njih nisu povjerovali, pa pogledaj kako su skončali oni koji su nered činili.

Rumence: 

După ei, Noi l-am trimis pe Moise cu semnele Noastre la Faraon şi sfetnicii săi, însă ei au fost nedrepţi faţă de semnele Noastre. Vezi cum a fost sfârşitul celor care semănau stricăciunea!

Transliteration: 

Thumma baAAathna min baAAdihim moosa biayatina ila firAAawna wamalaihi fathalamoo biha faonuthur kayfa kana AAaqibatu almufsideena

Türkçe: 

Onların ardından Mûsa'yı, ayetlerimizle Firavun'a ve kodamanlarına gönderdik de ayetlerimiz karşısında zulme saptılar. Bir bak, nasıl olmuştur bozguncuların sonu!

Sahih International: 

Then We sent after them Moses with Our signs to Pharaoh and his establishment, but they were unjust toward them. So see how was the end of the corrupters.

İngilizce: 

Then after them We sent Moses with Our signs to Pharaoh and his chiefs, but they wrongfully rejected them: So see what was the end of those who made mischief.

Azerbaycanca: 

Onlardan sonra Musanı mö’cüzələrimizlə Fir’ona və onun ə’yanlarına (peyğəmbər) göndərdik. Onlar (həmin mö’cüzələri) inkar etdilər. Bir gör fəsad törədənlərin axırı necə oldu!

Süleyman Ateş: 

Onlardan sonra Musa'yı ayetlerimizle Fir'avn'a ve onun ileri gelen adamlarına gönderdik, ayetlerimize haksızlık ettiler; fakat bak, bozguncuların sonu nasıl oldu!

Diyanet Vakfı: 

Sonra onların ardından Musa'yı mucizelerimizle Firavun ve kavmine gönderdik de o mucizeleri inkar ettiler; ama, bak ki, fesatçıların sonu ne oldu!

Erhan Aktaş: 

Sonra onların ardından Mûsâ’yı âyetlerimizle Firavun’a ve onun melelerine gönderdik. Onlar, ona zûlmettiler. Bak bozguncuların sonu nasıl oldu!

Kral Fahd: 

Sonra onların ardından Musa'yı mucizelerimizle Firavun ve kavmine gönderdik de o mucizeleri inkâr ettiler, ama, bak ki, fesatçıların sonu ne oldu!

Hasan Basri Çantay: 

Sonra onların (o peygamberlerin) ardından Musâyi âyetlerimizle Fir´avne ve onun cem´iyyetine (peygamber olarak) gönderdik de (o âyetlere) zulm etdiler. Bak ki fesâdcıların sonu nice oldu!

Muhammed Esed: 

Ve bu (önceki toplumlardan) sonra Firavunun ve onun soylular çevresine Musayı ayetlerimizle gönderdik; onları inatla reddettiler ve bak, nasıl oldu sonu bu bozguncuların!

Gültekin Onan: 

Sonra bunların (elçilerin) ardından Musa´yı ayetlerimizle Firavun´a ve önde gelen çevresine gönderdik. Onlar ona (ayetlerimize) haksızlık ettiler. İşte bozgunculuk çıkaranların nasıl bir sona uğradıklarına bir bak.

Ali Fikri Yavuz: 

Sonra onların arkasından mûcizelerimizle Mûsa’yı Firavun’a ve topluluğuna gönderdik. Sonra o mûcizeleri inkâr edip kendilerine zulmettiler. Bak ki, o fesad çıkaranların âkıbeti nasıl oldu?

Portekizce: 

Depois destes mensageiros enviamos Moisés, com Nossos sinais, ao Faraó e aos chefes; mas estes se condenaram, aorechaçá-los. Repara, pois, qual foi o destino dos corruptores.

İsveççe: 

EFTER DESSA [tidiga profeter] sände Vi Moses med Våra budskap till Farao och hans stormän, men de fäste inget avseende vid dessa [budskap]. Se här hur slutet blev för dem som störde ordningen på jorden!

Farsça: 

سپس بعد از پیامبران گذشته موسی را با آیات خود به سوی فرعون و اشراف و سران قومش فرستادیم؛ ولی آنان به آن آیات ستم ورزیدند. پس با تأمل بنگر که سرانجام مفسدین و تبهکاران چگونه بود؟

Kürtçe: 

پاشان دوای ئەوانەی (کەباسمان کردن) موسامان نارد بە بەڵگە و موعجیزەکانمانەوە بۆ لای فیرعەون و دارو دەستەکەی بەڵام ئەوان بەنیشانەکان (بێ بڕوا بوون) و ستەمیان کرد جا بڕوانە و سەرنج بدە کە سەرەنجامی لە فەرمان دەرچووان و خراپەکاران چۆن بوو

Özbekçe: 

Сўнгра уларнинг ортидан Мусони Ўз оятларимиз ила Фиръавн ва унинг зодагонларига юбордик. Бас, у(оят)ларга зулм қилдилар. Бузғунчиларнинг оқибати қандай бўлишига назар сол.

Malayca: 

Kemudian Kami mengutuskan Nabi Musa selepas Rasul-rasul itu, dengan membawa ayat-ayat Kami kepada Firaun dan Ketua-ketua kaumnya, lalu mereka berlaku zalim (ingkar) akan ayat-ayat itu. Maka perhatikanlah bagaimana kesudahan orang-orang yang berbuat kerosakan.

Arnavutça: 

Pastaj dërguam – pas tyre, Musain me argumentet Tona, te Faraoni dhe paria e tij. Ata i mohuan ato; pra, shiko si është përfundimi i ngatërrestarëve!

Bulgarca: 

После подир тях с Нашите знамения проводихме при Фараона и знатните му хора Муса, а те ги отхвърлиха. Виж какъв е краят на рушащите!

Sırpça: 

Затим смо, после њих, послали Мојсија са Нашим речима и доказима фараону и његовим главешинама, али они у њих нису поверовали, па погледај како су скончали они који су неред чинили.

Çekçe: 

A po těchto prorocích jsme posléze vyslali Mojžíše se znameními Našimi k Faraónovi a velmožům jeho, avšak oni byli vůči nim nespravedliví - pohleď, jaký byl konec těch, kdož pohoršení šířili!

Urduca: 

پھر اُن قوموں کے بعد (جن کا ذکر اوپر کیا گیا) ہم نے موسیٰؑ کو اپنی نشانیوں کے ساتھ فرعون اور اس کی قوم کے سرداروں کے پاس بھیجا مگر انہوں نے بھی ہماری نشانیوں کے ساتھ ظلم کیا، پس دیکھو کہ ان مفسدوں کا کیا انجام ہوا

Tacikçe: 

Баъд аз онҳо Мӯсоро бо оётамон бар Фиръавну қавмаш фиристодем. Ба оётамон кофир шуданд. Инак бингар, ки оқибати муфсидон чӣ гуна будааст!

Tatarca: 

Вә югарыда сөйләнгән пәйгамбәрләрдән соң Фиргаун белән аның олыларын хак дингә өндәр өчен хәзрәти Мусаны пәйгамбәр итеп җибәрдек аятьләребез вә могҗизаларыбыз белән, без җибәргән нәрсәләргә золым кылдылар. Гыйбрәт күзе илә карагыз, бозыклык кылучыларның ахыры ничек булды?

Endonezyaca: 

Kemudian Kami utus Musa sesudah rasul-rasul itu dengan membawa ayat-ayat Kami kepada Fir'aun dan pemuka-pemuka kaumnya, lalu mereka mengingkari ayat-ayat itu. Maka perhatikanlah bagaimana akibat orang-orang yang membuat kerusakan.

Amharca: 

ከዚያም ከበኋላቸው ሙሳን ወደ ፈርዖንና ወደ መማክርቶቹ በተዓምራታችን ላክነው፡፡ በእርሷም ካዱ፡፡ ያጥፊዎችም መጨረሻ እንዴት እንደነበረ ተመልከት፡፡

Tamilce: 

பிறகு, அவர்களுக்குப் பின்னர் மூஸாவை நம் அத்தாட்சிகளைக் கொண்டு, ஃபிர்அவ்ன் இன்னும் அவனுடைய முக்கிய பிரமுகர்களிடம் அனுப்பினோம். ஆக, அவர்கள் அவற்றுக்கு அநீதியிழைத்(து பொய்ப்பித்)தனர். ஆகவே, விஷமிகளின் முடிவு எவ்வாறு இருந்தது என்பதை (நபியே!) கவனிப்பீராக.

Korece: 

그리하여 하나님은 후에 모세를 통하여 파라오와 그의 우두머리들에게 하나님의 예중들 을 보냈으나 그들은 그것을 거역 하였으니 보라 악한자들의 말로가 어떠하더뇨

Vietnamca: 

Rồi sau bọn họ, TA đã phái Musa mang những phép lạ của TA đến gặp Pha-ra-ông và quần thần của hắn nhưng chúng đã phủ nhận các phép lạ đó. Thế nên, Ngươi (hỡi Thiên Sứ) hãy xem hậu quả của những kẻ đại nghịch đã xảy ra thế nào!