Nuzul 2146

 
00:00

fele`alleke bâḫi`un nefseke `alâ âŝârihim il lem yü'minû bihâẕe-lḥadîŝi esefâ.

Arapça:

فَلَعَلَّكَ بَاخِعٌ نَّفْسَكَ عَلَىٰ آثَارِهِمْ إِن لَّمْ يُؤْمِنُوا بِهَٰذَا الْحَدِيثِ أَسَفًا

Türkçe:

Şimdi sen, bu söze inanmazlarsa, belki de arkalarından kendini eritircesine üzüleceksin.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

(Ey Muhammed!) Demek onlar, bu söze (kitaba) inanmazlarsa, onların peşinde üzüle üzüle kendini helak edeceksin!

Diyanet Vakfı:

Bu yeni Kitab'a inanmazlarsa (ve bu yüzden helak olurlarsa) arkalarından üzüntüyle neredeyse kendini harap edeceksin.

İngilizce:

Thou wouldst only, perchance, fret thyself to death, following after them, in grief, if they believe not in this Message.

Fransızca:

Tu vas peut-être te consumer de chagrin parce qu'ils se détournent de toi et ne croient pas en ce discours !

Almanca:

Und nicht etwa zugrunde richtest du dich selbst in Verdrießlichkeit über das von ihnen Übriggebliebene, sollten sie keinen Iman an diese Rede (den Quran) verinnerlichen.

Rusça:

Ты можешь погубить себя от скорби по их следам (скорбя о том, что они отворачиваются от истины), если они не уверуют в это повествование?

Açıklama:
Nuzul 2146 beslemesine abone olun.