Sayfa 383

 
00:00

veinne rabbeke leya`lemü mâ tükinnü ṣudûruhüm vemâ yü`linûn.

Arapça:

وَإِنَّ رَبَّكَ لَيَعْلَمُ مَا تُكِنُّ صُدُورُهُمْ وَمَا يُعْلِنُونَ

Türkçe:

Ve senin Rabbin, onların göğüslerinin sakladığını da açığa vurduğunu da çok iyi bilir.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Rabbin elbette onların sinelerinin gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir.

Diyanet Vakfı:

Rabbin elbette onların kalplerinin gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir.

İngilizce:

And verily thy Lord knoweth all that their hearts do hide. As well as all that they reveal.

Fransızca:

Certes, ton Seigneur sait ce que cachent leurs poitrines et ce qu'ils divulguent.

Almanca:

Und gewiß, dein HERR weiß doch, was ihre 2 Brüste verbergen, und was sie offenlegen.

Rusça:

Воистину, твой Господь знает то, что таят их сердца, и то, что они обнаруживают.

Açıklama:
 
00:00

vemâ min gâibetin fi-ssemâi vel'arḍi illâ fî kitâbim mübîn.

Arapça:

وَمَا مِنْ غَائِبَةٍ فِي السَّمَاءِ وَالْأَرْضِ إِلَّا فِي كِتَابٍ مُّبِينٍ

Türkçe:

Yerde ve gökte hiçbir gayb yoktur ki, açıklayıcı bir Kitap'ta olmasın.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Gökte ve yerde gizli hiçbir şey yoktur ki apaçık bir kitapta (Lehvi mahfuzda) bulunmasın.

Diyanet Vakfı:

Gökte ve yerde göze görünmeyen hiçbir şey yoktur ki, apaçık bir kitapta (levhi mahfuzda) bulunmasın.

İngilizce:

Nor is there aught of the unseen, in heaven or earth, but is (recorded) in a clear record.

Fransızca:

Et il n'y a rien de caché, dans le ciel et la terre, qui ne soit dans un Livre explicite.

Almanca:

Und es gibt nichts Verborgenes im Himmel und auf Erden, ohne daß es in einer deutlichen Schrift ist.

Rusça:

На небе и на земле нет такого сокровенного, которого бы не было в ясном Писании.

Açıklama:
 
00:00

inne hâẕe-lḳur'âne yeḳuṣṣu `alâ benî isrâîle ekŝera-lleẕî hüm fîhi yaḫtelifûn.

Arapça:

إِنَّ هَٰذَا الْقُرْآنَ يَقُصُّ عَلَىٰ بَنِي إِسْرَائِيلَ أَكْثَرَ الَّذِي هُمْ فِيهِ يَخْتَلِفُونَ

Türkçe:

Hiç kuşkunuz olmasın ki bu Kur'an, İsrailoğullarına, ihtilafa düştükleri şeylerin birçoğunu anlatıyor.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Haberiniz olsun ki bu Kur'ân, İsrail oğullarına, hakkında ihtilaf edegeldikleri şeylerin pek çoğunu anlatmaktadır.

Diyanet Vakfı:

Doğrusu bu Kur'an, İsrailoğullarına, hakkında ihtilaf edegeldikleri şeylerin pek çoğunu anlatmaktadır.

İngilizce:

Verily this Qur'an doth explain to the Children of Israel most of the matters in which they disagree.

Fransızca:

Ce Coran raconte aux enfants d'Israël la plupart des sujets sur lesquels ils divergent,

Almanca:

Gewiß, dieser Quran berichtet den Kindern Israils das Meiste von dem, worin sie uneins sind.

Rusça:

Воистину, этот Коран рассказывает сынам Исраила (Израиля) большую часть того, о чем они расходятся во мнениях.

Açıklama:

Sayfalar

Sayfa 383 beslemesine abone olun.