Nuzul 4116

 
00:00

ev teḳûle ḥîne tera-l`aẕâbe lev enne lî kerraten feekûne mine-lmuḥsinîn.

Arapça:

أَوْ تَقُولَ حِينَ تَرَى الْعَذَابَ لَوْ أَنَّ لِي كَرَّةً فَأَكُونَ مِنَ الْمُحْسِنِينَ

Türkçe:

Azabı gördüğünde şöyle de konuşacaktır: "Bana bir kez daha imkân verilseydi de güzel düşünüp güzel davrananlardan olsaydım!"

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Veya azabı gördüğü zaman şöyle diyecektir: "Bana bir geri dönüş olsaydı da ben de o iyilik yapanlardan olsaydım."

Diyanet Vakfı:

Veya azabı gördüğünde: Keşke benim için bir kez (dönmeye) imkan bulunsa da iyilerden olsam!" demesinden.

İngilizce:

Or (lest) it should say when it (actually) sees the penalty: 'If only I had another chance, I should certainly be among those who do good!'

Fransızca:

ou bien qu'elle ne dise en voyant le châtiment : "Ah ! S'il y avait pour moi un retour ! Je serais alors parmi les bienfaisants".

Almanca:

Oder daß sie sagt, wenn sie die Peinigung sieht: "Hätte ich doch nur noch eine Rückkehr, damit ich von den Muhsin würde."

Rusça:

Или чтобы не пришлось ему говорить, когда он увидит мучения: "Если бы у меня была еще одна возможность, то я стал бы одним из творящих добро".

Açıklama:
Nuzul 4116 beslemesine abone olun.