Nuzul 3636

 
00:00

ḳul leküm mî`âdü yevmil lâ teste'ḫirûne `anhü sâ`atev velâ testaḳdimûn.

Arapça:

قُل لَّكُم مِّيعَادُ يَوْمٍ لَّا تَسْتَأْخِرُونَ عَنْهُ سَاعَةً وَلَا تَسْتَقْدِمُونَ

Türkçe:

De ki: "Size bir gün vaat edilmiştir; ondan ne bir saat geri kalabirsiniz ne de ileri geçebilirsiniz."

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

De ki: "Size vaad edilen öyle bir gündür ki, ondan ne bir an geri kalabilirsiniz, ne de ileri geçebilirsiniz."

Diyanet Vakfı:

De ki: Size öyle bir gün vadedilmiştir ki, ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz, ne de ileri geçebilirsiniz.

İngilizce:

Say: "The appointment to you is for a Day, which ye cannot put back for an hour nor put forward."

Fransızca:

Dis : "Le rendez-vous est pour un jour que vous ne saurez retarder d'une heure, ni avancer ! ".

Almanca:

Sag: "Für euch ist ein Termin eines Tages bestimmt, den ihr weder um eine Stunde hinauszögern könnt, noch vorverlegen."

Rusça:

Скажи: "Вам обещан день, который вы не сможете отдалить или приблизить даже на час".

Açıklama:
Nuzul 3636 beslemesine abone olun.