
veiẕ ḳâle luḳmânü libnihî vehüve ye`iżuhû yâ büneyye lâ tüşrik billâh. inne-şşirke leżulmün `ażîm.
Arapça:
وَإِذْ قَالَ لُقْمَانُ لِابْنِهِ وَهُوَ يَعِظُهُ يَا بُنَيَّ لَا تُشْرِكْ بِاللَّهِ ۖ إِنَّ الشِّرْكَ لَظُلْمٌ عَظِيمٌ
Türkçe:
Hani, Lukman, oğluna öğüt vererek şöyle demişti: "Oğulcuğum, Allah'a ortak koşma! Çünkü Allah'a ortak koşmak, gerçekten büyük bir zulümdür."
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Hani bir zaman Lokman, oğluna öğüt vererek demişti ki: "Yavrucuğum! Allah'a ortak koşma, çünkü Allah'a ortak koşmak (şirk), elbette büyük bir zulümdür."
Diyanet Vakfı:
Lokman, oğluna öğüt vererek: Yavrucuğum! Allah'a ortak koşma! Doğrusu şirk, büyük bir zulümdür, demişti.
İngilizce:
Behold, Luqman said to his son by way of instruction: "O my son! join not in worship (others) with Allah: for false worship is indeed the highest wrong-doing."
Fransızca:
Et lorsque Luqman dit à son fils tout en l'exhortant : "ô mon fils, ne donne pas d'associé à Allah, car l'association à [Allah] est vraiment une injustice énorme".
Almanca:
Und (erinnere daran), als Luqman zu seinem Sohn sagte, während er ihn ermahnte: "Mein Söhnchen! Betreibe ALLAH gegenüber keinen Schirk! Gewiß, Schirk ist doch ein ungeheuerliches Unrecht."
Rusça:
Вот Лукман сказал своему сыну, наставляя его: "О сын мой! Не приобщай к Аллаху сотоварищей, ибо многобожие является великой несправедливостью".
Açıklama:
