
fe`amiyet `aleyhimü-l'embâü yevmeiẕin fehüm lâ yetesâelûn.
Arapça:
فَعَمِيَتْ عَلَيْهِمُ الْأَنبَاءُ يَوْمَئِذٍ فَهُمْ لَا يَتَسَاءَلُونَ
Türkçe:
Artık o gün onlara karşı tüm haberler kör olmuştur. Birbirlerine de bir şey soramazlar.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
İşte o gün onlara bütün haberler kapkaranlık olmuştur; onlar birbirlerine de soramayacaklardır.
Diyanet Vakfı:
İşte o gün onlara bütün haberler körleşmiştir (delilleri tükenmiş, s söyleyecek sözleri kalmamıştır); onlar birbirlerine de soramayacaklardır.
İngilizce:
Then the (whole) story that Day will seem obscure to them (like light to the blind) and they will not be able (even) to question each other.
Fransızca:
Ce jour-là, leurs arguments deviendront obscurs et ils ne se poseront point de questions.
Almanca:
waren ihnen dann an diesem Tag die Mitteilungen verwirrend, so werden sie einander nicht fragen.
Rusça:
В тот день известия будут сокрыты от них, и они не будут расспрашивать друг друга.
