
vaḍrib lehüm meŝeler racüleyni ce`alnâ lieḥadihimâ cenneteyni min a`nâbiv veḥafefnâhümâ binaḫliv vece`alnâ beynehümâ zer`â.
Türkçe:
Onlara örnek olarak şu iki adamı ver: Bunlardan birine, üzümlerden oluşan iki bağlık vermiş, bağların çevresini hurmalarla donatmış, aralarına da ekinler serpiştirmiştik.
İngilizce:
Set forth to them the parable of two men: for one of them We provided two gardens of grape-vines and surrounded them with date palms; in between the two We placed corn-fields.
Fransızca:
Donne-leur l'exemple de deux hommes : à l'un d'eux Nous avons assigné deux jardins de vignes que Nous avons entourés de palmiers et Nous avons mis entre les deux jardins des champs cultivés.
Almanca:
Und präge ihnen ein Gleichnis von zwei Männern. Einem von ihnen gaben WIR zwei Dschannat mit Rebstöcken, die WIR beide mit Dattelpalmen umgaben, und zwischen beiden ließen WIR Gewächs sein.
Rusça:
Приведи им притчу о двух мужах. Одному из них Мы устроили два виноградника, оградили их пальмами и поместили между ними ниву.
Arapça:
۞ وَاضْرِبْ لَهُم مَّثَلًا رَّجُلَيْنِ جَعَلْنَا لِأَحَدِهِمَا جَنَّتَيْنِ مِنْ أَعْنَابٍ وَحَفَفْنَاهُمَا بِنَخْلٍ وَجَعَلْنَا بَيْنَهُمَا زَرْعًا
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Onlara, şu iki adamı misal olarak anlat: Biz bunlardan birine her türlü üzümden iki bağ vermişiz, her ikisinin etrafını hurmalarla donatmışız, aralarında da bir ekinlik yapmışız.
Diyanet Vakfı:
Onlara, şu iki adamı misal olarak anlat: Bunlardan birine iki üzüm bağı vermiş, her ikisinin de etrafını hurmalarla donatmış, aralarında da ekinler bitirmiştik.
