Nuzul 1868

 
00:00

veḳaḍaynâ ileyhi ẕâlike-l'emra enne dâbira hâülâi maḳṭû`um muṣbiḥîn.

Arapça:

وَقَضَيْنَا إِلَيْهِ ذَٰلِكَ الْأَمْرَ أَنَّ دَابِرَ هَٰؤُلَاءِ مَقْطُوعٌ مُّصْبِحِينَ

Türkçe:

Ona şu emri bir hüküm olarak ilettik: Şunlar, kökleri kesilmiş olarak sabahlayacaklardır.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Biz, Lût'a şu kesin emri vahyettik: "Bu kâfirler sabaha çıkarken muhakkak kökleri kesilmiş olacaktır."

Diyanet Vakfı:

Ona (Lut'a) şu hükmümüzü vahyettik: "Sabaha çıkarlarken mutlaka onların ardı kesilmiş olacaktır."

İngilizce:

And We made known this decree to him, that the last remnants of those (sinners) should be cut off by the morning.

Fransızca:

Et Nous lui annonçâmes cet ordre : que ces gens-là, au matin, seront anéantis jusqu'au dernier.

Almanca:

Und WIR haben ihm diese Bestimmung erteilt: "Diese werden doch beim Morgengrauen bis auf den Letzten vernichtet."

Rusça:

Мы объявили ему приговор о том, что к утру все они будут уничтожены.

Açıklama:
Nuzul 1868 beslemesine abone olun.