Nuzul 164

 
00:00

ülâike `aleyhim ṣalevâtüm mir rabbihim veraḥmetüv veülâike hümü-lmühtedûn.

Arapça:

أُولَٰئِكَ عَلَيْهِمْ صَلَوَاتٌ مِّن رَّبِّهِمْ وَرَحْمَةٌ ۖ وَأُولَٰئِكَ هُمُ الْمُهْتَدُونَ

Türkçe:

İşte böyleleri üzerine Rablerinden selamlar, bereketler var, bir rahmet var. İşte bunlardır iyiye ve güzele ermiş olanlar.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

İşte onlar var ya, Rablerinden, mağfiretler ve rahmet onlaradır. İşte hidayete erenler de onlardır.

Diyanet Vakfı:

İşte Rablerinden bağışlamalar ve rahmet hep onlaradır. Ve doğru yolu bulanlar da onlardır.

İngilizce:

They are those on whom (Descend) blessings from Allah, and Mercy, and they are the ones that receive guidance.

Fransızca:

Ceux-là reçoivent des bénédictions de leur Seigneur, ainsi que la miséricorde; et ceux-là sont les biens guidés.

Almanca:

Für diese gibt es von ihrem HERRN Vergebungen und Gnade, und diese sind die wirklichen Geleiteten.

Rusça:

Они удостаиваются благословения своего Господа и милости. Они следуют прямым путем.

Açıklama:
Nuzul 164 beslemesine abone olun.