
ülâike me'vâhümü-nnâru bimâ kânû yeksibûn.
Arapça:
أُولَٰئِكَ مَأْوَاهُمُ النَّارُ بِمَا كَانُوا يَكْسِبُونَ
Türkçe:
Kazandıkları şeyler yüzünden varış yerleri ateş olacakların ta kendileridir.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
İşte bunların kendi elleriyle ettikleri yüzünden varacakları yer cehennemdir.
Diyanet Vakfı:
İşte onların, kazanmakta oldukları (günahlar) yüzünden varacakları yer, ateştir!
İngilizce:
Their abode is the Fire, because of the (evil) they earned.
Fransızca:
leur refuge sera le Feu, pour ce qu'ils acquéraient.
Almanca:
für diese - ihre Unterkunft ist das Feuer für das, was sie (an Verfehlungen) zu erwerben pflegten.
Rusça:
пристанищем будет Огонь за то, что они приобретали.
Açıklama:
