Nuzul 1292

 
00:00

lev yecidûne melceen ev megârâtin ev müddeḫalel levellev ileyhi vehüm yecmeḥûn.

Arapça:

لَوْ يَجِدُونَ مَلْجَأً أَوْ مَغَارَاتٍ أَوْ مُدَّخَلًا لَّوَلَّوْا إِلَيْهِ وَهُمْ يَجْمَحُونَ

Türkçe:

Eğer bir sığınak yahut bazı mağaralar veya girilecek bir delik bulsalar, yüzlerini döner o tarafa koşarlardı.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Eğer sığınacak bir yer veya barınacak mağaralar veyahut girilecek bir delik bulsalardı başlarını diker o tarafa doğru koşarlardı.

Diyanet Vakfı:

Eğer sığınacak bir yer yahut (barınabilecek) mağaralar veya (sokulabilecek) bir delik bulsalardı, koşarak o tarafa yönelip giderlerdi.

İngilizce:

If they could find a place to flee to, or caves, or a place of concealment, they would turn straightaway thereto, with an obstinate rush.

Fransızca:

S'ils trouvaient un refuge, des cavernes ou un souterrain, ils s'y tourneraient donc et s'y précipiteraient à bride abattue.

Almanca:

Würden sie einen Zufluchtsort, Höhlen oder Unterschlupf finden, gewiß würden sie sich dorthin begeben, während sie überhastig sind.

Rusça:

Если бы они нашли убежище, пещеру или укрытие, то они поспешно направились бы туда.

Açıklama:
Nuzul 1292 beslemesine abone olun.