
vetteḳû fitnetel lâ tüṣîbenne-lleẕîne żalemû minküm ḫâṣṣah. va`lemû enne-llâhe şedîdü-l`iḳâb.
Arapça:
وَاتَّقُوا فِتْنَةً لَّا تُصِيبَنَّ الَّذِينَ ظَلَمُوا مِنكُمْ خَاصَّةً ۖ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ شَدِيدُ الْعِقَابِ
Türkçe:
İçinizden sadece zulmedenlere çatmakla kalmayacak bir fitneden korkun. Bilin ki Allah'ın gazabı çok şiddetlidir.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ve öyle bir fitneden sakının ki, içinizden yalnızca zulüm yapanlara dokunmakla kalmaz. Ve bilin ki, Allah'ın cezası şiddetlidir.
Diyanet Vakfı:
Bir de öyle bir fitneden sakının ki o, içinizden sadece zulmedenlere erişmekle kalmaz (umuma sirayet ve hepsini perişan eder). Biliniz ki, Allah'ın azabı şiddetlidir.
İngilizce:
And fear tumult or oppression, which affecteth not in particular (only) those of you who do wrong: and know that Allah is strict in punishment.
Fransızca:
Et craignez une calamité qui n'affligera pas exclusivement les injustes d'entre vous. Et sachez qu'Allah est dur en punition.
Almanca:
Und sucht Taqwa einer Fitna gegenüber, die nicht nur diejenigen unter euch treffen wird, die Unrecht begingen. Und wisst, daß ALLAH zweifelsohne hart im Strafen ist.
Rusça:
Бойтесь искушения, которое поразит не только тех из вас, кто был несправедлив. И знайте, что Аллах суров в наказании.
Açıklama:
