Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

81

Sûredeki Ayet No: 

3

Ayet No: 

5803

Sayfa No: 

586

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَإِذَا الْجِبَالُ سُيِّرَتْ

Çeviriyazı: 

veiẕe-lcibâlü süyyirat.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Dağlar yürütüldüğünde,

Diyanet İşleri: 

Doğurması yaklaşmış develer başıboş bırakıldığı zaman;

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve dağlar yürütülünce.

Şaban Piriş: 

Dağlar yürütüldüğü zaman.

Edip Yüksel: 

Dağlar yürütüldüğü zaman,

Ali Bulaç: 

Dağlar, yürütüldüğü zaman,

Suat Yıldırım: 

Dağlar yürütüldüğü zaman,

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve dağlar yürütüldüğü zaman.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Dağlar yürütüldüğünde,

Bekir Sadak: 

81:8

İbni Kesir: 

Dağlar yürütüldüğü zaman

Adem Uğur: 

Dağlar (sallanıp) yürütüldüğünde,

İskender Ali Mihr: 

Ve dağlar yürütüldüğü zaman.

Celal Yıldırım: 

Dağlar yerinden oynatılıp yürütüldüğünde,

Tefhim ul Kuran: 

Dağlar, yürütüldüğü zaman,

Fransızca: 

et les montagnes mises en marche,

İspanyolca: 

cuando las montañas sean puestas en marcha,

İtalyanca: 

e messe in marcia le montagne,

Almanca: 

und wenn die Berge vergangen werden,

Çince: 

当山峦崩溃的时候,

Hollandaca: 

Als de bergen in beweging gebracht zullen worden.

Rusça: 

когда горы сдвинутся с мест,

Somalice: 

Buurahana la kexeeyo (La rujiyo).

Swahilice: 

Na milima ikaondolewa,

Uygurca: 

تاغلار گۇمران بولغان چاغدا،

Japonca: 

山々が散る時,

Arapça (Ürdün): 

«وإذا الجبال سيِّرت» ذهب بها عن وجه الأرض فصارت هباءً منبثا.

Hintçe: 

और जब पहाड़ चलाए जाएंगें

Tayca: 

และเมื่อบรรดาภูเขาถูกเคลื่อนย้าย

İbranice: 

וההרים יעקרו ממקומם

Hırvatça: 

i kada planine budu pokrenute i smrvljene

Rumence: 

când munţii vor fi puşi în mişcare,

Transliteration: 

Waitha aljibalu suyyirat

Türkçe: 

Dağlar yürütüldüğünde,

Sahih International: 

And when the mountains are removed

İngilizce: 

When the mountains vanish (like a mirage);

Azerbaycanca: 

Dağlar yerindən qopardılacağı (toz kimi havada uçacağı) zaman;

Süleyman Ateş: 

Dağlar yürütüldüğü zaman,

Diyanet Vakfı: 

Dağlar (sallanıp) yürütüldüğünde,

Erhan Aktaş: 

Dağlar yürütüldüğü zaman,

Kral Fahd: 

Dağlar (sallanıp) yürütüldüğünde,

Hasan Basri Çantay: 

Dağlar (yer yüzünden koparılıb) yürütüldüğü zaman,

Muhammed Esed: 

dağlar kaybolup gittiğinde,

Gültekin Onan: 

Dağlar, yürütüldüğü zaman,

Ali Fikri Yavuz: 

Dağlar yürütüldüğü (toz duman olduğu) zaman,

Portekizce: 

Quando as montanhas estiverem dispersas,

İsveççe: 

och bergen sätts i rörelse,

Farsça: 

و هنگامی که کوه ها را به حرکت آرند و از جا برکنند

Kürtçe: 

وە کاتێك کە کێوەکان خرانەڕێ (واتە لە شوێنی خۆیان خزێندران)

Özbekçe: 

Ва, вақтики, тоғлар сайр қилдирилса.

Malayca: 

Dan apabila gunung-ganang di terbangkan ke angkasa (setelah dihancurkan menjadi debu);

Arnavutça: 

dhe kur malet të lëvizin,

Bulgarca: 

и когато планините бъдат раздвижени,

Sırpça: 

и када планине буду покренуте и смрвљене

Çekçe: 

až hory se z místa pohnou,

Urduca: 

اور جب پہاڑ چلائے جائیں گے

Tacikçe: 

ва чун кӯҳҳо аз ҷои худ беҷо бишаванд

Tatarca: 

Вә таулар урыннарыннан кузгалсалар.

Endonezyaca: 

dan apabila gunung-gunung dihancurkan,

Amharca: 

ተራራዎችም በተነዱ ጊዜ፤

Tamilce: 

இன்னும், மலைகள் அகற்றப்படும்போது,

Korece: 

산들이 신기루처럼 사라지고

Vietnamca: 

Khi những ngọn núi bị dời đi mất dạng.