Arapça:
عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ
Çeviriyazı:
`âlimü-lgaybi veşşehâdeti-l`azîzü-lḥakîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Görünmeyeni ve görüneni bilendir. Üstündür, hikmet sahibidir.
Diyanet İşleri:
Görüleni görülmeyeni bilendir, güçlüdür. Hakim'dir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Gizliyi de bilir, görüneni de, üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir.
Şaban Piriş:
Gaybı ve görüleni bilir, çok güçlüdür, Hakim'dir.
Edip Yüksel:
Gizliyi ve açığı Bilendir; Üstündür, Bilgedir.
Ali Bulaç:
Gaybı da, müşahede edilebileni de bilen, Aziz (üstün ve güçlü), Hakim (hüküm ve hikmet sahibi)dir.
Suat Yıldırım:
Görünmeyen ve görünen her şeyi bilir. O azîzdir, hakîmdir (üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibidir).
Ömer Nasuhi Bilmen:
Gizliye de, âşikâr olana da alîmdir, azîzdir, hakîmdir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Görünmeyen ve görünen âlemleri bilendir O; Azîz'dir, Hakîm'dir.
Bekir Sadak:
Bosadigniz, fakat iddeti dolmamis kadinlari gucunuz nisbetinde, kendi oturdugunuz yerde oturtun. Onlari sikintiya sokmak icin zarar vermeye kalkismayin. Eger hamile iseler, dogurmalarina kadar nafakalarini verin. Cocugu sizin icin emzirirlerse, onlara ucretlerini deyin
İbni Kesir:
Görüleni ve görülmeyeni bilendir. Aziz´dir, Hakim´dir.
Adem Uğur:
Görülmeyeni ve görüleni bilendir. Üstündür, hikmet sahibidir.
İskender Ali Mihr:
Gaybı (görünmeyeni) ve şahadet edileni (görüleni) bilendir. Azîz´dir, Hakîm´dir.
Celal Yıldırım:
Görüleni de, görülmeyeni de bilendir. Çok üstündür, çok güçlüdür, hikmet sahibidir.
Tefhim ul Kuran:
Gaybı da, müşahede edilebileni de bilen, Aziz (üstün ve güçlü), Hakim (hüküm ve hikmet sahibi) olandır.
Fransızca:
Il est le Connaisseur du monde Invisible et visible, et Il est le Puissant, le Sage.
İspanyolca:
El Conocedor de lo oculto y de lo patente, el Poderoso, el Sabio.
İtalyanca:
Conoscitore dell'invisibile e del palese, l'Eccelso, il Saggio.
Almanca:
ER ist Der Allwissende über das Verborgene und das Sichtbare, Der Allwürdige, Der Allweise.
Çince:
他是全知幽明的,是万能的,是至睿的。
Hollandaca:
Hij kent zoowel datgene wat verborgen, als datgene wat onzichtbaar. Hij is de Machtige, de Wijze.
Rusça:
Ведающий сокровенное и явное, Могущественный, Мудрый.
Somalice:
waxa maqan iyo waxa joogaba Eebe wa ogyahay waana adkaade Falsan.
Swahilice:
Mwenye kujua siri na dhaahiri, Mwenye nguvu, Mwenye hikima.
Uygurca:
(اﷲ) غەيبنى ۋە ئاشكارىنى بىلگۈچىدۇر، غالىبتۇر، ھېكمەت بىلەن ئىش قىلغۇچىدۇر
Japonca:
また幽玄界も現象界をも知っておられ,偉力ならびなく英明であられる。
Arapça (Ürdün):
«عالم الغيب» السر «والشهادة» العلانية «العزيز» في ملكه «الحكيم» في صنعه.
Hintçe:
पोशीदा और ज़ाहिर का जानने वाला ग़ालिब हिकमत वाला है
Tayca:
ผู้ทรงรอบรู้สิ่งเร้นลับ และสิ่งที่เปิดเผย ผู้ทรงอำนาจ ผู้ทรงปรีชาญาณ
İbranice:
והוא היודע את הנסתר ואת הגלוי, והוא האדיר והחכם
Hırvatça:
Poznavatelj onoga što je čulima nedokučivo i onoga što je pojavno, Silni i Mudri.
Rumence:
El cunoaşte tăinuitul şi mărturisitul. El este Puternicul, Înţeleptul.
Transliteration:
AAalimu alghaybi waalshshahadati alAAazeezu alhakeemu
Türkçe:
Görünmeyen ve görünen âlemleri bilendir O; Azîz'dir, Hakîm'dir.
Sahih International:
Knower of the unseen and the witnessed, the Exalted in Might, the Wise.
İngilizce:
Knower of what is open, Exalted in Might, Full of Wisdom.
Azerbaycanca:
(Allah) gizlini də, aşkarı da biləndir, yenilməz qüdrət sahibi, hikmət sahibidir!
Süleyman Ateş:
Görünmeyeni ve görüneni bilendir. (O'na hiçbir şey gizli kalmaz, O,) Azizdir, hakimdir (üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir).
Diyanet Vakfı:
Görülmeyeni ve görüleni bilendir. Üstündür, hikmet sahibidir.
Erhan Aktaş:
Görünmeyen ve görünen her şeyi bilendir. Mutlak Üstün Olan’dır, En İyi Hüküm Veren’dir.
Kral Fahd:
Görülmeyeni ve görüleni bilendir. Üstündür, hikmet sahibidir.
Hasan Basri Çantay:
Gizliyi de, aşikârı da bilendir. Gaalib-i mutlakdır. Tam hukûm ve hikmet saahibidir.
Muhammed Esed:
yaratılmışların kavrayış alanının ötesindeki şeyleri de, insanların duyguları ve akılları ile görüp gözleyebildiklerini de bilir; Kudretlidir, Hikmet Sahibidir!
Gültekin Onan:
Gaybı da, müşahede edilebileni de bilen, Aziz (üstün ve güçlü), Hakim (hüküm ve hikmet sahibi)dir.
Ali Fikri Yavuz:
Gizliyi de, aşikârı da bilen Azîz Hakîm’dir
Portekizce:
Conhecedor do cognoscível e do incognoscível, o Poderoso, o Prudentíssimo.
İsveççe:
Han känner allt det som är dolt för människor och det som de bevittnar - Han, den Allsmäktige, den Vise.
Farsça:
دانای نهان و آشکار و توانای شکست ناپذیر و حکیم است.
Kürtçe:
(ئەو زاتە پەروەردگارێکی) زانا وئاگادارە بە شتە پەنھان وئاشکراکان، زاڵ وباڵادەست وکاربەجێیە
Özbekçe:
У ғойиб ва ошкорни билувчи, азиз ва ҳаким зотдир.
Malayca:
Dia lah yang mengetahui segala yang ghaib dan yang nyata, (dan Dia lah jua) yang Maha Kuasa, lagi Maha Bijaksana.
Arnavutça:
Ai është njohës i gjërave të dukshme dhe të padukshme, (Ai është) i Plotëfuqishëm dhe i Gjithëdijshëm.
Bulgarca:
Знаещия и неведомото, и явното, Всемогъщия, Премъдрия.
Sırpça:
Познавалац онога што је недокучиво чулима и онога што је појавно, Силни и Мудри.
Çekçe:
zná nepoznatelné i všeobecně známé, je mocný, moudrý!
Urduca:
حاضر اور غائب ہر چیز کو جانتا ہے، زبردست اور دانا ہے
Tacikçe:
Донои ниҳону ошкор аст, ғолибу ҳаким аст!
Tatarca:
Яшерен эшләрне вә әшкәрә булган эшләрне белүчедер, куәтле, һәр эштә өстен вә хөкем итүчедер.
Endonezyaca:
Yang mengetahui yang ghaib dan yang nyata. Yang Maha Perkasa lagi Maha Bijaksana.
Amharca:
ሩቁን ምስጢር ግልጹንም ሁሉ ዐዋቂው አሸናፊው ጥበበኛው ነው፡፡
Tamilce:
(அவன்) மறைவானவற்றையும் வெளிப்படையானவற்றையும் நன்கறிந்தவன், மிகைத்தவன், மகா ஞானவான் ஆவான்.
Korece:
숨겨진 것과 드러나 있는 모든 것을 아시는 권능과 지혜로 충 만한 분이시라
Vietnamca:
Ngài là Đấng biết điều vô hình và hữu hình, Đấng Chí Tôn, Đấng Thông Thái.
Ayet Linkleri: