Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

2

Sûredeki Ayet No: 

203

Ayet No: 

210

Sayfa No: 

32

Nüzûl Yeri: 

Nüzûl Yılı: 

Arapça: 

۞ وَاذْكُرُوا اللَّهَ فِي أَيَّامٍ مَّعْدُودَاتٍ ۚ فَمَن تَعَجَّلَ فِي يَوْمَيْنِ فَلَا إِثْمَ عَلَيْهِ وَمَن تَأَخَّرَ فَلَا إِثْمَ عَلَيْهِ ۚ لِمَنِ اتَّقَىٰ ۗ وَاتَّقُوا اللَّهَ وَاعْلَمُوا أَنَّكُمْ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ

Çeviriyazı: 

veẕkürü-llâhe fî eyyâmim ma`dûdât. femen te`accele fî yevmeyni felâ iŝme `aleyh. vemen teeḫḫara felâ iŝme `aleyhi limeni-tteḳâ. vetteḳu-llâhe va`lemû enneküm ileyhi tuḥşerûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Bir de sayılı günlerde Allah'ı zikredin (tekbir alın). Bunlardan kim iki gün içinde (Mina'dan) dönmek için acele ederse ona günah yoktur. Kim geri kalırsa ona da günah yoktur. Ama bu, takva sahipleri içindir. Allah'tan korkun ve bilin ki, siz ancak O'nun huzuruna varıp toplanacaksınız.

Diyanet İşleri: 

Allah'ı sayılı günlerde anın. Günahtan sakınan kimseye, acele edip, Mina'daki ibadeti iki günde bitirirse günah yoktur, geri kalsa da günah yoktur. Allah'tan sakının. O'nun katında toplanacağınızı bilin.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Sayılı hac günlerinde Allah'ı anın. İki gün içinde acele edip de dönmek isteyenlere suç yok. Geri kalanlara da suç yok ama sakınmak şartıyla. Allah'tan sakının ve bilin ki siz, şüphe yok onun tapısında haşr edileceksiniz.

Şaban Piriş: 

Allah’ı sayılı günlerde de anın. Günahtan sakınan kimseye, acele edip (Mina’daki ibadeti) iki günde bitirse de günah yoktur, geri kalsa da günah yoktur. Allah’tan sakının, onun katında toplanacağınızı bilin.

Edip Yüksel: 

Sayılı günlerde (Mina'da) ALLAH'ı anın. Erdemli davrandıkları sürece, bunu iki günde bitirmek için acele edene bir günah yoktur, geri kalana da bir günah yoktur. ALLAH'ı dinleyin, ve O'nun huzurunda toplanacağınızı unutmayın.

Ali Bulaç: 

Sayılı günlerde Allah'ı anın. İki günde (Mina'dan dönmek için) elini çabuk tutana günah yoktur, geri kalana da günah yoktur. (Bu) sakınan için(dir). Allah'tan korkup-sakının ve gerçekten bilin ki, siz O'na döndürülüp-toplanacaksınız.

Suat Yıldırım: 

O sayılı günlerde tekbir getirerek Allah'ı zikredin! Kim acele edip iki günde dönerse ona vebal yoktur. Kim geri kalırsa, günahlardan korunduğu takdirde, ona da vebal yok. Allah’a karşı gelmekten korunun ve bilin ki Hepiniz neticede diriltilip O’nun huzurunda toplanacaksınız!

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve Allah Teâlâ´yı sayılı günlerde zikrediniz. İmdi her kim iki gün içinde (Mina´dan dönmek için) acele ederse onun üzerine günah yoktur, geri kalana da günah yoktur. (Bu) Muttakî olan içindir. Ve Allah´tan korkunuz ve biliniz ki, sizler şüphesiz O´na haşr olunacaksınızdır.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Allah'ı sayılı günlerde anın. Kim hemen iki gün içinde işini bitirirse ona günah yoktur. Kim de bunu geciktirir-ertelerse, sakınıp korunduğu takdirde ona da günah yoktur. Allah'tan sakının ve bilin ki, siz O'nun huzurunda haşredileceksiniz.

Bekir Sadak: 

Allah´i sayili gunlerde anin. Gunahtan sakinan kimseye, acele edip, Mina´daki ibadeti iki gunde bitirirse gunah yoktur, geri kalsa da gunah yoktur. Allah´tan sakinin. O´nun katinda toplanacaginizi bilin.

İbni Kesir: 

Sayılı günlerde Allah´ı zikredin. Kim iki günde acele ederse, ona günah yoktur. Kim de geri kalırsa, ona günah yoktur. Bu

Adem Uğur: 

Sayılı günlerde (eyyam-ı teşrikte telbiye ve tekbir getirerek) Allah´ı anın. Kim iki gün içinde acele edip (Mina´dan Mekke´ye) dönmek isterse, ona günah yoktur. Bunlar günahtan sakınanlar içindir. Allah´tan korkun ve bilin ki hepiniz O´nun huzurunda toplanacaksınız.

İskender Ali Mihr: 

Ve sayılı günlerde Allah´ı (tekbir ile) zikredin. Fakat kim, iki gün içinde (Mina´dan dönmek için) acele ederse, bundan sonra onun üzerine bir günah yoktur. Kim de tehir ederse (geriye kalırsa), o taktirde de onun üzerine bir günah yoktur. (Tabii bu) takva sahibi (olan) kimseler içindir. Ve, Allah´a karşı takva sahibi olun. Ve O´na (Allah´a) haşrolunacağınızı bilin!

Celal Yıldırım: 

Ve sayılı günlerde Allah´ı anın.. Kim iki günde (Minâ´dan ayrılmak için) acele ederse, ona hiçbir günah yoktur. Kim de geri kalırsa, ona da hiçbir günah yoktur. (Tabii bu) Allah´tan korkup günahlardan sakınan içindir. Artık Allah´tan korkun ve bilin ki herhalde siz O´na haşrolunacaksınız.

Tefhim ul Kuran: 

Sayılı günlerde Allah´ı anın. İki günde (Mina´dan dönmek için) elini çabuk tutana günah yoktur, geri kalana da günah yoktur. (Bu) sakınan için(dir.) Allah´tan korkup sakının ve gerçekten bilin ki, siz O´na döndürülüp toplanacaksınız.

Fransızca: 

Et invoquez Allah pendant un nombre de jours déterminés. Ensuite, il n'y a pas de péché, pour qui se comporte en piété, à partir au bout de deux jours, à s'attarder non plus. Et craignez Allah. Et sachez que c'est vers Lui que vous serez rassemblés.

İspanyolca: 

¡Recordad a Alá en días determinados! Quien los reduzca a dos días no hace mal; como tampoco quien se demore, si es que teme a Alá. ¡Temed a Alá! ¡Sabed que seréis congregados hacia Él!

İtalyanca: 

E ricordatevi di Allah nei giorni contati. Ma non ci sarà peccato per chi affretta il ritorno dopo due giorni, e neppure per chi si attarda se teme Allah. Temete Allah e sappiate che sarete tutti ricondotti a Lui.

Almanca: 

Und gedenkt ALLAHs an abgezählten Tagen . Und wer in zwei Tagen beeilt aufbricht, auf diese kommt keine Verfehlung zu, und wer später aufbricht, für diesen ist es (ebenfalls) keine Verfehlung, (dies) für denjenigen, der Taqwa gemäß handelt. Und handelt Taqwa gemäß ALLAH gegenüber und wisst, daß ihr doch vor Ihm versammelt werdet.

Çince: 

你们当在数日内记念真主,在两日内仓猝起程的人,毫无罪过;延迟的人,也无罪过。(抉择的权利),专归敬畏的人。你们当敬畏真主,当知道你们只被集合在他那里。

Hollandaca: 

Gedenkt God op de bepaalde dagen. Die het vertrek uit de vallei van Mina zal hebben verhaast, zal niet schuldig zijn. Ook hij niet die nog langer blijft, indien hij God slechts vreest. Vreest daarom God en weet dat gij eens tot hem verzameld wordt.

Rusça: 

Поминайте Аллаха в считанные дни (в течение трех дней в долине Мина). Кто торопится и завершает обряд за два дня, тот не совершает греха. И кто задерживается, тот также не совершает греха. Это касается богобоязненных. Бойтесь же Аллаха и знайте, что к Нему вы будете собраны.

Somalice: 

xusa Eebe maalmo la yaqaano «Iidda carafo dabadeed», ciddiise dag dagta laba maalmood dhexdood ma saarra dambi korkiisa ciddii dhawrsata, ka dhawrsada Eebe, ogaadana in xagiisa laydiin soo kulmin.

Swahilice: 

Na mtajeni Mwenyezi Mungu katika zile siku zinazo hisabiwa. Lakini mwenye kufanya haraka katika siku mbili (akarejea) si dhambi juu yake; na mwenye kukawia pia si dhambi juu yake, kwa mwenye kumchamngu. Na mcheni Mwenyezi Mungu, na jueni kwamba nyinyi mtakusanywa kwake.

Uygurca: 

ساناقلىق كۈنلەردە (يەنى تەشرىق كۈنلىرىدە) اﷲ نى ياد ئېتىڭلار (يەنى نامازلىرىڭلارنىڭ ئاخىرىدا تەكبىر ئېيتىڭلار)، (مىنادىن) ئالدىراپ ئىككى كۈندە قايتقان ئادەمگە ھېچ گۇناھ بولمايدۇ، تەخىر قىلىپ قايتقان ئادەمگىمۇ ھېچ گۇناھ بولمايدۇ. (يۇقىرىقى ئەھكاملار) تەقۋادارلىق قىلىپ (ھەجنى تولۇق ئادا قىلماقچى بولغان) ئادەم ئۈچۈندۇر. اﷲ تىن قورقۇڭلار؛ بىلىڭلاركى، سىلەر ھېساب ئۈچۈن اﷲ نىڭ دەرگاھىغا يىغىلىسىلەر

Japonca: 

定められた数日間,アッラーを念じなさい。アッラーを畏れる者の中,誰でも急ぐならば,2日目(に帰っ)ても罪にはならない。また留まっても罪ではない。アッラーを畏れなさい。あなたがたは必ず,かれの御許に集められることを知りなさい。

Arapça (Ürdün): 

«واذكروا الله» بالتكبير عند رمي الجمرات «في أيام معدودات» أي أيام التشريق الثلاثة «فمن تعجل» أي استعجل بالنفر من منى «في يومين» أي في ثاني أيام التشريق بعد رمي جماره «فلا إثم عليه» بالتعجيل «ومن تأخر» بها حتى بات ليلة الثالث ورمى جماره «فلا إثم عليه» بذلك أي هم مخيَّرون في ذلك ونفي الإثم «لمن اتقى» الله في حجه لأنه الحاج في الحقيقة «واتقوا الله واعلموا أنكم إليه تحشرون» في الآخرة فيجازيكم بأعمالكم.

Hintçe: 

और ख़ुदा बहुत जल्द हिसाब लेने वाला है (निस्फ़) और इन गिनती के चन्द दिनों तक (तो) ख़ुदा का ज़िक्र करो फिर जो शख्स जल्दी कर बैठै और (मिना) से और दो ही दिन में चल ख़ड़ा हो तो उस पर भी गुनाह नहीं है और जो (तीसरे दिन तक) ठहरा रहे उस पर भी कुछ गुनाह नही लेकिन यह रियायत उसके वास्ते है जो परहेज़गार हो, और खुदा से डरते रहो और यक़ीन जानो कि एक दिन तुम सब के सब उसकी तरफ क़ब्रों से उठाए जाओगे

Tayca: 

และพวกเจ้าจงกล่าวรำลึกถึงอัลลอฮ์ ในบรรดาวันที่ถูกนับไว้ แล้วผู้ใดรีบกลับในสองวัน ก็ไม่มีโทษใด ๆ แก่เขาและผู้ใดรั้งรอไปอีก ก็ไม่มีโทษใด ๆ แก่เขา (ทั้งนี้) สำหรับผุ้ที่มีความยำเกรง และจงยำเกรงอัลลอฮ์เถิด และพึงรู้ด้วยว่า พวกเจ้านั้นจะถูกนำไปชุมนุมยังพระองค์

İbranice: 

הזכירו את אלוהים במספר ימים (ימי החג' במיוחד) מסוימים. אך, מי שמקדים בשני ימים לא יאשם, וכל המאחר, לא יאשם, אם ירא הוא. יראו את אלוהים ודעו כי אליו תקובצו

Hırvatça: 

I Allaha spominjite u danima određenim! A onome ko požuri, pa to učini u dva dana, nije grijeh, kao što nije grijeh ni onome koji još ostane, ako je bogobojazan. Bojte se Allaha, i znajte da ćete svi pred Njim biti sakupljeni.

Rumence: 

Amintiţi-L pe Dumnezeu în zilele hotărnicite! Nici un păcat nu va fi asupra celui ce se grăbeşte cu două zile şi nici asupra celui ce întârzie. Aceasta este pentru cei care se tem. Temeţi-vă de Dumnezeu! Să ştiţi că la El veţi fi strânşi.

Transliteration: 

Waothkuroo Allaha fee ayyamin maAAdoodatin faman taAAajjala fee yawmayni fala ithma AAalayhi waman taakhkhara fala ithma AAalayhi limani ittaqa waittaqoo Allaha waiAAlamoo annakum ilayhi tuhsharoona

Türkçe: 

Allah'ı sayılı günlerde anın. Kim hemen iki gün içinde işini bitirirse ona günah yoktur. Kim de bunu geciktirir-ertelerse, sakınıp korunduğu takdirde ona da günah yoktur. Allah'tan sakının ve bilin ki, siz O'nun huzurunda haşredileceksiniz.

Sahih International: 

And remember Allah during [specific] numbered days. Then whoever hastens [his departure] in two days - there is no sin upon him; and whoever delays [until the third] - there is no sin upon him - for him who fears Allah. And fear Allah and know that unto Him you will be gathered.

İngilizce: 

Celebrate the praises of Allah during the Appointed Days. But if any one hastens to leave in two days, there is no blame on him, and if any one stays on, there is no blame on him, if his aim is to do right. Then fear Allah, and know that ye will surely be gathered unto Him.

Azerbaycanca: 

(Ey hacılar!) Sayı bəlli olan günlərdə (Mina dağında) Allahı yada salın (təkbirlə zikr edin). Tələsərək iki gündə (zülhiccənin on birinci və on ikinci günlərində Minadan Məkkəyə) qayıdana heç bir günah gəlməz. Eləcə də yubanana (zülhiccənin on üçüncü günü Minada qalana) heç bir günah tutulmaz. Bu (günah tutulmaması), müttəqilərə aiddir. Allahdan qorxun və Onun yanında (hüzurunda) toplanacağınızı bilin!

Süleyman Ateş: 

Sayılı günlerde Allah'ı anın (tekbir alın). Kim hemen iki gün içinde (Mina'dan Mekke'ye) dönerse ona günah yoktur. Kim geri kalırsa korunduğu takdirde ona da günah yoktur. Allah'tan korkun ve O'nun huzuruna toplanacağınızı bilin.

Diyanet Vakfı: 

Sayılı günlerde (eyyam-ı teşrikte telbiye ve tekbir getirerek) Allah'ı anın. Kim iki gün içinde acele edip (Mina'dan Mekke'ye) dönmek isterse, ona günah yoktur. Bunlar günahtan sakınanlar içindir. Allah'tan korkun ve bilin ki hepiniz O'nun huzurunda toplanacaksınız.

Erhan Aktaş: 

Sayılı günlerde Allah’ı anın. Kim acele edip, iki gün içinde dönerse ona günah yoktur. Kim geri kalırsa takvâlı olduğu takdirde ona da günah yoktur. Allah’a karşı takvâlı olun ve bilin ki O’nun huzurunda toplanacaksınız.

Kral Fahd: 

Sayılı günlerde (teşrik günlerinde) Allah’ı anın. Kim iki gün içinde acele edip (Mina'dan çıkmak hususunda) dönmek isterse ona herhangi bir günah yoktur. Bunlar günahtan sakınanlar içindir. Allah'tan korkun ve bilin ki hepiniz O’nun huzurunda toplanacaksınız.

Hasan Basri Çantay: 

Bir de sayılı günlerde Allahı zikredin (tekbîr alın). Kim iki günde («Minâ» dan dönmek için) acele ederse üstüne günâh yokdur. Kim de geri kalırsa ona da günah yokdur. (Fakat bu,) takva saahibi için (dir). Allahdan korkun ve bilin ki muhakkak (hepiniz) ancak Ona (varıb) toplanacaksınız.

Muhammed Esed: 

Ve Allah´ı tayin edilmiş belli günler de hatırlayın; her kim iki gün içinde acele ederse günaha girmez, kim daha uzun kalırsa o da Allah´a karşı sorumluluğunun bilincinde oldukça günaha girmemiş olur. O halde Allah´a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun ve sonunda O´nun huzurunda toplanacağınızı bilin.

Gültekin Onan: 

Sayılı günlerde (Mina´da) Tanrı´yı anın. İki günde (Mina´dan dönmek için) elini çabuk tutana/acele edene günah yoktur, geri kalana da günah yoktur. (Bu) sakınan için(dir). Tanrı´dan korkup sakının ve gerçekten bilin ki siz O´na döndürülüp toplanacaksınız.

Ali Fikri Yavuz: 

Bir de sayılı günlerde (teşrîk günlerinde) Allah’ı tekbîr ile zikredin. Kim, iki günde (zilhiccenin on birinci ve on ikinci gününde) Mina’dan dönmek için acele ederse, ona günah yoktur. Mina’da geri kalana da günah yoktur. Fakat, bu günahın olmayışı takvâ sahibi içindir. Allah’dan korkun ve bilin ki, muhakkak hepiniz ona dönüp toplanacaksınız.

Portekizce: 

Recordai-vos de Deus em dias contados. Mas, quem se apressar em (deixar o local) após dois dias, não serárecriminado; tampouco pecará aquele que se atrasar, se for temente a Deus. Temei a Deus, pois, e sabei que sereis reunidosperante Ele.

İsveççe: 

Och prisa Gud under de [tre] fastställda dagarna; men den som beger sig iväg efter två dagar begår ingen synd och om någon stannar längre begår han [heller] ingen synd, om han fruktar [Gud i allt]. - Ja, frukta Gud [ni alla] och var förvissade om att ni skall samlas åter till Honom.

Farsça: 

و خدا را در روزهای معلوم و معینی [که یازدهم، دوازدهم و سیزدهم ماه ذوالحجه ایام وقوف در منی است] یاد کنید. پس هر که در دو روز [واجبات منی را انجام دهد و به کوچ کردن از آن] شتاب ورزد، گناهی بر او نیست، و هر که [تا روز سوم] تأخیر کند، بر او هم گناهی نیست، [اختیار کردن وقوف در منی چه در دو روز، چه در سه روز] برای کسی است که [از محرمات احرام] پرهیز کرده است. و از خدا پروا کنید و بدانید که یقیناً همه شما به سوی او محشور خواهید شد.

Kürtçe: 

ناوی خوا بەرن (اللە اکبر بکەن) لەچەند ڕۆژێکی دیاری کراودا ھەرکەسێک پەلە بکات لە دوو ڕۆژدا (ھەرسێ جەمەرەکە بەردباران بکات) گوناھی ناگات وە ھەر کەسێکیش دوابکەوێت (سێ ڕۆژ ڕەجم بکات) گوناھی لەسەر نی یە بۆکەسێک پارێزکاری بکات و لەخوا بترسێت لەخوا بترسن و (لەسزای) خۆتان بپارێزن وە بزانن کە ئێوە بۆ لای ئەو (ئەگەڕێنەوەو) کۆدەکرێنەوە

Özbekçe: 

Аллоҳни саноқли кунларда эсланг. Бас, ким икки кундан кейин шошилиб, кетса, унга гуноҳ йўқ. Ким кечикиб қолса, унга гуноҳ йўқ. Тақво қилувчилар учун. Аллоҳга тақво қилинглар ва, билингларки, албатта сиз Унга тўпланурсиз. (Пайғамбаримиз алайҳиссалом: «Арафа, қурбонлик ва ташриқ кунлари биз аҳли Исломнинг байрами–емоқ, ичмоқ кунларидир», деганлар. Шундан чиқадики, арафа ва қурбон ҳайити кунлари ташриқ кунлари қаторига кирмайди. Ушбу оятда Аллоҳ таоло саноқли кунларда, яъни, ташриқ кунларида Ўзини эслашга, зикр қилишга буюрмоқда. Икрима розийаллоҳу анҳудан ривоят қилинадики: «Саноқли кунларда Аллоҳни эсланг», дегани ташриқ кунларида фарз намозларидан кейин, «Аллоҳу акбар», «Аллоҳу акбар», деб такбир айтинг, деганидир».)

Malayca: 

Dan sebutlah kamu akan Allah (dengan takbir semasa mengerjakan Haji) dalam beberapa hari yang tertentu bilangannya. Kemudian sesiapa yang segera (meninggalkan Mina) pada hari yang kedua, maka ia tidaklah berdosa dan sesiapa yang melambatkan (meninggalkan Mina) maka ia juga tidaklah berdosa; (ketiadaan dosa itu ialah) bagi orang yang bertaqwa dan hendaklah kamu bertaqwa kepada Allah dan ketahuilah sesungguhnya kamu akan dihimpunkan kepadanya.

Arnavutça: 

Dhe përmendni Perëndinë në ditët e caktuara. Por, edhe për ata që nguten dhe rrinë vetëm dytë ditë nuk kë mëkate, e nuk do të ketë mëkate edhe ai që rrinë më shumë, e ruhet (nga mëkatet tjera). Dhe, kinie frikë Perëndinë e dinie mirë se vetëm tek Ai do të tuboheni.

Bulgarca: 

И споменавайте Аллах в преброените дни! А който избърза с два дни, не е грях за него, и който се забави, не е грях за него - за онзи, който е богобоязлив. И бойте се от Аллах, и знайте, че при Него ще бъдете събрани!

Sırpça: 

И Аллаха спомињите у данима одређеним! А ономе ко пожури, па то учини у два дана, није грех, као што није грех ни ономе који још остане, ако је богобојазан. Бојте се Аллаха, и знајте да ћете сви пред Њим бити сакупљени.

Çekçe: 

Vzpomínejte Boha ve stanovených dnech! A kdo si pospíší o dva dny, nebude to hřích, a kdo se opozdí o dva dny, ani to nebude hříchem! A to platí pro toho, kdo je bohabojný. A bojte se Boha a vězte, že u Něho budete shromážděni.

Urduca: 

یہ گنتی کے چند روز ہیں، جو تمہیں اللہ کی یاد میں بسر کرنے چاہییں پھر جو کوئی جلدی کر کے دو ہی دن میں واپس ہو گیا تو کوئی حرج نہیں، اور جو کچھ دیر زیادہ ٹھیر کر پلٹا تو بھی کوئی حرج نہیں بشر طیکہ یہ دن اس نے تقویٰ کے ساتھ بسر کیے ہو اللہ کی نافرمانی سے بچو اور خوب جان رکھو کہ ایک روز اس کے حضور میں تمہاری پیشی ہونے والی ہے

Tacikçe: 

Худовандро дар рӯзҳое чан дёд кунед ва ҳар кӣ дар ду рӯз шитоб кунад, содиркунандаи гуноҳе нашудааст. Ҳар парҳезгоре ҳам, ки таърих кунад, гуноҳе накардааст. Аз Худо битарсед ва бидонед, ки ҳамагон ба пешгоҳи Вай гирд меоед!

Tatarca: 

Билгеле олугъ көннәрдә ягъни хаҗ көннәрендә Аллаһуны күп зекер итегез! Берәү хаҗ кылганда Минәдән ашыгып, икенче көнне Мәккәгә кайтса аңа гөнаһ юк, берәү кичегеп, өченче көнгә калса, аңа да гөнаһ юктыр, гөнаһтан сакланучылар өчен. Шулай булгач, Аллаһудан куркыгыз! Гөнаһлардан сакланыгыз! Яхшы белегез, хөкемгә Аллаһуга кайтасыз.

Endonezyaca: 

Dan berdzikirlah (dengan menyebut) Allah dalam beberapa hari yang berbilang. Barangsiapa yang ingin cepat berangkat (dari Mina) sesudah dua hari, maka tiada dosa baginya. Dan barangsiapa yang ingin menangguhkan (keberangkatannya dari dua hari itu), maka tidak ada dosa pula baginya, bagi orang yang bertakwa. Dan bertakwalah kepada Allah, dan ketahuilah, bahwa kamu akan dikumpulkan kepada-Nya.

Amharca: 

በተቆጠሩ ቀኖችም ውስጥ (በሚና ጠጠሮችን ስትወረውሩ) አላህን አውሱ፡፡ በሁለት ቀኖችም ውስጥ (በመኼድ) የተቻኮለ ሰው በርሱ ላይ ኃጢኣት የለበትም፡፡ የቆየም ሰው በርሱ ላይ ኃጢኣት የለበትም፡፡ (ይህም) አላህን ለፈራ ሰው ነው፡፡ አላህንም ፍሩ፡፡ እናንተ ወደርሱ የምትሰበሰቡ መኾናችሁንም ዕወቁ፡፡

Tamilce: 

இன்னும், எண்ணப்பட்ட (, , ஆகிய) நாள்களில் அல்லாஹ்வை நினைவு கூருங்கள். ஆக, எவர் இரண்டு நாள்களில் (ஊர் திரும்ப வேண்டும் என்று) அவசரப்பட்டாரோ அவர் மீது அறவே குற்றமில்லை. இன்னும், எவர் (மூன்றாவது நாளும் மினாவில் தங்குவதற்காக) தாமதித்தாரோ அவர் மீதும் அறவே குற்றமில்லை. (அதாவது,) அல்லாஹ்வை அஞ்சியவர்களுக்கு (அவர்கள் இந்த இரண்டில் எதை செய்தாலும் அவர்கள் மீது குற்றமில்லை). அல்லாஹ்வை அஞ்சுங்கள். இன்னும், நிச்சயமாக நீங்கள் (மறுமையில்) அவனிடமே ஒன்று திரட்டப்படுவீர்கள் என்பதை அறிந்து கொள்ளுங்கள்.

Korece: 

지정된 날 하나님을 염원 하라 이틀전에 서둘러 떠났어도 잘못이 아니며 뒤늦게 떠났어도 잘못이 아니거늘 하나님을 공경 하면서 너회가 그분 앞에 서게 된다는 것을 명심하라

Vietnamca: 

Các ngươi hãy tụng niệm Allah vào những ngày nhất định,(14) nhưng ai vội vã rời đi sau hai ngày (ngày 11 và 12) thì không có tội và ai ở lại (cho đến ngày 13) thì cũng không có tội (bởi điều này) dành cho người ngoan đạo. Các ngươi hãy kính sợ Allah và các ngươi hãy biết rằng các ngươi phải trở về trình diện Ngài. (14) Đó là ba ngày 11, 12 và 13 của tháng Zdul-Hijjah được gọi là những ngày Tashreeq. Một trong nghi thức của Hajj là ở lại khu vực Mina trong suốt những ngày này.