Arapça:
ثم اخذه ابليس الى المدينة المقدسة واوقفه على جناح الهيكل.
Türkçe:
Sonra İblis Onu kutsal kente götürdü. Tapınağın tepesine çıkarıp, "Tanrının Oğluysan, kendini aşağı at" dedi, "Çünkü şöyle yazılmıştır: 'Tanrı, senin için meleklerine buyruk verecek.' 'Ayağın bir taşa çarpmasın diye Seni elleri üzerinde taşıyacaklar.' "
İngilizce:
Then the devil taketh him up into the holy city, and setteth him on a pinnacle of the temple,
Fransızca:
Alors l’accusateur le mena dans la ville sainte, et le mit sur le haut du temple;
Almanca:
Da führete ihn der Teufel mit sich in die heilige Stadt und stellete ihn auf die Zinne des Tempels
Rusça:
Потом берет Его диавол в святой город и поставляет Его на крыле храма,
Açıklama:
