Arapça:
وَعَدَ اللَّهُ الْمُنَافِقِينَ وَالْمُنَافِقَاتِ وَالْكُفَّارَ نَارَ جَهَنَّمَ خَالِدِينَ فِيهَا ۚ هِيَ حَسْبُهُمْ ۚ وَلَعَنَهُمُ اللَّهُ ۖ وَلَهُمْ عَذَابٌ مُّقِيمٌ
Çeviriyazı:
ve`ade-llâhü-lmünâfiḳîne velmünâfiḳâti velküffâra nâra cehenneme ḫâlidîne fîhâ. hiye ḥasbühüm. vele`anehümü-llâh. velehüm `aẕâbüm müḳîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Allah, erkek kadın bütün münafıklara ve bütün kâfirlere cehennem ateşini ebedî olarak vaad buyurdu. O ateş onlara yeter. Allah onlara lânet etmiştir. Onlara bitmez tükenmez bir azap vardır.
Diyanet İşleri:
Allah, ikiyüzlü erkek ve kadınlara ve inkarcılara, ebedi kalacakları cehennem ateşini hazırlamıştır. O, onlara yeter. Allah onları lanetlemiştir (rahmetinden uzak kılmıştır). Onlara devamlı azab vardır.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Allah, nifak sahibi erkeklerle kadınlara ve kafirlere cehennem ateşini vaadetmiştir, orada ebedi kalırlar, o yeter onlara ve Allah onlara lanet etmiştir ve onlar içindir bitip tükenmeyen daimi azap.
Şaban Piriş:
Allah, münafık erkeklere ve münafık kadınlara ve tüm kâfirlere içinde ebedi kalacakları Cehennem'i vaat etti. Bu onlara yeter. Allah, onları lanetlemiştir. Onlara kalıcı bir azap vardır.
Edip Yüksel:
ALLAH, ikiyüzlü erkeklere, ikiyüzlü kadınlara ve kafirlere ebedi kalacakları cehennem ateşini söz verir. O onlara yeter. ALLAH onları lanetlemiştir ve onlar için tükenmez bir azap vardır.
Ali Bulaç:
Allah, erkek münafıklara da, kadın münafıklara da ve (bütün) kafirlere, içinde ebedi kalmak üzere cehennem ateşini vadetti. Bu, onlara yeter. Allah onları lanetlemiştir ve onlar için sürekli bir azap vardır.
Suat Yıldırım:
Allah gerek münafık erkeklere, gerek münafık kadınlara, gerekse bütün kâfirlere, ebedî kalmak üzere girecekleri cehennem ateşini vaad etmiştir.O onlara yeter! Allah onları rahmetinden uzaklaştırdı. Onlara devamlı bir azap vardır.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Allah Teâlâ münafıklara ve münafıkalara ve kâfirlere, cehennem ateşini orada müebbeden kalıcılar olmak üzere vaadetmiştir. O onlara kâfidir. Ve onlara Allah Teâlâ lânet etti. Ve onlar için elîm bir azap da vardır.
Yaşar Nuri Öztürk:
Allah, erkek münafıklara da kadın münafıklara da küfre sapanlara da içinde uzun süre kalacakları cehennem ateşini vaat etmiştir. O yeter onlara. Allah lanet etmiştir onlara. Köklü bir azap var onlar için.
Bekir Sadak:
Ey Peygamber! Inkarcilarla, ikiyuzlulerle savas
İbni Kesir:
Allah
Adem Uğur:
Allah erkek münafıklara da kadın münafıklara da kâfirlere de içinde ebedî kalacakları cehennem ateşini vâdetti. O, onlara yeter. Allah onlara lânet etmiştir! Onlar için devamlı bir azap vardır.
İskender Ali Mihr:
Allah, münafık erkeklere ve münafık kadınlara ve kâfirlere, orada ebedî kalacakları cehennem ateşini vaadetti. O (cehennem), onlara yeter. Ve Allah, onlara lânet etti. Ve onlar için ikâme edilmiş olan (devamlı kılınan) bir azap vardır.
Celal Yıldırım:
Allah münafık erkeklere, münafık kadınlara ve kâfirlere, içinde ebedî kalacakları Cehennem ateşini va´d etmiştir
Tefhim ul Kuran:
Allah, erkek münafıklara da, kadın münafıklara da ve (bütün) kâfirlere, içinde ebedi kalmak üzere cehennem ateşini vadetti. Bu, onlara yeter. Allah onları lanetlemiştir ve onlar için sürekli bir azab vardır.
Fransızca:
Aux hypocrites, hommes et femmes, et aux mécréants, Allah a promis le feu de l'Enfer pour qu'ils y demeurent éternellement. C'est suffisant pour eux. Allah les a maudits. Et pour eux, il y aura un châtiment permanent.
İspanyolca:
Alá ha amenazado a los hipócritas, a las hipócritas y a los infieles con el fuego de la gehena, en el que estarán eternamente. Les bastará. ¡Qué Alá les maldiga! Tendrán un castigo permanente.
İtalyanca:
Agli ipocriti, maschi e femmine, e ai miscredenti, Allah ha promesso il Fuoco dell'Inferno nel quale rimarranno in perpetuo. Questo è quanto si meritano. Allah li ha maledetti e avranno duraturo tormento.
Almanca:
ALLAH versprach den Munafiq-Männern, den Munafiq-Frauen und den Kafir das Feuer von Dschahannam - darin werden sie ewig bleiben. Es genügt ihnen. Und ALLAH hat sie verflucht, und für sie ist eine bleibende Peinigung bestimmt.
Çince:
真主应许伪信的男女和不信道者,他们将入火狱,并永居其中,火狱是足以惩治他们的。真主已诅咒他们,他们将受永恒的刑罚。
Hollandaca:
God bedreigt de huichelaars, zoowel mannen als vrouwen, en de ongeloovigen met het vuur der hel; eeuwig zullen zij daarin blijven; dit zal hun verdiende loon zijn. God heeft hen vervloekt, en zij zullen eene voortdurende pijniging ondergaan.
Rusça:
Лицемерам, лицемеркам и неверующим Аллах обещал огонь Геенны, в котором они пребудут вечно. Довольно с них этого! Аллах проклял их, и им уготованы вечные мучения.
Somalice:
wuxuuna Eebe u yaboohay Munaafiqiintaa rag iyo haweenba iyo gaalada Naarta Jahannamo wayna ku dhex waari iyadaana ku filan, waxaana lacnaday Eebe waxayna mudan cadaab joogta ah.
Swahilice:
Mwenyezi Mungu amewaahidi wanaafiki wanaume na wanaafiki wanawake na makafiri Moto wa Jahannamu kudumu humo. Hayo yanawatosha, na Mwenyezi Mungu amewalaani; nao wana adhabu milele.
Uygurca:
اﷲ مۇناپىق ئەرلەرگە، مۇناپىق ئاياللار ۋە كۇففارلارغا دوزاخنى ۋەدە قىلدى، ئۇلار دوزاختا مەڭگۈ قالىدۇ. دوزاخ ئۇلارنى (ئازابلاشقا) يېتەرلىكتۇر، اﷲ ئۇلارغا لەنەت قىلدى، ئۇلار مەڭگۈلۈك ئازابقا دۇچار بولىدۇ
Japonca:
アッラーは,男の背信者と女の背信者,また不信者に,地獄の火を約束され,その中に永遠に住ませられる。それはかれらにとっては十分である。アッラーはかれらを見限り,かれらには永遠の懲罰があろう。
Arapça (Ürdün):
«وعد الله المنافقين والمنافقات والكفار نار جهنم خالدين فيها هي حسبهم» جزاءً وعقابا «ولعنهم الله» أبعدهم عن رحمته «ولهم عذاب مقيم» دائم.
Hintçe:
मुनाफिक़ मर्द और मुनाफिक़ औरतें और काफिरों से ख़ुदा ने जहन्नुम की आग का वायदा तो कर लिया है कि ये लोग हमेशा उसी में रहेगें और यही उन के लिए काफ़ी है और ख़ुदा ने उन पर लानत की है और उन्हीं के लिए दाइमी (हमेशा रहने वाला) अज़ाब है
Tayca:
“อัลลอฮ์ได้ทรงขู่ไว้แก่บรรดามุนาฟิกชาย และบรรดามุนาฟิกหญิง และผู้ปฏิเสธศรัทธาทั้งหลาย ซึ่งไฟนรกญะฮันนัมโดยที่พวกเขาจะอยู่ในนั้นตลอดกาล มันเป็นสิ่งที่พอเพียงแก่พวกเขาแล้ว และอัลลอฮ์ ก็ได้ทรงให้พวกเขาห่างไกลจากความเอ็นดูเมตตาของพระองค์ และสำหรับพวกเขานั้นคือ การลงโทษอันจีรังยั่งยืน”
İbranice:
אלוהים הבטיח לצבועים ולצבועות ולכופרים את אש גיהינום, ולעולם יחיו בה, והיא מנת חלקם, וקילל אותם החרטה הכנה אלוהים, ומחכה להם עונש מתמיד
Hırvatça:
Licemjerima i licemjerkama i nevjernicima Allah je obećao džehennemsku vatru, vječno će u njoj boraviti, dosta će im ona biti! Allah ih je prokleo, i njih čeka patnja stalna.
Rumence:
Dumnezeu a făgăduit făţarnicilor şi făţarnicelor, precum şi tăgăduitorilor înrăiţi, focul Gheenei, unde vor veşnici. Aceasta le va fi partea, căci Dumnezeu i-a blestemat şi vor avea osândă necurmată.
Transliteration:
WaAAada Allahu almunafiqeena waalmunafiqati waalkuffara nara jahannama khalideena feeha hiya hasbuhum walaAAanahumu Allahu walahum AAathabun muqeemun
Türkçe:
Allah, erkek münafıklara da kadın münafıklara da küfre sapanlara da içinde uzun süre kalacakları cehennem ateşini vaat etmiştir. O yeter onlara. Allah lanet etmiştir onlara. Köklü bir azap var onlar için.
Sahih International:
Allah has promised the hypocrite men and hypocrite women and the disbelievers the fire of Hell, wherein they will abide eternally. It is sufficient for them. And Allah has cursed them, and for them is an enduring punishment.
İngilizce:
Allah hath promised the Hypocrites men and women, and the rejecters, of Faith, the fire of Hell: Therein shall they dwell: Sufficient is it for them: for them is the curse of Allah, and an enduring punishment,-
Azerbaycanca:
Allah münafiq kişilərə, münafiq qadınlara və kafirlərə içində əbədi qalacaqları cəhənnəm odu və’d etmişdir. (Atəş, əzab) onlara kifayətdir. Allah onlara lə’nət elədi (mərhəmətindən qovdu). Onları daimi bir əzab gözləyir!
Süleyman Ateş:
Allah münafık erkeklere ve münafık kadınlara ve kafirlere içinde ebedi kalacakları cehennem ateşini va'detmiştir. O, onlara yeter. Allah, onları la'netlemiştir. Onlar için sürekli bir azab vardır.
Diyanet Vakfı:
Allah erkek münafıklara da kadın münafıklara da kafirlere de içinde ebedi kalacakları cehennem ateşini vadetti. O, onlara yeter. Allah onlara lanet etmiştir! Onlar için devamlı bir azap vardır.
Erhan Aktaş:
Allah, Münafık erkeklere ve Münafık kadınlara ve Kâfirlere, Cehennem ateşini vadetmiştir. Orada sürekli kalıcıdırlar. Bu, onlara yeter. Allah, onları lânetlemiştir ve onlar için kalıcı bir azâp vardır.
Kral Fahd:
Allah erkek münafıklara da kadın münafıklara da kâfirlere de içinde ebedî kalacakları cehennem ateşini vâdetti. O, onlara yeter. Allah onlara lanet etmiştir. Onlar için devamlı bir azap vardır.
Hasan Basri Çantay:
Allah, erkek münafıklara da, kadın münafıklara da, kâfirlere de — kendileri için ebedî kalıcı olmak üzere — cehennem ateşini va´d etdi. Bu, onlara yeter. Allah, onları rahmetinden koğdu. Onlara bitib tükenmeyen bir azâb vardır.
Muhammed Esed:
Hem erkek ve kadın münafıklara, hem de hakkı açıktan açığa inkar edenlere Allah, içinde yerleşip kalacakları cehennem ateşi vaad etmiştir; onların payına düşecek olan budur. Çünkü Allah onları lanetlemiştir; ve sürüp gidecek bir azap beklemektedir onları.
Gültekin Onan:
Tanrı, erkek münafıklara da, kadın münafıklara da ve (bütün) kafirlere, içinde ebedi kalmak üzere cehennem ateşini vaadetti. Bu, onlara yeter. Tanrı onları lanetlemiştir ve onlar için sürekli bir azab vardır.
Ali Fikri Yavuz:
Allah, münafık erkeklere, münafık kadınlara ve bütün kâfirlere, içinde ebedî olarak kalmak üzere, cehennem ateşini vaad buyurdu. Bu azab onlara yeter. Allah onları rahmetinden uzaklaştırdı. Onlara devamlı bir azab vardır.
Portekizce:
Deus promete aos hipócritas e às hipócritas e aos incrédulos o fogo do inferno, onde permanecerão eternamente. Issolhes bastará. Deus os amaldiçoou, e sofrerão um tormento ininterrupto.
İsveççe:
Gud har lovat hycklarna, männen såväl som kvinnorna, och de envisa förnekarna av sanningen, helvetets eld, och där skall de förbli till evig tid; det är ett tillräckligt straff för dem. Gud har fördömt dem och ett ändlöst lidande väntar dem.
Farsça:
خدا آتش دوزخ را به مردان و زنان منافق و کافران وعده داده، در آن جاودانه اند، همان برای آنان بس است و خدا لعنتشان کرده و برای آنان عذابی پایدار است.
Kürtçe:
خوا بەڵێنی داوە بە پیاوو ئافرەتە دوو ڕووەکان و بەبێ باوەرانیش بە ئاگری دۆزەخ دەمێننەوە تیایدا بە ھەمیشەیی ئاگری دۆزەخیان بەسە و خوا نەفرەتی لێ کردوون و سزای ھەمیشەییان بۆ ھەیە
Özbekçe:
Аллоҳ мунофиқ эркакларга, мунофиқ аёлларга ва кофирларга жаҳаннам оташини ваъда қилди. Унда абадий қолурлар. Ўша улар учун етарлидир. Ҳамда Аллоҳ уларни лаънатлади. Уларга доимий азоб бордир.
Malayca:
Allah menjanjikan orang-orang munafik lelaki dan perempuan serta orang-orang kafir dengan neraka Jahannam, mereka kekal di dalamnya. Cukuplah neraka itu menjadi balasan mereka; dan Allah melaknatkan mereka, dan bagi mereka azab seksa yang kekal.
Arnavutça:
Perëndia u ka premtuar hipokritëve, hipokriteve dhe mohuesve – zjarrin e xhehennemit, në të cilin do të qëndrojnë përgjithmonë. Ai ju mjafton! Dhe Perëndia i ka mallkuar ata. Për ta ka dënim të vazhdueshëm.
Bulgarca:
Аллах обеща на лицемерните мъже и жени, и на неверниците огъня на Ада, там ще пребивават вечно. Достатъчен им е той. Аллах ги прокле. И за тях има постоянно мъчение,
Sırpça:
Лицемерима и лицемеркама и неверницима Аллах је обећао паклену ватру, вечно ће у њој да бораве, довољна ће им она бити! Аллах их је проклео, и њих чека непрестана патња.
Çekçe:
A Bůh přislíbil pokrytcům mužům i ženám stejně jako nevěřícím oheň pekelný, v němž nesmrtelní budou dlít; to bude úděl jejich. A proklel je Bůh a pro ně určen je trest trvalý.
Urduca:
ان منافق مردوں اور عورتوں اور کافروں کے لیے اللہ نے آتش دوزخ کا وعدہ کیا ہے جس میں وہ ہمیشہ رہیں گے، وہی ان کے لیے موزوں ہے ان پر اللہ کی پھٹکار ہے اور ان کے لیے قائم ر ہنے والا عذاب ہے
Tacikçe:
Худо ба мардони мунофиқу занони мунофиқ ва кофирон ваъдаи оташи ҷаҳаннам додааст. Дар он ҷовидонаанд. Ҳамин барояшон бас аст. Лаънати Худо бар онҳо бод ва ба азобе пойдор гирифтор хоҳанд шуд.
Tatarca:
Монафикъ ирләргә, монафикә хатыннарга һәм кәферләргә Аллаһ җәһәннәм утын вәгъдә кылды, – анда мәңге калырлар. Аллаһ аларны ләгънәт кылды, һәм аларга – даими ґәзаб булыр. (Монафикъ булу өчен кәферләргә чын күңелдән дус булу җитә, яки мөселманнар өстеннән кәферләргә шикаять итү җитә).
Endonezyaca:
Allah mengancam orang-orang munafik laki-laki dan perempuan dan orang-orang kafir dengan neraka Jahannam, mereka kekal di dalamnya. Cukuplah neraka itu bagi mereka, dan Allah melaknati mereka, dan bagi mereka azab yang kekal.
Amharca:
መናፍቃንንና መናፍቃትን፣ ከሓዲዎችንም አላህ የገሀነምን እሳት በውስጧ ዘውታሪዎች ሲኾኑ ቃል ገብቶላቸዋል፡፡ እርሷ በቂያቸው ናት፡፡ አላህም ረግሟቸዋል፡፡ ለእነርሱም ዘውታሪ ቅጣት አላቸው፡፡
Tamilce:
நயவஞ்சகமுடைய ஆண்களுக்கும் நயவஞ்சகமுடைய பெண்களுக்கும் (எல்லா) நிராகரிப்பாளர்களுக்கும் நரகத்தின் நெருப்பை அல்லாஹ் வாக்களித்தான். அதில் (அவர்கள்) நிரந்தரமாக தங்குவார்கள். அதுவே, அவர்களுக்குப் போது(மான கூலியாகு)ம். இன்னும், அல்லாஹ் அவர்களைச் சபித்தான். இன்னும், (அங்கு) நிலையான நிரந்தரமான தண்டனை அவர்களுக்கு உண்டு.
Korece:
하나님은 남자 위선자와 여 자 위선자와 불신자들에게 불의 지옥을 약속하셨나니 그곳에서 영생하리라 그것이 그들을 위한 대 가이자 하나님의 저주가 있으리니영원한 벌만이 그들을 위함이라
Vietnamca:
Allah đã hứa với những kẻ giả tạo đức tin cả nam lẫn nữ cũng như những kẻ vô đức tin Lửa của Hỏa Ngục, chúng sẽ mãi mãi sống trong đó. (Hỏa Ngục) đã đủ cho chúng. Allah nguyền rủa chúng và chúng sẽ phải chịu sự trừng phạt vĩnh viễn.
Ayet Linkleri: