Arapça:
ثُمَّ يَتُوبُ اللَّهُ مِن بَعْدِ ذَٰلِكَ عَلَىٰ مَن يَشَاءُ ۗ وَاللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ
Çeviriyazı:
ŝümme yetûbü-llâhü mim ba`di ẕâlike `alâ mey yeşâ'. vellâhü gafûrur raḥîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Sonra bütün bu olup bitenlerin arkasından Allah, dilediğine tevbe nasib eder. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.
Diyanet İşleri:
Allah bundan sonra da dilediğinin tevbesini kabul eder. Allah bağışlar ve merhamet eder.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Bundan sonra da Allah, dilediğine tövbe nasib etmiş ve tövbesini kabul eylemişti ve Allah suçları örter, rahimdir.
Şaban Piriş:
Allah, bundan sonra da dilediğinin tevbesini kabul eder. Allah çokça bağışlayan, çokça merhamet edendir.
Edip Yüksel:
Nitekim ALLAH, sonunda dilediğinin tevbesini kabul eder. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.
Ali Bulaç:
Bunun ardından Allah, dilediği kimseden tevbesini kabul eder. Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Suat Yıldırım:
Sonra Allah, bu savaşın peşinden, onlardan dilediği kimseleri küfürden dönüş yapmaya muvaffak eder. Zira Allah gafurdur, rahîmdir (affı ve merhameti boldur).
Ömer Nasuhi Bilmen:
Sonra Allah Teâlâ bunu müteakip dilediğini tevbeye muvaffak kılar ve Allah Teâlâ gafûrdur, rahîmdir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Sonra Allah, bunun ardından da dilediğinin tövbesini kabul eder. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.
Bekir Sadak:
Allah´in nurunu agizlariyla sondurmek isterler. Kafirler istemese de Allah nurunu mutlaka tamamlayacaktir.
İbni Kesir:
Sonra Allah, bunun ardından dilediğinin tevbesini kabul eder. Allah
Adem Uğur:
Sonra Allah, bunun ardından yine dilediğinin tevbesini kabul eder. Zira Allah bağışlayan, esirgeyendir.
İskender Ali Mihr:
Daha sonra da bunun ardından Allah, dilediği kimsenin tövbesini kabul eder. Ve Allah, Gafur´dur (mağfiret edendir) ve Rahîm´dir (rahmet nurunu yollayandır).
Celal Yıldırım:
Bundan sonra da Allah dilediğine tevbe idrâkini verip dilediğinin tevbesini kabul eder. Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.
Tefhim ul Kuran:
Sonra bunun ardından Allah, dilediği kimseden tevbesini kabul eder. Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Fransızca:
Après cela Allah, accueillera le repentir de qui Il veut, car Allah est Pardonneur et Miséricordieux.
İspanyolca:
Pero, después de eso, Alá se volverá hacia quien Él quiera. Alá es indulgente, misericordioso.
İtalyanca:
Dopo di ciò, Allah accoglierà il pentimento di chi vuole. Allah è perdonatore, misericordioso.
Almanca:
Dann läßt ALLAH danach bereuen wen ER will. Und ALLAH ist allvergebend, allgnädig.
Çince:
后来,他准许他所意欲者悔过自新。真主是至赦的,是至慈的。
Hollandaca:
Hierna zal God zich slechts wenden tot hen die hem behagen; want God is barmhartig en genadig.
Rusça:
А после этого Аллах примет покаяния тех, кого пожелает, ибо Аллах - Прощающий, Милосердный.
Somalice:
markaas Eebe ka toobad aqbalo intaas ka dib cidduu doono Eebana waa dambi dhaaafe naxariista.
Swahilice:
Kisha baada ya hayo Mwenyezi Mungu atawasamehe awatakao. Na Mwenyezi Mungu ni Mwenye kusamehe Mwenye kurehemu.
Uygurca:
شۇنىڭدىن كېيىن، اﷲ خالىغان ئادەمگە تەۋبىنى نېسىپ قىلىدۇ (يەنى ئىسلام دىنىغا كىرىشكە مۇۋەپپەق قىلىدۇ). اﷲ ناھايىتى مەغپىرەت قىلغۇچىدۇر، ناھايىتى مېھرىباندۇر
Japonca:
更にアッラーは,それらの後,御心に適う者の梅悟を赦された。アッラーは寛容にして慈悲深くあられる。
Arapça (Ürdün):
«ثم يتوب الله من بعد ذلك على من يشاء» منهم بالإسلام «والله غفور رحيم».
Hintçe:
उसके बाद ख़ुदा जिसकी चाहे तौबा क़ुबूल करे और ख़ुदा बड़ा बख़्शने वाला मेहरबान है
Tayca:
“และพระองค์ก็ทรงอภัยโทษหลังจากนั้นแก่ผู้ที่พระองค์ทรงประสงค์ และอัลลอฮ์นั้นเป็นผู้ทรงอภัยโทษผู้ทรงเอ็นดูเมตตา”
İbranice:
אז, יקבל אלוהים את אשר ירצה (ממבקשי הסליחה,) כי אלוהים הוא הסלחן והרחום
Hırvatça:
Allah će poslije toga onome kome hoće pokajanje primiti, a Allah je Onaj Koji oprašta grijehe i milostiv je.
Rumence:
Dumnezeu se întoarce către cine voieşte. Dumnezeu este Iertător, Milostiv.
Transliteration:
Thumma yatoobu Allahu min baAAdi thalika AAala man yashao waAllahu ghafoorun raheemun
Türkçe:
Sonra Allah, bunun ardından da dilediğinin tövbesini kabul eder. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.
Sahih International:
Then Allah will accept repentance after that for whom He wills; and Allah is Forgiving and Merciful.
İngilizce:
Again will Allah, after this, turn (in mercy) to whom He will: for Allah is Oft-forgiving, Most Merciful.
Azerbaycanca:
Bundan (bu əzabdan) sonra Allah yenə də istədiyinin tövbəsini qəbul edər. Allah bağışlayandır, rəhm edəndir!
Süleyman Ateş:
Sonra Allah, bunun ardından yine dilediğinin tevbesini kabul eder. Allah bağışlayandır, esirgeyendir.
Diyanet Vakfı:
Sonra Allah, bunun ardından yine dilediğinin tevbesini kabul eder. Zira Allah bağışlayan, esirgeyendir.
Erhan Aktaş:
Sonra Allah, bunun ardından hak edenin(1) tevbesini kabul eder. Allah, Çok Bağışlayıcı’dır, Rahmeti Kesintisiz’dir.
Kral Fahd:
Sonra Allah, bunun ardından yine dilediğinin tevbesini kabul eder. Zira Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhametlidir.
Hasan Basri Çantay:
Sonra Allah bunun ardından kimi dilerse onun tevbesini kabul eder. Allah çok yarlığayıcıdır, çok esirgeyicidir.
Muhammed Esed:
Ama bütün bunlara rağmen, Allah dilediğini merhamet edip bağışlayacaktır; çünkü Allah çok acıyan-esirgeyen gerçek bağışlayıcıdır!
Gültekin Onan:
Bunun ardından Tanrı, dilediği kimseden tevbesini kabul eder. Tanrı, bağışlayandır, esirgeyendir.
Ali Fikri Yavuz:
Bu savaştan sonra Allah, onlardan dilediğini tevbe ve İslâm ile aziz kılar. Allah Gafûr’dur, Rahîmdir.
Portekizce:
Deus absolverá, depois disso, quem Lhe aprouver, porque é Indulgente, Misericordiosíssimo.
İsveççe:
Efter vad som skett vänder Sig Gud till den Han vill och innesluter honom i Sin nåd - Gud är ständigt förlåtande, barmhärtig.
Farsça:
سپس خدا بعد از این [گناه بزرگ که فرار از جنگ است] توبه هر کس را که بخواهد می پذیرد؛ و خدا بسیار آمرزنده و مهربان است.
Kürtçe:
پاشان خوا خۆش دەبێت لەپاش ئەوە لە ھەر کەسێک کە بیەوێت وە خوا لێ بوردە و میھرەبانە
Özbekçe:
Сўнгра ўшандан кейин Аллоҳ Ўзи хоҳлаган кишиларнинг тавбасини қабул қилди. Аллоҳ мағфиратли ва раҳмли зотдир.
Malayca:
Kemudian Allah menerima taubat orang-orang yang dikehendaki (dengan memberi taufiq untuk memeluk Islam), sesudah (orang-orang kafir itu ditimpakan dengan azab); dan (ingatlah) Allah Maha Pengampun, lagi Maha Mengasihani.
Arnavutça:
E, pas kësaj, Perëndia e pranon pendimin për kë të dojë. Perëndia është falës dhe mëshirues.
Bulgarca:
После Аллах ще приеме покаяние подир това от когото пожелае. Аллах е опрощаващ, милосърден.
Sırpça:
Аллах је после тога оном коме је хтео опростио. А Аллах прашта и самилостан је.
Çekçe:
Později pak Bůh přijme pokání od těch, od nichž chce a Bůh je odpouštějící, slitovný.
Urduca:
پھر (تم یہ بھی دیکھ چکے ہو کہ) اس طرح سزا دینے کے بعد اللہ جس کو چاہتا ہے توبہ کی توفیق بھی بخش دیتا ہے، اللہ در گزر کرنے والا اور رحم فرمانے والا ہے
Tacikçe:
Аз он пас Худо тавбаи ҳар касро, ки бихоҳад, мепазирад, ки омурзанда ра меҳрубон аст!
Tatarca:
Соңра Аллаһ үзе теләгән кешегә рәхмәт кылып, тәүбәсен кабул итәп гафу итәр, Аллаһ ярлыкаучы вә рәхимле.
Endonezyaca:
Sesudah itu Allah menerima taubat dari orang-orang yang dikehendaki-Nya. Allah Maha Pengampun lagi Maha Penyayang.
Amharca:
ከዚያም ከዚህ በኋላ አላህ በሚሻው ሰው ላይ ጸጸትን ይቀበላል፡፡ አላህም እጅግ መሓሪ አዛኝ ነው፡፡
Tamilce:
பிறகு, அதற்குப் பின்னர் அல்லாஹ், தான் நாடியவர்களை திருந்த செய்து அவர்களை மன்னிப்பான். அல்லாஹ் மகா மன்னிப்பாளன், பெரும் கருணையாளன் ஆவான்.
Korece:
그런후 하나님은 그분의 뜻 에 따라 관용을 베푸시니 하나님 은 관용과 자비로 충만하심이라
Vietnamca:
Rồi sau đó, Allah quay lại chấp nhận sự sám hối đối với ai Ngài muốn, bởi lẽ, Allah là Đấng Tha Thứ, Đấng Nhân Từ.
Ayet Linkleri: