Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

79

Sûredeki Ayet No: 

12

Ayet No: 

5724

Sayfa No: 

583

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

قَالُوا تِلْكَ إِذًا كَرَّةٌ خَاسِرَةٌ

Çeviriyazı: 

ḳâlû tilke iẕen kerratün ḫâsirah.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Öyleyse bu çok zararlı bir dönüştür. dediler.

Diyanet İşleri: 

Derler ki: "O takdirde bu zararına bir dönüştür."

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Öyleyse derler, bu, pek ziyanlı bir dönüş.

Şaban Piriş: 

Öyleyse bu dönüş hüsrandır, derler.

Edip Yüksel: 

"Öyleyse bu zararına bir dönüştür," derler.

Ali Bulaç: 

Derler ki: "Şu durumda, zararına bir dönüştür bu."

Suat Yıldırım: 

İnkârcılar alay ederek şöyle derler: “Çürümüş kemik haline geldikten sonra mı biz eski durumumuza getirilecekmişiz! O takdirde bu, bizim için ziyanlı bir dönüş olur!”

Ömer Nasuhi Bilmen: 

(12-13) Dediler ki: «Bu, o halde ziyanlı bir dönüş.» Fakat şüphe yok ki o, bir tek sayhadır.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Hüsran dolu bir dönüştür bu öyleyse! diye konuştular.

Bekir Sadak: 

«Ona de ki: Arinmaga niyetin var mi?»

İbni Kesir: 

O takdirde bu, zararlı bir dönüştür, derler.

Adem Uğur: 

O zaman bu, ziyanlı bir dönüş olur dediler.

İskender Ali Mihr: 

Dediler ki: “O zaman bu (dönüş, diriliş), hüsranlı bir dönüştür.”

Celal Yıldırım: 

«O takdirde bu zararlı bir dönüştür..» derler.

Tefhim ul Kuran: 

Dediler ki: «Şu durumda, zararına bir dönüştür bu.»

Fransızca: 

Ils disent : "ce sera alors un retour ruineux ! "

İspanyolca: 

Dicen: «¡Sería un retorno pernicioso!»

İtalyanca: 

Dicono: «Sarebbe questo un disastroso ritorno!».

Almanca: 

Sie sagten: "Dies ist dann sicher eine verlustreiche Umkehr."

Çince: 

他们说:然则,那是一次亏折的复原。

Hollandaca: 

Zij zeggen: waarlijk deze opstanding is hersenschimming.

Rusça: 

Они говорят: "Если так, то это будет невыгодное возвращение!"

Somalice: 

Waxay dheheen taasi waa noqosho khasaara ah.

Swahilice: 

Wanasema: Basi marejeo hayo ni yenye khasara!

Uygurca: 

ئۇلار ئېيتتى: «ئۇنداق بولىدىغان بولسا، بۇ (يەنى ئۆلگەندىن كېيىن تىرىلىش) زىيانلىق قايتىشتۇر (يەنى بىز ئۆلگەندىن كېيىن تىرىلىدىغان بولساق، دوزاخ ئەھلى بولغانلىقىمىز ئۈچۈن زىيان تارتقۇچىلارمىز)»

Japonca: 

かれらは言う。「その場合(復活),損な戻りです。」

Arapça (Ürdün): 

«قالوا تلك» أي رجعتنا إلى الحياة «إذا» إن صحت «كرة» رجعة «خاسرة» ذات خسران قال تعالى:

Hintçe: 

कहते हैं कि ये लौटना तो बड़ा नुक़सान देह है

Tayca: 

พวกเขากล่าวว่า ถ้าเป็นเช่นนั้นก็เป็นการกลับไปที่ขาดทุน

İbranice: 

והם יוסיפו ויגידו: אכן, זו תהיה שיבה משפילה והפסד גדול

Hırvatça: 

I još kažu: "E to je, dakle, štetan povratak."

Rumence: 

Vor spune: “Aceasta este o păgubitoare întoarcere!”

Transliteration: 

Qaloo tilka ithan karratun khasiratun

Türkçe: 

"Hüsran dolu bir dönüştür bu öyleyse!" diye konuştular.

Sahih International: 

They say, "That, then, would be a losing return."

İngilizce: 

They say: "It would, in that case, be a return with loss!"

Azerbaycanca: 

Onlar deyirlər: “Elə isə bu ziyanlı dönüşdür (çünki onun arxasında şiddətli bir əzab durur).

Süleyman Ateş: 

Öyle ise bu, ziyanlı bir dönüştür! dediler.

Diyanet Vakfı: 

"O zaman bu, ziyanlı bir dönüş olur" dediler.

Erhan Aktaş: 

“Öyleyse, bu hüsranlı bir dönüştür.” dediler.

Kral Fahd: 

«O zaman bu, ziyanlı bir dönüş olur» dediler.

Hasan Basri Çantay: 

Dediler: «Öyle ise bu (yeni hayâta dönüş) ziyanlı bir dönüşdür».

Muhammed Esed: 

(Ve) ilave ediyorlar: "Öyleyse bu, zararlı bir dönüş olur!"

Gültekin Onan: 

Derler ki: &quot

Ali Fikri Yavuz: 

(Müminlerle alay ederek) dediler ki: “- O halde bu (dirilme) hüsranlı bir dönüş!”

Portekizce: 

Dirão (mais): Tal será, então, um retorno de perdas!

İsveççe: 

[Och] de fortsätter: "På denna återkomst skulle vi förlora!"

Farsça: 

[و] گویند: [اگر قیامتی در کار باشد] بازگشت به حیات دوباره در آن زمان بازگشتی زیانبار است.

Kürtçe: 

ووتیان ئائەوە ئەگەر وابێت گەڕانەوەیەکی بەزیانە

Özbekçe: 

Агар шундоқ бўлса, бу ҳасратий қайтиш-ку?» дерлар.

Malayca: 

Mereka berkata lagi (secara mengejek: "Kalaulah berlaku) yang demikian, sudah tentu kembalinya kita (hidup semula) itu satu perkara yang merugikan!"

Arnavutça: 

E thonë: “E atëherë (të kthyerit), do të jemi të humbur.

Bulgarca: 

Ще кажат: “Това тогава е завръщане със загуба.”

Sırpça: 

И још кажу: „То је, онда, штетан повратак.“

Çekçe: 

A připojí: 'To věru návrat byl by záhubný!'

Urduca: 

کہنے لگے "یہ واپسی تو پھر بڑے گھاٹے کی ہوگی!"

Tacikçe: 

Гӯянд: «Ин бозгашти мо бозгаштест зиёновар!

Tatarca: 

Терелүгә ышанмыйча мәсхәрәләп әйттеләр: "Әгәр яңадан терелү булса, бу бик хәсрәтле кайтарылу икән, аның өчен кайгырырга кирәк", – дип.

Endonezyaca: 

Mereka berkata: "Kalau demikian, itu adalah suatu pengembalian yang merugikan".

Amharca: 

«ይህቺ ያን ጊዜ ባለ ከሳራ መመለስ ናት» ይላሉ፡፡

Tamilce: 

அவ்வாறாயின், அது (நமக்கு) நஷ்டமான திரும்புதல்தான் என்று (கேலியாகக்) கூறுகிறார்கள். (-நாம் மறுமையை நம்பிக்கை கொள்ளாமல் இருக்கும் நிலையில் நாம் மீண்டும் உயிர்ப்பிக்கப்பட்டால் நமக்கு நரகம்தான். அது நமக்கு நஷ்டமாயிற்றே என்று கேலியாக பேசுகிறார்கள்.)

Korece: 

그리하면 그것이 실로 잃은 귀로가 되리라 말하더라

Vietnamca: 

Chúng nói: “Nếu vậy thì đó sẽ là một sự trở lại mất mát và thua thiệt!”